HDP heyeti, cezaevinde tutuklu bulunan Fiğen Yüksekdağ'ı ziyaret etti
HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk, milletvekilleri ve yabancı parti başkanları, Kocaeli F tipi Cezaevi'nde tutuklu bulunan HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ'ı ziyaret etti. Eş Genel Başkan Yardımcısı Ayşe Tuğluk, Fiğen Yüksekdağ'ın bir gün bile cezaevinde kalmasının gayrimeşru olduğunu söyledi.
HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk, milletvekilleri ve
yabancı parti başkanları, Kocaeli F tipi Cezaevi'nde tutuklu
bulunan HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ'ı ziyaret etti. Eş
Genel Başkan Yardımcısı Ayşe Tuğluk, Fiğen Yüksekdağ'ın bir gün
bile cezaevinde kalmasının gayrimeşru olduğunu söyledi.
Bugün Kandıra Cezaevi'ne gelen Norveç Sosyalist Sol Parti Başkanı
Audun Lysbakken, Norveç Sosyalist Sol Parti Milletvekili Siri
Gjortz, HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk,
Milletvekilleri Sibel Yiğitalp, Berdan Öztürk, İstanbul İl
Eşbaşkanı Doğan Erbaş ve Parti Meclisi Üyesi Ayşe Berktay'dan
oluşan heyet, Kandıra Cezaevi'nde tutuklu bulunan HDP Eş Genel
Başkanı Figen Yüksekdağ'ı ziyaret etti.
Cezaevi önünde açıklama yapan Aysel Tuğluk, "Arkadaşlarımız
içlerinde bulundukları zor duruma rağmen cezaevinde moral olarak da
yüksek düzeyde bu süreci karşılıyorlar. Tabiki milletvekili
arkadaşlarımızın ki; bir tanesi bizim partimizin eş başkanı Fiğen
Yüksekdağ'ın bir gün bile bu cezaevinde kalması gayrimeşrudur. Biz
içerdeki uygulamaları bir tecrit uygulaması olduğunu zaman zaman
basın mensuplarıyla paylaşmıştık. Düşünün ki bir partinin eş
başkanı sayın Yüksekdağ ile yaptığımız görüşmede bizim bütün
yanımızda götürdüğümüz ve kendisiyle paylaşmak istediğimiz
dökümanlar, aktarımların eğer kendisine gösterirsek el konulacağına
dair bize uyarılar gelmeye başladı" dedi.
Cezaevinde bulunan partililerin siyasal faliyetlerini yürütme
hakları olduğunu söyleyen Tuğluk, konuşmasını söyle sürdürdü:
"Bir partinin eş başkanı, 6 milyon oy almış bir partinin eş
başkanının siyaset konuşamaz hale getirilmesi, cezaevinde bu
uygulamanın da devam ediyor olması ayrı bir sorundur. Hukuksuzluğun
ne boyutta olduğunu gösteriyor. Kararın Türkiye'deki mevcut anayasa
ve kanunların dışında çok üstten siyasi iktidar tarafından bir
kararla burada tutulduklarını ve buradaki uygulamaların da o
kararla bağlantıların devam ettiğini görüyoruz. Gayrimeşru bir
durum söz konusudur. Çünki arkadaşlarımız hala
milletvekillerleridirler, halen dokunulmazlıkları devam ediyor ve
bunların yasama faliyetlerine katılma dolayısıyla cezaevinde siyasi
faliyetleri yürütme hakları vardır. Bu haklarını kullanmaları
engelleniyor ve özellikle sayın Yüksekdağ noktasında özel bir
uygulamanın da ayrıca bir uygulamanın da devreye sokulduğunu ifade
edebilirim. Tek kişilik odalarda kalıyorlar, defalarca müracat
yapılmasına rağmen bu tecrit durumu devam ediyor. Diğer F1'de de
olan arkadaşlarımız da birbirleriyle görüşemiyorlar, sohbet dahi
edemiyorlar. Halbuki bunlar aynı davadan cezaevinde bulunuyorlar.
Bunların bir arada olmaları en doğru şeydir. Bu uygulamaların da
katı bir şekilde devam ettiğini söyleyebiliriz. Yaptığımız
itirazlar var. Bu itirazları da yapmaya devam edeceğiz. Bu
hukuksuzlukları hiçbir şekilde kabul edemeyiz." diye konuştu.
Milyonlarca verilen oyun iradesine darbe vurulduğunu söyleyen HDP
Diyarbakır Milletvekili Sibel Yiğit Alp ise, "Ülke hakları
açısından bir arada yaşamanın zeminini yok etmeye çalışan ve bunu
da dinamitleyen bir iktidar sözkonusu. Öyle ki; seçilmiş olan
milletvekili arkadaşlarımız parti ve ilçe başkanlarımız bir bütün
olarak partimize yönelik yoğun bir saldırı sözkonusu. Milyonları
aşan iradedir bu. Bu olay Fiğen Yüksekdağ veya Selahattin
Demirtaş'ın şahsında milyonlarca verilen oyun iradesine darbedir ve
bu darbeyi de her geçen gün arttıran 34'üncü günü bulan bir cezaevi
durumuyla karşı karşıyayız. Her geçen gün bir arada yaşama zeminini
yok etmeye çalışıyorlar. Bu siyasal ve ekonomik istikrarsızlık
getirdiği gibi insanların birada birbirine bakacak yüzü neredeyse
yok sayacak bir şekilde uygulama var. Dün cemaat bunu yapıyordu,
bugün AKP yaptı. AKP dün cemaate yaptırdığını, bugün cemaati
tutuklayarak bir başka savaş isteyen guruplarla yine Kürt özgürlük
ve siyasal hareketine aynı uygulamalarla devam ediyor. Bu konudaki
Kürt politikasındaki istikrar inanılmaz düzeyde yürüyor"
dedi.