Kentsel dönüşümde seferberlik başlıyor
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, "Türkiye'de yenilenmesi gereken bağımsız birim sayısı 7,5 milyon civarında. Bunu değiştirebiliriz. 15 senelik hedef koyduk. Yılda 500 bin bina. Buna gücümüz yeter" dedi.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, "Türkiye'de
yenilenmesi gereken bağımsız birim sayısı 7,5 milyon civarında.
Bunu değiştirebiliriz. 15 senelik hedef koyduk. Yılda 500 bin bina.
Buna gücümüz yeter" dedi.
Turkuvaz Medya ev sahipliğinde düzenlenen İzmir Kentsel Dönüşüm ve
Stratejik Yaklaşımlar Kurultayına, Çevre ve Şehircilik Bakanı
Mehmet Özhaseki katıldı. Kurultaya ayrıca; İzmir Valisi Erol
Ayyıldız, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, TOKİ Başkanı
Mehmet Ergün Turan, İzmir milletvekilleri, ilçe belediye
başkanları, İzmir Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem
Demirtaş, Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkanı
Ender Yorgancılar ve Sabah Gazetesi Ankara Temsilcisi Okan
Müderrisoğlu da katılım gösterdi. Kurultayda konuşan Bakan
Özhaseki, "5 yıl içerisinde dönüşümle ilgili yapılan işlere
baktığınızda 1 milyon 100 bin bağımsız bölümü dönüştürecek iş
başarmışız. Yeterli değil. Aşmamız gereken problemlerin aşılması
lazım. 20 milyon yapı stoku var. 99 depreminden sonra yapılanlar
yeni çıkan yönetmeliğe göre yapıldığı için biraz sağlam. 5 milyon.
Öncesi 15 milyon. Yüzde 50'si zayıf. Türkiye'de yenilenmesi gereken
bağımsız birim sayısı 7,5 milyon civarında. Bunu değiştirebiliriz.
15 senelik hedef koyduk. Yılda 500 bin bina. Buna gücümüz
yeter" diye konuştu.
"AMACIM SİYASET YAPMAK DEĞİL"
Çevre ve Şehircilik Bakanı Özhaseki, "Ülkemizdeki
şehircilikle ilgili bir şeyi üzülerek söylüyorum, sadece İzmir için
demiyorum. İzmir'de yerel siyaset polemik üzerinden gidiyor. Amacım
siyaset yapmak değil. Müthiş bir coğrafyadayız ama insan eli ile ne
yapmışsak iyi şeyler de yapmamışız. Şehirlerin geleceği o şehirdeki
yerel yöneticilerin ufukları ile doğru orantılıdır. Vizyon, ufuk,
iyi niyet, çevreye hizmet niyeti yoksa o şehirler büyümez,
gelişmez. O şehirlere yazık olur. Şehirlerle ilgili biraz daha
dikkatli olmak lazım" ifadelerine yer verdi.
"KİMLİKSİZ VE SAĞLIKSIZ ŞEHİRLERE SAHİBİZ"
Türkiye'de şehir planlarının 1930'lu yıllarda yapıldığını dile
getiren Bakan Özhaseki, şöyle konuştu:
"40'lı ve 50'li yıllarda göçler başlıyor ve 50'den sonraki
belediye başkanlarımız işin farkında değil, yaklaşımları doğru
değil. Yara büyüyen kangren haline geliyor. Kimliksiz şehirlere
sahibiz. 30 katlı modern bina yapmış, yanında tamirhane, yanında 5
katlı ev, yanında gecekondu. Hangi medeniyete ait diyeceğiz buna?
Sağlıksız şehirlere sahibiz. Türkiye deprem ülkesi. Son 100 yıl
içerisinde 56 tane 6 ve üzerinde deprem oldu. Bunları göz ardı
edebilir miyiz? İstanbul için diyorum, İzmir için değil. En azından
polemik olmayacak. 1939'da Erzincan'da deprem olmuş. 99'da
Marmara'da deprem oldu. Çizgi dümdüz gidiyor. Hocalar, ‘İstanbul
depremi yarın sabah da olabilir 15 yıl içinde de olabilir' diyor. 7
şiddetinde İstanbul'da deprem olursa ne olur? En azından 600 bin
riskli binadan bahsediliyor. İzmir için de felaket var, diğer
şehirler için de felaket var. Buna uygun hareket etmemiz lazım.
Geçmiş tecrübelere dayanarak çok daha titiz ve doğru adımlar
atmamız lazım. Şom ağızlılık yapıp ikide bir ‘deprem geliyor' demek
istemem, depremlerle anılmayı istemem ama bunun konuşulması lazım.
Ne yapalım kaderimizi mi bekleyelim?"
"ADETA SEFERBERLİK BAŞLATIYORUZ"
Seferberlik başlatıldığını belirten Bakan Özhaseki, sözlerini şöyle
sürdürdü:
"Bakanlık olarak kentsel dönüşüm bütçesini artırmaktan
başka çaremiz yok. İller Bankası'na ait 21 sosyal tesisi satışa
çıkardık. Tatil kampları, yeme-içme yerleri. Aldığımız parayı
olduğu gibi kentsel dönüşüm hesabına aktarıyoruz. Ankara'nın bizim
30-40 yataklı otelimize ihtiyacı mı var? Bir sürü otel var.
Ankara'nın bizim restorana mı ihtiyacı var? Hayır. Niye devletin
parasını böyle harcıyoruz? Yıllık kullandırdığımız kredi miktarının
en az yarısını bundan sonra kentsel dönüşüme aktaracağız. İller
Bankası, asli görevi olan su, kanal gibi görevlerde kredi vermeye
devam edecek ama belediye sarayı, kültür merkezi, sosyal tesise
kredi yok. Onların hepsini kentsel dönüşüme yatıracağız. Adeta
seferberlik başlatıyoruz. Kapıda bir felaket var. Bunu fırsata
dönüştürebiliriz. Türkiye'nin inşaat sektörü ile ayağa kalkacağına
inananlardan değilim ama inşaat sektörünün iç piyasayı dinamik
tutmak için can simidi olduğuna inanıyorum."
(İHA)