Davutoğlu’ndan adli yıl resepsiyonunda "Erdoğan" çıkışı
Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Hepimizin devlet temsili anlamında muhatabı cumhurbaşkanımızdır. O muhatabı kendince yok saymaya çalışmak, Türk devlet ahlakına, geleneğine de uymaz, demokrasi kültürüne de uymaz" dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Hepimizin devlet temsili
anlamında muhatabı cumhurbaşkanımızdır. O muhatabı kendince yok
saymaya çalışmak, Türk devlet ahlakına, geleneğine de uymaz,
demokrasi kültürüne de uymaz" dedi.
Yargıtay Başkanı Ali Alkan, 2014-2015 adli yıl açılışı dolayısıyla
bir resepsiyon verdi. TBMM Havuzlu Bahçe'de gerçekleştirilen
resepsiyonda Alkan, konuklarını kapıda karşıladı. Resepsiyona
cumhurbaşkanına vekaleten TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Başbakan Ahmet
Davutoğlu, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Başkanı
Sadullah Ergin, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, Genelkurmay
Başkanı Necdet Özel, Sayıştay Başkanı Recai Akyel, Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcısı Hasan Erbil, Türkiye Barolar Birliği (TBB)
Başkanı Metin Feyzioğlu, yüksek yargı organlarının üyeleri, askeri
yargı temsilcileri ve çok sayıda davetli katıldı.
Resepsiyonda gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplayan
Davutoğlu, ayrıca bugün Meclis'te 62. Hükümet'in programını
açıklamasına yönelik konuşmasını değerlendirdi. Davutoğlu,
"Konuşmayı 1.5 saat planlamıştım 'ona göre metni
hazırlayın' dedim. 2-3 dakika oynar. Esas kitapçığı dağıttığımız
için çok geniş konuşma yapmak doğru olmazdı. Kitapçık da değil
kitap aslında. Görsel olarak da kalıcı bir kitap"
dedi.
"BİZ DE MUHALEFETİN SÖYLEDİKLERİNİ DİNLEMEK
İSTERİZ"
Hükümet programını sunuşu sırasında muhalefetten herhangi bir söz
atılmamasının hatırlatılması üzerine Davutoğlu, "Numan
Bey'le ilgili yapılan doğru değildi. Meclis'e eleştiriye cevap
olarak bir seviye getirmek lazım. Herkes kişiyi değil onun
şahsiyetini hele hele hiç değil ama söylenen sözü hedef alırsa Türk
siyasetine seviye gelir, katkı gelir. Doğrusu biz de muhalefetin
söylediklerini dinlemek isteriz. Katkıları olur, onların
eleştirilerini almak isteriz, bu zenginlik katar. Ama kasıtlı
olarak, engelleme yaparak ya da nasıl bir şekilde oradaki ortamı
etkilerimi oldu mu Meclis'in ruhu kaybolur. Bugün o bakımdan
konuşmam esnasında sükunet içerisinde olmasından dolayı gerçekten
memnunum. Ama sükunetten kastımız eleştiri olması değil"
ifadelerini kullandı.
"POLEMİK DOZUNU DÜŞÜRMEK LAZIM"
Bir gazetecinin "Önümüzdeki günlerde Salı günü yapılacak
grup toplantılarında tansiyon düşük olacak diyebilir
miyiz?" sorusuna Davutoğlu, "Onu göreceğiz. Mesela
Cumhurbaşkanlığı yemin töreninde tansiyon yükselmesinin müsebbibi
AK Parti Grubu ya da Sayın Cumhurbaşkanı kesinlikle değil. Dün de
söylediğimi gibi sehven dahi olsa bizim grubumuzda herhangi bir
şekilde Meclis'e seviyenin havasına veya toplum kültürüne aykırı
bir şey olmamalı. Tabi engelleme, boykot olmaması lazım.
Nihayetinde yasama süreci sonuca eriştiğinde bütün toplum için
yapılıyor. Yasama faaliyetinin durması, yavaşlaması demek aslında
reformun durması. Hayat değişirken, hayat akarken veya yasama
faaliyeti o hayat akışına intibak edemezse bir müddet sonra
toplumsal gelişmenin, dünyadaki gelişmenin gerisinde kalmaya
başlıyoruz. Çünkü artık eskiden bir kanun yapılır onlarca yıl
geçer. Şimdi ise kadar hızlı değişiyor ki kullanılan araçlar, o
araçlarla gelen yeni problemler birçok şeyin yeniden ele
alınması... Yasama faaliyeti yavaşladı mı sonuçta hayatın akışına
intibak edemez hale geliriz. O yasa herkese lazım. Hangi muhalefet
partisinden gelirse gelsin pozitif katkı yapan bir şeye her zaman
açık oluruz. Yeter ki doğrudan işin kendisiyle ilgili olsun. Yoksa
bu mücadele, o siyasi polemik bitmez. Polemik dozunu düşürmek
lazım" cevabını verdi.
"HEPİMİZİN DEVLET TEMSİLİ ANLAMINDA MUHATABI
CUMHURBAŞKANIMIZDIR"
"Bu çerçevede anamuhalefet liderinin Cumhurbaşkanına
yönelik açıklamalarını sonra da 'Bundan sonra muhatabımız ya da
hedefimiz hükümet ve Davutoğlu'dur' sözlerini nasıl
değerlendirirsiniz?" şeklindeki soru üzerine Davutoğlu,
şunları kaydetti:
"Doğru bir yaklaşım değil. Hepimizin devlet temsili
anlamında muhattabı cumhurbaşkanımızdır. O muhatabı kendince yok
saymaya çalışmak, Türk devlet ahlakına, geleneğine de uymaz,
demokrasi kültürüne de uymaz. Yani şunu diyebiliyorsa Kılıçdaroğlu,
'Aslında bu cumhurbaşkanlığı bizim adayımızın hakkıydı da bir
yanlışlık yapıldı' diyorsa bunu hep beraber tartışalım. Bunu demeye
hiç kimsenin gücü yetmez. Demokratik yollarla Türkiye'de ilk defa
bir cumhurbaşkanlığı seçimi yapılmış. Kim olursa olsun onlar
açısından karşı siyasi görüşte olsak da bizden birisi olsa bu
anlamda onu öncelikle yaşamak lazım. O bakımdan Sayın Bahçeli'nin
bugün hem hükümet programına katılması hem de yeni
cumhurbaşkanımızın yemin törenine katılmasını çok olumlu bir
yaklaşım olarak görüyorum. Böyle böyle biz teamüle oturturuz.
Herkes bütün bu seyri doğru bir zeminde değerlendirir. O bakımdan
ben çok şanssız bir açıklama olarak değerlendiriyorum. 95
uluslararası örgüt temsilcisi gelmiş, Türkiye Cumhuriyeti
Cumhurbaşkanına o itibar ve onuru göstermiş, anamuhalefet liderinin
bunu tartışmasının ne dünyada karşılığı vardır ne de halk nezdinde
karşılığı vardır. Nihayetinde halk seçti onu. Cumhurbaşkanımıza
saygı, halkın tercihine saygıdır, bu kişisel bir mesele değil.
Dolaylı bir şey de var orada. Bir itiraf mı diyeyim, bir kabullenme
mi? Diyelim yarın 2015 seçimlerine gidiyoruz. Biz ihtimal
vermiyoruz tabi bizim açımızdan önümüzdeki görünür gelecekte AK
Parti iktidarları var ama hadi onların da en azından kendilerinin
seçim kazanma ihtimalini göz önüne almaları lazım. Hadi seçimi
kazandı ertesi gün görevi kim verecek ona. Varsayımsal olarak
söylüyorum. Kim verecek? Sayın Cumhurbaşkanımız o görevi vermeden
göreve başlayabilir mi, Başbakan olabilir mi? Olamaz. Türkiye'de
hukuk devleti var. Bu şu demekti: Demek ki Sayın Cumhurbaşkanımızın
döneminde iktidar ümitleri yok. Yani kazanma ihtimali görmüyor ki
bu kadar şey konuşabiliyor."
"TUTUMUZU YA DA TAVRIMIZ AÇIKTIR"
"Bu akşam resepsiyona gelmeniz yargı erkine gösterdiğiniz
önemi gösteren bir tavır olarak okunuyor. Bir teamül olarak adli
yıl açılışına ilişkin Sayın Cumhurbaşkanının sitemleri ve bir
duruşu oldu. Siz bir teamül değişikliğini bekliyor ya da bu mesajı
veriyor musunuz?" sorusuna ise Davutoğlu, "Bu adli
yıl konusuna girmeyelim. Tutumumuz ve tavrımız açıktır. Bunları
ayrıca tartışırız" karşılığını verdi.
(İHA)