Baykal’dan “Adalet Yürüyüşü” açıklaması
CHP eski Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal, CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun 'Adalet Yürüyüşü' ile ilgili "Yürüyüş Türkiye'de hak ve adalet, hukuk, gerçek bir demokrasi isteyen, yaşanmış acıları ve ıstırapları bir an önce sonlandırmak isteyen milletin tamamına yakının anlayışını yansıtan bir yürüyüştür" dedi.
CHP eski Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal, CHP
lideri Kılıçdaroğlu'nun 'Adalet Yürüyüşü' ile ilgili
"Yürüyüş Türkiye'de hak ve adalet, hukuk, gerçek bir
demokrasi isteyen, yaşanmış acıları ve ıstırapları bir an önce
sonlandırmak isteyen milletin tamamına yakının anlayışını yansıtan
bir yürüyüştür" dedi.
CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, Ramazan Bayramı namazını
Antalya'da Tekeli Mehmet Paşa Camisi'nde kıldı. Ramazan Bayramı'nı
idrak ettiklerini dile getiren Deniz Baykal, tüm İslam aleminin
bayramını kutladı. Baykal, "Sorumluluklarımızı ve
görevlerimizi yerine getirmiş Müslümanlar olarak bu bayramın
sevincini ve mutluluğunu yaşamak hepimizin hakkıdır. Bir yandan
bayramın sevincini dayanışmasını yaşarken, öte yandan da bayram
vesilesiyle her birimiz teker teker kendimizi, millet olarak da
milletimizin kendisini sorgulaması gerektiğini düşünüyorum.
Sorgulamayı zorunlu kılan günler yaşıyoruz. Öyle bir dönemden
geçiyoruz. Hem insanlar hem de bireyler olarak, kişiler olarak,
Müslümanlar olarak kendimizi sorgulamalıyız. İslamiyeti özünden
koparıp ritüele indirgeyerek, özünü inkar ediyor olmanın dengesini
ritüeli ön plana çıkararak kapatmak mümkün değildir. Milletçe de
kendimizi sorgulamalıyız. Barış ve adalet temelinde kendimizi
milletçe sorgulamalıyız. Bu son dönemde maalesef İslam dünyasının
kendi içindeki acılarının, ıstıraplarının dinmediğini daha da
artmakta olduğunu üzüntüyle görüyoruz. Yeni yeni bölünmelerin,
çatışmaların gündeme geldiğine tanık oluyoruz. Bu gelişmeler bizim
milletçe iyi bir yönetimin gerekleri konusunda sorgulamalıdır.
Böyle bir iç muhasebeyi yaşarsak bu coğrafya ve topraklar üzerinde
huzur içinde yaşamanın, barış içinde yaşamanın, adalet içinde
yaşamanın, birbirimiz anlamanın ne kadar önemli olduğunu keşfederiz
diye düşünüyorum. Son dönemlerde yaşadığımız din, tarikat temelli
siyaset arayışlarının ne gibi acılara yol açtığını gördük. Bütün
bunlar herhalde değerlendirilecektir. Adaletin ölçüsünü koruyarak,
barışı amaçlayarak milletin huzur içinde yaşamasının yolunu bulmak
zorundayız. Bu dilek ve temennilerle bayramını yürekten
kutluyorum" dedi.
"BU YÜRÜYÜŞÜ SADECE YÜRÜYEN İNSANLARIN BİR EYLEMİ GİBİ
YORUMLARSAK, ÇOK YANLIŞ YAPARIZ"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun partisinin İstanbul
Milletvekili Enis Berberoğlu'nun tutuklanmasına tepki yürüyüşüyle
ilgili açıklama yapan Baykal, "Çok başarılı bir yürüyüş
gerçekleşiyor. Sayın Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu,
arkadaşlarımız. Toplumu, yönetenleri, dünyayı uyarmak,
yanlışlıkları gözden geçirmek, eksikleri telafi etmek gerektiği
konusunda artık sözün etkisini yitirdiği bir ortamda eylem ve
yürüyüş sergileyerek dikkati çekmeye gayret ediyor. Bunu da
başardılar. Anlaşılıyor ki insanlar bu konudaki duyarlılığın
söylemlerin ötesine geçtiğini görmeye susamış. Bu yürüyüş o nedenle
ilgi çekti. Bu yürüyüşü sadece yürüyen insanların bir eylemi gibi
yorumlarsak, çok yanlış yaparız. Yürüyüş Türkiye'de hak ve adalet,
hukuk, gerçek bir demokrasi isteyen, yaşanmış acıları ve
ıstırapları bir an önce sonlandırmak isteyen milletin tamamına
yakının anlayışını yansıtan bir yürüyüştür. O nedenle bu yürüyüşü
gerçekleştiren, bu sıcakta güç şartlar içerisinde günler boyu
yürüyerek bu konunun önemini vurgulamaya çalışan insanlara saygı
göstermek gerekiyor. Arkadaşlarımı kutluyorum, onlara
yürüyüşlerinde sağlıklı ve mutlu bir sonuca biran önce ulaşmalarını
diliyorum. İnşallah hedefe ulaştıklarında bende bugün gideceğim
yurt dışındaki Avrupa Konseyi Toplantısından dönmüş olacağım.
Kendilerini İstanbul'da saygıyla selamlayacağım ve karşılayacağım.
Başarılı bir şekilde bunu gerçekleştiren arkadaşlarımı tebrik etme
şansını elde edeceğim" ifadelerini kaydetti.
"TÜRKİYE'NİN BÖLGEDE DOĞRU BİR KONUMDA
KALIP..."
Türkiye'nin Katar ile ilgili olan tutum ve davranışıyla ilgili
soruya CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal şu şekilde cevap
verdi:
"İslam dünyası içindeki yaşanan acı olaylar ve şimdi yeni
bir bölünme daha ortaya çıkıyor. Bizim bu sorunlar karşısında doğru
bir çizgi izlememiz klişe formüllerle sağlanabilecek gibi değil.
Çok karmaşık bir tablo var. O tablo karşısında gerektiği kadar
aktif, zorunlu olduğu kadar da yönlendirici konumda olabilmek
lazım. Türkiye'nin hiçbir şekilde bu olaylara bulaşmamasını hepimiz
temenni ediyoruz. Giderek de bunun zorlaşmakta olduğu ortamdayız.
Yani şartlar kontrolden çıkmaya başladı. Böyle bir ortamda
Türkiye'nin bu bölgede doğru bir konumda kalıp etkisini ağırlığını
hissettirmesine yardımcı olacak tedbirler alması lazım. Çok kolayca
çözüm söylemek ve olayın her an hızla gelişmekte olduğu dinamik
ortamı görmezden gelerek tek taraflı tavsiyelerde bulunmak kolay
değil. Gerçekten süper güçlerin Amerika, Rusya başta olmak üzere,
hem bölgedeki etkin ülkelerin İran, Suudi Arabistan, Mısır, Bahreyn
gibi ülkelerin kendilerine göre taraf oldukları ama bir noktada
kendileri taraf olurken, öbür noktada karşı bir tarafta yer
alabildikleri karmaşık bir tablo gelişiyor ve bu nedenle masa başı,
kitabi formüllerle bu kargaşayı yönetmek mümkün değildir. Olayın
içinde soğukkanlı, Türkiye'nin yararlarını gözeten, milletin ortak
menfaatini düşünen, bunu bir din ve mezhep dayanışması olarak
kesinlikle anlamayan ama her insanın, her dinin, her mezhebin barış
ve huzur içinde, adalet içinde yaşamasını önceleyen bir yaklaşım
içinde Türkiye'yi tehlikeye atmayan bir yaklaşım içinde bir
politikaya götürmeye ihtiyaç var. Şuana kadar bu politika da büyük
hatalar yapıldığı çok açıktır. Türkiye'nin şimdi 3,5 milyon bir
göçmeni ağırlamak konumunda kalması, Orta Doğu'nun böylesine bir
yangın yerine dönüşmüş olması, oluk oluk kan akan bir coğrafyaya
dönüşmesi bizim de ne yazık ki bu konuda bu süreç şekillenirken
yapmış olduğumuz hatalarla da ilgilidir. Artık çok karmaşık bir
tablo ortaya çıkmıştır. Bu karmaşık tablo da karmaşıklığa uygun
esnekliği, kıvraklığı, ülke yararına gözetmeyi temel angajmanlardan
uzak durarak ülkesini önceleyen bir anlaşmayı esas alan bir
yaklaşıma ihtiyaç var. Kaygıyla, tedirginlikle
izliyorum."
"TABLONUN İÇİNDE PEŞİN BİR REÇETE SÖYLEMEDEN TEDİRGİNLİKLE,
YÜREĞİM AĞZIMDA AMA SOĞUKKANLILIKLA İZLEMEYE
ÇALIŞIYORUM"
Katar ile ilgili yaklaşımda peşin karalamanın içine girmemeye
gayret ettiğini dile getiren Baykal, konuşmasını şöyle
tamamladı:
"Durumun karmaşıklığını anlıyorum. Şimdi süratle şekillenen
bir tablo var. Bu tablonun içinde ben peşin bir reçete söylemeden
tedirginlikle, kaygıyla, yüreğim ağzımda ama soğukkanlılıkla
izlemeye çalışıyorum. Bu dönemi yönetmeye çalışan arkadaşlara
başarılar dilerim. Allah güç kuvvet versin. Dikkatli olsunlar.
Bugüne kadar yaptıkları hataları sakın ha bundan sonra devam
ettirmesinler. Boş sözlerle, gerçekçi olmayan hedeflere yönelerek
bizim çıkarımıza olmayan rollere kalkışarak Orta Doğu'da bir
noktaya ulaşmak mümkün değildir. Türkiye'yi gözetmeliyiz,
Türkiye'nin istikrarını gözetmeliyiz. Bunu gözetirken de anlamaya
çalıştığım nokta bu kargaşa içinde eli kolu bağlı, tamamen uzaktan
seyirci konumunda olmalıyız teklifini yapmıyorum. Şartların
gerektirdiği inisiyatifleri elbette almalıyız. Bölgeyi ve kendimizi
saydıracak, taleplerimizi dikkate alınmasını zorunlu kılacak
tavırları sürdürebilmeliyiz. Şekillenen bir tablo, dikkatle
izliyoruz. Hayırlı olsun" dedi.
CHP Antalya Milletvekili ve CHP Eski Genel Başkanı Deniz Baykal,
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'ne katılmak üzere 12.25 uçağıyla
Fransa'nın Strasbourg kentine gidecek.
(Adem Akalan - Harun Erdoğdu/İHA)