Hakim ve savcılara müjde
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, 2015 yılında 5 bin civarında hakim ve savcı alınacağını bildirdi.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, 2015 yılında 5 bin civarında hakim
ve savcı alınacağını bildirdi.
Yenimahalle Nazım Hikmet Kültür Merkezi'nde düzenlenen "16.
Dönem Adli Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcısı Adayları ile 9. Dönem
İdari Yargı Hakim Adayları Kura Töreni"ne Adalet Bakanı
Bekir Bozdağ, Adalet Bakanlığı Müsteşarı Kenan İpek, Danıştay
Başkanı Zerrin Güngör, HSYK Başkanvekili Metin Yandırmaz, Adalet
Akademisi Başkanı Yılmaz Akçil, HSYK Genel Sekreteri Bilgin Başaran
katıldı.
Törenin açılışında konuşan Bakan Bozdağ, hakim ve savcı adaylarının
başarısı için çalışan ailelere ve onların eğitimi için çaba
gösteren akademisyenlere ve Adalet Akademisi Başkanı'na teşekkür
etti.
"YASAMA, YÜRÜTME VE YARGI BİRBİRLERİYLE ÇATIŞAN DEVLET
ORGANLARI DEĞİL"
Genç meslektaşlarına seslenen Bozdağ, "Anayasamızın 6.
Maddesi 'egemenliğin millet adına kayıtsız şartsız olduğunu' ifade
ederken, egemenlik yetkisinin yetkili organlar tarafından
kullanılacağının da altını çizmektedir. Bu yetkili organlardan
birisi de kuşkusuz yargıdır. Yargı, Türk milleti adına yargı
yetkisini kullanmaktadır. O nedenle bu yetkinin kullanılması
sürecinde yargının yetkiyi kimin adına kullandığını her zaman
hatırında tutmasında fayda var. Bu yetki Türk milleti adına
kullanılmaktadır. Türk milletinin verdiği bir yetkidir. O çerçevede
kullanıldığını hatırımızdan hiçbir zaman çıkarmamız lazım. Yasama,
yürütme, yargı birbiriyle rekabet içinde olan, birbiriyle çatışan,
birbirine üstünlük taslamaya çalışan devlet organları değil aksine
bizim parlamenter sistem anlayışımızı içerisinde Anayasamızın
başlangıcında da ifade edildiği birbiriyle işbirliği içerisinde
olan bir işbölümünü ifade eden bir yapılanmadır. Öyle görmeli ve bu
çerçevede hepimiz görevimizi millet adına yaptığımızı unutmadan
vazifemizi yerine getirmeliyiz" ifadelerini kullandı.
"YAZIYLA HUKUK DEVLETİ OLUNMAZ"
Bakan Bozdağ, hukuk devleti ilkesinin cumhuriyetin en önemli
niteliklerinden birisi olduğunu vurguladı.
Herkesin cumhuriyetin hukuk devleti niteliğinin sadece Anayasada
yazılı kalmaması için gayret etmesi gerektiğini belirten Bozdağ,
"Uygulamada bu vücut bulursa işte o zaman gerçek bir hukuk
devleti olma vasfını kazanmış oluruz. Anayasa ve yasalarda yazılı
olan kurallar ne olursa olsun, belki hukuk devletini dünyada en
güzel ifade eden cümleleri biz Anayasamıza, yasalarımıza yazmış
olsak bile hukuk devletini gerçek anlamda tesis edemeyiz. Çünkü
yazıyla hukuk devleti olunmaz, olunması da mümkün değildir. Gerçek
anlamda hukuk devleti, Anayasa ve yasaların hukuk devletine
uygunluğunun yanında sizin gibi millet adına hukukla bağlı olan
hakim ve savcıların adil kararlarla hayat bulur" dedi.
Hukuk devletine vücut verecek olanların adil kararlarıyla hakim ve
savcıların olduğunun altını çizen Bozdağ, şunları kaydetti:
"Sizlerin verdiği kararlar ben eminim ki hukuk devletine ve
yargıya olan güveni de yükseltecektir. Ama eğer insanlar 'yargıya
işim düştü' diye 'eyvah' demeye başladığı zaman hukuk devleti
anlayışımız yara almış demektir. Hukuk devleti anlayışı yara
almadan yoluna devam etmeli, hakim ve savcılarımız verdikleri yargı
kararlarıyla hukuk devletinin güçlenmesine, yargıya güvenin her
geçen gün artmasına katkı vermelidirler. Ben bu katkıyı
verdiklerine yürekten inanıyorum. Her ne kadar zaman zaman bazı
kamuoyunu yakından ilgilendiren davalar, soruşturmalar nedeniyle
tartışmalar oluyorsa da yargı görevini yapan hakim ve
savcılarımızın büyük bir özveriyle çalıştıklarına, hukuku, adaleti
ayakta tutmak, hakkı sahibine teslim etmek için adalete uygun
davranma konusunda büyük fedakarlık yaptığına inanıyorum. Bu
fedakarlığa ve inanca sizin halele getirmeyeceğini yakından
bildiğimi ifade etmek isterim."
"HUKUK DEVLETİNİN GÜÇLÜ OLMASI BAĞIMZSI VE TARAFSIZ OLMASI
SON DERECE ÖNEMLİ"
Hukuk devletinin güçlü olması için yargının bağımsız ve tarafsız
olması gerektiğinin öneme vurgu yapan Bozdağ, eğer bağımsız ve
tarafsız bir yargı olmazsa orada hukuk devletini güçlendirmenin,
ayakta tutmanın ya da hukuk devletine olan inancı daha ileri
taşımanın imkanı olmadığını söyledi.
"Tarafsız ve bağımsız bir yargı demek, hesapsız, kitapsız,
layüsel, keyfi davranan, sorumsuz bir yargı demek
değildir" ifadesinin kullanan Bozdağ, "Esasın
hiçbir şeyle bağlı olmayan bir yargı demek değildir. Kanun ve
hukuka uygun bağlı olan ve bu bağlılıkla hareket eden bir yargı
olduğu Anayasamız tarafından açıkça ifade edilmektedir. Hiçbir
şeyle bağlı olmamak değil aksine Anayasayla bağlı olmaktır,
bağımsızlık ve tarafsızlık, aksine kanunla bağlı olmaktır ve
hukukla bağlı olmaktır. Bunlara uygun vicdani kanaat ve kararlar
vermek, adli işlemler tesis etmektir. Yoksa hiçbir şeyle bağlı
olmayıp kendi yorumunu kanun yerine ikame etmek veya başka tür
yorumlarla hareket etmek değildir. Anayasamız esasında bunun gayet
açık bir şekilde ifade etmektedir" değerlendirmesinde
bulundu.
"FARKLILIKLARIMIZDAN HİÇ KİMSE RAHATSIZ
OLMASIN"
Bozdağ, elbette herkesin bir fikri, siyasi düşüncesi olacağını
belirterek, "Bunlar bizi biz yapan, bizi diğerlerinden
ayıran, toplumumuzu zengin kılan, milletimizin güçlü kılan
farklılıklarımızdır. Bundan hiçbirimizin rahatsız olmaması lazım.
Fikri, düşüncesi ve farklılığı olmayan hiçbir insan yoktur ama
yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı söz konusu olduğu zaman önemli
olan bu farklılıkların adli işlemlerimizi, adli kararlarımızı
etkilememesidir. Eğer bu farklılıklarımız adli işlemlerimizi, adli
kararlarımızı etkilemiyorsa biz işimizi Anayasaya uygun yapıyoruz
demektir. Bağımsız ve tarafsız adli işlem ve adli karar tesis
ediyoruz demektir. Ama eğer herhangi bir hakim ya da savcıyı sahip
olduğu farklılıklar etkiliyorsa kararlarını, adli işlemlerini
etkiliyorsa bana göre bağımsız, tarafsız, hür değildir,
farklılıklarının esiridir. Farklılıklarının esiri olan birinden de
bağımsız ve tarafsız bir adalet ve yargı kararı bekleme imkanı
olmaz. Hiçbir zaman hiçbir dönemde olmamıştır. Bundan sonra da
olmaz" dedi.
Hakim ve savcı adaylarına tavsiyelerde bulunan Bozdağ, şunları
kaydetti: "Davanın taraflarına olan yakınlığımız veya
uzaklığımız, sevgimiz veya sevgisizliğimiz ya da husumetimiz her ne
olursa olsun bizim kararlarımız adil olmalı. İçimizde beslediğimiz
bu tür duygulara adli işlemlerimize veya kararlarımıza asla tesir
etmemeli. Birilerine yakınlığımız ya da uzaklığımız başka
birilerine haksızlık yapmamız konusunda bize güç ve kuvvet asla ve
asla vermemelidir. Eğer böyle bir durum ortaya çıkarsa elbette
bundan en fazla zararı biz görürüz. Neden, adalet duygusuna olan
güven zedelenir çünkü hepimiz biliyoruz ki 'Adalet mülkün
temelidir.' Sadece mülkün değil esasında huzurun, barışın, hukuk
devletinin ve sağlıklı işleyen bir demokrasinin de
sigortasıdır."
5 BİN ATAMA MÜJDESİ
Kurayı çekerek göreve başlayacak genç hakim ve savcılara
görevlerinde başarı dileyen Bakan Bozdağ, "Yargılamalar
uzun sürüyor. Bu hakim ve savcı sayımızın azlığından, dosya
sayısında çokluğundan ve başka pek çok nedenden
kaynaklanabilir" dedi.
Adaletin Etkinliği Komisyonu'nun (CEPEJ) raporunu paylaşan Bozdağ,
rapora göre Avrupa Konseyi ülkelerinde 100 bin kişiye düşen hakim
sayısının ortalama 21, savcı sayısının ise ortalama 11 olduğuna
dikkat çekti. Bozdağ, bu rakamın Türkiye'de 2002 yılında 100 bin
kişi sayısı hakim sayısı ortalama 7, savcı sayısı ise ortalama 4
olduğunu hatırlatarak, şunları kaydetti: "Bugünkü rakam 100
kişiye düşen hakim sayısı 12, savcı sayısı da 6'dır. Bizim bu
noktada almamız gereken daha çok mesafemiz var, bunun farkındayız.
Onun için 2015 yılında ve diğer yıllarda, 2014 yılında aldığımızdan
daha fazla hakim ve savcıların aramıza katılması için Adalet
Bakanlığı olarak çalışmalar yürüteceğiz, daha fazla hakim ve savcı
alacağız. 2015 için planlamamız 5 bin civarında alım yapmaktır.
Böylelikle 2023'te yakalamayı planladığımız bu hedefi 2018'de
yakalayacak bir çalışmayı hayata geçireceğiz. Dosya sayısında
azalmalar da artan hakim sayısıyla mutlaka gerçekleşecektir.
Parlamentoda görüşülen kanunumuz var, bu kanunla hakim ve
savcılarımızın özlük haklarında bir iyileştirme yapıyoruz. Siz de
göreve başladığınız ilk ayda bu iyileştirmeyle göreve
başlayacaksınız."
(İHA)