Davutoğlu’ndan açık mesaj: "Biz bir Avrupa halkıyız"
Başbakan Ahmet Davutoğlu, AB-Türkiye Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, "Ankara'dan açık bir mesaj vermek istiyorum. Biz bir Avrupa halkıyız. Kıtanın kaderi hepimizin ortak konusudur ve Türkiye bu konuda elinden gelen her şeyi yapmaya hazırdır" dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, AB-Türkiye Zirvesi'nde yaptığı
konuşmada, "Ankara'dan açık bir mesaj vermek istiyorum. Biz
bir Avrupa halkıyız. Kıtanın kaderi hepimizin ortak konusudur ve
Türkiye bu konuda elinden gelen her şeyi yapmaya hazırdır"
dedi.
AB-Türkiye Zirvesi Brüksel'de başlarken Başbakan Ahmet Davutoğlu
zirvenin açılışında liderlere hitaben bir konuşma yaptı. Türkiye-AB
ilişkileri açısından bugün tarihi bir gün olduğunu yineleyen
Davutoğlu, "Bugünkü metnimizde bir cümleyi çok beğeniyorum.
‘Katılım sürecimizi yeniden canlandırma. Yeni bir enerji
kazandırma' Bugün konuşacaklarımız arasında küreselleşmeye cevap
bulma vardır. Küresel ekonominin zorluklarına, krizlerine,
jeopolitik depremlere cevap bulmak durumundayız. Ortak evimiz,
kıtamız, tarihi açıdan ve tarihi konular bağlamında jeopolitik bir
perspektif geliştirmek zorundayız. Bu konudaki görüşlerimizi
paylaşmak için şimdi doğru zamandır. Ortak bir duruş ve dayanışma
göstermek, karşımızdaki zorluklarla başa çıkmak, son bir ayda
Ankara'da ve Paris'te yaşananların karşısında durmak zorundayız.
Bunlar bize önümüzdeki zorlukların ortak zorluklar olduğunu
gösteriyor. Eğer aramızda bir dayanışma olmazsa herhangi bir krize
karşı bir çözüm bulunamaz" dedi.
Bugünkü toplantıyı sadece kendi uluslarının veya Avrupa halklarının
değil aynı zamanda Avrupa'nın komşularının da takip ettiğini
söyleyen Davutoğlu, "Çünkü Avrupa'nın komşuları da
radikalleşme, bölünme ve parçalanmadan etkileniyorlar. Onlar da
kendileri için daha iyi bir gelecek ümit ediyorlar. Bu toplantı
hepimiz için bir ümit taşıyor. 2004 yılında burada bu binada
Türkiye'nin katılım sürecini kutladığımız zaman bu kutlama
Suriye'de de yapılmıştı, İsrail de, Filistin de bizimle aynı
zamanda kutlamıştı. Onlar da Türkiye'nin AB'ye üye olacağını
duyduklarında mutlu olmuşlardı. Çünkü AB'ye komşu olacaklardı ve
onlar için de bir artı bir değerdi bu. Bugün ortak kıtamızda ve
çevremizdeki halklar için iyi haberler duymaya ihtiyacımız var,
ümitli haberlere ihtiyacımız var. Bugün sadece göç konusunu ele
almayacağız. Bu hepimiz açısından elbette ki stratejik ve insani
açıdan önemli ancak bu büyük ideali, emeli nasıl yeniden
canlandıracağız? Bu ekonomik krizlerle, jeopolitik sorunlarla nasıl
başa çıkacağız? Buna bakıyoruz bugün, bu açıdan size
müteşekkirim" dedi.
Toplantıya katılan liderlere ve toplantının düzenlenmesinde emeği
geçen bütün ekiplere teşekkür eden Davutoğlu, "Özellikle
Fransa Cumhurbaşkanı Sayın Hollande'ye bu zor günlerde ve yarın
Paris'teki İklim Değişikliği Zirvesi öncesinde bu toplantıya
katıldığı için teşekkür ederim. Bu da size, sizin hepinizin bir
aile olarak Türkiye'yi de ailenin bir mensubu olarak gördüğünüzü ve
Türkiye'nin geleceğine dikkatle baktığınızı gösteriyor. Ben de
bütün meslektaşlarıma hoş geldin demek istiyorum. Ben de 1 yıldan
daha uzun süredir başbakanım ama son seçimden bu yana ilk defa
buraya başbakan olarak geliyorum. Parlamentoda yüzde 97,5'luk bir
temsil düzeyimiz var. Karşınızda yüzde 49,9 oy almış bir partinin
başbakanı olarak burada bulunuyorum. Çevremizdeki bütün olaylara
rağmen Türkiye'de çok dinamik bir demokrasi var. Temsil gücü çok
yüksek bir parlamento var. Önümüzdeki 4 yıl boyunca ülkeyi
yönetecek olan çok etkin bir hükümet var. Dün hükümet programımızı
meclise sundum. Bugün Brüksel'deyim, yarın meclisten güvenoyu
alacağız, bu konuda hiç kuşkum yok. Ne olacağı belli olmaz ama.
Bizim kuralımıza göre güvenoyu almadan önce 24 saat beklemeniz
gerekiyor. Ama ben Türkiye ile AB arasındaki ortak güveni
güçlendirmek için buradayım. Yarın mecliste güvenoyu için yapacağım
teşekkür konuşmamda da sizin de selamlarınızı ve siyasi iradenizi
söyleyeceğim. Türkiye'nin katılım sürecinize inandığınızı
söyleyeceğim. Gelecek hafta 3 aylık, 6 aylık ve 1 yıllık
programlarımızı ve çeşitli reform paketlerini açıklayacağım. Daha
fazla demokrasi için yeni ekonomik paketlerimizi açıklayacağım.
Adli sistemin daha etkin ve sağlıklı işleyebilmesi için yeni bir
adalet reformundan bahsedeceğim. Aynı zamanda büyük altyapı
çalışmalarımız konusundaki çalışma takvimimizi açıklayacağım. En
büyük havalimanı projesi ki başlatıldı halihazırda başlatılmış olan
İstanbul'un üçüncü havalimanı projesi dünyanın en büyük
havalimanlarından biri olacak. Yılda 150 milyon yolcu taşıma
kapasiteli olan havalimanı projesi tek başına bir Türk ekonomisinin
ne kadar canlı ve geleceğe dönük olmasını göstermeye yeter.
Dolayısıyla bu metin konusunda anlaşmaya vardıktan sonra katılım
sürecimizin canlanacağına çok inanıyorum. Çok üst düzeyde ekonomik,
enerji ve siyasi diyalog olacağına inanıyorum. Bu toplantıyı yılda
iki defa yapmak AB-Türkiye ilişkilerinde yepyeni bir sayfa
açılacağı anlamına geliyor. Bütün liderler için bu bir şanstır.
Türkiye'nin Suriye sınırında olan gelişmeler açısından doğru
zamanda gerçekleşen bir toplantıdır. Bu da göç konularını ve başka
güvenlik konularını etkileyecek hepimizi ilgilendiren bir konudur.
Bütün bu perspektiflerden hareketle hepimizin burada toplanması çok
büyük bir fırsattır" dedi.
"ANKARA'DAN AÇIK VE NET BİR MESAJ VERMEK
İSTİYORUM"
Başbakan Davutoğlu sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Ankara'dan açık ve net bir mesaj vermek istiyorum. Biz bir
Avrupa halkıyız. Kıtanın kaderi hepimizin ortak konusudur ve
Türkiye bu konuda elinden gelen her şeyi yapmaya hazırdır. Göçmen
krizine cevap vermenin ötesinde bütün krizlere karşı durmaya
hazırdır. Kıtamızın geleceğini şekillendiren bütün konularla
alakalı olarak bizler Avrupa ailesinin bir üyesi olmak istiyoruz.
Bir aile mensubu olarak da sizleri temin ederim ki Türkiye daima
olumlu katkıda bulunacaktır. Aileye olumlu katkıda bulunan bir aile
mensubu olacaktır. Avrupa'nın başarısına katkıda bulunacaktır.
İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana bu zaten Avrupa'nın en önemli
projesidir."
(İHA)