Bitkin olduğu gözlendi
16 Ocak tarihinde kalp operasyonu geçiren ve tam 23 gün sonra dün itibariyle mesaiye başlayan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bugün de partisinin grup toplantısına katıldı. Bitkin olduğu gözlenen Bahçeli, konuşmasını teşekkürle açtı.
16 Ocak tarihinde kalp operasyonu geçiren ve tam 23 gün sonra
dün itibariyle mesaiye başlayan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli,
bugün de partisinin grup toplantısına katıldı. Bitkin olduğu
gözlenen Bahçeli, konuşmasını teşekkürle açtı.
Geçirdiği kalp ameliyatının ardından görevinin başına dönen
Bahçeli, MHP Grup Toplantısı'nda partililere hitap etti. Bahçeli,
"Bizleri kavuşturan, bizleri buluşturan Rabbime
şükrediyorum. Günbegün büyüyen özlemle geçen yaklaşık 3 haftalık
bir süreden sonra burada, bu millet eserinin çatısı altında
olmaktan kıvanç duyuyorum. Vuslatımız gerçekleşti, zorunlu
ayrılığımız nihayet sona erdi. En başta sizleri, ekran başında
bizleri izleyen aziz vatandaşlarımızı en içten, en derinden kopup
gelen hislerimle selamlıyorum. Hepinize sevgi ve saygılarımı
sunuyorum" ifadelerini kaydetti.
"ALLAH HEPSİNDEN AYRI AYRI RAZI OLSUN"
15 Ocak 2016 tarihinde önceden planlanan tedavi kapsamında başarılı
bir operasyon geçirdiğini hatırlatan Bahçeli, "Tedavimle
ilgilenen Sayın Prof. Dr. Erol Şener Bey'e, yine hastanede
ziyaretime gelen, zamanlarını ayırarak bekleme zahmetine katlanan
tüm kardeşlerime ve dava arkadaşlarıma mesaj ve telefonlarıyla
'geçmiş olsun' dileklerinde bulunan Sayın Cumhurbaşkanına, Sayın
Başbakana, Sayın Bakanlara, Cumhuriyet Halk Partisi'nin Sayın Genel
Başkanına, diğer siyasi partilerimizin genel başkan ve
yöneticilerine, elbette dualarıyla şahsıma büyük güç veren
milliyetçi-ülkücü hareketin kutlu neferlerine ve aziz milletimizin
her ferdine ve aziz milletimin her ferdine yürekten teşekkür
ediyorum. Allah hepsinden ve hepinizden ayrı ayrı razı
olsun" ifadelerini kullandı.
"SAĞLIK HER ŞEYİN BAŞI"
"Ömrü veren de tekrar alacak olan da şüphesiz ki yüce
Allah'tır. Derdi veren, şifayı da bahşeden yine hikmetinden sual
olunmayacak cenab-ı Allah'tır" diyen Bahçeli,
"Sağlık her şeyin başıdır. Bunun için demiyor muydu Aziz
Hünkarımız Kanuni Sultan Süleyman, 'Halk içinde muteber bir nesne
yok devlet gibi, olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi.'
Şuanda bir hastane odasında veya bir başka yerde deva arayan, çare
uman, iyileşmeyi hasletle bekleyen vatandaşlarımıza tez elden
sağlık ve afiyetler niyaz ediyorum. Tıpkı bizler gibi sevdikleriyle
sevenleriyle kucaklaşmalarını diliyorum" şeklinde
konuştu.
"ÜŞENMEDİK, GÜCENMEDİK, GEVŞEMEDİK"
Bugünkü MHP Grup Toplantısı'nın MHP'nin 47. kuruluş yıl dönümüne
tesadüf etmesinin ayrıca anlamlı ve değerli olduğunu dile getiren
Bahçeli, "Dile kolay tam 47 yıllık bir emaneti omuzlayarak,
özümseyerek ve her şartta sancak gibi taşıyarak bugünlere geldik.
Üşenmedik, gücenmedik, gevşemedik, acze düşmeyi hiç mi hiç
düşünmedik. Biliyor ve inanıyorduk ki MHP, Türk milletinin ruh
kökünden, Türk tarihinin derin kaynağından, Türklüğün binlerce
yıllık engin mazisinden doğmuştu. Mazlumların feryadına kulak
vererek, zalimlerin nefes ve heveslerine öfkelenerek bir dev misali
doğrulmuştu. 8-9 Şubat 1969 tarihinde milliyetçilik bir hareket,
bir ivme, bir kıvılcım almış böylece Türk siyasetine milli ve
ahlaki bir yorum gelmişti" değerlendirmesinde bulundu.
Merhum Dündar Taşer'in, 'milliyetçi hareketin yeni bir yolun
takipçisi' olduğunu yıllar önce söylediğini belirten Bahçeli, şöyle
devam etti:
"Bu yorum Türk milletinin kabuk anlayışlardan kurtararak
özünü ve öz benliğine kavuşturma gayesiyle temellendiğini ifade
etmişti. Merhum Taşer milliyetçi hareketi, 'Türk'e zarar vermeyeni
müsamaha, Türk'e fayda vereni himaye' şeklinde özetlerken meseleyi
ana omurgasından yakalamıştı. Merhum Başbuğumuz Türkeş Bey de
milliyetçi hareketin Türk milleti tarafından başlatıldığını ve onun
tarafından geliştirilen bir eser olduğunu adeta haykırmıştı. Bu
eser hala dilden dile okunmakta, Türklüğün yaşadığı her yer ümit
meşalesi gibi yanmaktadır. Bu eser ahlakla yazılmış, cesaret ve
hamiyetle mühürlenmiştir. Bu eser fedakarlıklarla süslenmiş,
atılganlık ve ileri görüşlülükle perçinleşmiştir ve bu eser tıpkı
merhum Başbuğumuzun dediği gibi büyük Türkiye'yi eninde sonunda
inşa edecektir. Onurla sahip olduğumuz her müşkülata göğüs gerip
savunduğumuz iftiharla benimseyip hayat ve siyasetimize kılavuz
yaptığımız ülkülerimizin gayesi açıktır. Bizim hedeflerimiz bir
adım sonrasını planladığı gibi uzun vadeyi de kavramaktadır. 47
yıldır olan bundan sonra da olacak olan elbette
budur."
"47 YILDIR TÜRK VE TÜRKİYE DÜŞMANLARIYLA
UĞRAŞIYORUZ"
"An ile ati arasındaki kopmaz bağlantıyı, milletle devlet
arasındaki çözülmeyecek tarihi bağı, Türklükle İslam arasındaki
muhteşem terkibi kader bildik, şeref ve namus nişanesi kabul
ettik" ifadesini kullanan Bahçeli, şunları kaydetti:
"Ülkülerimiz hem önümüzü hem de kalbimizi aydınlattı.
Merhum Türkeş Bey boşuna söylememiştir, 'Ülküsüz çamurdan bir
varlık gibidir.' Nitekim biz çamurluluğu sürekli reddettik. Hep
daha ilerisini daha yükseğini hedef olarak ortaya koyduk. Ülkümüzü
göklerde parlayan yıldız gibi gördük. İşte bu şuurla MHP tam 47
yıldır aşkla karşılık beklemeyen bir sevdayla milletine hizmet
etmektedir. Yarım asra yaklaşan zorlu mücadelemiz tertemiz ülkücü
vicdanların ihlas, iddia ve iradesiyle tarihsel yolculuğunu
sürdürmektedir. Yol doğru, yolcu inanmış, yolculuk ise mübarektir.
Bu yolculukta şehadat ve çile vardır, bu yolculukta vatan, millet
ve bayrak sevgisinden kavrulmak vardır. Bu kavramlara yabancılık
çekenler bizi idrak edemezler. Bu kavramlarla esasta ters düşenler
bizim gibi görünseler de bizden asla olamazlar. 47 yıldır yalan ve
yozlaşma ile mücadele ediyoruz. 47 yıldır Türk ve Türkiye
düşmanlarıyla uğraşıyoruz. 47 yıldır soygun, vurgun ve
adaletsizliklerle uğraşıyoruz. Yorulduğumuzu sananlar hayal
aleminde gezenlerdir. Yıldığımızı düşünenler bizi kendilerine
benzeten korkaklardır. İlk günkü gibi heyecan doluyuz. İlk günkü
gibi damarlarımızdaki kandan ilham ve kudretimizi alıyoruz. Bir an
olsun karamsar olmadık. Akıl ve kararımıza ket vuracak kötümserlik
seline kapılmadık. Hep başaracağımıza inandık. Ülkülerimizin
duasında yaralarımızı sara sara omuz verdiğimiz şehit tabutlarının
altında hıçkırıklarımızı gizleye gizleye bu aziz davanın
hedeflerine varacağına güvendik. Yıllarca hiçbir mükafat gözetmeden
tuttuğumuz gönüllü vatan nöbetiyle tarihi görevimizi ifa ettik.
Sofrasına oturup ekmeğini yediğimiz bu aziz vatanı yeri geldi
kefensiz toprağına girdik. Haklı çıktık hala da çıkıyoruz. Millet
şahittir, ne söylediysek oldu, neyi öngördüysek gerçekleşti. Hiçbir
tasavvur ve tahayyülümüzde sapma göstermedik. Allah'a şükürler
olsun ki yanılıp, yenilip mahcubiyet yaşamadık. Mensubiyetle
övündüğümüz milletimiz 47 yıldır bize kol kanat gerdi, dua ve
desteğiyle hep yanımızda oldu. Bundan dolayı şükran borçluyuz.
Çünkü biz gücümüzü tarihimizden, şaşmaz irademizin kaynağını
milletimizin irfanından aldık. Fakat haklı çıkmak artık yetmiyor,
kafi gelmiyor. Bunu da biliyoruz. Haklıysak ki öyleyiz, hakkımızı
söke söke almasını da bileceğiz."
(İHA)