FETÖ davası sanıkları savunma yaptı
Darbe girişimine ilişkin 29 emniyet mensubunun yargılandığı davada savunma yapan tutuklu sanık Eyüp Şahin, "Bir haber eki ve müdürümün raporu nedeniyle meslekten ihraç edildim. Beni rapor eden tutanağın altındaki imzanın sahibi FETÖ'den tutuklandı" dedi.
Darbe girişimine ilişkin 29 emniyet mensubunun yargılandığı
davada savunma yapan tutuklu sanık Eyüp Şahin, "Bir haber
eki ve müdürümün raporu nedeniyle meslekten ihraç edildim. Beni
rapor eden tutanağın altındaki imzanın sahibi FETÖ'den
tutuklandı" dedi.
İstanbul 22'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararıyla Silivri Duruşma
Salonu'nda görülen 29 emniyet mensubunun yargılandığı davanın
öğleden sonraki oturumuna sanıkların savunmalarıyla devam
edildi.
Meslekten ihraç edilen Önleyici Hizmetler Şube Müdürlüğünde
Motosikletli Timler Büro Amiri Eyüp Şahin ifadesinde, olay günü
akşam saatlerinde daha önceden planlanmış bir toplantı nedeniyle
Caddebostan civarına gittiğini, olaylar başlayınca şoförünü
aradığını ancak 2'inci köprünün kapalı olması nedeniyle şoförünün
gelemediğini anlattı. Eve geçtiğinde Emniyet Genel Müdürlüğü'nden
gelen mesajı gördüğünü, bunun üzerine Şube müdür yardımcısı Osman
Katipoğlu'nu aradığını kaydeden sanık Şahin, "Ben son
zamanlarda yaşanan terör olaylarında hemen olay yerine intikal eder
gerekenleri yaparım. Katipoğlu benim iş konusunda titiz olduğumu
bilir. Bu yüzden beni sakinleştirir. ‘Gerekli tedbiri aldık, köprü
açılınca gelirsin' dedi. Gece boyunca televizyondan köprünün
açılmasını bekledim. Saat 06.30 gibi yorgunluktan televizyon
karşısında uyumuşum. Saat 09.15 gibi babamın araması üzerine
uyandım. Haberlerde köprünün açılma hazırlıkları olduğunu gördüm.
Şubeye öğle saatlerinde gittim. Osman müdürle konuştuk"
dedi.
Rapor edildiğini açığa alındığı gün öğrendiğini belirten sanık
Şahin, "Meslek hayatımda ben de çok kişiyi rapor
etmişimdir. Ama öncesinde mutlaka arayıp sorup soruşturup rapor
tutmuşumdur. Bana hiç bir şey söylenmedi. Bunun neden olabileceğini
düşündüm. Bizi rapor eden tutanağın altındaki imzanın sahibi Barış
Gökdemir FETÖ'den tutuklandı. O da şu an burada. O tutuklanınca
kafamda bazı şeyler oturdu. Barış Gökdemir gece boyunca herhangi
bir talimat vermemiştir. Dolayısıyla bu raporun çok iyi niyetli
olduğunu düşünmüyorum" şeklinde konuştu.
"BYLOCK'U GOOGLE PLAY STORE'DEN İNDİRDİM"
"Bana telefonumda Bylock uygulamasının kurulup silindiğinin
tespit edildiği söylendi" diyen sanık Şahin, "Ben
telefonumu 3 yıl önce aldım, hattımı da 12 yıldır kullanıyorum. Ben
bu uygulamayı herkese açık bir platform olan Google Play Store'den
indirdim. Başka türlü bir yolla indirmedim. Kendime Note 3 telefon
almıştım, aldığım en iyi telefondu. İndirdiğim uygulamalardan
yaygın olmayanı silmişimdir. Bunun da onlardan biri olduğunu
düşünüyorum. Bu uygulamada kimseyle yazışmadım"
ifadelerini kullandı.
İFADE VERİRKEN AĞLADI
İddianameye göre cep telefonunda FETÖ yöneticileri tarafından
gönderildiği belirlenen, "Değerli abiler şu an askerler
yönetime müdahaleye başladı, askerlerin müdahalesine yardımcı
olunmasını temin etsin direnmesinler" şeklinde başlayan
bir mesaj bulunduğu öne sürülen sanık Şahin, söz konusu mesajın,
darbe girişiminden kısa süre sonra bir internet sitesindeki haberin
altında yayınlanan ‘yazışma ekran görüntülerinden' müdürüne
göstermek için indirdiğini söyledi. Bu haber eki ve müdürünün
raporu nedeniyle meslekten ihraç edildiğini kaydeden Şahin,
ağlayarak, "Ben bunların hepsine razıyım. Yeter ki bunlar
temizlensin. İddianamede bahsedilen örgütle ilgili anlatılan hiçbir
işin içinde olmadım" diye konuştu.
"BENİM MANTALİTEM BİLE FETÖ İLE UYUŞMUYOR"
Açığa alınan komiser yardımcısı Samet Durak ise, ifadesinde benim
hayat şartlarım, mantalitem bu adamlarla asla uyuşmuyor. Ben nasıl
bu sepete girdim anlamış değilim. Lütfen tahliye talep ediyorum
sayın yargıç. Yapılan şeyi kınıyorum. Sıkılan mermiler Türk
demokrasisine vurulan hançerdir" ifadelerini kullandı.
"YOL KAPALIYDI DİYE GİDEMEDİM"
Açığa alınan Motosikletli Timler Büro Amirliğinde Komiser
Yardımcısı Emre Çatalbaş ifadesinde olay gecesi evde olduğunu
yollar kapalı olduğu için görev yerine gidemediğini söyledi.
Çatalbaş, "Saat 23.00 civarı haberi alınca panikledim.
Görev yaptığım birimden herhangi bir talimat da gelmemişti. Odama
gidip silahımı aldım, balkondan etrafı kesmeye başladım. Saat 01.00
gibi EGM'den mesaj geldi. Saat 02.00 gibi Eyüp amir (Sanık Eyüp
Şahin) aradı nerede olduğumu sordu, evde olduğumu söyledim. Köprü
açılınca Şubeye geçmemi söyledi. Saat 07.00'de uyuya kalmışım. Saat
08.30 gibi köprünün açık olduğunu duyunca motosikletle saat 09.30
gibi şubeye geçtim. Osman müdüre durumu söyledim" dedi.
"EVİMDEKİ O DOLARLARI MÜZİSYEN BABAMA DÜĞÜNDE
VERMİŞLER"
Sanık Çatalbaş, evindeki aramalarda ele geçen 11 adet 1 dolarla
ilgili olarak ise, "Babam zaten burada. Kolluk kuvvetleri
evime geldiğinde masamın üstünde açıkça konulmuş 11 dolar bulundu.
Babam müzisyendir. Gittiği bir işten kendi payına düşen dolarları
evine getirmiştir. Bunları da bana verdi bozdur harca diye"
şeklinde ifadeler kullandı.
"BAŞBAKANIN KULLANDIĞI TC ANA UÇAĞININ APRONDA
GÜVENLİĞİNİN ALINMASINDA BİZZAT VARDIM"
Meslekten ihraç edilen ve 15 Temmuz'dan önce Sabiha Gökçen
Havaalanı'nda Komiser yardımcısı olarak görev yapan sanık Semih
Yüksel, yeni memur olmasına rağmen havalimanında 3 önemli büronun
amiri olarak görev yaptığını belirterek, "Daha önce yine
bir terör örgütü olan TAK'ın havalimanımıza havan saldırısı olduğu
için acil eylem planı oluşturmuştuk. 15 Temmuz akşamı da onu
uygulamaya geçirdik. Havalimanında bin 100 kamera bulunmaktadır. O
gece ve ondan sonra attığım her adım kamera görüntüleri ile
sabittir. Darbeci generallerin gözaltında alınmasında bizzat
vardım. Sayın Başbakanımızın kullandığı TC ANA uçağının apronda
güvenliğinin alınmasında bizzat vardım. Aprona bir helikopter indi.
Çalışır vaziyetteydi. İçinden askerlerin ineceğini çatışma
çıkacağını düşündüm. Annemi aradım helalleştik. Ama inmediler.
Sonra aprona bir uçak indi. Kuleye, ‘Bu uçaktan bilginiz var mı?'
dedim. Kule, bilgilerinin olmadığını söyledi. Helikopter ve uçak
bir süre izlendi" dedi.
"DARBECİLER GÖZALTINA ALINDIĞI İÇİN DEĞİL, SİNİR
BOŞALMASINDAN AĞLADIM"
İddianameye göre, darbeci askerlerin gözaltına alınması üzerine
ağladığı öne sürülen sanık Yüksel, "İddia edildiği gibi
darbeci askerlerle nezarette herhangi bir konuşma olmadı. Ağlama
söz konusu değil. O gün de bugün üstümdeki gibi bir üniforma(siyah
takım elbise beyaz gömlek) vardı. Terden sırılsıklamdım. Darbeci
askerleri bizzat sırtına vura vura gözaltına aldım. O akşam
Ankara'da Özel Harekat'ta 4 kız kardeşim şehit oldu. Gelinlik
giyemeden şehit oldular. Darbecilerin yaptıklarını içime
sindiremedim. Darbeci bir askerin tankın içinde silahı ile intihar
ettiği anonsu geldi. Silahı ile intihar eden bu askeri tanktan
çıkartıp ambulansa götürdüm. Can çekişiyordu. Bütün akşam
WhatsApp'dan da buna benzer görüntüler geldi. Saat 04.00 gibi
olayın sonuydu artık öyle hüngür hüngür bir ağlamak değil sadece
bir anlık sinir boşalmasıydı. O gece olanlar aklıma geldikçe tekrar
tekrar tüylerim diken diken oluyor. Burada olmamda kimin emeği
varsa hepsine lanet olsun" şeklinde konuştu.
"NİŞANIM İÇİN YOLA ÇIKTIM EMNİYETİN MESAJINI ANKARA'YA
VARINCA GÖRDÜM"
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Uyuşturucuyla Mücadele Şube Müdürlüğünde
görev yapan sanık Mahmut Sofuoğulları, herhangi bir terör örgütüne
üye olmadığını belirterek, "Ayın 18'inde Hatay'ın bir
köyünde nişanım vardı. Nişanlımın ailesiyle birlikte 15 Temmuz'da
Hatay'a gitmek üzere Üsküdar'dan hareket ettik. Çamlıca civarında
farklı bir trafik vardı. Arabayı ben kullandım. Emniyet Genel
Müdürlüğü'nden gelen mesajı yoldayken Ankara'da gördüm. Durumun
vahametini anlamadım. Darbe girişimi olduğunu ayın 16'sında
Hatay'da öğrendim. Ayın 17'sinde İdari Büro'dan arandım, bana
izinlerin kapalı olduğunu söylediler. Amirimi arayıp pazartesi
nişanım olduğunu söyledim. ‘Salı günü burada ol' dedi. Nişanım
bittikten sonra yola çıktım. Gece saatlerinde İstanbul'da
oldum" dedi.
"O GECE EVDE ALKOL ALIYORDUM, YOLA ÇIKTIĞIMDA KÖPRÜ
KİLİTTİ"
Darbe girişimi gecesi nişanlısının evinde alkol aldığını söyleyen
tutuksuz sanık Sertaç Kuytu ifadesinde, olayların başlaması üzerine
ekip şefi tarafından aranarak Vatan Emniyet'e gitmesinin
istendiğini söyledi. Emniyete gitmek üzere motosikletiyle yola
çıktığını FSM köprüsünde trafiğin kilitlenmesi nedeniyle
gidemediğini belirten sanık Kuytu,"Bunun üzerine ekip
şefimi arayıp yolun kapalı olduğunu söyledim. Amirim şimdi eve git,
ben sana haber vereceğim deyince geri eve döndüm. Nişanlımın evine
geri döndüm. Bir süre sonra 20-25 kişilik bir grup evin kapılarını
tekmeliyordu. Aralarında 2-3 kişinin belinde silah olduğunu gördüm.
Kim olduklarına bir anlam veremedim. Meğerse evin karşısındaki
darbeciler 3 kişiyi öldürülmüş. Sabaha karşı ekip şefim beni
çağırdı yine. Tekrar yola çıktım. Zar zor Vatan Emniyet'e
varabildim" diye konuştu.
"GARİBAN ERSAN O MESAJI OKUDU DİYE SUÇLU
OLUYOR"
Görev yerine 5-6 saat geç gittiği için rapor edildiğini söyleyen
sanık Ersan Gönül, FETÖ ağabeylerinden gönderilen mesajın
telefonunda bulunduğu iddiasını yanıtlayarak, "Bana böyle
bir mesaj gelmedi. Facebookta bir arkadaşım ‘Bakın hain FETÖ'cüler
bunu paylaşmış' diye FETÖ'cülerin bu mesajı paylaşmış. Ben de bu
iletiye tıklayıp okudum. Akıllı telefonumdan bu mesajı okuduğum
için ön belleğine kaydetmiş. Bunu yazan, sırasıyla da paylaşan
kişiler araştırılmıyor, bunu en son okuyan gariban Ersan suçlu
oluyor, delil olarak dosyaya konuluyor" ifadelerini
kullandı.
Dün başlayan ve bugün de gün boyu süren iki oturumda 29 sanıktan
24'ünün ifadesinin alınması işlemi tamamlandı. Duruşma son
verilirken mahkeme başkanı, yarın diğer 5 sanığın ifadesinin öğleye
kadar tamamlanacağını, öğleden sonraki oturumda tanıkların
dinleneceğini açıkladı.
(İHA)