Kara Kuvvetleri Komutanı hiç şüphelenmemiş
MİT'ten gelen istihbarat üzerine Genelkurmay Başkanı Akar'ın emriyle Kara Havacılık Komutanlığı'na giden KKK Orgeneral Çolak, 3 saat boyunca hangarları denetledi. pilot Binbaşı Deniz Aldemir ile 20 dakika kadar özel olarak görüşen Çolak, uçuşların yasaklanmasına rağmen helikopterlerin hangarların dışarısında bekletilmesinden ise şüphelenmedi. Söz konusu helikopterler Çolak'ın ayrılmasının ardından motor çalıştırdı. Çolak, savcılık ifadesinde bu duruma ilişkin, "Çok iyi kamufle olmuşlar" dedi.
Yeni Şafak'ta yer alan habere göre;15 Temmuz günü FETÖ'cü
kalkışmanın bir numaralı ismi olarak gösterilen Akın Öztürk ile
birlikte darbe girişimi hazırlıklarının en yoğun olarak yapıldığı
İzmir'den gelen Çolak, Orgeneral Akar'ın emri üzerine 18.30-19.00
sıralarında makam aracıyla Kara Havalık Komutanlığı'na gitti.
Hangarları denetleyen Çolak, burada, "Gece uçuşunu kim yapar,
kayıtları var mıdır, en çok kaç helikopter yapar, bu gece uçuş var
mı, jandarma sizin helikopterinizde uçabilir mi?" şeklinde sorular
sordu. Daha sonra da ağır yük helikopterinde pilot Binbaşı Deniz
Aldemir ile 20 dakika kadar özel olarak görüşen Çolak, uçuşların
yasaklanmasına rağmen helikopterlerin hangarların dışarısında
bekletilmesinden ise şüphelenmedi.
AYRILDIKTAN SONRA MOTORLAR ÇALIŞTI
Yaklaşık 3 saat burada kalan Çolak, Akar'ın emir subayı Yarbay
Levent Türkkan'ın arayarak, "Komutanım Genel Kurmay Başkanımız sizi
ve özellikle Kurmay Başkanımız İhsan Uyar'ı Karargaha bekliyor"
demesi üzerine ise Çolak, yaklaşık 3 saat kaldığı Kara Havacılık
Komutanlığı'ndan ayrıldı. Hemen sonrasında ise Okul Komutanı
Tuğgeneral Ünsal Coşkun, Kara Havacılık Komutanı Tümgeneral Hakan
Atınç'ı emir astsubayı ve kurmay bir pilotla birlikte başına silah
dayayarak rehin aldı ve kendisini Kara Havacılık Komutanı olarak
ilan etti. Böylece Türkiye'deki bütün darbeci kara havacılık
unsurlarını komuta etti. Daha sonra ise hangarın dışında bulunan
helikopterler motor çalıştırdı. Buradan havalanan helikopterler ise
TBMM ve çevresinde bulunan asker, polis ve vatandaşlara ateş açarak
çok sayıda ölümlere neden oldu. Bu helikopterleri sevk ve idare
eden cuntacının bu amaç için özel olarak taarruz helikopter tabur
komutanlığına atanan Kara Pilot Yarbay Özcan Karacan olduğu
belirlendi. Özcan, daha önce FETÖ'cü yapılanmaya karşı olan
subaylara kumpas kurarak, yargılanmalarını, uydurma şahitlerle ceza
almalarını ve saf dışı kalmalarını sağlayan kişi olduğu da
öğrenildi.
HELİKOPTERLERE DE ATEŞ AÇTILAR
Darbe girişimi başarısız olan FETÖ'cü pilotlar daha sonra ise
Güvercinlik meydanında bulunan helikopterlere ve meydanı
darbecilerden geri almaya çalışan JÖAK timlerine ateş açarak Akıncı
Hava Üssüne kaçtı.
"OLAĞANÜSTÜ BİR DURUM TESPİT EDEMEDİM"
Genelkurmay Karargahı'na geçtikten sonra cuntacılar tarafından
derdest edilerek rehin alınan Orgeneral Çolak, savcılık ifadesinde
ise Kara Havacılık Komutanlığı'na yaptığı teftişe ilişkin,
"Gezerken iniş ve kalkış alanlarının sakin olduğunu gördük.
Tesislerdeki ilgili tabur komutanları da bize eşlik etti, onlar da
gece uçuşu olmadığını teyit etti. Ben orada bulunan görevlilere
çeşitli sorular sorarak bir şeyler almaya çalıştım, ancak herhangi
bir bilgi alamadım. Olağanüstü bir durum da tespit edemedim. Olay
çok iyi kamufle edilmiştir" şeklinde konuşmuştu.
TEMELLER YILLAR ÖNCE ATILDI
Askeri kaynaklar, Kara Havacılık Komutanlığının FETÖ'cü kalkışma
sürecinde etkin olarak kullanılmasına ilişkin, yıllar önce böyle
bir yapılanmanın temelinin mevcut pilotların tasfiye edilmesiyle
başladığına dikkat çekti. FETÖ, tasfiye edilen pilotların yerine
ise darbe girişiminde önemli rol oynayan kara havacı pilot ve
teknisyenleri buralarda görevlendirdi. O dönem Kara Kuvvetleri
Kurmay Başkanı olan Salih Zeki Çolak ile dönemin Kara Kuvvetleri
Komutanlığı Personel Daire Başkanı Metin İyidil, Kara Havacılık
Komutanı Salih Ulusoy, Kara Kuvvetleri Komutanlığında Daire Başkanı
Hamza Koçyiğit ve tayin subayı Bayram Taşbaşı'nın bu atamalarda
etkin olduğu belirtiliyor.
.