‘Gözyaşlarım bile bana acı veriyor’
Okullarda önlem alınmadan yapılan deney ya da tatbikatlar can yakmaya devam ediyor. 6’ncı sınıf öğrencisi Mert de bu çocuklardan biri. Gözlerini kaybeden Mert, ‘Kendimi düşündükçe ağlıyorum’ diyor
Milliyet'ten Gökhan Karakaş'ın haberine göre; İstanbul
Üsküdar'daki Ali Fuat Başgil Ortaokulu'nun 6-C sınıfındaki
öğrenciler, 3 Aralık günü Fen Bilgisi dersini işlemek için okulun
deney laboratuvarına indi. Fen Bilgisi dersine giren öğretmen
Mehmet Aslan, bir demir boruyu eline alarak öğrencilere çinko ve
cıvanın karışmasını anlatacağını söyledi.
Ortaya çıkacak madde plastik boruyu eriteceği için metal bir kap
kullandığını söyleyen öğretmen Mehmet Aslan, kendisine yardımcı
olması için 11 yaşındaki Mert Öztoprak'ı çağırdı. Demir boruyu
Mert'in eline veren öğretmen, önce çinkoyu ardından sıvı haldeki
cıvayı dökmeye başladı. Mehmet Aslan, döktüğü cıvanın çinko ile
karışması için Mert'in elindeki demir boruya üflediği anda bir alev
topu oluştu.
Gözleri alevler içinde kaldı
1 saniye içinde çıkan alev demir borunun ağzına doğru bakan Mert'in
burnunun üstünden kafasının hepsini kapladı. Mert'in gözleri
alevler içinde kalırken saçları da tamamen yandı. Öğretmen Aslan'ın
da gözleri alevlerden etkilendi.
Öğretmen ve öğrencisi ambulans ile önce Haydarpaşa Eğitim ve
Araştırma Hastanesi'ne, ardından Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim
Araştırma Hastanesi Yanık Tedavi Ünitesi'ne sevk edildi.
Öğretmen taburcu oldu
Öğretmen Mehmet Aslan tedavisinin ardından taburcu edilirken, 11
yaşındaki Mehmet'e doktorlar kötü haberi verdi. Patlamayla Mert'in
gözkapaklarının ve göz içinin tamamen yandığı ve iki gözünü birden
kaybettiği açıklandı. Doktorlar, Mert'in tedavi sürecinin 1 yılı
bulabileceği ve okula devam etmesinin mümkün olmadığını da
vurguladı. Sol gözünün artık görme şansı olmadığını, sağ gözünün
ise 1 yılı bulan zorlu bir sürecin ardından en fazla yüzde 30
oranında görebileceğini öğrenen Mert ve ailesi büyük bir şok
yaşadı.
‘Geleceğimizi elimizden aldı'
Mert'in annesi Ayşe Öztoprak, "Ben çocuğumu okula yolladım. Sokağa
ya da bilmediğim bir yere değil. Bizim geleceğimizi elimizden alan
öğretmenden ve okul müdüründen şikâyetçiyim. Hepsinin
cezalandırılması bile oğlumun geleceğini vermeyecek" dedi. Baba
Mehmet Öztoprak, "Nerede gözlük, eldiven, yangın tüpü? Böyle deney
mi yapılır? Çocukların hayatı bu kadar ihmal edilir mi? Bir
öğretmen bu kadar sorumsuz olabilir mi? O öğretmen bize nasıl bir
acı yaşattığını biliyor mu? İhmali olanlar cezalandırılana kadar
mücadele edeceğiz" diye konuştu.
‘Onu hiç affetmeyeceğim'
Bir hafta içinde 4 operasyon geçiren küçük Mert, 5 TL değerindeki
basit bir gözlükle bile bu olayın yaşanmayacağını öğrenince
üzüntüsü daha da arttı. Henüz 11 yaşında geleceği kararan Mert,
"Öğretmenimiz çinkonun üzerine civa dökerken birkaç damla sızdı. O
sırada Mehmet öğretmen demir borunun üzerine üfledi. Tükürüğü demir
boruya karıştığında elimde büyük bir patlama oldu. Gözlerimin
yandığını anladım ve yere düşerek saçlarımı söndürdüm. Önceki
derslerde sakar olduğunu ve benzer deneylerde ceketini ya da
önlüğünü yaktığını söylemişti. Ama bu kez benim geleceğimi yaktı"
dedi.
Beylerbeyi Spor Kulübü Futbol Akademisi'nde oynayan ve büyüyünce
futbolcu olmak isteyecek kadar iyi bir sporcu olan Mert, "Hiçbir
şey göremiyorum. Kendimi düşündükçe ağlıyorum ve gözyaşlarım bana
daha çok acı veriyor. Gözkapaklarım dikili olduğu için gözyaşım
dışarı çıkmıyor. Çok acı çekiyorum. Eskisi gibi arkadaşlarımla
oynayamayacağım. Futbolcu olamayacağım. Geleceğimi karartan
öğretmenimi hiç affetmeyeceğim" dedi.