CHP lideri Kılıçdaroğlu Eskişehir’de konuştu
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Millet İttifakı olarak farklı siyasi partiler olduklarını ancak 82 milyonu kucaklama konusunda ortak paydaları olduğunu söyledi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Millet İttifakı olarak
farklı siyasi partiler olduklarını ancak 82 milyonu kucaklama
konusunda ortak paydaları olduğunu söyledi.
Bir takım programlara katılmak üzere Eskişehir'e gelen CHP lideri
Kemal Kılıçdaroğlu, burada bir otelde STK, muhtarlar ve üretici
birlikleriyle buluştu. Düzenlenen toplantıda bir konuşma yapan
Genel Başkan Kılıçdaroğlu, Cumhur İttifakı'nın neyi nasıl
yapacaklarını anlatmadıklarını ve günün 24 saatinin konusunun
kendisi olduğunu iddia ederek, "Şimdi bir iftira kampanyası
üstünden bir seçim götürülüyor. Ne kadar bel altı vurulacak alan
varsa, insanları kötüleyecek alan varsa hepsini yaptılar. Ama
tutmuyor, tutmaz da zaten. Neden tutsun? Hangi gerekçe ile tutsun.
Yazıktır, günahtır. Harcanan zamana yazıktır, günahtır. Emeğe
yazıktır günahtır. Kullanılan onca devlet imkanına yazıktır,
günahtır. İnsanların bulunduğu mekana saygı duyulmayacak bir
atmosferin oluşturulması yazıktır, günahtır. Siz çıkıyorsunuz seçim
propagandası yapmaya, eyvallah. Neyi nasıl yapacağınızı anlatın.
Hayır günün 24 saati ana konu benim, 'Bay Kemal'. Ana konu benim. E
güzel ben bundan memnunum. İtirazım yok. Gerçekten bir itirazım
yok. İdam sehpaları kurdular benim için, 'İdamını istiyoruz'.
Buyurun edin kardeşim. Eğer benim idamım ile bu memleket düzlüğü
çıkacaksa, çiftçi hayatından çok memnun olacaksa, 8 milyon kişi iş
bulaksa ben hazırım olur yapın. Memleketin huzuru için yapın
bunu" şeklinde konuştu.
"EĞER TÜRKİYE'DE BİR BEKA SORUNU VARSA SİZİN YÜZÜNÜZDEN
VARDIR"
"Eğer Türkiye'yi bir beka sorunu ile karşı karşıya
getirdiyseniz o koltukları bırakın" diyerek iktidara
yüklenen CHP lideri Kılıçdaroğlu, "En başından beri
tutturdular, 'Memleketin bir beka sorunu var'. Ne beka sorunu
kardeşim? Ne beka sorunu? Ya seçeceğimiz kim? Ya mahallenin
muhtarı, ya köyün muhtarı? Muhtar seçildi. Görev yapacak. Bunun
beka ile ne ilgisi var. Belediye meclis üyesi. E seçiyoruz.
Belediye meclisine gidecek, belediye başkanının getirdiği projelere
olumu veya olumsuz görüş belirtecek. Ya bunun Türkiye'nin bekası
ile ne ilgisi var? İl Genel Meclis üyesi. Başkan kim? Vali. İl
Genel Meclis üyesi seçilecek. Vali projelere ya katılacak ya
katılmayacak. Bunun Türkiye'nin beka sorunu ile ne ilgisi var?
Büyükşehir belediye başkanı ya da belediye başkanı seçilecek.
Beldeye hizmet edecek. Bütçesi var. Vatandaş da denetleyecek. Bunun
beka ile ne ilgisi var? Eğer Türkiye'de bir beka sorunu varsa sizin
yüzünüzden vardır. 17 yıldır bu memleketi kim yönetti? Almanlar mı,
Fransızlar mı, Japonlar mı, Güney Kore mi yönetti? Siz yönettiniz.
Tek başınıza yönettiniz. Eğer Türkiye'yi bir beka sorunu ile karşı
karşıya getirdiyseniz o koltukları bırakın. Bırakın o koltukları.
Yazıktır, günahtır. Farkında bile değiller. Türkiye he şeye rağmen
bölgesinin en güçlü ülkesi. Ya bir devleti yöneten kişi ve ona
destek veren ve onun sözcüsü kalkıp da Türkiye Cumhuriyeti
Devleti'ni sıradan, her an sorun gelebilecek bir devlet gibi
topluma sunuyorlar. Yazıktır. Tarihe saygı duymak lazım. Bu ülkenin
milli Kurtuluş Savaşı'na saygı duymak lazım. Ne beka sorunu
kardeşim. Biz bu ülkenin geleceği için her türlü fedakarlığı
yapmaya hazırız. Canımızsa canımızı veririz, malımızsa malımızı
veririz. Yeter ki bayrağımız dalgalansın. Biz bunu
yaparız" açıklamalarında bulundu.
"82 MİLYONU KUCAKLAMA KONUSUNDA ORTAK PAYDAMIZ
VAR"
Millet İttifakı olarak farklı partiler olduklarını fakat 82 milyonu
kucaklama konusunda ortak paydalarının olduğunu söyleyen
Kılıçdaroğlu, "İş birliği yaptık evet. İYİ Parti ile iş
birliği yaptık. Saadet Partisi ile diresek temasımız var. Saadet
Partisi'nin bazı yerlerde belediye başkan adayı çıkarmadık, onlara
destek veriyoruz. Evet veriyoruz. İYİ Parti ile de bazı yerlerde
büyükşehir belediye başkan adaylığı için aday çıkarmadık, evet
destek veriyoruz. Onlar da bizi destek veriyor. Bu iş birliğini
neden yapıyoruz? Amacımız ne? Amacımız şu, bu ülkede hiçbir çocuk
yatağa aç girmesin, bu ülkede tam anlamıyla bir demokrasi olsun, bu
ülkede herkes huzur içinde yaşasın, bu ülkede herkes üretsin, alın
teri döksün ve karşılığını alsın. Bu ülkede birik beraberlik olsun.
Bu ülkede hak olsun, hukuk olsun. Bu ülkede belediye başkanı
birilerinin baskısı altında değil, vatandaşın tercihi ile gelen
belediye başkanları yaptıkları harcamaların her kuruşunun hesabını
vatandaşa versin. Bunun için yapıyoruz. Medya bağımsız olsun, özgür
olsun. Yüzde 95'ini kontrol etmesin bir siyasal güç. Doğruları
yazsın medya. Evet eleştiri hakkını da kullansın. Biz bunun için
yapıyoruz. Bu iş birliğinin, bu ittifakın Türkiye'nin geleceği
açısından son derece değerli bir çalışma olduğunu bütün milletin
bilmesi lazım. Evet farklı partileri biz evet, farklı görüşlerimiz
var evet ama demokrasi konusunda, üretme konusunda, birlikte
yaşamak konusunda 82 milyonu kucaklama konusunda ortak paydamız
var. Biz bu ortak paydamızı ne kadar büyütürsek o kadar güzel
olacak. Bizim başka bir şey istediğimiz yok. Belediye başkanlarımız
çıkıyor zaten. Bizim ile onlar arasındaki temel farklılık şu. Biz
de belediye başkanımız toplantılardan veya mitinglerden önce
belediye başkan adaylarımız çıkar ve konuşurlar. Projelerini
anlatırlar, vatandaş dinler, sonra biz konuşuruz. Onların belediye
başkanının proje anlatma hakkı yok. İzin vermiyorlar. İzin yok. Ne
için? Ben belediye başkanın olarak seçilirsem projelerimi Erdoğan
anlatacak. Kim söylüyor? İstanbul gibi devasa bir megapolün
belediye başkan adayı, eski başbakan söylüyor; 'Projeyi şimdi ben
anlatmayım, sayın Erdoğan benim projelerimi anlatacak'. E
İstanbul'u kim yönetecek? İstanbul'u Ankara'dan mı yönetecekler,
yoksa belediye başkanı İstanbul'dan mı yönetecek?" diye
konuştu.
(Burak Tekin - Ersin Gökdağ - Murathan Yıldırım/İHA)