Bakan Zeybekçi Türk sinemasının gelişimini değerlendirdi
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Türk film sektörünün son dönemdeki yükselişine dikkat çekerek, "Bugün Dubai'de, Bakü'de, Ürdün'de, Amman'da, Cezayir'de, Tunus'ta dolaştığımız zaman, Türk film sanatının, Türk modasının etkin olmaya başladığını görüyoruz" dedi.
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Türk film sektörünün son
dönemdeki yükselişine dikkat çekerek, "Bugün Dubai'de,
Bakü'de, Ürdün'de, Amman'da, Cezayir'de, Tunus'ta dolaştığımız
zaman, Türk film sanatının, Türk modasının etkin olmaya başladığını
görüyoruz" dedi.
Bakan Zeybekci, Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) bugün
InterContinental'de düzenlediği ve Lost dizisinin Amerikalı
yönetmeni Bobby Roth'un da konuk olduğu "Dünya Sinema ve TV
Endüstrisinde Yükselen Değer Türkiye" konulu panele
katıldı. Çok sayıda yapımcı ve yönetmen ile sektör temsilcisinin
katıldığı panelde konuşan Ekonomi Bakanı, Midnight Express (Gece
Yarısı Ekspresi) filminin dünyada Türkiye hakkında oluşturduğu kötü
imajı hatırlatarak, "Biz dünyada ne yapıyoruz. Türkiye'nin
o benim seyrettiğim Midnight Expressi'ndeki algıyı yıkmakla ilgili
ne yaptık bugüne kadar, ne yapıyoruz. Devlet olarak biz ne
yapıyoruz diye sorduğumuzda; evet devlet olarak biz de güzel şeyler
yapıyoruz; ama yeterli değil. Bizim film ve dizi sektörüne hangi
imkanları sağladığımızı maalesef anlatamıyoruz" şeklinde
konuştu.
Türkiye'nin, fason bir üretici olarak yaşamaya çalışan ve bu
süreçte de dünyadaki gelişmeye ve büyümeye bu hızlı süreçte adapte
olamaya çalışan bir ülke olduğunu kaydeden Zeybekçi, sözlerini
şöyle sürdürdü: "Biz dünyada enerji ve ham madde
kaynaklarının başkalarının kontrol ettiği ve belirlediği tüketim
alışkanlıklarını başkalarının belirlediği tüketim ağlarında
başkalarının kontrol ettiği dünyada fason bir üretici olarak
yaşamaya çalışan ve bu süreçte de dünyadaki gelişmeyi dünyadaki
büyümeyi dünyadaki kalkınmayı dünyanın bu hızlı sürecine de bir
şekilde adapte olamaya çalışan bir yerinden monte olmaya çalışan
ülkeyiz biz. Diğer taraftan da dünyada başka bir gayret var. Bu da
bugünkü konumuz tüketim alışkanlıklarını belirlemek, insanları
yönlendirmek, insanların algılarını kontrol etmek. İnsanların hangi
marka kahveyi içeceğini, hangi müziği seveceği, hangi tarz
giyinmeye artık başlayacağı, saatlerinin nasıl olacağı ve
çocuklarının oyuncaklarının nasıl olacağı, çocuklarının veya
kendilerinin çarşaflarının vaya evteks ürünlerinin üzerindeki
resimlerinin ve kahramanlarının ne olacağı, çocukların gençlerin ve
insanların hangi starlara ve yıldızlara hayran olacağı, insanların
hangi ülkelerde tatil yapacağı, o tatillerde neyi kullanacağı ve
nasıl bir tatil şeklini tercih edeceği, hangi coğrafyalara gideceği
bunların hepsi artık algı operasyonuyla yapılıyor."
"BÜTÜN İMKANLARIMIZLA VERDİĞİMİZ DESTEĞİ, 10, 20, 30 KATINA
ÇIKARACAĞIZ"
Türk sinema ve film sektörünün genişleyen yelpazesine de değinen
Ekonomi Bakanı Zeybekçi, "Bugün Dubai'de, Bakü'de,
Ürdün'de, Amman'da, Cezayir'de, Tunus'ta dolaştığımız zaman, Türk
film sanatının, Türk modasının, Türk müziğinin, Türk tarzının, Türk
modasının artık etkin olmaya başladığını büyük bir sevinçle
görüyoruz. Bu şehirlerde ben şunu gördüm Dubai'de, ki; cadde
kenarlarındaki devasa billboardlarda gördüğüm manzara beni çok
sevindirdi. Türk dizileri, Türk filmleri, Türk starları boy boy
orijinal kıyafetleriyle oradaydı ve o an gördüğümde çok iyi bir
fikir geldi. Dedim ki biz ne yapıyoruz. Ondan itibaren başladık
çalışmaya. İhracatçılar Meclisi'miz de çalışmaya başladı. Biz ne
yapıyoruz. Bizim için çok avantajlı bir alan olan kültür
coğrafyamızda biz ne yapıyoruz. Biz dünyada ne yapıyoruz.
Türkiye'nin o benim seyrettiğim Midnight Express'indeki algıyı
yıkmakla ilgili ne yaptık bugüne kadar, ne yapıyoruz. Devlet olarak
biz ne yapıyoruz diye sorduğumuzda. Evet devlet olarak biz de güzel
şeyler yapıyoruz ama yeterli değil. Bir desteklerimizi iyi
anlatamıyoruz. Bizim film ve dizi sektörüne hangi imkanları
sağladığımızı maalesef anlatamıyoruz. O yüzden ben hükümet olarak,
Ekonomi Bakanı olarak, bu toplantıdan sonra sizlerle bir araya
gelip, birlikte ne yapabiliriz, bu özelliklerimizi dünyaya taşımak
için en etkili aygıt olan, en etkili yöntem olan bu sanat dalıyla,
film sanatıyla nasıl acaba biz dünyaya gidebiliriz. Bu çok önemli
bir konu. Biz bütün imkanlarımızla şu anda verdiğimiz desteği 10
katına çıkararak, 20 katına çıkararak, 30 katına çıkararak biz
varız" şeklinde konuştu.
(İHA)