Down sendromlular "aşk"ın filmini çekti
Yaşar Üniversitesi Öğretim Görevlisi Kerem Kaban'ın "film terapi" projesi, 10 down sendromlu gencin katılımıyla aşkı anlatan 7 dakikalık bir görsel öyküye dönüştü.
İZMİR (AA) - İzmir'de, senaryo yazımı, oyunculuk ve kamera
eğitimi alan down sendromlu 10 genç, hazırladıkları
"Güneşli Günlerde Aşkı Düşünmek" adlı kısa film
ile "Aşk" ve "Sevgi"yi
anlattılar.
Yaşar Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Öğretim Görevlisi
Kerem Kaban'ın "film terapi" projesi, engellere
yenilmeyen 10 down sendromlu gencin katılımıyla aşkı, neşeyi
anlatan 7 dakikalık bir görsel öyküye dönüştü.
Bilişsel-davranışsal yaklaşımlar için destekleyici bir araç olarak
kullanılan film terapi projesine katılan down sendromlu Bilgesu
Türkmen, Serdal Rodoplu, Can Ural, Bora Kırlıoğlu, Ece Güngör,
Deniz Ayçe Karagöz, Özgür Kıvrık, Gözde Çetin, Gülçin Kayhan, Erman
Yıldız, bir süre senaryo yazımı, kısa film yapımı ve ekipman
kullanımı eğitimi aldı.
Down semdromlular, eğitimin sonunda "aşk" ve
"sevgi" konusunda bir senaryo ile duygularını
anlatmak istedi.
Dünyaya sevgiyi, aşkı, iyiliği hatırlatmak isteyen ve kendi
yaşamlarından yola çıkan gençler, öykülerine "Güneşli
Günlerde Aşkı Düşünmek" adını verdi.
Filmi yöneten ve tüm içtenlikleriyle oyunculuklarını sergileyen
gençler, ilk sahneyi güneşli bir günde Bornova'daki bir parkın
bankında çekti.
Kamera önünde duygularını ifade eden gençler, rüyalarındaki aşkı
hissettiren ve tiyatro sahnesinde çekilen ikinci bölümde ise en
güzel kıyafetleri ve neşeli danslarıyla sevgi mesajlarını
paylaştı.
Down sendromlu gençlerin sosyal yaşama katılma ve başarma çabaları
ise filmin kamera arkası görüntülerine yansıdı.
Aşklarını anlattılar
Down sendromlu oyuncu 31 yaşındaki Bora Kırlıoğlu, filmdeki rol
arkadaşı 25 yaşındaki Deniz Ayçe Karagöz'e engelliler için
düzenlenen bir etkinlikte aşık olduğunu, hazırladığı senaryoda da
bu aşkı anlatmak istediklerini söyledi.
Ayçe ile arkadaşlıklarının bir yıl önce başladığını anlatan
Kırlıoğlu, "Onu dünya kadar seviyorum. Şu anda tiyatro
eğitimi alıyorum. Ünlü olmak ve para kazanmak istiyorum. Biz bu
filmde kendimizi anlatıyoruz. Sadece biz değil bütün arkadaşlarımız
aşık, çok seviyor. Bütün insanlar aşık olsun çünkü aşk olursa savaş
olmaz. İnsanlar barışı ve özgürlüğü severler." dedi.
Ayçe Karagöz de gerçek sevgiyi insanlara anlatmaya çalıştıklarını
dile getirdi.
Arkadaşlarıyla bir aşk filminde rol aldığını anlatan Karagöz,
"Gerçekten sevmek, sevdiğinin gözlerinde kaybolmak çok
güzel bir duygu. Aşk karşılıksız sevmek demek. Her yerde savaş var.
Sevgi, barış olsa nasıl olurdu, biz iyiliği, hoşgörüyü, sevmeyi,
sevilmeyi anlatmak istedik." diye konuştu.
Muhabir: Efsun Yılmaz