Davutoğlu, Kılıçdaroğlu’na yüklendi
Başbakan Davutoğlu, "Kılıçdaroğlu şimdi bu mazlumlara o zalimden kaçan yetimlere, kadınlara, dullara diyor ki ‘iktidara gelirsek sizi geri vereceğiz' ve bizim milletimizi onlara karşı tahrik etmeye kalkıyor" dedi.
Başbakan Davutoğlu, "Kılıçdaroğlu şimdi bu mazlumlara o
zalimden kaçan yetimlere, kadınlara, dullara diyor ki ‘iktidara
gelirsek sizi geri vereceğiz' ve bizim milletimizi onlara karşı
tahrik etmeye kalkıyor" dedi.
Başbakan Davutoğlu 7 Haziran seçimleri kapsamında geldiği
Bilecik'te yaklaşık 10 bin kişiye seslendi. Davutoğlu,
"Kayı boyuna selam olsun, Yörük Türkmen ovalarına selam
olsun. Süleyman Şah' a, Ertuğrul Gazi' ye, Osmangazi' ye selam
olsun. Onları yetiştiren analara selam olsun. Hayme Ana'ya Devlet
Ana'ya selam olsun. Burada o çınarın ilk bağımsızlık hutbesini
okuyan Dursun Fakih'a selam olsun. Osmanlının bütün erenlerine
selam olsun sultanlarına selam olsun. Onların torunlarına selam
olsun. Miraç kandiliniz mübarek olsun. Allah bütün bu mübarek
günlerde ülkemiz için milletimiz için İslam dünyası için ne
hayırlıysa onu bize nasip etsin. Miraç Kandili vesilesi ile yine o
yüce insanı Şeyh Edebali'yi hatırlıyorum. O güzel insan der ki
"Ey oğul atana anana sahip çık hürmet et. Bereket
büyüklerle beraberdir. Ey oğul inancını kaybetme yeşilken çöle
dönersin. Ey oğul sakın unutma insanı yaşat ki devlet
yaşasın" sözleri ile bütün gençlerimize çocuklarımıza bu
öğüdü tutmaları ve bugün anları atalarının huzuruna gidip onların
ellerini öpüp hayır dualarını almalarını rica ediyorum. Bizim
atamız anamız bu diyardan göçtü ama biliyorum ki Anadolu
topraklarındaki bütün anneler bizim anamızdır. Bütün babalar bizim
atamızdır" dedi.
"BAŞBAKAKN OLDUKTAN SONRA İLK ZİYARETLERİMDEN BİRİNİ
SÖĞÜT'E YAPMIŞTIM"
Başbakan olduktan sonra ilk ziyaretlerinden birinin Söğüt'e yaptığı
belirten Davutoğlu, "Bilecik programı yaparken arkadaşlara
söyledim. Bilecik bizi özlemiştir. Başbakanken ilk ziyaretlerimden
birini Söğüt' e yapmıştım. Ertuğrul Gazi'yi ve büyük Şeyh
Edebali'nin huzuruna gelip ona söz vermiştim. ‘Ey yüce ata, ey
Turgut atanın yolcusu Şeyh Edebali senin huzurunda sesleniyorum'
dedim. Üzerimize aldığımız bu emanetin hakkını vermemizi
rabbimizden niyaz etmiştim. Ve söz vermiştim ona ey Şeyh Edebali
Türkiye içinde siyaseti senin ahlakınla hikmetle yapacağım.
Birileri bize nefretle konuşursa, diyeceğim ki nefret size,
muhabbet bize, birileri bize öfkeyle yaklaşırsa, diyeceğim ki; öfke
size ama sevda bize düşer, birileri Türkiye'yi şikayet etse
birileri davamıza ağır hakaretlerde bulunsa onlara da sabırla
"dur" bu hakaretler size düşer ama hikmet bize
öfke onlara muhabbet bize, şiddet onlara barış bize Türkiye'yi
şikayet etmek onlara al bayrağı yüceltmek bize düşer. Allah bu
yoldan bizi ayırmasın. Şeyh Edebali'nin hikmet yolundan sapanlardan
eylemesin, Şeyh Edebali'nin o öğüdünün hakkını verenlerden
eylesin" dedi.
"BİLİYORUM Kİ BİLECİK'TE ATILAN BİR TOHUM, BİR ÇINAR OLARAK
DÜNYAYI AYDINLATIR"
Bilecik'teki toprakların bereketliliğinden bahseden Davatoğlu,
"Yarabbi ne bereketli topraklar ki, buranın bağrından bir
obadan yüce bir devlet çıktı. Buraya bir tohum atıldı, bir çınar
çıktı. Şimdi onun içini seçim kampanyamda mutlaka Bilecik'e gelmek
istedim. Biliyorum ki Bilecik'te atılan bir tohum, bir çınar olarak
dünyayı aydınlatır. Osmanlının çocukları dünyayı aydınlatır.
Dünyaya bir merhamet tohumu atmaya var mıyız? Bir şefkat tohumu
atmaya var mıyız? Bir dünyaya adalet tohumu atmaya var mıyız? Emin
olun Şeyh Edebali yola çıkarken ne nasihat etmişse bizde ak parti
olarak geçen birde Afyon'da kurucu genel başkanımızın öncülüğünde
yolumuza çıkarken ayını haller içinde çıktık" diye
konuştu.
"PAZAR GÜNÜ ŞÜLEYMAN ŞAH'IN HUZURUNDAYDIK"
Pazar günün Süleyman Şah'ın huzurunda olduklarını ifade eden
Başbakan Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
"Yani sizin dedenizin huzurunda, Kayı boyunun
huzurundaydık. Şimdi sınır bölgesine geçtik huzurunda divan durduk
ve Anadolu toprağından ona selam götürdük, oradan da buraya selam
getirdik. Şimdi hal böyleyken düşünün Süleyman Şah Kayı boyuna yola
çıkmış Orta Asya'dan Horasan'dan gelmiş. Türkiye, Suriye sınırı
Fırat'ın oradan geçmiş ama oraları bize vatan kılmış. Sonra burada
bir devlet kılmış. O devlet yedi dümene, yedi iklime egemen olmuş.
Sonra ne güzel Bilecik'in ismi kuruluşun ve kurtuluşun şehri. Esir
düşmüşüz, işgale uğramışız. Ama boyun eğmemişiz. Türkiye
Cumhuriyeti Devleti'ni burada Sakarya'nın kenarında kan dökerek
kurmuşuz. Sakarya nehri şehitlerimizle al kırmızıya boyanmış ve
oraya hilal ve yıldız düşmüş, Sakarya bile o manzara ile, bu
topraklar Türklere, bu millete aittir, bu millete aittir
demiş."
"KILIÇDAROĞLU O ZALİMDEN KAÇAN YETİMLERİ KADINLARI
"İKTİDARA GELDİKLERİNDE GERİ VERECEĞİZ"
DİYOR"
Bileciklilere, Evladı Fatiha'nın olarak Rumeli'ye gönderdikleri
kardeşlerinin sınırım öte yakasında diye terk edebilir miyiz?
sorusunu soran Davutoğlu, "Azerbaycan'ı terk edebilir
miyiz? Kırım'ı terk edebilir miyiz? Şimdi birileri çıkmış diyor ki.
Bakın Bulgaristan'da zulüm oldu 1985'de kardeşlerimizi aldık,
başımızın üzerinde yer var dedik paylaştık, Anadolu toprakları
bağrına bastı. Suriye'den kardeşlerimiz geldi. Sormadık, Türkmen
misin, Arap mısın, Kürt müsün, Müslüman mısın, Hristiyan mısın,
çünkü biz Şeyh Edebali'den ders almışız, bizim için insan önemli
insan, bir zalimden kaçıp gelmişler. Türkmen boyları, sınırın öte
yakasında o dağları bekleyin diye bayır bucakta bıraktığımız
Türkmenler gelmiş. Kılıçdaroğlu şimdi bu mazlumlara o zalimden
kaçan yetimlere, kadınlara, dullara diyor ki ‘iktidara gelirsek
sizi geri vereceğiz' ve bizim milletimizi onlara karşı tahrik
etmeye kalkıyor. Peki, Şeyh Edebali'nin torunları biz mazlumu
zalime verir miyiz? Mazlumu terk eder miyiz? Süleyman Şah'ın
torunlarını, bayır bucak Türkmenlerini, Halep Türkmenlerini, zalim
Esed'e geri verir miyiz? "dedi.
"ALLAH GÜÇ VERİRSE 72-73 VİLAYET DİYORMU AMA 81 VİLAYETE
GİDECEĞİM"
Bugün bir karar aldığını ve seçim çalışmalarında 72-73 vilayet
gezeceğini söylediğini ifade eden Davutoğlu, "Bugün bir
karar daha aldım inşallah 81 vilayete de gideceğim inşallah. Küçük
büyük demeden. Neden şunu göstermek için. Onların bir kısmı Doğu'
da 6-7 Ekim terörünü yapan bu şiddet yanlılarını temsil eden parti
Türkiye'nin doğusunda ve bazı şehirlerde güneydoğusunda konuşur ama
bir taraftan da derki bu mübarek günde onun üzerinde duracağım. Bir
taraftan da Kudüs Yahudilerin kutsal mekanıdır der. Türklere' de
ihanet edercesine. Selahattin Eyyubi'ye ihanet edercesine. Bir
başkası İç Anadolu' da dolaşır MHP ve burada milliyetçilik dersi
vermeye kalkar. Bir diğeri de sahillerde dolaşır İç Anadolu' ya
geldiğinde muhatap bulacak kimseyi ortada göremez. MHP'nin CHP'nin
doğuda, Güneydoğu'da çuval oranları aziz Bilecik'liler yüzde 2'dir
3 tür. Biz neden 81 vilayete gidiyoruz biliyor musunuz? Selçukludan
Osmanlı' ya, Osmanlı'dan Türkiye Cumhuriyetine değer veren bütün
vatandaşlarımızın bu aziz vatanın parçası olduğunu göstermek için.
Biz her yerde varız. Her yerde konuşuruz. Geçen hafta Bitlis' de
Muş' ta sonra Adana' da Mersin' de Osmaniye' de daha önce Samsun'
da Rize' de 2-3 gündür de Ege' de bugün Afyon' da
Bilecik'teyiz" dedi.
"TÜRKİYE'DE HER YERDE VARIZ"
Bileciklilere, al bayrağın yanında kendi parti bayrağını
dalgalandırabilen parti hangi parti olduğunu soran Davutoğlu,
"Hani Türkiye içinde her yerde varız. Dünyada her yerde
varız. Somali'de biz varız. Gazze'de biz varız. Bosna'da biz varız.
Filistin'de biz varız. Bayır bucakta biz varız. Kerkük'te biz
varız. Orhun anıtlarında biz varız. Her yerde onurla sizleri temsil
ediyoruz. Makedonya' ya gittiğimiz zaman Aralık ayında oradaki
soydaşlarımız kardeşlerimiz dindaşlarımız dedi ki Bilecikliler siz
bunu anlarsınız. Bundan sonra bütün Balkanlara Avrupa'ya kim,
isterse her eve bir al bayrak bir Kuran, bir Türkçe sözlük
verilecek. Biz verdik mi biz konuştuk mu böyle konuşuruz. Dirilişte
seyrediyorsunuz değil mi? Filme çevirdiler. Orada Demir Deli Demir
diyorlar. Hani kılıç yapan, "Haydır Allah, Haktır
Allah", "Haydır Allah Haktır Allah" diye
zikir yapa yapa o kılıçları Osmanlı Alplerine veren. Düşünün o
dönemde bile ovamızda kendi kılıcımızı yapıyormuşuz"
dedi.
"KENDİ TANKIMIZI VE HELİKOPTERİMİZİ YAPIYORUZ 2023'DE KENDİ
SAVAŞ UÇAĞIMIZI UÇURACAĞIZ "
2002'de iktidara gelemeden önce bu devletin bu onurlu milletin IMF
önünde borç para istediğini belirten Davutoğlu, "Kendi
insansız hava aracımız yoktu başka ülkelerden istiyorduk. Kendi
tankımız yoktu hibe alıp eski model tankları tamir ettiriyorduk.
Kendimizin yaptığı tek bir silahımız yoktu Bilecikliler, dışarıya
muhtaçtık. En acısı da hibe aldığımız tankları İsrail'e götürüp
İsrail'de modernize ettiriyorduk. Bu bize yakışır mı? O zaman Sayın
Bahçeli Başbakan yardımcısıydı. Ama bilmelerinde fayda var şunu
bilsinler birkaç gün sonra galiba buraya gelecek gelmeyi düşünüyor
mu bilmiyorum. Ama şunu bilmeleri lazım. Şu anda Türkiye' de 12
yıllık AK Parti iktidarında Türkiye kendi tankını yapıyor. Altay
Tankı. Bitlis'ten Muş'a giderken sağımızda ve solumuzda Başbakanlık
helikopterlerine atak helikopterleri 100'de 100 Türk yapımı atak
helikopterleri eşlik etti ilk defa kendi helikopterlerimizi
yapıyoruz. Kendi insansız hava aracımızı yapıyoruz. İnşallah bunu
bu bereketli topraklarda 2023'te kendi savaş uçağımızı uçuracağız.
Onlar konuşur AK Parti yapar" dedi.
Öte yandan Başbakan'a Bilecik mitinginde Gümrük ve Ticaret Bakanı
Nurettin Canikli de eşlik etti.
(İHA)