Epilepsiye Ameliyatlı Çözüm
MANİSA'nın Turgutlu İlçesi'nde 18 yıl önce Epilepsi tanısı konulan ve ilaç tedavisine karşın bayılma ve nöbetlerin önü kesilemeyen üç çocuk annesi Ayça Karaduman (38), hayatını kabusa çeviren hastalığından ameliyatla kurtuldu. Ameliyatı gerçekleştiren Beyin Cerrahı Prof. Dr. Sertaç İşlekel, "Gelişen teknikler sayesinde hastamızın beyninde hastalık yapan odağı belirledik, ameliyat mümkün oldu....
MANİSA'nın Turgutlu İlçesi'nde 18 yıl önce Epilepsi tanısı
konulan ve ilaç tedavisine karşın bayılma ve nöbetlerin önü
kesilemeyen üç çocuk annesi Ayça Karaduman (38), hayatını kabusa
çeviren hastalığından ameliyatla kurtuldu. Ameliyatı gerçekleştiren
Beyin Cerrahı Prof. Dr. Sertaç İşlekel, "Gelişen teknikler
sayesinde hastamızın beyninde hastalık yapan odağı belirledik,
ameliyat mümkün oldu. Hastamızın ilaç dozu azaldı, üç ayın sonunda
artık hiç ilaç içmeyecek. Hangi noktanın epilepsiye yol açtığı
bulunursa, hastaların bu hastalıktan ameliyatla kurtulma şansı var"
dedi.
Manisa'nın Turgutlu İlçesi'nde oturan Yiğit (17), Alp (10) ve Elif
(3) adlarında üç çocuğu bulunan evhanımı Ayça Karaduman'a halk
arasında 'sara' olarak bilinen epilepsi teşhisi 1996 yılında
konuldu. İlk bayılmasının ardından çeşitli radyolojik tetkikler
sonucu ilaç tedavisine başlanan Karaduman, sadece İzmir'de değil
İstanbul'da da derdine çareler aradı. Aldığı onca ilaca rağmen
bayılma ve nöbetleri kesilmeyen Ayça Karaduman, tedavisiyle beraber
arayışlarını da sürdürdü. İlaçlardan umduğunu bulamayan Karaduman,
İzmir Kent Hastanesi'nde Beyin Cerrahı Prof. Dr. Sertaç İşlekel'e
başvurdu, hayatı değişti. Prof. Dr. İşlekel, hastasından kanser
odaklarının belirlenmesinde kullanılan PET (pozitron emisyon
tomografisi) cihazıyla beyin tetkikini istedi. PET görüntüsünde
Ayça Karaduman'ın beyninde hipocampus (hafıza ve yön bulma)
bölgesinde yıllardan beri yapılan onca tetkike rağmen saptanamayan
epilepsi odağı belirlendi. Ayça Karaduman, Prof. Dr. İşlekel
tarafından ameliyat edildi.
'HASTALIKTAN KURTULMA ŞANSI VAR'
Karaduman, ameliyattan bir ay sonra "Bayılmalarım da kalmadı
nöbetlerim de" diyerek sevincini dile getirirken, Prof. Dr.
İşlekel, ilaç tedavisine yanıt vermeyen epilepsi hastalarının bu
hastalıktan kurtaracak teknolojik gelişmeler ve ameliyat yöntemiyle
ilgili şunları söyledi:
"Beyinde hipokamsup ya da başka bölgelerinde, geçirilmiş bir
hastalık ya da travma sonucunda normal doku bozuluyor. Ve bu doku
normal işlevini görmeyip anormal elektrik üretiyor, hasta bir anda
şuurunu kaybedip sara krizi geçiriyor. Epilepsi tedavisinde ilk
seçenek ilaç. Hastaların büyük çoğunluğu sonuç alıyor, ancak bir
kısım hastada ilaç tedavisi başarılı olmuyor. Cerrahinin
yapılabilmesi için de beyinde bu hastalığı yol açan odağın, yani
anormal olan dokunun saptanması gerekiyor. Bunun için yapılan
değişik tetkikler var. EEG, video EEG, son yıllarda giderek artan
MR incelemeleri, özel MR tetkikler var. Ancak bu yöntemler de
odağın yerini belirlemede yeterli olmuyordu. Daha çok kanser
odaklarını saptamak için kullanılan PET, aynı şekilde beyinde de
oksijelenmeyi ve vücudun glikoz kullanımını gösterdiği için böyle
epilepsi odakları saptanabiliyor. Bu hastamızda Beyin PET'i ile
epilepsi odağının saptanması mümkün oldu. Daha sonra da
hipokampektomi dediğimiz mikrocerrahi yöntemiyle ameliyatı
gerçekleştirdik, odak çıkarıldı, hasta bu şekilde nöbetsiz yaşama
kavuştu. Teknolojideki gelişmeler sayesinde hastalık odağının
saptanması bu ameliyatları yapmamızı sağlarken, hastalara da
ilaçsız ve nöbetsiz bir yaşam olanağı sunuluyor. Hastamız şu an
düşük dozda ilaç kullanıyor, nöbet ve bayılmaları yok, üçüncü ayda
ilaçlarını keseceğiz. Hangi noktanın epilepsiye yol açtığı
bulunursa, hastaların bu hastalıktan kurtulma şansı var."
KABUSUM BİTTİ, ÇOCUKLARIMA KAVUŞTUM
18 yıllık kabusunun bir ameliyatta sona erdiğini ve ilaçsız,
nöbetsiz bir yaşama kavuşmanın mutluluğunu yaşadığını belirten Ayça
Karaduman da şunları anlattı:
"Yüksek dozda ilaç kullanıyor ama bayılmalarıma, nöbetlerime etkisi
olmuyordu. İlk günden beri tedavi için arayışlarımı sürdürdüm.
Kadın olarak özel dönemlerimde bayılmalar, nöbetler artıyordu.
Nöbetler genelde uykuda oluyordu. Vücut kasıldıktan sonra yataktan
düşmeyle de omuriliğim zarar gördü. Bu nöbetler yüzünden bel fıtığı
ameliyatı geçirdim, boynumda da platin var. Bu bayılmalarıma,
nöbetlerime çocuklarım tanık oluyordu ve çok üzülüyordum. Yıllarca
eşim, annem, babam çare aradık. Artık hayatımda nöbet yok, bayılma
yok. Arabamı bile kullanabiliyorum, çocuklarıma kavuştum. Doktoruma
da çok teşekkür ediyorum."
NC(İÖ/COŞ) (FOTOĞRAFLI)