Dedelerinin geldiği topraklarda iftar sofrasına oturdular
Mübadele yıllarında Tekirdağ'dan Selanik'e gidip orada Yeni Rodosto'yu (Yeni Tekirdağ) kuran Rum mübadillerin torunları, 94 yıl sonra Tekirdağ Işıklar köyüne gelerek Türklerle iftar sofrasına oturdu.
Mübadele yıllarında Tekirdağ'dan Selanik'e gidip orada Yeni
Rodosto'yu (Yeni Tekirdağ) kuran Rum mübadillerin torunları, 94 yıl
sonra Tekirdağ Işıklar köyüne gelerek Türklerle iftar sofrasına
oturdu.
Yunanistan'ın Selanik ili Nea Rodostos (Yeni Tekirdağ) ilçesinden
gelen Yunan mübadilleri ile Selanik ili Gevgeli kazası Çiğdemli ve
Bekirli köylerinden Lozan Anlaşması gereği 27 Kasım 1923'te Ümit
Vapuru ile Tekirdağ Limanına gelip ve buradan Işıklar Köyüne
yerleştirilen Türklerin torunları, 94 yıl aradan sonra iftar
yemeğinde bir araya geldi. Her iki ülkede yaşayan vatandaşlar
"Komşunun İftarı" programı ile aynı sofrayı
paylaşmanın mutluluğunu yaşadı.
İftar öncesi atalarının yaşadığı topraklarda yani Işıklar köyünde
misafirler, tarihi Rum evlerini, Kiliseyi ve Rum mezarlığını
ziyaret etti. İftar sofrasında ise iki kültürden de izler taşıyan
geleneksel yemekler sunulurken, iftar programında ortak fotoğraflar
da sergilenerek geçmişe ait anılar paylaşıldı.
Mübadele yıllarında hem Türklerin hem de Rumların büyük sıkıntılar
yaşadığını söyleyen Işıklar Köyü Selanikliler Yardımlaşma ve
Dayanışma Derneği Başkan Yardımcısı Özay Ceylan daha önce oraya
gittiğinde onlarında bu köye gelerek dedelerinin yaşadığı köyü
görmek istediklerini dile getirdi. Ceylan, "Beraber bir
yemek mi düzenleyelim, eğlencemi düzenleyelim bir şekil kaynaşalım
dediler. Güzel bir organizasyon hazırladık. 94 yıl aradan sonra
Işıklar köyünde, Yunan misafirlerimizle beraber, iftar yemeğini
programladık. Onlara bugün köyümüzü gezdirdik. Onlardan kalan evler
var. Onlar bu evleri görünce çok mutlu oldular, çok duygulandılar.
Kiliseleri duruyor ve orada yazıtları var. Burada bulunan
köylülerimiz onları çok sıcak karşıladı. Bizim dostluğumuzdan çok
memnun olduklarını, bize tekrar tekrar teşekkür ederek dile
getiriyorlar. Mübadiller, çok büyük acılar çekmiş. Onlarda, bizde
bu acıları çekmişiz. Bende mübadilim. Benim dedemde Tekirdağ'a
vapurla geliyor. Onlarda buradan vapurlarla uzun bir yolculuk
yapıyorlar. Bu yolculukta büyük dramlar yaşanıyor. Şimdi 500
kişilik bir mübadil gemisine 2 bin kişi sığdırıyorlar. Bu yolda
giderken, bilinmeyen hastalıklardan, ölümler gerçekleşiyor. Bu uzun
yolculukta, ölüler gömülemedikleri için mecburen denize atmak
zorunda kalıyorlar. Dedeme mübadeleyi sorduğum zaman, duygulanıp
bana anlatamadı. Bizler 4. Kuşak olarak, burada buluşup bu acıları
paylaşıyoruz. Bu akşam iftar yemeğimizde, onların papazı da
gelecekti ama işinden dolayı gelemedi. Başka zaman oda aramızda
olacak" şeklinde konuştu.
"TEKRAR DÖNECEĞİZ DİYE EVLERİNDEKİ ÇİÇEKLERE BORUDAN SU
SİSTEMİ ÇEKMİŞLER"
Özay Ceylan, "Lozan'da imzalanan bir imzayla, insanlar
nüfus mübadelesine giriyor. Onlarda bir gecede burayı terk ediyor.
Giderken eşekleri aç kalmasın diye çeşmenin yanına bağlamışlar.
Tavuklarını sokağa salmışlar. Yani hayvanlar perişan oluyor,
insanlar perişan oluyor. Aynı şekilde bizimde dedelerimiz orada o
köyleri böyle acılarla terk ediyor. Tekrar döneceğiz diye
evlerindeki çiçeklere borudan su sistemi çekmişler. Şuradaki aşağı
Kılıç Köyü Türk köyüymüş, orada cami varken, burada kilise varmış.
Bu insanlar iç içe yaşamış dostça yaşamış. Bunlar mübadil oldukları
için birbirlerini iyi anlıyorlar. Orada da iç içe yaşamışlar
birbirlerini anlamışlar. Bundan sonra sık sık ziyaretlerimize
geleceklerini söylüyorlar. Bir adım atıldı ve bir dostluk kuruldu.
Biz onlara gideceğiz, onlar bizi misafir edecek, onlar bize gelecek
biz onları misafir edeceğiz" diye konuştu.
İftar programından Türk ve Rum mübadillerinin dostluğu adına havaya
güvercinler saldılar.