Çağın hastalığı ‘Fomo’
Psikolog Begüm Özkaya, fomo hastalığının gelişmeleri kaçırma korkusu olduğunu söyleyerek 'sosyal medyayı çok kullanıyorum', 'çok bağımlıyım' diye gelen çok fazla hasta olduğunu söyledi.
Psikolog Begüm Özkaya, fomo hastalığının gelişmeleri kaçırma
korkusu olduğunu söyleyerek 'sosyal medyayı çok kullanıyorum', 'çok
bağımlıyım' diye gelen çok fazla hasta olduğunu söyledi.
Medicana Sivas Hastanesinde görevli Psikolog Begüm Özkaya, sosyal
medyanın insanların temek ihtiyaçları haline geldiğini söyleyerek
"Biraz daha açmak gerekirse, insanlar sanal ortamdaki
görüntüleri, paylaşımları geç görmekten, kaçırmaktan korkuyorlar.
Çünkü artık insanların sosyal ortamlara yer edinme gibi bir
kavramları oluştu. Sosyal ortamlardaki gönderilenleri
göremediklerin de, kaçırdıkları zaman kendilerini mutsuz ve
huzursuz hissetmeye başlıyorlar. Genellikle böyle insanlar sosyal
ortamda yer edinemedikleri zaman, kendimi mutsuz hissediyorum,
yeteri kadar beğeni ve gönderi alamadığım zaman kendimi huzursuz
hissediyorum deyip, böyle bir geri dönüşümle bize geliyorlar.
Genellikle böyle insanlar kendilerini onaylanmış ve kabullenmiş
hissetmiyorlar ve beraberinde de çeşitli psikolojik rahatsızlıklar
geliyor. İnsanlar sosyal medyada geçirdikleri zaman miktarı gün
geçtikçe artıyor. Bir süre sonra haz tatminleri konusunda sıkıntı
yaşıyorlar. Beyindeki ödül ve ceza sistemi konusunda bozukluklar
karşımıza çıkıyor. Bir süre sonra sosyal medya insanların temel
ihtiyaçları oluyor. Kişi gerekirse yemek yemiyor, uyku uyumuyor ve
sosyal medyada daha çok zaman geçirmeye başlıyor ve böylelikle de
fomo hastalığı karşımıza çıkıyor" dedi.
"KİŞİ SOSYAL MEDYAYI TEMEL İHTİYAÇ KONUMUNA
GETİRİYOR"
Özkaya, kişinin sosyal medyayı temel ihtiyacı konumuna getirdiğini
vurgulayarak, "Fomo hastalığının belirtilerine bakacak
olursak, kişi sosyal medya hesaplarını sürekli kontrol etmeye
başlıyor, gönderilerden ilk benim haberdar olmam gerekiyor gibi bir
mantıkla işte instagrama bakıyor, instagramdan twittera, twitterdan
facebooka bir dürtü haline ve merak konusu haline geliyor sosyal
medya. Aynı zamanda kişi sosyal medyayı temel ihtiyaç konumuna
getiriyor, yemek yemiyor sosyal medyaya giriyor, uyku uyumuyor
sosyal medyaya giriyor. Aynı zamanda sanal ortamda insanların neler
yaptığını merak ediyorlar fakat aileleriyle bir araya geldiği zaman
veya arkadaş ortamında sürekli elinde telefonlarıyla kafalarını
kaldırıp insanlarla iletişim haline girmiyorlar bile. Aynı zamanda
kişi neden az beğeni aldım, neden az beğeni yaptılar bana veya da
işte bu kişi şunu almış, bu kişi şuraya gitmiş deyip insanlar kendi
hayatlarından memnun olmamaya başlıyorlar. Kendilerini bu sefer
beğenmemeye başlıyorlar ve beraberinde çeşitli psikolojik
rahatsızlıklar geliyor. Aynı zamanda kişi tabletimin, telefonumun,
bilgisayarımın şarjı bitecek diye bir korku yaşıyor. Çünkü sosyal
medyaya giremedikleri zaman hayatlarından kopacaklarmış gibi bir
algı oluşuyor. Bununla birlikte genellikle fomo hastalığı
hiperaktif bir dürtü bozukluğu yaşayan insanlar da daha fazla
karşımıza çıkıyor. Cinsiyet ayrımı olmaksızın hem kadınlarda, hem
erkeklerde fomo hastalığı görülüyor. Ve Z kuşağında yani 90 doğumlu
kişiler de fomo hastalığının görülme ihtimali daha fazla
oluyor" İfadelerini kullandı.
"BİRÇOK RAHATSIZLIĞI KARŞIMIZA ÇIKARIYOR"
Özkaya, fomo hastalığı hem psikolojik hem de fiziksel olarak birçok
rahatsızlık ortaya çıkardığını ifade ederek, "Duyuş
bozuklukları, gözle alakalı sorun ve sıkıntılar, algı ile alakalı
sorun ve sıkıntılar, depresyon, aksiyetek, dürtü bozukluğu olarak
da fomo hastalığı bizim karşımıza çıkıyor. Aynı zamanda fomo
hastalığı edindiğimiz mesleklerle kendi yaptığımız uğraşlarla da
alakalı bir durum olabiliyor. Sosyal medyayı çok kullanan
mesleklerde daha fazla fomo hastalığı karşımıza çıkıyor. Bu
hastalığa yakalanmamak için gerçek hayatla daha çok iç içe olunması
gerekiyor. İnsanlarla daha çok iletişim halinde olması gerekiyor.
Biraz daha aşamalı olarak sosyal medyadan kendimizi uzak tutmak
gerekiyor. Algımız kesinlikle ve kesinlikle sosyal medyada nasıl
görünüyorum olmaması lazım. Eğer kişi kendisi halledebiliyorsa, çok
ileri boyutta değilse kendi dürtüleriyle bu sorun ve sıkıntıları
atlatabilirler. Fakat eğer atlatılamayacak bir durumdalar da
gerekli bir psikologdan, psikiyatriden destek alması
gerekiyor" şeklinde konuştu.
"ÇOK BAĞIMLIYIM DİYE BİZE GELEN ÇOK OLUYOR"
Özkaya, 'sosyal medyaya çok bağımlıyım' diye kendilerine gelenlerin
çok olduğunu vurgulayarak, "Son olarak da kişi fomo
hastalığından uzaklaşmak için kendi ilgi alanlarına biraz daha
odaklanmaları lazım. Doğa yürüyüşleri olsun, spor olsun, müzik
olsun, sinema, tiyatro gibi etkinliklere katılarak biraz daha
sosyal medyadan uzak dururlarsa fomo hastalığından kurtulmaları da
daha mümkün olur. Bu hastalık için sosyal medyayı çok kullanıyorum,
çok bağımlıyım diye gelen çok fazla danışanımız oluyor. Onlar da bu
durumdan kurtulmaları için adım adım gerekli tedavileri
uyguluyoruz" diye konuştu.
(Onur Erden - Mehmet Ali Güner/İHA)