Bakan Akar’dan yeni askerlik sistemi açıklaması
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, yeni askerlik sistemin kanunlaşmasıyla silah altındaki askerlerin terhis olup olmayacağına yönelik soruya "Olabilir" yanıtını vererek, sistemin hemen uygulamaya girip girmeyeceğine ilişkin, "Bunun kararını tabii Cumhurbaşkanımız ve Meclis verecek. Biz TSK olarak bu kanunun yayımlandığından itibaren yürürlüğe girmesiyle birlikte çıkabilecek sorunlara karşı...
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, yeni askerlik sistemin
kanunlaşmasıyla silah altındaki askerlerin terhis olup olmayacağına
yönelik soruya "Olabilir" yanıtını vererek,
sistemin hemen uygulamaya girip girmeyeceğine ilişkin,
"Bunun kararını tabii Cumhurbaşkanımız ve Meclis verecek.
Biz TSK olarak bu kanunun yayımlandığından itibaren yürürlüğe
girmesiyle birlikte çıkabilecek sorunlara karşı tedbirlerimizi
almaya çalışıyoruz" dedi.
Akar, yazılı ve görsel basının Ankara temsilcileri ile Milli
Savunma Bakanlığı'nda düzenlenen iftarda bir araya geldi.
Yeni askerlik sistemini detaylarını paylaşan Bakan Akar,
"Askerlik sistemi ile ilgili 1927'den beri devam eden
yasalarımız var. Değişen zaman, ihtiyaç ve imkanlar gibi etkenleri
de dikkate alarak Sayın Cumhurbaşkanımızın da direktifleri
doğrultusunda, öncelikle Türk Silahlı Kuvvetlerinin etkinliğini,
caydırıcılığını, saygınlığını tam olarak temin edelim, burada
herhangi bir hata, eksiklik, yanlışlık olmasın diğer taraftan da
sistem öngörülebilir olsun şeklindeki yaklaşımla bu sistemi
kurgulamaya çalıştık" şeklinde konuştu.
Bakan Akar, yeni askerlik sisteminin TSK'nın ihtiyacının
karşılanması başta olmak üzere öngörülebilir, süreklilik, eğitim,
mesleki ve sosyal gelişim ihtiyaçlarıyla eğitimli insan kaynağının
etkin ve verimli kullanılmasını gibi özelliklere sahip olduğunu
belirterek, "Bu çerçevede hazırlanan kanun teklifinin
yasalaşmasıyla 1111 Sayılı Askerlik Kanunu ile 1076 Sayılı Yedek
Subaylar ve Yedek Askeri Memurlar Kanunu kaldırılacak"
ifadesini kullandı.
Akar, bununla ilgili diğer yasal düzenlemelerin de yeni çalışmayla
birleşeceğini kaydederek, "Yeni askerlik sistemi
göründüğünden çok daha büyük bir olay. Bunu inşallah kazasız,
belasız tamamlayacağız. Burada önemli bir değişim, dönüşüm, gelişme
içindeyiz. Ülkemiz, milletimiz için en istenilen çözümü yapmaya
gayret gösterdik. İnşallah bu da bu şekliyle gerçekleşmiş
olacak" diye konuştu.
Yeni sisteme yönelik çalışmaların Aile, Çalışma ve Sosyal
Hizmetler, Hazine ve Maliye, İçişleri, Milli Eğitim, Sağlık, Tarım
ve Orman Bakanlıkları ve YÖK başta olmak üzere, diğer ilgili kurum
ve kuruluşlarla koordinasyon içinde gerçekleştirildiğini belirten
Bakan Akar, "Olabildiğince ayakları yere sağlam basan,
duygusallıktan uzak, tamamen objektif kriterlere bağlı,
sürdürülebilir, öngörülebilir bir sistem olması noktasında gayret
gösterdik" şeklinde konuştu.
Silah altına alınabilecek durumda şu anda 2 milyon 200 bin
yükümlünün olduğunu vurgulayan Bakan Akar, "Bunlardan silah
altına alınamayan yükümlülerin en büyük bölümünü 1 milyon 600 bin
ile öğrenim nedeniyle erteleyenler oluşturuyor. Lisede,
üniversitede, lisansüstü eğitimde olup da askerliğini erteleyenler
gayet normal. Fakat bunun yanı sıra askere gitmeyi geciktirip
bedelli askerliği beklemek için çeşitli yol ve yöntemlerle
üniversite veya lisansüstü eğitimi yapmak gibi çalışmalara giren
gençlerin olduğunu hepimiz biliyoruz." ifadelerini
kullandı.
Mevcut sisteme göre meslek yüksek okulu mezunlarının yedek subay
olamadığını ve kısa dönem askerlikten yararlanamadığını hatırlatan
Akar, "Sırf bunlardan yararlanabilmek için kendi mesleğini
bırakıyor, üniversiteye gidiyor, oradan dört yıllık diploma almaya
çalışıyorlar. Bu da ilave güç kaybına neden oluyor"
dedi.
Mevcut sistemde her sene yaklaşık 700 bin gencin 20 yaşını
doldurarak askerliğe elverişli hale geldiğini dile getiren Bakan
Akar, "Bizim normal olarak askere alabileceğimiz sayı ise
400 - 420 bin arasında. Burada kalan yaklaşık 280 bin gencimizin
durumu ne olacak? Burada birikim oluyor" diye sordu.
Bedelli askerlikle ilgili yapılan projeksiyonlara ilişkin de bilgi
veren Bakan Akar, "Biz '15 bin lira' dersek ne olabilir,
'30 bin lira' dersek ne olabilir, '50 bin lira' dersek ne olabilir
diye tek tek çalıştık. Hem Silahlı Kuvvetlerin hem gençlerin
ihtiyacını karşılamak bakamından en optimal çözümün 30 bin lira
civarında olması gerektiği ortaya çıktı" diye konuştu.
BİR AY TEMEL ASKERLİK EĞİTİMİ
Yeni askerlik sisteminde yükümlü kaynağının "yükümlü
erbaş/er", "yedek astsubay" ve
"yedek subay" olarak sınıflandırılabileceğini
ifade eden Akar, bunların yanı sıra bedelli ve dövizli askerlik
uygulamalarının da yer alacağını söyledi.
Akar, askerliğe başvuranların bir kısmının bedelli, bir kısmının
dövizli yapacağını diğerlerinin de "yükümlü
erbaş/er", "yedek astsubay" ve
"yedek subay" olacağını belirterek,
"Yapılan hesaplamalar sonucu bir yılda 145 bin kişinin
bedelli askerlik yapabilmesi mümkün. 145 binden fazla bedelli
başvurusu olursa durum ne olacak? Milli Savunma Bakanlığı Askeralma
Genel Müdürlüğünde öğretmenlerimizde, doktorlarımızda olduğu gibi
kura olacak. Kuranın şekli yapılan tecrübelerden istifade edilerek
belirlenecek" diye konuştu.
Bakan Akar, yeni sistemin lise ve altı mezunlarının yanı sıra
lisans, lisansüstü ve meslek yüksek okulu mezunlarından isteyenlere
de ihtiyaçlar kapsamında askerlik görevini er olarak yapabilme
imkanı tanıdığına dikkat çekerek Akar, şöyle devam etti:
"Bu gençlerimiz gelecek, bedelli isteyenler dahil, bir ay
temel askerlik eğitimi yapacaklar. Millet olmanın, asker olmanın
gereği burada bir aylık eğitimi alacaklar. Bu program üzerinde
önemle duruyoruz. Gençlerimizin hem günlük hayatına hem de gelecek
hayatlarına etki edecek bilgileri içerecek bir eğitim vermeye
çalışacağız. Bu bir aylık eğitim süresince buraya gelen gençlerimiz
her zaman olduğu gibi cüzi miktarda harçlık alacaklar. Bir aylık
eğitimin ardından bedelli askerlik yapanlar ayrılacak ve
faaliyetleri tamamlanacak. Kıtalara gidenler ise 5 ay daha görev
yapacaklar. Temel askerlik eğitimi ile 6 ay bittikten sonra ihtiyaç
ve isteğin yanı sıra kadroya göre buradakilere 'İkinci bir altı ay
er olarak maaşlı görev yapmak istiyor musun' diyeceğiz. 'Evet'
demesi için bazı imkan ve fırsatlar da vereceğiz. Bu dönemdeki
aylık harçlık 2 bin lira civarında bir para olacak. Mehmetçik 6 ay
daha burada görevini yapacak. Bunu yapmamız lazım çünkü 6 aya
indirdiğimiz zaman kadrolarımız boşalacak. Öyle olmaması için
varsayımımız buradaki erlerimizin en az yarısının, üçte birinin
kalması esasına dayalı. Onların kalabilmesi için harçlık adı
altında maaş veriyoruz ayrıca hizmet borçlanması, muhtaç asker
ailelerine yardım, deniz ve şehir içi toplu ulaşımdan ücretsiz
yararlanma, müzelerin ücretsiz ziyareti gibi imkanlar sağlanacak.
Askerlik bittikten sonra da TSK'ya personel temininde öncelik
kazanacaklar ve TOKİ'de önceliğe hak kazanacaklar. 6 aylık
askerliği er olarak yaptıktan sonra 6 ay daha maaşlı askerlik
yapanlara bu sürenin sonunda yeniden 'Kalmak ister misiniz' diye
soruyoruz. Eğer ihtiyaç, istek, performans değerlendirmesine göre
söz konusu Mehmetçik yeterli performansı, yeterli kriterleri
sağlayabiliyorsa sözleşmeli erbaş ve er veya uzman erbaş olarak
Türk Silahlı Kuvvetlerine katılacak ve sözleşme yapılacak. Bu
sözleşmesinin sonunda maaş, OYAK, lojman, sağlık ve sosyal güvence
ile ilgili bir takım haklardan yararlanabilecek. Bu gençler okul,
bedeni performans, sicil gibi gerekli kriterleri sağlarsa belli bir
kontenjan dahilinde bir sınavı müteakip astsubay olabilecekler.
Astsubaylıktan belli bir süre geçtikten sonra belirlenen kriterleri
sağlayanlar da subay olabilecek. Er olarak başlayacak, subay olacak
belki de general olacak."
YEDEK SUBAYLIK
Bedelli ve dövizli askerlikten sağlanacak gelirle yükümlü erbaş ve
erlerin maaşları ile diğer giderlerin karşılanabileceğini ifade
eden Akar, "Bütçeye herhangi bir yük teşkil etmeden bu
sistemin kendi içinde dönmesini amaçlıyoruz" dedi.
Yeni sistemle birlikte çok önemli olarak nitelendirdiği
"yedek astsubaylık" uygulamasının da hayata
geçirileceğini açıklayan Bakan Akar, şunları dedi:
"Yedek astsubaylıkla, meslek yüksek okulunu bitirdikten
sonra herhangi bir şekilde zorlamayla 4 yıllık okul bitirmenize
gerek yok diyoruz. Mesleğinizi seviyorsanız bunu yapın, askerlikten
dolayı bunu değiştirmeye kalkmayın, böylece ara personel konusunda
da sıkıntı oluşmasın istiyoruz. Yedek astsubaylığa kontenjanların
uygun olması ve istemeleri durumunda lisans ve lisans üstü
mezunları da başvurabilecek. Buraya geldiklerinde iki aylık temel
ve sınıf eğitiminin ardından maaşlı olarak 10 ay faaliyetlerini
yapacak. Toplamda 12 ayın bitirilmesinin ardından gençler isterse
terhis olabilecek. İstek, ihtiyaç ve kadroya göre kendilerine
'Kalmak ister misiniz' diye soracağız. Kalmak isteyenler astsubay
olarak devam edecek. Yine astsubaylığa müteakip istenilen
kriterleri karşıladıkları takdirde subaylığa
geçebilecek."
PEŞİN ÖDENECEK
Akar, yedek subaylık sisteminin de devam edeceğini belirterek,
"Bedelli askerlik konusunda, 40 bin gösterge asteğmen
maaşına tekabül ediyor, asteğmen maaşı da bugün itibarıyla aşağı
yukarı 5 bin küsür lira. Dolayısıyla 6 aylık asteğmen maaşından
bahsediyoruz. Bedelli 30 bin lira, dövizle askerlik ise bunun avro
karşılığı olacak" diye konuştu.
Bedelli askerlik bedelinin 30 bin lira olarak sabit kalıp
kalmayacağı sorulan Akar, "Aynı kalmayacak. 40 bin gösterge
diyoruz, asteğmenin maaşı her yıla göre değişiyor" diye
cevap verdi.
Yeni sistemin gündeme getirilmesinin ardından tek eleştirinin
"30 bin liranın fazla olduğu" yönünde geldiğini
aktaran Bakan Akar, "Yaptığımız objektif çalışmalarda,
projeksiyonlarda bunun normal olduğunu değerlendiriyoruz. Bu
sistemin karşılanması için bizim buna ihtiyacımız var. Diğer türlü
sistem kendi kendini karşılayamıyor, desteklemiyor. Ayrıca bu
miktar bir seferde, peşin olarak verecekler" diye
konuştu.
Geçmiş dönemdeki bedelli askerlik uygulamalarının ücretlerini de
hatırlatan Bakan Akar şunları dedi: "1987 yılında 2 bin 900
dolar, 1992'de 3 bin 200 dolar, 1999'da 8 bin 100 dolar, 2012'de 16
bin dolar, 2014'te 8 bin 300 dolar ve 2018'de 2 bin 860 dolar yani
15 bin lira. O günün şartlarına göre yapılan değerlendirmeler var.
Bu her seferinde tartışma konusu olmasın ve öngörülebilirlikten
dolayı herkes bilsin ki 'Ben bedelliden yararlanmak istersem 30 bin
lira civarında para vermem gerek."
"En kısa zamanda bitireceğiz"
Sözleşmeli erbaş ve er olan bir gencin ne kadar sürede subay
olabileceğine yönelik soru üzerine Akar, "Burada kriterler
var. Kişilere bağlı. Sözleşmeli erbaş veya er olan birinin astsubay
olabilmesi için yüksek okul bitirmesi lazım. Onu, istenilen
performansı gerçekleştirecek, rütbe bekleme süresini tamamlayacak
dolasıyla hesabı yapıldığında en geç 10 sene içinde subay
olabilecek" yanıtını verdi. Akar, "İster uzman,
ister astsubay olsun okulunu bitirme, sınavlara girme imkanları
vereceğiz" dedi.
Sistemin kanunlaşmasıyla beraber silah altındaki askerlerin terhis
olup olmayacağı sorulan Bakan Akar, "Olabilir"
yanıtını verdi. Akar, sistemin hemen uygulamaya girip girmeyeceği
sorusunu da "Bunun kararını tabii Cumhurbaşkanımız ve
Meclis verecek. Biz TSK olarak bu kanunun yayımlandığından itibaren
yürürlüğe girmesiyle birlikte çıkabilecek sorunlara karşı
tedbirlerimizi almaya çalışıyoruz" diye konuştu.
Yeni sistemin ne zaman hayata geçirileceğine yönelik soru üzerine
Bakan Akar, "En kısa zamanda bitireceğiz"
karşılığını verdi. "Ramazan bayramından önce yeni sistem
yasalaşır mı" sorusu üzerine "Çıkar
inşallah" dedi.
Askerlik süresine yönelik soru üzerine Bakan Akar, "Herkes
için 6 ay yapma şansı var" dedi.
ERTELEME YAŞ SINIRI
Eskiden gençlerin bedelli askerlik çıkar umuduyla okullarını
uzattıklarına dikkati çeken Bakan Akar, "Lisede 29 olan
erteleme yaş sınırını 22'ye indiriyoruz, Meslek liselerine artı 3
sene daha ekliyoruz 25 yaşına kadar devam etme şansı veriyoruz.
Meslek yüksek okulları ve lisans 28, lisansüstü 32, doktora 35, tıp
35, sporcu 35 yaş oluyor. Bunları aşağı çekerek lüzumsuz
beklemeleri, tıkanıklıkları ve insanların bir an önce bu işi
bitirerek işlerini güçlerini yapmalarını sağlamayı hedefliyoruz
" ifadesini kullandı.
Bakan Akar, yeni askerlik sistemindeki özel düzenlemelere ilişkin
ise şu bilgileri verdi:
"Özellikle doğuda, güneydoğuda, Suriye'nin kuzeyinde,
Irak'ın kuzeyindeki görev yapan birliklerimizde bizim doktor
ihtiyacımız var. Bu konuda Sağlık Bakanlığımızla çalışarak askerlik
hizmetini yedek subay olarak yapan doktorlar, devlet hizmet
yükümlülüğünü tamamlamış olacak. Dolayısıyla bu bize büyük bir
avantaj sağlayacak. Doğudaki, güneydoğudaki ve sınır ötesindeki
birliklerimizin de doktor ihtiyacını bu şekilde azami düzeyde
karşılayacağımızı değerlendiriyoruz. Bunun TSK açısından hakikaten
günümüzün gelişen ve değişen muharebe, operasyon şartlarına,
ihtiyaçlarına cevap verdiğine inanıyoruz. Profesyonelleşme
dediğimiz dengeyi sağladığını değerlendiriyoruz. Bir aylık eğitimin
gerçekten önemi var. Askerlik iyi yapılır, planlanır bölük, tabur,
tugay komutanı işine sahip çıkarsa gerçekten bir şeyler veriyor.
Buna ilaveten üniversitelerle konuşarak oradaki programı daha etkin
hale getirmeye çalışıyoruz. Sonuç olarak askerlik kısalıyor ve
eşitleniyor. Yedek subay ve yedek astsubaylığı saymayın o ayrı bir
konu. Normal olarak herkesin yükümlü olarak gördüğü şey 12 aydan 6
ay iniyor. Bu konuda da bizim TSK mensuplarının çok büyük
fedakarlığı var. Yeni sistemle vatandaşa çeşitli seçenekler
sunuluyor. İster yedek subay, ister yedek astsubay isterse
sözleşmeli erbaş, er veya uzman erbaş olarak görev yapanlara maddi
olarak kendisinin, ailesinin ihtiyacını bir nebze de olsa karşılama
imkanı veriyor."
Akar, yeni sistemin TSK açısından harbin değişen doğasına uyum
sağlanması, profesyonel/yükümlü askerlik dengesinin temin edilmesi,
tüm vatandaşlar tarafından genel askeri eğitimin alınmasının
sağlayacağı getiriler, TSK'nın tarihsel vasfı olan halkın farklı
kesimlerinden oluşmasının devam edecek olması, operasyonel
kapasitenin artması ve caydırıcılığa katkı sağlanması, yedek
astsubaylık sistemi ile insan kaynaklarının etkin kullanımı ve
bedelli geliriyle TSK ihtiyaçlarının karşılanması hususlarının
önemli faydalar sağlayacağı; genel kamusal faydalar açısından ise
askerliğin kısalması ve eşitlenmesinin getirdiği avantajlar,
vatandaşa sunulan opsiyonların artması, fırsat eşitliğinin
sağlanması, TSK'da istihdam imkanlarının artırılması, öğrenim hakkı
güvencesinin temin edilmesi, askerliğin sosyal yardımlarla
ödüllendirilmesi, planlanabilir/öngörülebilir bir sistem ile insan
kaynakları israfının engellenmesi gibi faydalarının olacağını da
kaydetti.
(İHA)