İstanbul’un silüetini bozan binaları hedef aldı
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Zeytinburnu 16-9 projesinin İstanbul'un tarihi silüetini yok ettiğini belirterek, "Bizim tarihe saygımız vardı. Sultanahmet'in minarelerine saygımız vardır. O bina İstanbul'un siluetine saplanmış bir hançer gibi duruyor" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Zeytinburnu 16-9
projesinin İstanbul'un tarihi silüetini yok ettiğini belirterek,
"Bizim tarihe saygımız vardı. Sultanahmet'in minarelerine
saygımız vardır. O bina İstanbul'un siluetine saplanmış bir hançer
gibi duruyor" dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Bölge Toplantısı Beşiktaş
Mustafa Kemal Kültür Merkezi'nde gerçekleşti. Toplantıda basına
açık olan ilk bölümünde partililere hitap eden CHP Genel Başkanı
Kılıçdaroğlu, İstanbul'un tarihi, kültürü ve ekonomisi ile dünyanın
en önemli kentlerinden biri olduğunu söyledi. Salonu dolduran
partililere "Kaç İstanbul var?" diye soran
Kılıçdaroğlu, "Coğrafyaya baktığınızda tek, içine
girdiğinizde birden fazla İstanbul var. Birincisi İsviçre
standartlarında yaşayanların İstanbul'u, ikincisi aylık geliri
asgari ücretle sınırlı olanların yaşadığı İstanbul. Dünyanın en
güzel doğası burada. İstanbul'da yaşayıp denizi görmeye, boğazı
görmeyen var. O nedenle sordum kaç İstanbul diye. Peki bizim
düşümüzde nasıl bir İstanbul var? Bizim düşümüzdeki İstanbul kişi
başına gelirin 25-30 bin dolar olduğu bir İstanbul. Herkesin huzur
içinde İstanbulluyum dediğinde gururlanabilecek bir İstanbul.
Entelektüel düzeyi yüksek aydınlık dünyaya bakan güzel bir
İstanbul. Böyle bir İstanbul'u hep beraber ayağa
kaldırabiliriz" diye konuştu.
"DEPREM OLSA TOPLANACAK OLAN YOK"
İstanbul'un aynı zamanda dünyanın büyük rantlarını barındırdığına
dikkat çeken Kılıçdaroğlu, "Eğer insanların çıkarına hizmet
eden bir İstanbul düşlerseniz farklı bakarsınız. Eğer ‘her kupon
arazinin satışında benim haberim olsun' derseniz farklı bakarsınız.
İstanbul büyük bir deprem yaşadı ve rahmetli Ecevit büyük kamu
arazilerini toplama alanı olarak belirledi. Aradan sıra geçti bu
arsaların büyük bir kısmı ranta teslim edildi. Bugün Allah
esirgesin İstanbul'da bir deprem oluşa toplanabilecek alan sayısı
son derece sınırlı. Bu anlayışı İstanbulluların mahkum etmesi
lazım. Senin yaşamına bile değer vermeyen sana para gözüyle bakan
çevreyi katleden bir anlayışa prim verme sevgili İstanbullu
kardeşim" şeklinde konuştu.
"İSTANBUL'UN TARİHİ SİLÜETİ YOK EDİLDİ"
İstanbul'un tarihi siluetinin yok edildiğini savunan Kılıçdaroğlu,
"Bana sorarsanız dünyanın en çirkin binası hangisi diye.
Zeytinburnu 16-9 yükselen bina Sultanahmet'in silüetini bozan
yapıdır. İsterseniz biraz yakından bakalım. Orası daha önce
TMSF'nin elindeydi. Bir yandaşa verildi. Emsal sadece 1 idi. Yandaş
dönemi başbakanın okuldan arkadaşıydı. Emsal bir gecede 1'den 2.5'a
çıkarıldı. O gökdelenler oraya dikildi. Bina yapılmasın da elbette
yapılabilir. Ama bir kentin silüetini düşünmek zorundayız. 36 kat
izin verildi sonra dendi ki ‘çok yüksek bunun traşlanması lazım'
Hayır traşlanmadı. O silüeti yıkmak o silüeti bizim istediğimiz
standartlara çekmek sadece CHP iktidarında olur. Bizim tarihe
saygımız vardı. Sultanahmet'in minarelerine saygımız vardır. O bina
İstanbul'un siluetine saplanmış bir hançer gibi duruyor. Bizim
deneyimimiz de var. Arzu edenler bakabilirler. Bir otel yapılmıştı
bir dönem standartlara uygun değildi. O oteli kim standartlara
uygun hale getirdi CHP belediyesi. Aynı şeyi yapacağız. İstanbul'un
Sultanahmet'ini biz koruyacağız" açıklamalarında
bulundu.
16-9 projesindeki dairelerin fiyatının 1 ila 4 trilyon arasında
değiştiğine dikkat çeken Kılıçdaroğlu, "Peki bu binada
kimlerin daireleri var. AKP eski Bağcılar Belediye Başkanı, İBB
Eski Genel Sekreteri, İBB Eski Genel Sekreter Yardımcısı, İBB İmar
Komisyonu Başkanı, Zeytinburnu Belediyesi İmar Komisyonu Başkanı.
Bu dairesi satın alanların hiç birisi bankadan en ufak bir kredi
bile çekmemiş. Neden o binalar traşlanamaz işte bundan
dolayı" iddiasında bulundu.
"İBB TÜRKİYE'NİN EN MODERN HURDALIĞINA SAHİP
OLDU"
Metrobüs konusunda da İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni eleştiren
Kılıçdaroğlu, "Metrobüs yaptılar. Elbette yapılmalı.
Tercihli yolları ilk uygulayan CHP'li belediyeler. Unutmayın
Türkiye Avrupa'nın en büyük otobüs üretim merkezidir.
Yunanistan'daki otobüslerin yüzde 42'si Türkiye'de üretilen
otobüslerdir. Peki İBB ne yaptı. Gitti otobüsleri Hollanda'dan
satın aldı. Tanesine 1.2 milyon Avro ödedi. Önemli bir ayrıntı
vardı otobüsler kendi koşullarına göre üretilmiş otobüsler yokuş
çıkmadı. İBB Türkiye'nin en modern hurdalığına sahip oldu.
Otobüsler İstanbullunun parasıyla alındı. Dava devam ediyor. Dava
açmamak için uğraştılar ama bizim arkadaşlarımız takip ettiler.
Danıştay olmasa davalar açılamayacaktı" ifadelerini
kullandı.
Türkiye'nin çeşitli kentlerinde metro yapıldığına dikkat çeken
Kılıçdaroğlu, İzmir'de kilometresi 60 milyona Ankara'da 100
milyona, İstanbul'da 145 milyon TL'ye mal olduğunu kaydetti.
Kılıçdaroğlu aradaki bu farkın da sorgulanması gerektiğinin altını
çizdi.
"İSTANBUL'DA KİŞİ BAŞINA DÜŞEN YEŞİL ALAN 5
METREKARE"
İstanbul'un hava kirliliği açısından dünyanın 3. kirli kenti
olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, "Kilometre başına düşen
insan sayısı 68 binden fazla. New York'ta 53 bin, Berlin'de 17 bin.
Biz ne yapıyoruz İstanbul'a akını sürdürüyoruz. Anadolu'yu
boşaltıyoruz. Daha bu rakamlar büyüyecek. İstanbul yaşanabilir bir
kent olmaktan çıkacak. Kişi başına düşen yeşil alan New York'ta 29
metrekare, Londra'da 26 metrekare, Bahçelievler, Güngören,
Bağcılar, Tuzla, Kağıthane ve Ümraniye'de kişi başına düşen yeşil
alan ise 1 metrekareden az. Hangi İstanbul'dan söz ediyoruz. Eğer
Çatalca, Ağva gibi yerleri dahil ederseniz İstanbul'da kişi başına
düşen yeşil alan 5 metrekareye çıkıyor" dedi.
"BAŞBAKANSAN 16-9'U TRAŞLA"
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nu da 16-9 projesi üzerinden eleştiren
Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Başbakan var Ahmet Davutoğlu. ‘Ben Başbakanım, beni
muhatap alın' diyor. Eyvallah. Biz de seni muhatap almak istiyoruz.
Sanal değil gerçek başbakan ol, başbakanlığın hakkını ver. Diyor ki
‘siyaseti erdem ve ahlak vesilesi yapacağız' O zaman sesleniyorum
madem böyle diyorsun Şeyh Edebali'den bahsediyorsun 16-9 kulelerini
traşlayacak mısın traşlamayacak mısın? Görelim bakalım Başbakan
mısın değil misin?"
Konuşmasında 17 ve 25 Aralık soruşturmalarına da değinen
Kılıçdaroğlu, "Cumhuriyet tarihimiz en büyük yolsuzluğu
ortaya çıktı. Sonunda bir soruşturma komisyonu kuruldu. Sayın Cemil
Çiçek mahkemeye başvuruyor diyor ki ‘Komisyon ile ilgili olarak
yayın yasağı getirin'. Mahkemeden de karar çıkartıyor. Ne zamandır
TBMM hırsızların hamisi konumuna geldi bunu açıklar mısın? TBMM'nin
görevi bu mudur? Senin görevin başka bir şey. TBMM'nin itibarını
korumaktır. Yayın yasağı getirerek kimlere arka çıkıyorsun? Senin
vicdanın el veriyor mu? Devlet soyulacak sen kalkacaksın
hırsızların koruyucu pozisyonuna kendini konumlandıracaksın. Bunu
kabul etmemiz doğru değil. İlk kez böyle bir tablo ile karşı
karşıyayız" şeklinde konuştu.
(İHA)