"Burayı Fransa, Hollanda zannettiler"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Gezi Parkı'ndaki 12 ağacın taşınması bahane edilerek sokak üzerinden ekonomimiz hedef alındı. Burayı Fransa zannettiler, Hollanda zannettiler, yanıldılar. Biz 15 Temmuz'da da nasıl yanıldıklarını gösterdik" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Gezi Parkı'ndaki 12
ağacın taşınması bahane edilerek sokak üzerinden ekonomimiz hedef
alındı. Burayı Fransa zannettiler, Hollanda zannettiler,
yanıldılar. Biz 15 Temmuz'da da nasıl yanıldıklarını
gösterdik" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'da Dış Ekonomik
İlişkiler Kurulu (DEİK) Olağan Genel Kuruluna katıldı. Toplantıda
konuşan Erdoğan, yapılan çalışmalar sonrasında daha güvenli bir
ticaret alanı oluşturulduğunu, ihracatçılara sağlanan yeşil
pasaport imkanıyla birçok ülkeye vizesiz seyahatin önünün
açıldığını belirtti. Erdoğan, "2011 yılı, o günden bu yana
gelen süreç, Başbakanlığım ve Cumhurbaşkanlığımız sürecince DEİK
çalışmalarına özel önem verdik. Afrika'dan Güney Amerika'ya kadar
ziyaret ettiğimiz her yere DEİK'i de davet ederek iş adamlarımız
arasında köprüler kurduk. Sizlerin karşılaştığı sıkıntıları
gidermek için ciddi gayret gösterdim. Bu çatı altında kobileri
almak suretiyle ufku daha da genişletmek için bir adım atmamızın da
ben gereğine inanıyorum. Bürokrasiden teminat mektuplarına, gümrük
sorunlarından tır şoförlerimizin meselelerine kadar her işle
yakından ilgilendik. Bütün bunları daha güvenli bir ticaret ortamı
tesis etmek için yaptık. İhracatımız artsın, yatırımlarımız
çoğalsın, istihdam büyüme katlansın diye bu mücadeleyi yapık. Yola
çıktığımızda hatırlayın bizim ihracatımız 36 milyar dolardı. Şu
anda 170 milyar dolara geldik. İhracatçı firma sayımız 31 bin idi.
Bunları ana muhalefetin başı bilmez, anlamaz. Şu anda 71 binin
üzerine çıkardık. Yürürlüğe koyduğumuz düzenleme ile 8 bin 582
ihracatçımıza yeşil pasaport imkanı getirerek vizesiz seyahatin
yolunu açtık" ifadelerine yer verdi.
"MÜTEAHHİTLİK HİZMETLERİMİZ, DİZİLERİMİZLE, FİLMLERİMİZLE
ÜLKEMİZİ TÜM DÜNYADA GÖRÜNÜR TANINIR HALE GETİRDİK"
Türkiye'nin dünyanın birçok noktasında farklı alanlarda tanınır
hale geldiğine dikkat çeken Erdoğan, "Talebi geri
çevirmedik. 1975 -2002 döneminde ülkemize sadece 15 milyar dolara
yatırım yapılmışken, son 16 yılda 201 milyar dolar üzerinde
doğrudan yatırım rakamına ulaştık. Sizlerle birlikte her sene
dünyanın farklı kıtalarını ziyaret ediyoruz. Oralarda karşılıklı
olarak gittiğimiz ülkelerin sanayicileriyle sizleri bir araya
getiriyoruz. Liderler olarak tüm iş adamlarına oralarda bir
heyecan, girişimci ruhu aşılayalım istiyoruz. Gerek resmi
seyahatler, gerek uluslararası toplantılar münasebetiyle devlet ve
hükumet başkanlarını ülkemizde ağırlıyoruz. En son İran
Cumhurbaşkanı Ruhani ile Çankaya köşkünde iş adamlarımızı bir araya
getirdik. Biz kararlıyız yapmaya devam edeceğiz. Bu ziyaret ve
temaslardan şahitlik ettiğimiz tablo şu. Bugün Türkiye 15-20 yıl
öncesinde kadar esamesinin dahi okunmadığı pek çok ülkede sadece
resmi misyonlarıyla değil iş adamlarıyla, firmalarıyla,
ürünleriyle, sivil toplum kuruluşları ile var. Müteahhitlik
hizmetlerimiz, dizilerimizle, filmlerimizle ülkemizi tüm dünyada
görünür tanınır hale getirdik. 2002‘de doğru dürüst yatırımımız
olmadığı bölgelerde bugün Türk girişimciler ticaret yapıyor.
Müteahhitlerimiz Afrika'dan Rusya'ya kadar geniş bir coğrafyada
göğsümüzü kabartan projelere imza atıyor. Senegal'in başkenti
Dakar'a gidiyorsunuz sizi orada Türk müteahhitlerin yaptığı modern
havalimanı karşılıyor. Daha yeni muhteşem bir kapalı spor salonu
yaptılar. Dev bir kongreyi orada iç organizasyonunu Türk bir
şirketin yaptığı gerçekleştirdiler. O tüm Afrika'ya ses
verecek" diye konuştu.
"TÜRKİYE ALLAH'IN İZNİYLE YENİ DESTANLAR YAZMAYA DEVAM
EDECEKTİR"
Pakistan'dan Kuveyt'e birçok ülkenin milli güvenliğinin Türk
savunma sanayinin geliştirdiği askeri araçlara emanet olduğunu
sözlerine ekleyen Erdoğan, "Dünyanın hangi kıtasına
giderseniz gidin muhakkak orada 'Made in Turkey' damgalı ürünler
karşılaşıyoruz. Türk şirketleri ve iş adamlarımız bayrağımızı
yüzlerce ülkede gururla dalgalandırıyoruz. Türkiye ticaret
diplomasisinde de kendisinden daha fazla söz ettiriyor.
Görüştüğümüz her devlet adamı Türk yatırımcıların başarısından
bahsediyor. Yabancı şirketlerin yıllarca sürüncemede bıraktıkları
projeleri Türk firmaları üstleniyor ve rekor sürede bitiriyor. Bu
milletin değerlerini temsil ettiğiniz şahsımla beraber devletimize
bu gurur tabloları yaşattığınız için teşekküre diyorum.Özellikle bu
seviyeler Türkiye'nin sadece ihracat, yatırım ekonomi alanından
değil aynı zamanda siyasette, uluslararası ilişkilerde ve benzer
birçok konuda kaydettiği ilerlemenin sonuçlarıdır. Ülkemiz bu
noktalara Cumhurbaşkanından bürokratına, siyasetçisinden emekçisine
kadar 81 milyonun her bir ferdinin tam bir seferberlik ruhuyla
hareket etmesiyle gelebilmiştir. Aynı hedefe yöneldiğimiz, bir
duvarın tuğlaları gibi birbirimize kenetlendiğimizde sürece Türkiye
Allah'ın izniyle yeni destanlar yazmaya devam edecektir. Bu
bakımdan 2019'u farklı görüyorum. Karamsarlığı ve ümitsizliği
kapımıza yaklaştırmadığımız müddetçe ülkemizin şahlanışını
durduracak hiçbir fani güç yok" şeklinde konuştu.
Toplantıda konuşan Erdoğan, Türkiye'nin yakın dönemde birçok
saldırıya göğüs gerdiğini vurgulayarak, "İçerideki vesayet
odakları ile birlikte Türkiye'nin güçlenmesini istemeyen dışarıdaki
hasımlarımızın operasyonlarına maruz kaldık. İktidarımızın ilk
dönemlerinde devletin içine çöreklenmiş, devleti kendi tapulu mülkü
görenlerin direnci ile karşılaştık. Sivil siyasetin tepesinde
demokrasi kılıcı gibi duran, darbe yapmaktan çekinmeyen bu kesim
rahatsızlıklarını çok farklı yollarla gösterdi. Merhum Menderes'in
kalkınma hamlesinin önü provokasyonlarla kesildiği gibi, bizim
demokrasi mücadelemizin önü darbe çığlıkları ile kesildi. Hukuku
hiçe sayan, ideolojik yargı kararları ile Türkiye'ye çağ atlatacak
pek çok projemiz engellenmeye çalışıldı. Bu girişimlerin hiçbiri
bizi vatana hizmetten alıkoymadı ama hızımızı yavaşlattı. Gereksiz
yere vakit kaybettirdi" diye konuştu.
"GÜNEYDOĞU'DA O HENDEKLERİ AÇANLAR NEYSE, ANA MUHALEFETİN
BAŞI DA AYNEN ODUR"
Gezi olaylarını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "IMF
borcunu sıfırladığımız, faizlerde en düşük seviyeleri yakaladığımız
dönemde akıl izan dışı bir saldırıya maruz kaldık. Gezi Parkı'ndaki
12 ağacın taşınması bahane edilerek sokak üzerinden ekonomimiz
hedef alındı. O günleri hatırlayın. Burayı Fransa zannettiler,
Hollanda zannettiler, yanıldılar. Biz 15 Temmuz'da da nasıl
yanıldıklarını gösterdik. Sen belki tanklar arasından kaçar gider
Bakırköy Belediyesine sığınırsın ama biz bulunduğumuz yerde dimdik
milletimizle omuz omuza durur, bu tür darbe eylemini evelallah
keseriz. Esnafımızın dükkanlarını yağmaladılar. İstiklal
Caddesi'nde neredeyse dükkan bırakmadılar. Polisimize kurşun
sıktılar. Caddeleri, belediye otobüslerini yaktılar. Bunlar mı
vatansever? Bunlar mı milliyetperver? Bunların arkasında duranları
nasıl savunuyorsun. Sen ana muhalefet başı olsan ne yazar, olmasan
ne yazar. Bunlarda vatanseverlik yok. Olmuş olsa çıkıp bunları
teşvik etmezlerdi. İstanbul'da Başbakanlık Ofisi'ni bombalamaya
gelenleri savunan, kalkıp iş makineleri ile yollarımızı bozanlar,
bunlarla beraber olanlar bu milleti seven olabilir mi. Güneydoğu'da
o kanalları açanlar, o hendekleri açanlar neyse, ana muhalefetin
başı da aynen odur" şeklinde konuştu.
"BENİ İPE GÖTÜRECEKSİN, SENİN HADDİNE Mİ"
Katıldığı bir televizyon programında "Başka liderlerin
yaşadığı kötü sonu yaşayabilir" diyen Metin Akpınar'a
tepki gösteren Erdoğan, "Şimdi de yayın organları
vasıtasıyla beni ipe götüreceklermiş. Bunu sanatçı görünümü
altındaki müsveddeler yapıyor. Senin her yerin sanatçı olsa ne
yazar. Biz bu yola farklı çıktık. Beni ipe götüreceksin, senin
haddine mi. Biz şehadete inanmış insanlarız. Biz bunların bedelini
rahatlıkla ödemeye hazır insanlarız. Bunlar sanatçı müsveddesi.
Şimdi yargıya gitsinler hesabını versinler. Karşılıksız bu işleri
bırakamayız, bunun bedelini ödeyecekler. Kalkacaksın sen bu ülkenin
cumhurbaşkanını ipte sallandıracaksın. Şimdi git yargıda bedelini
öde. Bugün Paris'teki hadiselere hiçbir tepki göstermeyenler, Gezi
olayları sırasında İstanbul ve Ankara'ya çadır kurmuş canlı yayın
yapmışlardı. Paris'te göstericilere müdahalelere tek bir laf
etmeyenler, o gün polisimizi orantısız güç kullanmakla
eleştiriyordu. Tüm bu ikiyüzlülüklere rağmen milletimizle, iş
adamlarımıza el ele verdik bu saldırıyı da püskürttük"
ifadelerini kullandı.
"1 DOLARLIK HAŞHAŞİLERİ HEZİMETE UĞRATAN MİLLETİME TEŞEKKÜR
EDİYORUM"
15 Temmuz'da ordu içerisindeki teröristlerin silahlı darbeye
kalkıştığını belirten Erdoğan, "15 Temmuz gecesi 81
milyonun direnişi ile 251 şehit vererek hainleri yine yenilgiye
uğrattık. O gece sadece demokrasimizi değil ülkemizin geleceğini de
kurtardık. O gece tarihe altın harflerle geçen milli irade zaferine
imza attık. Buradan bir kez da 15 Temmuz gecesi Pensilvanya'daki
seviyesiz kişinin 1 dolarlık haşhaşilerini hezimete uğratan
milletime teşekkür ediyorum. Tıpkı bir asır önce olduğu gibi
canları pahasına milletimize ikinci bir istiklal destanı yaşatan
aziz şehitlerimizi rahmetle yad ediyoruz. Gazilerimizin her birine
ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum" dedi.
"YALANDA KİM BİR NUMARA DİYE SORARLARSA DÜŞÜNMEDEN CEVABINI
VERİN BAY KEMAL"
Döviz kuru üzerinden Türkiye'ye yapılan saldırılara dikkat çeken
Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu dönemde görünen sert kur dalgalanmalarının Türkiye'nin
gerçekleriyle hiçbir ilgisinin olmadığı açıkça ortadadır. O
günlerde sabah akşam ekranlarda kriz tellallığı yapan siyasetçi ve
sözde ekonomistlerin öngörülerinin hiçbirinin doğru olmadığı ortaya
çıktı. Ana muhalefet partisi bu süreçte kötü bir sınav verdi. Ana
muhalefet partisi başındaki zat, yine eline tutuşturulan belgelerle
milletimizin ve iş adamlarımızın moralini bozmaya çalıştı. Genel
müdürlüğü döneminde SSK'yı batıran sanki bu adam değil. Bir de bize
ders vermeye kalktı. Biz senin genel müdürlüğün döneminde SSK
hastanelerinin ne halde olduğunu iyi biliriz. Siz ölüleri bile
rehin aldınız. Böyle bir SSK Genel Müdürlüğü yaptı. Ondan sonra
suçu dönemin başbakanına attı. Şimdi milletten çıkıp özür dilemesi
gerekirken iftiralarına devam ediyor ve hastanelerimizde
tedavilerin yapılmadığını söyleyecek kadar yalancı. En büyük sanatı
bu. Yalanda kim bir numara diye sorarlarsa düşünmeden cevabını
verin bay Kemal. Çok şükür iş adamlarımız ve milletimiz ne bu şahsa
ne de felaket senaryolarına prim vermiyor. Çok överek, adeta
besleyerek yanına aldığı kişi dün buna veriyor veriştiriyor. Aynı
şekilde cumhurbaşkanı adayı olarak çıkardığı zat veriyor
veriştiriyor. Bir çıktın yenildin, iki çıktın yenildin, üç çıktın
yenildin diyor. Bir genel başkanın yanında böyle bir
kadro."
Türk ekonomisinin tüm bu saldırıların ardından normale döndüğünü
kaydeden Erdoğan, önümüzde ekonomide çok güçlü bir yükseliş
beklediğini söyledi.
(İHA)