Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Kılıçdaroğlu’na YPG tepkisi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, terör örgütü YPG-PYD'ye gelen silahların Türkiye'ye karşı kullandığını belirterek, "Hala YPG'yi bir terör örgütü olmaktan dışlıyor. Bay Kemal'e sorarsanız PKK'da zaten terör örgütü değil. Hala Kandil'den şuandaki ittifaka her türlü destek verilirken, sen kalkıp ta bunu anlamıyorsan biz sana ne diyelim" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, terör örgütü YPG-PYD'ye
gelen silahların Türkiye'ye karşı kullandığını belirterek,
"Hala YPG'yi bir terör örgütü olmaktan dışlıyor. Bay
Kemal'e sorarsanız PKK'da zaten terör örgütü değil. Hala Kandil'den
şuandaki ittifaka her türlü destek verilirken, sen kalkıp ta bunu
anlamıyorsan biz sana ne diyelim" dedi.
Bir televizyon kanalında soruları cevaplayan Cumhurbaşkanı Erdoğan,
gündeme ilişkin pek çok konuda önemli açıklamalarda bulundu. CHP
Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun "YPG, bize mi saldıracak?
Yöneticilerin beka sorunu var, Türkiye'nin beka sorunu
yok" sözlerinin hatırlatılması üzerine Cumhurbaşkanı
Erdoğan, Türkiye'nin en önemli sorununun beka sorunu ile birlikte
muhalefet sorunu olduğunu söyledi. Erdoğan, "YPG-PYD'yi
beka sorunun bir tarafı olduğunu göremiyorsa bir ana muhalefetin
başı, beka sorunu nedir bunu tanımlamaktan uzaktır" diye
konuştu.
YPG-PYD'ye gelen silahları hatırlatan Erdoğan, terör örgütünün bu
silahları Türkiye'ye karşı kullandığını belirterek, "Hala
YPG'yi bir terör örgütü olmaktan dışlıyor. Bay Kemal'e sorarsanız
PKK'da zaten terör örgütü değil. Hala Kandil'den şuandaki ittifaka
her türlü destek verilirken, sen kalkıp ta bunu anlamıyorsan biz
sana ne diyelim. Şuanda CHP-İYİ Parti Doğu ve Güneydoğu'da bir
miting dahi yapamıyorlar. Terör örgütünün desteklediği HDP'ye
teslim etmiş vaziyetteler. Ama biz her yerde varız"
şeklinde konuştu.
Kayyum açıklamasını tekrarlayan Erdoğan, "31 Mart'tan
sonraki süreçte benzer şeyler yaşandığı anda biz bu işi yargıya
götürür, anında kayyumlar için yolu açarız" ifadelerini
kullanarak kayyumların çalışmalarını anlattı.
"BU KADIN ŞİRAZESİNDEN ÇIKMIŞ"
Meral Akşehir'in "Cumhurbaşkanı'nın ‘terörist' dediği
Denizlililer nasılsınız?" ifadelerini kullandığının
belirtilmesi üzerine Erdoğan, "Bu kadın şirazesinden
çıkmış. Bunlar birbirleri ile ortak oldular ya, bir yerinden
kapacak. Bay Kemal yalancı, bu da ondan yalanı kaptı. O ne diyorsa
o da onu söylüyor" açıklamasında bulundu. Erdoğan,
"Meral Hanım Tayyip Erdoğan'ın ne olduğunu çok iyi bilir.
Meral Hanım istikamet üzere yaşan birisi değildir, istikametini
birçok kere kaybetmiştir, o da yalancıdır. Meral Hanım, Tayip
Erdoğan halkına ‘terörist' diyecek kadar istikametini
kaybetmemiştir. Maalesef HDP'li olup da şuanda terör örgütünün
uşaklığını yapanların yönettiği HDP'ye, onun başındakilere birçoğu,
adam kalkıyor ‘Kürdistan'da HDP, batı da AK Parti ve MHP'yi yok
edeceğiz' diyor. Hey Meral Hanım Türkiye'de ‘Kürdistan' diye bir
bölge var mı? Sen bunu nasıl kabul edersin? Bir taraftan ‘böyle bir
şey yok' diyeceksin, ‘Kürdistan' diyenlerle el ele omuz omuza
olacaksın. Erdoğan ne diyor, Türkiye'de Kürdistan yok. Eğer sen
Kürdistan'ı çok seviyorsan Kuzey Irak'ta Kürdistan var, buyur
Kürdistan'a git. Benim dediğim bu. Ben HDP'ye oy verenlere nerede
‘terörist' demişim ispat etsinler, ispat ettikleri anda ne
gerekiyorsa yaparım. Biz asla seçmene böyle bir yakıştırmayı hiçbir
yerde yapmadık, kaldı ki Kandil ve Pennsylvania destekli bir zillet
ittifakı ile karşı karşıyayız. Kapalı kapılar ardında kirli
pazarlıklar yapmaktalar. Nitekim bugün Denizli mitingi, ikisinin
birlikte yaptığı mitingdir, burada da yalan makinesi devreye
girmiştir" açıklamasında bulundu.
"MANİPÜLASYON ÇOK İLERİ, SİPARİŞ ÜZERE ANKETLER
YAPILIYOR"
"Neden anketlere güvenmiyorsunuz?" sorusuna cevap
veren Erdoğan, "Bazı anketlerin manipülasyon için
kullandığına şahit oluyoruz. Biz tabi ki çalışmalarımızı
yönlendirmek için yine anketler yapıyoruz. Ama bu anketleri biz
kendimiz yapıyoruz. Manipülasyon çok ileri, sipariş üzere anketler
yapılıyor. Biz şimdi parti çatımız altında yaptırmak suretiyle daha
sağlıklı olduğuna inanıyorum. Bu sadece bize ait, paylaşmıyoruz.
Bana göre en sağlıklısı meydanların dili" dedi.
Meydanlarda yaptıklarını ve yapacaklarını anlattığını belirten
Erdoğan, seçimin ne kadar önemli olduğunu seçmenlere anlatmaya
çalıştığının altını çizdi. Erdoğan, "Ben Bay Kemal gibi
konuşmuyorum, Bay Kemal'e soruyor, ‘İnce'yi neden aday yapmadınız?'
diyor, ‘onun belediyecilik geçmişi yok, tecrübesi yok' diyor. Lafa
bak, sanki kendisinin belediyecilik geçmişi vardı İstanbul'a
Büyükşehir Belediye başkan adayı yapıldığı zaman. Onun için
Kağıthane'ye ‘Kağıttepe' dedi. Kılıçdaroğlu nasıl aday belirlenir,
bunu da bilmekten bihaber" diye konuştu.
"BU İŞİ PAZARA KADAR DEĞİL, İNŞALLAH MEZARA KADAR
GÖTÜRÜRÜZ"
AK Parti ve MHP seçmeninin ittifak oluşturup oluşturmadığının
sorulması üzerine Erdoğan, "İlk zamanlar biraz sıkıntı
vardı, günler geçtikçe gittiğim illerde özellikle MHP'li
arkadaşlarımla benim partimin mensuplarını bir arada görüyorum. Biz
Cumhur İttifakı'nı ayaküstü bir operasyon ile yapmadık. Bunu 15
Temmuz ile yaptık" dedi. Devlet Bahçeli'nin ‘devlet ebet
müddet' anlayışına ve Yenikapı ruhuna ciddi manada sahip çıktığını
söyleyen Erdoğan, "Bu işi pazara kadar değil, inşallah
mezara kadar götürürüz. Bu birliktelik taban tarafından benimsenmiş
uzun vadeli bir birlikteliktir" şeklinde konuştu.
"BUNLARA BİZİM AF DİYE BİR ŞEYİMİZ SÖZ KONUSU
OLAMAZ"
PKK ve FETÖ ile mücadelede gelinen noktaya ilişkin bilgi veren
Erdoğan, "Terör örgütüne tarihte görülmemiş ağır darbeler
vurduk. Kandil'e 12-13-14 yaşındaki kızlar kaçırılıyor. Irak'ta
Mahmur kamplarında eğitiliyor. Başlarına kaldıramaz hale geldiler,
hiçbir teröriste nefes aldırmayacağız. En küçük bir terör tehdidi
kalmayana kadar, bütün PKK'lılar temizlenene kadar mücadelemizi
durdurmadan devam edeceğiz. PKK'ya katılım şuanda en düşük
seviyelerde" ifadelerini kullandı.
Adana Mutabakatının ne olduğunu anlatan Erdoğan, "Türkiye
olarak biz Suriye'ye bu teröristleri kovalamak için
girdik" dedi. Amerika'nın "Kürtleri
vurmayın" gibi bir yaklaşımı olduğunu belirten Erdoğan,
Türkiye'nin yaptığı savaşın Kürtlerle değil, terör örgütü ile
olduğunun altını bir kere daha çizdi.
FETÖ mensuplarının kaçacak delik aradıklarını söyleyen Erdoğan,
"Yurt dışına kaçanlar oldu, Türkiye'de kendini kamufle
etmeye çalışanlar var. Bunlar AK Parti iktidarında bizim yanımızda
yer alıp millete darbe vurmaya kalkanlardan birisi olarak FETÖ
temayüz etti. Tabi ki yanlışımız oldu. Ne zaman biz bunu anladık
ondan sonra da biz bunların üzerine gittik. Bunların bir kısmı
içeride, on binler içeride, bir kısmı Amerika'ya, Almanya'ya, bir
kısmı daha değişik yerlerde. Samimi olan devlet başkanları bunları
yakaladıkça bize teslim ediyorlar. Bunlara bizim af diye bir
şeyimiz söz konusu olamaz. İster ByLock ile haberleşsinler, ister
duman ile haberleşsinler yaptıkları yanlarına kalmayacak"
diye konuştu.
FETÖ'ye 2107 yılında 31 bin 19, 2018'de 23 bin 521 bin operasyon
düzenlendiğini söyleyen Erdoğan, "2017-2018 toplamında 122
bin 562 gözaltı yapıldı, 34 bin 10 kişi tutuklandı. 2019 yılında
ise 3 bin 306 operasyon yapıldı, 7 bin 416 gözaltı, bin 385
tutuklama işlemi gerçekleşti. Bunların meşhur bir tane ahlaksızı
vardı, yargı bunu adli kontrol ile serbest bıraktı. Nerede bu adam?
Nasıl sen bunu kalkıp ta adli kontrol ile serbest bırakırsın? Açık
söylüyorum, Adil Öksüz. Aynı şekilde Can Dündar olayı, 5 yıla
mahkumiyeti söz konusu, adli kontrolle serbest bırakıyorlar,
bıraktığı gün kaçıp gitti. Bu adam vatan haini. Türkiye düşmanları
bunları bağırlarına basıyorlar. Bunlardan bizim ders çıkarmamız
lazım. Zaman gazetesinin başındaki adam da öyle"
ifadelerini kullandı.
"BU ADAMLAR SİYASET CAHİLİ"
CHP'li bazı yöneticilerin söylemleri ve 31 Mart seçimleri öncesinde
15 Temmuz benzeri bir girişim ile ilgili dedikoduların sorulması
üzerine Erdoğan, "Bunları ne ciddiye alın ne de konuşun.
Bunları konuşmanız halinde böyle bir şey varmış hali eser. Bu
adamlar siyaset cahili. Bu adamların sırtında küfe yok. Bunlar
nereyi yönettiler de böyle bir şey konuşuyorlar. Bugün biz 15
Temmuz'a göre her birimi ile çok daha güçlü bir kuvvetiz.
İstedikleri kirli tezgahı kursunlar, kafalarına geçiririz. Her
türlü tedbirimiz var. Mavi Deniz Tatbikatı var, 120 gemimiz bu
denizlerde tatbikatını yaptı, Yunanlılar baya bu işten ürkmüşler.
Biz size karşı yapmadık ki, biz tatbikat yapmayacak mıyız? Tatbikat
bitti, şimdi limanları dolaşıyorlar, bu seferde Yunanlıların aklı
başına geldi, onlar da malum adalarda kendilerine göre tatbikatlar
yapıyorlar. Bizim öyle bir korkumuz yok. Ama her an
hazırlıklıyız" dedi.
"BİZ PARTİMİZİ KURARKEN BİZİ DE SATTI BU
KADIN"
Terörle gelinen mücadele bağlamında savunma sanayinde yerli ve
milli üretimlerden bahseden ve bunlardan bazılarının rahatsız
olduğunu söyleyen Erdoğan, "Bay Kemal bundan rahatsız.
Başka kim rahatsız, HDP rahatsız. Bugün Denizli konuşmasında
bakıyorum ki, Meral Hanım da bundan rahatsız. Biz bu mücadeleyi
teröristlere karşı veriyoruz. Hani sen milliyetçiydin, Ülkücüydün,
ne oldu sana? Bir anda istikametini kaybettin, önce bir kendine
gel. Biz partimizi kurarken bizi de sattı bu kadın. Biranda ortadan
kayboldu. Benimle beraber partimizi kurarken belli yerlere geldi,
ondan sonra Afyon'da ortadan kayboldu. Böyle birisi bu... Bunlara
güven olmaz. Bunlarla bir yere varılmaz" diye konuştu.
"GELİN BUNLARI BİZE VERİN, BÖLGENİN GÜVENLİĞİNİ BİZ
BUNLARLA SAĞLAYALIM"
ABD tarafından terör örgütüne verilen silahların toplanması ve
ABD'nin bölgeden çekilmesi noktasında gelinen noktayı anlatan
Erdoğan, "Bu silahlar kime teslim edilecek? Türkiye'ye mi
teslim edilecek veya kendileri mi alıp götürecekler? Gelin bunları
bize verin, bölgenin güvenliğini biz bunlarla sağlayalım. Biz
Amerika'nın Suriye'den çekilme sürecini sıcağı sıcağına takip
ediyoruz. Şuanda henüz bu adımlar atılmış değil. Amerika bu
silahları kendisi alıp gidecekse malıdır alıp götürsün. Kendisi
götürmeyecekse versin bize. Gerekirse otururuz masaya pazarlığımızı
yaparız, işimize yarayanın verir parasını alırız. Teröriste bunu
parasız veriyor, biz bunların bir çoğunu kendilerinden paramızla
istediğimiz halde bize vermediler" şeklinde konuştu.
"BÖYLE BİR YANLIŞ ADIM ATILMASINI DOĞRU BULMAMIZ MÜMKÜN
DEĞİL"
Amerika karşılıklı ticaret alış verişlerinde getirilen vergi
uygulamasını da değerlendiren Erdoğan, "Ben bunu duyunca
arkadaşlarım gerekli cevapları verdiler. Ben bunu sağlıklı ve
samimi bulmuyorum. Bir taraftan biz Sayın Trump ile 75 milyar
dolarlık hedef koyacağız, sonra damadını Türkiye'ye göndereceksin,
‘ekonomik ilişkileri görüşelim' diyeceksin arkasından bunun olması
düşündürücü. Bunlar yakışıklı şeyler değil. Böyle bir yanlış adım
atılmasını doğru bulmamız mümkün değil. Bu tür şeyler son
zamanlarda ABD ile Türkiye arasında oluyor. Türkiye kendine göre
her türlü tedbirini alıyor. Bizi kimse böyle şeylerle terbiye
etmeye kalkmasın, bu tür terbiye etme metodlarına karşı
bağışıklığımız var" ifadelerini kullandı.
"BUNU 81 VİLAYETİMİZE YAYARIZ"
Tanzim satışlarına ilişkin de konuşan Erdoğan, "Biz bu konu
ile ilgili olarak 31 Mart'a kadar bu iş yoluna girmezse Türkiye'de
önemli iki kuruluş var, bunlarla masaya otururuz, bunu 81
vilayetimize yayarız. Bazı marketler diyor ki, ‘bize darbe vuruldu'
Ne darbesi vuruldu? Siz bir çocuk bezinde dahi rakamları bire beş,
dövize bağlantılı artıracak olursanız biz o alana da gireriz.
Mahalle aralarındaki küçük marketlerle anlaşma yoluna gideriz ve
şuandaki fiyatların çok altına düşerek bu adımı atarız. Benim
vatandaşıma ucuza sağlıklı ürün getirme devletin görevidir. Biz
bunu yaptığımız anda benim vatandaşımın huzuru yerine gelecektir.
Ucuz et noktasında piyasaları ciddi manada kontrol altında
tutuyoruz" açıklamasında bulundu.
"EY CHP, İSTESEN DE İSTEMESEN DE BİZ UZAYA
ÇIKACAĞIZ"
CHP'nin Uzay Ajansı ile ilgili Anayasa Mahkemesine yaptığı
başvurunun hatırlatılması üzerine Erdoğan, "Ey CHP, istesen
de istemesen de biz uzaya çıkacağız. Bu adımı atacağız. Biz bu
yarışı yapacağız. İnşallah o günleri de göreceğiz. Benim milletimin
CHP'ye gönül verenler de dahil olmaz üzere bir şeyi bilmesi lazım,
bunların dış politikada ihaneti var, petrol arama işi kolay iş
değil. Biz eskiden gemimiz yoktu, ne arama ne sondaj olmadığı için
biz uluslararası bazı şirketlerle bunu yapabilir miyiz diye
Karadeniz'de onlarla adım atıyorduk. Petrol işi kolay bir şey
değil. Bizim şimdi arama var, sondaj gemimiz var. Bu tür harcamalar
50'de olacak, 100'de olacak. Yakaladığın anda bu tür harcamaları
sana iade eder. CHP'nin zihniyetinde bunlar yok. Biz o bölgede
araştırma yapan ülkelerle de görüşmelerimiz var. Onlarla böyle bir
imkanı yakalarsak onu da deneyeceğiz. Biz dünyanın 16 derin sondaj
gemisini çok uygun fiyatlarla aldık. CHP bu çalışmalardan bile
maalesef rahatsız oldu. Bu gemilerimizin zamanla başka ülkelere de
kiralanması mümkün olacak" dedi.
"TAKSİTLER BİR TANESİNDE 336 LİRA, BİRİSİNDE 700
CİVARINDA"
Çevre ve Şehircilik Bakanlığının TOKİ ile hazırladığı 50 bin konut
projesine ilişkin önemli açıklamalarda bulunan Erdoğan,
"Vatandaşlarımızla birlikte bütün paydaşların bu fırsatı
ranta çevirmeden bu konuya yaklaşması gerekiyor. Taksitler bir
tanesinde 336 lira, birisinde 700 civarında. Kira öder gibi taksit
ödeyeceksin. Süre 15-20 yıl. Mahalle esaslı, aile mefhumunu gözeten
bir anlayış. Dikey mimaride kaybolan aile mefhumu. Yatay mimari de
toprağa yakınsın, mahalle kültürü orada var. Düzenlemede de binalar
birbiri ile komşuluk hukukunu güçlü bir şekilde geliştirecekler.
Bizim TOKİ'nin yeni projesi hayata geçtiği anda farklı bir ses
getirecek" diye konuştu.
"ŞENOL BEYİN MİLLİ TAKIMIN BAŞINA GELMESİNE
SEVİNDİM"
Kampanya döneminde maç seyretme imkanı olmadığını belirten Erdoğan,
Milli Takım Teknik Direktörü olan Şenol Güneş'e de yeni görevinde
başarılar diledi. Erdoğan, "Şenol Beyin Milli Takımın
başına gelmesine sevindim. Kendisini tebrik ettim. Biz Şenol Bey
ile dünya üçüncülüğünü kazandık. Böyle bir başarısı da var. İşin
kökünden geliyor. Ben bu alanda da yerli ve milliye inanıyorum. Ben
Şenol Beyin genç kadrolarla bu işi götüreceğinden şüphem
yok" şeklinde konuştu.
"KIZLARIMLA BERABER, ANNE KIZLAR BERABERCE BU ÇALIŞMALARDA
BAYA ETKİLİ DURUMDALAR"
Eşi Emine Erdoğan'ın kendisine katkısının sorulması üzerine
Erdoğan, "Öyle bir soru sordun ki bu bizi ters köşe etti.
Hanım siyaseti bizden kaptı. O da adeta bir kampanya kendine göre
yürütüyor. Sıfır Atık olayı ile Türkiye'de ele alınması geciken bir
konuyu ele aldı. Türkiye'de kadınımızın yeri noktasında da
hassasiyetleri çok ileri derecede. Kızlarımla beraber, anne kızlar
beraberce bu çalışmalarda baya etkili durumdalar. Bu konudaki
hassasiyeti dışarıdan bazı taleplerle karşılaşmasına fırsat
veriyor. Kadınlar Günü'nde bir programı var. Ben de Şanlıurfa'da
kutlayacağım. Eşimin de bu konulardaki hassasiyeti, siyasi
noktadaki destekleri, kızlarımla olan mücadelesi her türlü taktirin
üzerindedir" ifadelerini kullandı.
(Derya Yetim /İHA)