Kalın’dan Afrin açıklaması
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi Türkiye'nin sınır güvenliğini ileri bir noktada sağlamak amacıyla Afrin'le ilgili gerekli adımlar atılacaktır" dedi.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın,
"Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi Türkiye'nin sınır
güvenliğini ileri bir noktada sağlamak amacıyla Afrin'le ilgili
gerekli adımlar atılacaktır" dedi.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "Genel Kurmay
Başkanımız ve MİT Müsteşarımız sadece Afrin konusunu değil Suriye
sahasında yaşanan bütün hareketliliği ve gelişmeleri değerlendirmek
üzere Rus mevkiidaşlarıyla görüşmelerini yapıyorlar.
Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi Türkiye'nin sınır
güvenliğini ileri bir noktada sağlamak amacıyla Afrin'le ilgili
gerekli adımlar atılacaktır. Kendilerinin bugün yapacakları
görüşmeler neticesinde tabloyu daha net bir şekilde
göreceğiz" dedi.
"BU DOĞRUDAN TÜRKİYE'NİN ULUSAL GÜVENLİĞİNİ TEHDİT
OLUŞTURACAK BİR YAPILANMADIR"
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Beşiktaş'ta katıldığı bir
programın ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
Amerika Birleşik Devleti'nden yapılan "Türkiye'ye açıklama
borçluyuz" sözlerine ilişkin konuşan Cumhurbaşkanlığı
Sözcüsü İbrahim Kalın, "Geçen hafta koalisyon sözcülerinden
bir tanesinin yaptığı açıklama üzerine bu konu kamuya mal oldu.
Daha önce yapmış olduğumuz istişarelerle Amerika Birleşik
Devleti'nin Suriye sahasında PYD ve YPG'ye verdiği desteğin şekli,
biçimi, zamanı ve boyutu ne olursa olsun yanlış bir politika
olduğunu ifade ettik. Bu yapılan açıklamanın hakikat payı varsa,
kabul edilmesi mümkün değildir. Bu doğrudan Türkiye'nin ulusal
güvenliğini tehdit oluşturacak bir yapılanmadır. Suriye ile ilgili
Cenevre ve Astana süreçleri devam ederken, Suriye'nin toprak
bütünlüğüne balta vuracak, bunu adeta imkansız hale getirecek bir
adım olacaktır. Bizim bu tepkilerimiz üzerine, Rusya, İran, Irak
Başbakanı da bu konuyla ilgili tepkilerini dile getirdi. Öngörülen
bu sınır gücünü, Irak sınırında da görev almasından bahsediliyordu.
Sayın Dış İşleri Bakanımızın Amerikalı mevkiidaşıyla yaptığı
telefon görüşmesi, bizim diğer temaslarımız, bugün Dış İşleri
Bakanları bir konuşma ve mesajla böyle bir gücün olmayacağını,
bunun yanlış ifade edildiğini, yanlış açıklama yapıldığını, yanlış
kişilerin konuştuğunu söyledi. Biz açıkçası bu süreci takip
edeceğiz. Söylendiği gibi böyle bir güç oluşumunun söz konusu
olmadığımı hakikat yoksa sahada bir takım hareketliliklerin olduğu
ama bunun başka isimler altında yapılacağı şeklinde mi? Biz bunu
yakından takip edeceğiz. Bildiğiniz gibi PYD ve YPG'ye verilen
desteği SDF, SDG başlığı altında bir meşrulaştırma çabası olduğunu
gördük. Dolayısıyla burada benzer bir yola mı gidilecek yoksa
gerçekten Türkiye'nin hassasiyetlerini, Suriye'nin sahasının
gerçeklerini dikkate alarak bir değerlendirmemi yapılacak, bunu
yakından takip edeceğiz. Temaslarımız bu konuda sürecek. Bu konu
MGK'da da ele alındı. MGK bildirisine de yansıtıldı. Bu oluşumdan
bağımsız olarak, Türkiye ulusal güvenliğine tehdit edecek her türlü
gelişmeye karşı her tür tedbiri almıştır, almaya devam edecektir.
Bu Afrin'de olur, Cerablus'ta olur, Münbiç'te olur, başka yerlerde
olur. Irak sahasında olur. Bu tehdit ister PKK'dan gelsin ister
PYD-YPG'den gelsin ister DEAŞ'tan gelsin ister başka örgütlerden
gelsin. Bunlara karşı bugüne kadar her tedbiri aldığımız gibi
bundan sonrada kimseden icazet almadan yerini, zamanını, şeklini
kendisi belirlemek suretiyle bu tedbirleri almaya devam
edecektir" ifadelerini kullandı.
"ASLA SURİYE KÜRTLERİNE KARŞI BİR HAREKET
DEĞİL"
Genel Kurmay Başkanı Hulusi Akar ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın
Moskova ziyaretini değerlendiren Kalın,"Operasyonel
detaylara girmeden şunları söyleyeyim. MGK'da yapılan
değerlendirmeler neticesinde Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla,
Genel Kurmay Başkanımız ve MİT Müsteşarımız bugün Moskova'dalar.
Bugün görüşmelerini yapıyorlar. Sadece Afrin konusunu değil Suriye
sahasında yaşanan bütün hareketliliği ve gelişmeleri değerlendirmek
üzere Rus mevkiidaşlarıyla görüşmelerini yapıyorlar. Bildiğiniz
gibi Afrin'de yaşanan hadiseler var. Afrin tarafından Türkiye'ye
dönük atışlar var, tacizler var, saldırılar var. Geçmişte bundan
dolayı yaşanmış can kayıplarımız var. Bütün bunları önlemek için
Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi Türkiye'nin sınır
güvenliğini ileri bir noktada sağlamak amacıyla Afrin'le ilgili
gerekli adımlar atılacaktır. Biz Astana sürecinde yer alan
paydaşlarımızla, diğer ülkelerle bunların istişarelerini yaparız.
Koordinasyonunun yapılması gerekir. Kendilerinin bugün yapacakları
görüşmeler neticesinde tabloyu daha net bir şekilde göreceğiz. Bu
vesileyle bir şeyin daha altını çizmek istiyorum. Afrin, Cerablus,
Münbiç yada başka noktalarda Türkiye'nin atacağı kendi ulusal
güvenliğini korumaya yönelik adımlarını asla ve asla Suriye
Kürtlerine karşı bir hareket olmadığının altını bir defa daha
altını çizmek istiyorum. Terör örgütü propaganda amacıyla zaman
zaman bunu Türkiye Kürtlerin kazanımlarından rahatsız diye
reklamını, propagandasını yapmaya çalışıyor. Israrla bunun altını
çiziyorum. PYD ve YPG Suriye'nin Kürtlerini temsil etmez. Orada
YPG'nin, PYD'nin, PKK'nın ideolojisini benimsemeyen, onların terör
faaliyetlerine karşı çıkan, bundan da mağdur olan Kürtler var. Dün
Kürt Suriye Ulusal Konseyi temsilcisinin yaptığı açıklamalar var.
Bazen bunlar medyada görünmüyor. Yapılan açıklamalara baktığınız
zaman hem sınır gücü oluşturulmasında hem YPG'nin, PYD'nin oradaki
baskı, zulüm ve terör faaliyetlerinden ne kadar rahatsız
olduklarını açık ve net bir şekilde ortaya koyuyor. Soçi sürecine
giderken, yapılacak Suriye Ulusal Konseyi toplantısında da Suriye
toplumunun bütün temsilcilerini orada bulunması, temsil edilmesi
için yoğun bir çaba sarf ediyoruz. Bunların içinde Araplarda
olacak, Türkmenlerde olacak, Kürtlerde olacak ama terör örgütleri
olmayacak. Bu noktanın da altını özellikle çizmek
istiyorum" şeklinde konuştu.
Afrin'in ulusal güvenliğimizle alakalı olduğunu vurgulayan
Kalın," Bunlar baştan beri iki ayrı konuydu zaten.
Amerikalılar bildiğiniz gibi Afrin'in onların operasyon alanı
içerisinde olmadığını ifade ettiler. Afrin meselesi, bizim ulusal
güvenliğimizle ilgili bir konudur. Amerikalıların ya da
başkalarının yaptığı açıklamalardan ziyade Türkiye'nin ulusal
güvenlik öncelikleri bizim karar mekanizmalarımız arasında
belirleyici temel unsurdur" dedi.
(Oğuzcan Yazar/İHA)