Felçli genç madalyalara kulaç atıyor
Adana'da 7 yıl önce geçirdiği motosiklet kazası nedeniyle boynundan aşağısı felç kalan 28 yaşındaki Fırat Arsunar, yüzme sporuyla hayata tutundu. Yüzme ve fitness sayesinde kaslarının bir kısmı iyileşen tekerlekli sandalyeli yüzücü, katıldığı yarışmalarda dereceye girerek 13 madalya topladı. Katıldığı milli takım seçmelerinde birinci olan Fırat Arsunar, karşılaşacağı turnuvalara hazırlanıyor.
Adana'da 7 yıl önce geçirdiği motosiklet kazası nedeniyle
boynundan aşağısı felç kalan 28 yaşındaki Fırat Arsunar, yüzme
sporuyla hayata tutundu. Yüzme ve fitness sayesinde kaslarının bir
kısmı iyileşen tekerlekli sandalyeli yüzücü, katıldığı yarışmalarda
dereceye girerek 13 madalya topladı. Katıldığı milli takım
seçmelerinde birinci olan Fırat Arsunar, karşılaşacağı turnuvalara
hazırlanıyor.
Seyhan ilçesinde yaşayan 28 yaşındaki tatlı üreticisi Fırat
Arsunar, 7 yıl önce geçirdiği motosiklet kazası nedeniyle felç
kaldı. Tekerlekli sandalyeye mahkum Arsunar'ın boynundan aşağısı
tutmaz oldu.
Yaşam azmini kaybetmeyen Arsunar, ailesinin de desteğiyle fizik
tedavi ve fitness sporuna başladı. Hayallerinin peşinden tekerlekli
sandalyesiyle koşan genç, 5 yıl önce yüzme öğrendi. Kaslarının bir
kısmı iyileşen Arsunar, engelli sporcu lisansı aldıktan sonra sırt
üstü yüzme yarışlarına katıldı.
Engelli diğer vatandaşlara da umut ışığı olmak isteyen genç adam,
babası Yaşar Arsunar ve Filiz Balcı ile Son Nokta Engelliler
Gençlik ve Spor Kulübü'nü kurdu.
Katıldığı yarışmalarda 13 madalya toplayan Arsunar,
"Engelli kardeşlerimle hep birlikte yarışmalara
katılıyoruz. Çok da başarılı olduk. Geçen sene Mersin yarışmasında
2 madalya elde edebildim. İkincilik, üçüncülüklerim var. Mart
ayında Türkiye Şampiyonası ve milli takım seçmelerinde, 200 metrede
birincilik elde ettim" diye konuştu.
"KARŞIDAN KARŞIYA GEÇERKEN BİLE OF
ÇEKEBİLİYORLAR"
Yaptıkları mücadelelerle sağlıklı insanların, engellilere bakış
açısını değiştirmek istediklerine değinen Arsunar, "Kendi
hayatlarından bir ders çıkarmalarını tavsiye ederim. Bize yardım
etmesinler ancak daha fazla engel olmasınlar, sıkıntı yok. Biz bir
şekilde engelleri aşmayı öğrendik. Şu an fizikten çıktım, havuza
geldim, havuzdan çıkıp fitnesse gideceğim. Olağanüstü mücadele
vermeye çalışıyorum. Normal bir insan yoldan karşıya geçene kadar
bile of çekebiliyor. Bunun örneğine bakın" şeklinde
konuştu.
"EN BÜYÜK ÖZLEMİM PARAŞÜTTÜ, ONU DA BAŞARDIM"
Özlemini çektiği çoğu şeyin hedefinde olduğunu kaydeden Fırat
Arsunar şöyle devam etti:
"En büyük özlemim paraşüttü, onu başardım. Rüzgarlı Tepe'de
akrobasi yaptık. İstediğim şeye hedef koymayı seviyorum. Er ya da
geç ulaşıyorum. Fiziğimi ona göre ayarlıyorum, başarıyorum. Bu kaza
hayatta bazı şeyleri daha net görmemi, daha duyarlı olmamı sağladı.
Ayaktayken esnaftım, tatlıcılık yapıyordum ama kaza yaptıktan sonra
o zamanlar görmediğim hayatı tekerlekli sandalyede görebildim.
Etrafından geçen bir hastayı normal bir insan görmez ama ben
görebiliyorum. Normal bir insan yardım etmeden transit
geçer."
"SU KORKUSU VARDI ŞİMDİ MADALYALARLA DÖNÜYOR"
Arsunar'ın antrenörü Enis Akdemir ise yüzme sporunun bedensel
engellilerin topluma entegrasyonunu sağladığını vurgulayarak,
"Fırat yüzme bilmiyordu, su korkusu olan biriydi ama şimdi
her turnuvadan sonra madalyalarla dönüyor. Biraz özgüven ve
destekle birçok şeyi yapabileceğini gördük. Ay sonu turnuva var ona
hazırlanıyoruz" dedi.
(Nuri Pir - Erdal Can İçelli /İHA)