FETÖ’nün imamı Çiçek, Akıncı Üssü’ne öğrenci kaydı için gitmiş
FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin dört numaralı şüphelisi olduğu belirtilen "sivil imam" Hakan Çiçek, darbe girişiminin merkezi olan Akıncı Üssü'ne kendisinin sahibi olduğu bir okula öğrenci kaydettirmek için gittiğini savundu.
FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin dört numaralı
şüphelisi olduğu belirtilen "sivil imam" Hakan
Çiçek, darbe girişiminin merkezi olan Akıncı Üssü'ne kendisinin
sahibi olduğu bir okula öğrenci kaydettirmek için gittiğini
savundu.
Çiçek, darbe girişimiyle alakasının bulunmadığını, darbe
girişiminden sabah saatlerinde götürüldüğü jandarma karakolundan
haberdar olduğunu iddia etti.
FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin komuta merkezi olan
Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin 486 sanık hakkında açılan
davaya öğleden sonra devam edildi. Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince
görülen davada, darbe girişiminin üç numaralı şüphelisi olduğu
belirtilen "sivil imam" Kemal Batmaz'ın ardından
diğer sivil imam Hakan Çiçek'in savunmasına geçildi. 13 aydır
tutuklu olduğu söyleyen Çiçek, suçsuz olduğunu, darbe girişimi ile
alakasının olmadığını, FETÖ ile hiçbir bağının bulunmadığını
savundu.
"GURUR DUYDUĞUM ÜLKEYİ YIKMAKLA SUÇLANIYORUM"
Hakkındaki iddialardan birinin de "Türkiye
Cumhuriyetini" yıkmaya teşebbüs etme suçlaması olduğunu
anımsatan Çiçek, "Türk olarak, Türk vatandaşı olarak, gurur
duyduğum bu ülkeyi yıkmakla suçlanıyorum. Devlete, millete, bu
vatana ihanet etmiş bir insan olarak beni yargılıyorsunuz. Fakat bu
iddianame içerisinde hakkımda somut suç delili olan, darbe
yaptığımla alakalı bir şey bulamadım ben" ifadelerini
kullandı.
"GEZİ ZEKALI DEĞİLİM"
Olayla ilgili hiçbir ilgisinin ve alakasının olmadığı iddiasını
yineleyen Çiçek, talihsiz bir şekilde o gece Akıncı Üssü'nde
olduğunu öne sürdü. Çiçek, üniversiteye 1990 yılında başladığını ve
4 yıllık üniversiteyi 10 yılda bitirdiğini anlatarak, "geri
zekalı" olmadığını, ticaretle uğraştığı için üniversiteyi
bu kadar sürede bitirdiğini söyledi. Kendini ticarete adadığını
anlatan Çiçek, çocukluğundan bu yana sürekli çalıştığını
kaydetti.
"TARLADA POŞET İÇİNDE BİR TOMAR PARA BULDUM"
Çiçek, ziyaret için gittiğini savunduğu Akıncı Üssü'nden sabaha
doğru kaçtığını dile getirerek, "Bir tarlada yaklaşık 2
saat yürüdüm. Tarlada bir poşet içerisinde bir tomar para buldum.
Jandarma beni yakaladığı zaman da kendime ait olan 5 bin dolar ile
8 bin TL civarında para olduğunu, o bir tomar parayı tarlada
bulduğumu söyledim. Tutanak yapılırken de bunların kayda geçmesini
istedim. Poşet içindeki para sayıldığı zaman 23 bin 800 dolar
olduğu anlaşıldı. Sonra beni tutanakla birlikte polise verdiler.
Polise 'bu paraları tarlada bulmuş' denilince, 'tarlada para mı
bulunur ulan?' deyip beni dövdüler" diye konuştu.
Çiçek, Türkiye'de çok sayıda şirketinin bulunduğunu, ABD'de de
şirketinin olduğunu belirterek, "Ben bir iş adamıyım, başka
derdim yok. Tüccarım ve değişik iş kollarında işim var"
dedi.
AKINCI ÜSSÜ'NE SÖZDE OKULA ÖĞRENCİ KAYDETMEK İÇİN GİTMİŞ
Çiçek'in sürekli "iş adamı" olduğunu anlatması
üzerine Mahkeme Başkanı Selfet Giray, 15 Temmuz gecesi Akıncı
Üssü'nde neden bulunduğu konusuna gelmesini istedi. Ankara'da çok
sayıda okullarının bulunduğunu belirten Çiçek, Yenimahalle'de yeni
açacağı bir okula öğrenci bulmak için çalışmalar başlattıklarını
söyledi. Çiçek, Çankaya'da kendisine ait olan bir okuldayken Akıncı
Üssü'nde görevli olan eski Albay Ahmet Özçetin ile tanıştığını
anlatarak şunları kaydetti:
"Kendisi bizim okuldan bir öğrencinin velisiymiş.
Kendisiyle tanıştık albay olduğunu söyledi. Kendisine
Yenimahalle'de yeni açılacak olan okuldan bahsettim. Çankaya'da
okuyan öğrencilerin de oraya aktarılacağını söyledim. Kendisinden
bu yeni okula kayıtta öğrenci bulmak için yardım istedim. O da cuma
günleri Akıncı Üssü'nde kokteyl yaptıklarını bana söyledi.
Kendisine 'cuma günü kokteyle katılabilir miyiz? Personellerimi
bilgi için oraya gönderebilir miyim?' diye sordum. Kendisi de
'olabilir' dedi. Kokteyl, saat 20.00'da olacağı için, personelimin
de yorulduğunu düşünerek bizzat oraya gitmek istedim ve bunu kabul
etti. Benim telefonum kapalıydı, ona nasıl ulaşabileceğimi sordum.
O da tabelaları takip ederek Üsse gelebileceğimi, saat 19.30-20.00
sıralarında da beni oradan alabileceğini söyledi. Ben o kokteylde
kendimi insanlara tanıtıp, çocuklarını okuluma davet etmeyi
planlıyordum."
"ŞU AN DA KUZENİM DAHİ BENİ TANIMASA ONA BİR ŞEY
DİYEMEM"
Mahkeme Başkanı Giray, Ahmet Özçetin'in savcılık ifadesinde
kendisini tanımadığını söylediğini hatırlatması üzerine Çiçek,
"Şu an da benim kuzenim dahi beni tanımasa ona bir şey
diyemem. Çünkü ben bu darbeyi yaptığı söylenilen imamlardan biri
olarak gazetelerde, TV'lerde servis edildim" ifadelerini
kullandı.
Çiçek, denilen saatte Akıncı Üssü'nde olduğunu, Özçetin'in de
kendisini araçla aldığını öne sürerek, "Aracıyla kapı
girişine giderken kimliğimi çıkarmak için elimi cebime attım fakat
araç durdurulmadı. Bir el selamıyla geçildi. Biz bu şahısla
arabadan indik havadan, sudan sohbet ettik. Sonra telefonu çaldı ve
yanımdan bir müddet ayrıldı. Daha sonra bana 'Siz burada bekleyin
acil bir durum var. Benim bir gidip gelmem lazım' dedi. Bunun
üzerine ben orada kaldım. Ben oradayken herhangi bir şekilde darbe
olduğunu anlamadım. Bu yaşananlar saat 20.00 civarlarında oldu.
Orada yarım saat civarı bekledim. Bu şahıs gittikten sonra akşam
ezanının okunduğunu hatırlıyorum. Saat 21.00 olunca bu programın
olup olmayacağını öğrenmek için etrafa baktım. Kimsenin olmadığını
görünce tekrardan nizamiyeye yürüdüm. Nizamiyenin orada ortalık
karışmıştı. Kapıya varmadan anonslar yapıldığını duydum. 'Terör
saldırısı var, herkes evine gitsin' anonsları yapılıyordu. 'Ben
buraya ziyarete geldim' deyip yardım isterken, 'girişler çıkışlar
yasak, lütfen lojmanlara gidin' denildi. Sadece söyledikleri terör
saldırısı, giriş çıkışlar kapalı. Ortada yine 'darbe' diye bir şey
yok benim açımdan. Birkaç saat geçti ve nizamiye bölgesindeki
hareketliliğin arttığını görüyordum. Saat 21.00'dan sonra
helikopter, uçak sesleri gelmeye başladı. Benim bulunduğum yer
Akıncı Üssü'nün göbeği sanıyordum ama lojmanların orasıymış. Terör
saldırısı var diye saat 00.00 gibi bodur ağaçların orada saklandım.
O saatlerde dışarıdan müthiş sesler gelmeye başladı. Bir müddet
sonra da tekbir sesleri başladı. O an burada terör saldırısı var ve
bu insanlar buraya desteğe geldiler diye düşündüm"
şeklinde konuştu.
"HAİNLER ŞEHİT OLMAZ" TEPKİSİ
Tekrar nizamiyeye doğru yürürken silah sesleri gelmeye başladığını,
halka dağılmaları yönünde uyarılar yapıldığını duyduğunu kaydeden
Çiçek, bu olaydan korktuğunu, saklandığı yere geri döndüğünü
savundu. Çiçek, "Tek derdim sabah olsun, gün aydınlansın
sonra bir hal çaresine bakarım. Ben orada dışarıya çıksaydım şu an
büyük ihtimalle şehit olacaktım. Adım şehit olarak
yazılacaktı" dedi. Çiçek'in bu sözlerine müştekilerden
biri "hainler şehit olmaz" diyerek tepki
gösterdi.
DARBE GİRİŞİMİNDEN SABAH HABERDAR OLMUŞ
Çiçek, sabah 08.00 sıralarında tel örgülerin kenarında yürürken en
uygun bulduğu yerden tarlaya atladığını söyledi. Çiçek, tarlanın
içinden bir, iki saat yürümesinin ardından bir köy gördüğünü, oraya
doğru yönelirken jandarma ekiplerini fark ettiğini ve onların
yanına kendisinin gittiğini öne sürdü. Çiçek, "Kendimi
tanıttım ve Akıncı Üssü'nde olduğumu, orada işlerin karıştığını,
tel örgüden atlayarak kaçtığımı söyledim. Kimliğimi verdim, beni
jandarma karakoluna götüreceklerini söylediler. Benim Akıncı
Üssü'nde o gece yaşadığım hadise budur. Jandarma karakoluna
geçtikten sonra sürekli insanlar getiriliyordu. Polisle jandarmanın
arasındaki konuşmalarda insanlara rütbe sorup 'darbeyi sen mi
yaptın? diyorlardı. Ben darbe girişimi olduğunu orada anladım.
Telefonum yanımda olmadığı için kimseyle haberleşemedim, olaylardan
haberdar olamadım" iddiasında bulundu.
Örgütün gizli haberleşme ağı olan ByLock'u kullanmadığını öne süren
Çiçek, "FETÖ denilen adamın, hakaret sıkıntı olmasın diye
yapmıyorum, yoksa yaparım. Bu adamın evimde bir tane kitabı yok,
almadım, okumadım, çocuklarıma da okutmadım. Ben FETÖ'cü
değilim" savunmasını yaptı.
Mahkeme Başkanı Giray'ın, "Bu darbeyi kimin yaptığını
düşünüyorsun?" yönündeki soruya Çiçek, "FETÖ'nün
yaptığını düşünüyorum" cevabını verdi.
Mahkeme Başkanı Giray, davanın bugünkü celsesinin tamamlandığını
bildirdi. Davaya yarın Hakan Çiçek'in savunmasıyla devam
edilecek.
(Abdullah Sarıca /İHA)