CHP'li vekillerden Denizli cezaevinde inceleme
CEZAEVİ İnceleme ve İzleme Komisyonu Üyesi ve CHP Muğla Milletvekili Nurettin Demir ile CHP Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, kötü muamele iddialarını araştırmak üzere Denizli D Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda inceleme yaptı.
CEZAEVİ İnceleme ve İzleme Komisyonu Üyesi ve CHP Muğla
Milletvekili Nurettin Demir ile CHP Denizli Milletvekili Gülizar
Biçer Karaca, kötü muamele iddialarını araştırmak üzere Denizli D
Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda inceleme yaptı.
CHP'li milletvekilleri Nurettin Demir ile Gülizar Biçer Karaca,
Denizli D Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda kötü muamele
iddialarını araştırdı. Konuyla ilgili yazılı açıklama yapan CHP'li
Karaca, "2013 yılında dört arkadaşıyla birlikte darp edildiği için
Denizli D Tipi cezaevine sürgün edilen Mehmet Şirin Tekmenüray'a,
Adli Tıp'tan darp edildiğini gösteren rapor almasına rağmen,
kendisini darp eden gardiyanın da katıldığı disiplin kurulu
kararıyla 3 ay ziyarete çıkmama cezası verildiği iddiaları İnsan
Hakları Derneği'nin raporlarında yer aldı. 2015'te ise 25 yaşındaki
hükümlü Hakan Tırman'ın falakaya yatırılarak işkenceye maruz
kaldığı ve doktora gönderilmediği iddiaları basına yansıdı.
Milletvekillerine mektup ve sosyal medya aracılığıyla da
ulaştırılan bilgilerde de benzer iddialara yer verildi. Bu
kapsamda, cezaevinde bulunan mahkumların cezalarına kendilerinden
habersiz ceza eklendiği, cezaevine ve başsavcılara yazılan
dilekçelerin işleme alınmadığı hatta dilekçe yazıldığı için
mahkumlara disiplin cezası verildiği, sağlık hizmetlerinin yetersiz
ve niteliksiz olduğu, özellikle kronik hastalıkları olanların
tedavi süreçlerinin aksatıldığı, seçimlerde cezaevlerinde sandık
görevlisi olmadığı için belli partiler lehinde oy çalınmasının söz
konusu olduğu belirtilmiştir. Ayrıca koğuşlarda kumar oynandığı,
bir dal sigara karşılığında insanların cinsel organlarının
ellendiği ve tehditle insanların başka koğuşlara gönderildiği de
belirtilmektedir. Şikayetler doğrultusunda cezaevinde inceleme
bulunduk" dedi.
KAPASİTESİNİN ÜSTÜNDE AÇIKLAMASI
Denizli Baro Başkanı Müjdat İlhan'ın da hazır bulunduğu cezaevi
ziyaretinde sağlık bölümü, kadın, erkek ve çocuk koğuşlarını
incelediklerini belirten CHP'li Karaca şöyle devam etti: "745
kişilik kapasitesi bulunan cezaevinde şu anda; 1337 hükümlü ve 320
tutuklu kalıyor. Cezaevi müdürünün aktardığı bilgilere göre, önceki
yıllarda tutuklu sayısı hükümlü sayısından fazla iken bu durum son
yıllarda tersine dönmüş. Zaman zaman toplam tutuklu ve hükümlü
sayısı 2 bin kişiyi aşan cezaevi ve koğuşlar, kapasitesinin üstünde
hizmet verirken; aynı zamanda da koğuşlar çok sıcak. Cezaevinde
haftada bir gün kırmızı et ve iki gün tavuk verildiği, iaşe
bedelinin kişi başı 5 TL olduğu, etlerin Niğde Açık Cezaevi'nden
getirildiği belirlendi. Kendi aşçıları ve imkanlarıyla yemek
çıkarmaya çalışan cezaevi, kapasitesinin üzerinde tutuklu ve
hükümlü barındırdığı için yemekler yetmemektedir."
HASTA SEVKLERİNDE SORUNLAR VAR
Cezaevinde bir aile hekimi, bir hemşire, iki psikolog, haftada 2-3
gün olmak üzere değişimli olarak Denizli Ağız Diş Hastanesi'nden
gelen bir diş hekimi, geceleri bir sağlık memuru, bir acil sağlık
odası ve yataklı bir revir bulunduğunu sözlerine ekleyen Gülizar
Biçer Karaca, hasta sevklerinde ciddi sorunlar yaşandığını
belirterek, "Bazı hastalar hastaneye 6-7 sonra sevk ediliyor. Günde
sadece iki kez sevk yapılıyor bu da nitelikli bir sağlık hizmetinin
alınmasını engelliyor. Yapılan gözlemler sonucunda tutuklu ve
hükümlülerin sağlık muayenelerinin notları bir deftere not
alınmaktadır. Defter, bakkal defterini andırmaktadır. Sistematik
bir sistemde tutulmayan kayıtlar, yetersiz ve düzensiz. Ayrıca
rutin olarak ağız taraması da yapılmamaktadır. Aile hekimi
ağırlıklı olarak rutin muayeneler yapmakta, basit müdahaleler ve
pansuman işlerini yürütmektedir. Ağırlıklı olarak psikiyatrik
hastalar bulunmakta, özellikle uyuşturucu ve hapçılar önemli
denecek derecede çok ve sorunlu. Cezaevi sevklerin geç yapılmasına
mazeret olarak dış güvenlik ekibi, personel ve ekipman
yetersizliğini gösteriyor" ifadelerini kullandı.
KADIN MAHKUMLARIN ÇOCUK SORUNUNA DEĞİNDİ
Milletvekili Karaca, kadın koğuşunda kadın tutuklu ve mahkumlarla
görüştüklerini, kadınların en büyük sorununun çocuklarına dışarıda
bakacak kimsenin olmaması olduğunu, devletin bu konuda önlem alması
gerektiğini kaydetti. Kadınların af beklentisi içinde olduğunu,
mahkumların PKK yüzünden af çıkmadığını düşündüğünü söyleyen CHP'li
Karaca, "Kadınlar cezalarının bitimine iki yıl kala adli kontrolde
tutulup dışarıda çocuklarıyla yaşamak istediklerini söyledi. Çocuk
Koğuşu'nda ise durum içler acısı. 18 yaşın altında, genellikle
ilkokul mezunu olan çocukların çoğu ortaöğretim terk. Ağırlıklı
olarak hırsızlık ve gasp nedeniyle yatıyorlar. 2-3 dosyası olanlar
olduğu gibi birden fazla hatta 3-4 kezdir cezaevlerine
girip-çıkanlar var. Çocukların çoğunluğu uyuşturucu kullanıyor ve
özgür kaldıklarında yine kullanacaklarını söylüyor. Gerçek ve adil
yargılanmanın olmaması mahkum sayısının artmasının en büyük
nedenlerinden birisi. Örneğin, zamanında bakımı yapılmadığı için
arızalı olan bir belediye aracı teknik bir nedenden dolayı kaza
yaptığında sorumlu belediye başkanı ya da yetkililer değil, araç
sürücüsü oluyor. Ya da mahkumun eğer parası varsa 3 ayda parayı
verip, çıkıp gidiyor. Benzer sebeplerle özellikle garibanlar içeri
atılıyor. Cezaevindekiler spor yapamıyor. Meslek edindirme ve
sosyal faaliyetlere ilişkin kurslar olmamasına rağmen pek çok dini
kurs, erkinlik ve yarışmanın yapıldığını söylediler. 6 vaiz çeşitli
dini kurslar, etkinlikler, kuran okuma yarışı düzenlenmektedir.
Özellikle cezaevinde kalanların çoğunun işsiz olduğu düşünülürse
meslek edindirme kurslarının yetersiz olması önemli bir sorundur"
dedi.
İŞKENCE İDDİASI
Cezaevinde işkence yapıldığına dair mahkumların iddialarda
bulunduğunu, işkencelerin kamera kayıtlarının da olduğunu iddia
ettiklerini söyleyen CHP'li Karaca şu ifadeleri kullandı:
"Mahkumlar cezaevindeki süngerli odada işkence yapıldığını iddia
ediyor. İnsanca koşulların yaratılabilmesi için cezaevinin
kapasitesi üzerinde doluluğu konusunda acil önlem
alınmalıdır."