'Canlı bomba' paniği çıkaran sanık: İsteyeni umreye göndermeye hazırım
ADANA'da geçen 1 Temmuz'da, Sabancı Merkez Cami'nde cuma hutbesi okunduğu sırada minbere koşup, beline sardığı düzeneği gösterip paniğe neden olan Mahmut Kılıçaslan, tutuklu yargılandığı davada ilk kez hakim karşısına çıktı. Hakkında 4 farklı suçlamayla 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 70 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan Kılıçaslan, "Kimseye zarar verme niyetim yoktu. Herkesin...
ADANA'da geçen 1 Temmuz'da, Sabancı Merkez Cami'nde cuma hutbesi
okunduğu sırada minbere koşup, beline sardığı düzeneği gösterip
paniğe neden olan Mahmut Kılıçaslan, tutuklu yargılandığı davada
ilk kez hakim karşısına çıktı. Hakkında 4 farklı suçlamayla 11'inci
Ağır Ceza Mahkemesi'nde 70 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava
açılan Kılıçaslan, "Kimseye zarar verme niyetim yoktu. Herkesin
zararını karşılayacağım. Ayrıca isteyeni tatile veya umreye
göndermeye de hazırım" dedi.
İnternet kafe işleten Mahmut Kılıçaslan, toplam 28 bin 500 kişinin
aynı anda namaz kılabildiği Sabancı Merkezi Cami'nde 1 Temmuz Cuma
günü, yerinden kalkıp koşarak cuma hutbesi okuyan imamdan mikrofonu
aldıktan sonra, evinde yapıp beline korseyle sardığı düzeneği
göstererek paniğe neden oldu. Cemaat tarafından tekme tokat dövülen
ve namaza gelen polisler tarafından linçten kurtarılan Kılıçaslan,
tedavi edildikten sonra çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
3 kez Suriye'ye giderek IŞİD'e katıldığı belirlenen Kılıçaslan
hakkında, 'inanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını
engelleme', 'olası kasıtla yaralama, basit yaralama', 'silahlı
terör örgütüne üye olmak', 'tehlikeli maddeleri izinsiz olarak
bulundurma' ve 'halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla
tehdit' suçlarından toplam 70 yıla kadar hapis cezası istemiyle
11'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ne dava açıldı.
HELALLİK İSTEDİ
İlk kez hakim karşısına çıkan Mahmut Kılıçaslan, terör örgütüne üye
olmadığını, akrabalarına maddi yardımdan bulunmak için Suriye'ye
gidip 1 gün kaldığını öne sürerek savunmasında şunları söyledi:
"Suriye'den döndükten sonra internet kafemde silahlı oyunları bile
yasakladım. Bu yüzden gelirim de düştü. İnsanların hayır duasını
almak için camiye gittim. Üzerimdeki düzeneği internetten
araştırarak basit bir şekilde yaptım. Bu düzenek patlayıcı bir
düzenek değildir. Minberdeki imam ile konuştum. Hutbe öncesi duayı
yapacağım sırada cemaatten birkaç kişi, 'canlı bomba' diye
bağırınca panik yaşandı. Kimseye zarar verme niyetim yoktu. Beni
yoğun şekilde darp ettiler. Bu olay nedeniyle yaralanan ve zararı
olan kişilerden helallik istiyorum. Hepsini zararını
karşılayacağım. Ayrıca isteyeni tatile veya umreye göndermeye de
hazırım. Kesinlikle örgüte ilişkin suçlamaları kabul etmiyorum,
pişmanım."
İMAM: ŞİKAYETÇİYİM
Olay sırasında minberde hutbe okumaya hazırlanan imam Erbil Ünüvar
ise sanıktan şikayetçi olduğunu söyleyerek olayı şöyle anlattı:
"Hutbeyi yapmaya başladığım sırada sanık minbere çıktı. Daha önce
İstanbul'da Suriyeli veya ihtiyaç sahibi vatandaşların zaman zaman
camiye gelip bir şey istemeleri nedeniyle, bu şahsında bu amaçla
çıktığını düşünerek bir şey söylemedim. Sanık bu sırada göğsünü
açarak düzeneği gösterdi ve 'Ses çıkarma' deyince ben şoke oldum. O
sırada sanık mikrofona bir şeyler söyleyince mikrofonu kapattım.
Söylediği sözlerden birinin Arapça, 'Allah'ın ipine sarılın'
şeklinde olduğunu hatırlıyorum. Vatandaş bu düzeneği görünce
'bomba' diye bağırdı. Millet kaçıştığı sırada sanık kulağıma eğilip
bombayı patlatmayacağını söyledi."