'Bu vatanda kimse ameliyata teşebbüs etmesin'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Balıkesir'in Burhaniye ilçesinde kalabalığa seslendi. Erdoğan, 'Bu vatanda kimse ameliyata teşebbüs etmesin' dedi.
ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Balıkesir'in Burhaniye ilçesinde belediye başkanlığını ziyareti öncesinde belediye binası önünde toplanan kalabalığa seslendi.
"Onlar kaçacak biz kovalayacağız"
Adalet alanında da yapılanları anımsatan Erdoğan, "Adeta
böyle kümes gibi yerlerde mahkemeler vardı. Şimdi her tarafta
sarayları kurduk. Yargıda sıkıntımız var mı? Var. Yargıdaki bu
sıkıntıyı aşacağız. En önemli sıkıntıyı kimlerle yaşadık, Paralel
Yapı'yla yaşadık. Bu ülkede, Paralel Devlet Yapılanması'nı kurmak
suretiyle, devletin Milli İstihbarat Teşkilatını (MİT) kontrol
altına almak suretiyle, kalkıp da MİT'in yaptıklarını dünyaya bir
ajan, bir casus marifetiyle bunlar sinyallediler"
değerlendirmesinde bulundu.
Dünyanın her yerinde istihbarat teşkilatlarının çalışma şeklinin
belli olduğuna dikkat çeken Erdoğan, konuşmasını şöyle
sürdürdü:
"Ama bunlar maalesef MİT tırlarını durdurmak suretiyle ve
bunların içerisinde ne var ne yok bunları kontrol etmek suretiyle,
bir ajan marifetiyle bunları dünyaya duyurdular. Ondan sonra ne
dediler. Dediler ki 'Bunlar terör örgütüne işte silah veriyorlar'.
Bayırbucak Türkmenleri'ne giden tüm insanı yardımları bu şekilde
deşifre ettiler. Özgür Suriye Ordusu'na gidenleri bu şekilde
deşifre ettiler. Ne yaparlarsa yapsınlar, tuttu mu? Çekirge bir
sıçradı, iki sıçradı, üç sıçradı, bitti. Bu mücadele onlarla da
devam edecek. Hak hakim olacak merak etmeyin."
"Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste'. Bunlar
mazlumlarla uğraştılar, mağdurlarla uğraştılar. Halen bununla devam
ediyorlar" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle
devam etti:
"Neler yaptılar neler. Bitti mi? Bitmedi. Daha yapacağımız
çok iş var. Ama bak şimdi kaçıyorlar. İmamlar kaçıyor imamlar. İmam
kaçar mı? Ama bunlarınki kaçıyor. Niye, çünkü bunlar mihrapta
imamlık yapmadılar, başka yerde yaptılar bu işi. Herkesin haremine
girdiler, dinlediler, gözetlediler. Bunları yaptılar. Başbakanım,
başbakan olarak benim ofisimi dinlediler, evimi dinlediler, böcek
yerleştirdiler. Bunları yaptılar. Ondan sonra yine bunların ne
yazık ki ortaklaşa hareket ettikleri tiplerde bunları yine güvence
altına aldı. Fakat kurtulamayacaklar. Onlar kaçacak, biz
kovalayacağız. Hatırlayın ne demiştim. 'İnlerine gireceğiz'
demiştim. Girdik mi? Girdik. Şu anda devletimiz, gereği neyse hukuk
içerisinde bunu yerine getirmektedir. Yerine de
getireceğiz."
"Belediyelerin iş makineleriyle bu kanalları açanlar bunun
bedelini ödeyecekler"
Daha güçlü olmak suretiyle milletin huzuru ve refahı için ne
gerekiyorsa onu yapacaklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan,
şunları kaydetti:
"Şimdi terörü görüyorsunuz değil mi, şimdi bu terör
Doğu'da, Güneydoğu'da yaktı, yıktı, her tarafı mahvetti. Değerli
kardeşlerim düşünebiliyor musunuz bir taraftan barış diyorsun, bir
taraftan demokrasi diyorsun, bir taraftan özgürlük diyorsun, öbür
taraftan gelip belediyenin araç gereçleriyle sokakları, kanalları
açıyorsun. Bununla kalmıyorsun, oradaki müteşebbislerin,
girişimcilerin yatırımlarındaki iş makinelerini yakıyorsun,
belediyelerin otobüslerini yakıyorsunuz, iş adamlarını tehdit
ediyorsunuz, şu kadar haraç vereceksin diyorsun ve bu iş adamları
orada durur mu? Bu iş adamları çalışır mı? Ne yapıyorlar, terk
ediyorlar. Ondan sonra Güneydoğu'da işsizlik var, diyorsun. Tabi ki
işsizlik olur, yatırım olmazsa ne olacak, işsizlik olacak.
Belediyelerin iş makineleriyle bu kanalları açanlar bunun bedelini
ödeyecekler, bunu söylüyorum. Çünkü bu araçlar atık su kanalı açmak
için var, içme suyu kanalı açmak için var, bunlar ortadaki
pislikleri, şunu bunu temizlemek için var, orada kalkıp da kanal
aç, içine bomba yerleştir, ondan sonra patlat, ondan sonra
insanların ölümüne neden ol, şehitlerimize vesile ol, böyle bir
şeye fırsat veremeyiz."
Erdoğan, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Bizim biliyorsunuz, bir rabiamız var, bu rabiamızda ne var, 'tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bu milletin içinde Türk'ü var, Kürt'ü var, Laz'ı var, Çerkez'i var, Gürcü'sü var, Boşnak'ı var, Abaza'sı var, Arnavut'u var, 78 milyonun Roman'ıyla beraber hepsi var, öyle mi ayrım yok. Çünkü biz 'Yaratılanı Yaradan'dan ötürü sevdik'. İki tek bayrak, bayrağımızın rengi şehidimizin kanıdır, hilal bağımsızlığımızın ifadesidir, yıldız şehidimizin sembolüdür. Vatan, tek vatan 780 bin kilometre kareyle tek vatan, bu vatanda kimse ameliyata teşebbüs etmesin, operasyona teşebbüs etmesin, avucunu yalar. Karşısında bizi bulur, gereği neyse bu yapılır, biz bir yerlerden talimat alarak adım atmayız, bu milletin verdiği kararı da kimseye de yedirtmeyiz. Dördüncüsü de tek devlet, devlet içinde devlet, asla buna teşebbüs edenler, onlar da bir kuru hayal içindeler bunu bilsinler."
Muhabir: Fatih Çakmak,Sultan Çoğalan