Doktoru odasında öldüren zanlının kan donduran ifadesi ortaya çıktı!
Geçtiğimiz haftalarda psikiyatri uzmanı Dr. Fikret Hacıosman'ı odasında öldüren 18 yaşındaki Serhat Tunçdemir'in ortaya çıkan ifadesi adeta kan dondurdu. Tunçdemir, "İçimde birine bir şey yapmak vardı. ‘Kime yaparım' diye düşünüyordum. Aklıma düştü böylece" dedi.
İstanbul Bahçelievler'de geçtiğimiz günlerde özel bir hastanede
psikiyatri uzmanı olarak görev yapan Dr. Fikret Hacıosman, odasında
silahla vurularak öldürülmüştü. Olayın ardından hastası olduğu
öğrenilen 18 yaşındaki şüpheli Serhat Tunçdemir elinde silahıyla
hastaneden kaçmış, ardından kısa sürede silahla yakalanarak
gözaltına alınmıştı. Şüpheli, işlemleri ardından sevk edildiği
Bakırköy Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği'nce 'Tasarlayarak kasten
öldürme' suçu kapsamında tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.
Suçunu kabul eden şüpheli Tunçdemir'in yaşanan doktor cinayetiyle
ilgili verdiği detaylı ifadesi ortaya çıktı. Zanlının savcılıkta
verdiği ifadesi şöyle:
"İLAÇLARIN ZARARI OLDU"
Sabah'da yer alan habere gmre yaklaşık 5-6 yıldır annem ve babam
ile beraber kalırım. Bahçelievler'de bulunan sağlık meslek
lisesinde yaklaşık 2 yıl okudum. Sağlıkçı olmak istemediğimden
dolayı okulu bırakarak başka bir liseye geçtim. Taşındığımız yıldan
beri eski mahallemi özlemem ve oradaki arkadaşlarım ile birlikte
olmak istememden dolayı ikamet etmiş olduğum mahalleye bir türlü
alışamadım. Bundan dolayı psikolojik olarak bunalıma girdim ve
ağabeyim Fuat'ın tavsiyesi ile bir psikiyatr doktor bulduk.
Birlikte Dr. Fikret Hacıosman'a 2017'den itibaren yaklaşık 8 ay
gittik. Dr. Hacıosman bize bazı testler yapılması için kendi
dalından başka bir doktora gönderdi. Biz de orada testlerimizi
yaptırdık. Sonuçları zarfla doktora götürdük. Doktor zarfa baktı ve
"Korkulacak bir şey yok" diyerek 3 adet ilaç yazıp gönderdi. Bir
müddet sonra kullandığım ilaçlar vücudumun sol tarafına uyuşukluk
hissi vermeye başladı, okula dahi gidemedim. Bu süreç içerisinde
farklı bir hastalık daha meydana geldi. Bu hastalık Krom ve
Çölyak'dı. Bundan dolayı hastanede bir hafta yattım. Bu vücudumun
sol tarafındaki ağrı sebebi ile Fikret Hacıosman'ın yanına gittim.
O bana ilaçları bırakmamamı, devam etmemi istedi. Bu esnada benim
psikolojik rahatsızlığım daha fazla nüksetti, ilaçların bana daha
çok zararı oldu.
EVDEKİ SİLAHI ALDI
2 Ekim günü saat 08.00 sıralarında okula gitmek üzere uyanarak
hazırlandım fakat gitmek istemiyordum. Gittim, kafam yerinde
olmadığı için ilk üç derse girdim. Fuat abimi telefon ile arayarak
'Başka bir psikiyatriye gidelim veya randevu alalım' dedim. O da
bana okula geri dönmemi söyledi. 'Ben sana randevu alırım, sen
okuluna git' dedi. Ben okula gitmedim. Bu sırada babam beni aradı,
okula gitmemi söyledi. O sırada kafamda Dr. Hacıosman ile ilgili
yazdığı ilaçlardan dolayı daha fazla rahatsızlandığımı, bu ilaçları
vermeseydi belki toplumda daha iyi bir yerde olabileceğimi
düşündüm. Çünkü arkadaşlarımın yanında durmak istemiyordum.
Kendimde değildim. İçimde birine bir şey yapmak vardı. Kime yaparım
diye düşünüyordum. Aklıma düştü böylece. Sonra Bahçelievler'deki
evime gittim. Annem kapıdaydı. "Hayırdır okuldan neden geldin"
dedi. Ben de "Başka bir doktordan randevu aldım, ona gideceğim"
dedim. Babama ait olan ruhsatlı tabancayı yatağın altında bulunan
çantadan aldım ve mermiyi ağzına verdim. Babamın tabancayı oraya
koyduğunu biliyordum. Tabancayı belime takarak hastaneye gitmek
üzere evden çıktım ve bir ticari taksiye bindim. Hastanenin önüne
gelince indim.
'ODANIZDA BİRAZ DOLAŞAYIM'
Hastanenin arka kapısından içeriye girdiğini söyleyen Tunçdemir,
kapıda herhangi bir güvenlik veya x-ray cihazı olmadığını
vurguladı. Tunçdemir, "Dr. Fikret Hacıosman'ın muayene odasına
gittim, doktorun asistanı bayan oradaydı. Doktorun öğle yemeğinde
olduğunu söyledi. O esnada Hacıosman geldi. Beni görünce odasına
gelmemi söyledi. O esnada aramızda herhangi bir konuşma geçmedi.
Hacıosman'a hitaben "Ben odanızda biraz dolaşayım" dedim. O sırada
başım dönüyordu ve kendimde değildim. Tabancayı belimden çıkardım
ve Hacıosman'a doğru 1 defa ateş ettim. Doktor masanın üzerine
yığıldı. Odadan koşarak çıktım. Taksiye binerek Esenler-
Atışalanı'na gitmesini söyledim. Atışalanı'nda indim. Oradan
teyzemin evine gittim ve polisler geldi. Tabanca ile teslim oldum"
dedi.