Bahçeli’den Başika açıklaması
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "TSK'nın Irak'ın Başika Kampında bulunması meşru olduğu kadar ülke ve bölge güvenliği açısından da zorunluluktur" dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli,
"TSK'nın Irak'ın Başika Kampında bulunması meşru olduğu
kadar ülke ve bölge güvenliği açısından da zorunluluktur"
dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ilçe kongrelerinin başlaması
münasebetiyle parti teşkilatlarına genelge gönderdi. Bahçeli,
genelgede, ülkemizin tarihi bir dönemeçten geçtiğini, tehditlerin
yoğunluğunda sıra dışı artışlar yaşandığını hem kabul hem de itiraf
etmek durumunda olduklarını belirterek, "Yine kabul edelim
ki milli birlik ve bekamız yakın markaja alınmakla kalmayıp
taarruza uğramaktadır. Toplumsal huzur ve dirliğimiz taciz, tariz
ve tahrik kıskacındadır. 15 Temmuz FETÖ darbe teşebbüsüyle birlikte
riskler yaygınlaşmış, belirsizlikler fazlalaşmış, gelecek planları
ertelenerek askıya alınmıştır. Şu anda Milli Mücadele yıllarından
daha ağır şartlar hüküm sürmekte, günden güne hakimiyet alanını
genişletmektedir. Türk milletine diz çöktürmek emelinde olan,
bağımsızlığına zincir vurmak amacıyla yanıp tutuşan azılı suç
örgütleri, terör çeteleri, melun ve muhasım güçler peş peşe saldırı
kuyruğuna girmişlerdir" ifadelerini kullandı.
Türkiye vahim bir darboğaza düştüğünü ve içinden çıkılması zaman
alacak husumet fırtınasına tutulduğunu anlatan Bahçeli,
"Kritik ve stratejik sorunlar vatanımızı kuşatmış,
insanımızı bunaltmış, umutları karartmıştır. Maalesef gelişmeler
kahredici boyutlardadır. Özellikle FETÖ, ihanet ikizi PKK'yla
birlikte eşzamanlı, birbirini tamamlar ve takviye eder şekilde
Türkiye'ye tuzak kurmuş, şiddet ve dehşet sarmalına çekmiştir.
Terör örgütleri koordineli şekilde milletimizden ve devletimizden
intikam alma yarışına girmişler, tüm imkanlarını kullanarak milli
ve manevi değerlerimize savaş açmışlardır. En son olarak, 6 Ekim'de
İstanbul Yenibosna'da vuku bulan menfur saldırı, bugün ise Ankara
Haymana yolu civarında bombalı araçla eylem hazırlığındaki iki
teröristin bedenlerini patlatması nasıl bir felaketle karşı karşıya
olduğumuzu tekrar gözler önüne sermiştir. Nitekim muhatap olduğumuz
düşmanlık, maruz kaldığımız nefret salgını devasa boyutlara
ulaşmıştır. Türkiye çok bilinmeyenli, çok aktörlü, çok tehlikeli
bir sürecin olumsuz tüm gelişmelerine mahkum edilmiştir"
açıklamalarında bulundu.
"PENSİLVANYA'DAN YAĞDIRILAN ÖLÜM VE YIKIM EMİRLERİYLE
ANKARA'NIN DÜŞÜRÜLMESİ, TÜRKİYE'NİN İMHASI
KURGULANMIŞTIR"
"Ülkemiz 15 Temmuz FETÖ darbe kalkışmasının sonuç ve
sarsıntılarıyla büsbütün meşgul oluyorken; PKK ve IŞİD gibi kiralık
cinayet örgütleri suikast ve sabotajlarını aralıksız
sürdürmektedir" diyen Bahçeli şunları kaydetti:
"Terörizmin ahlaksız, kural, insaf ve vicdan tanımayan
vahşi yüzüne milletimiz acı verici şekilde defalarca şahit
olmaktadır. Bölücü caniler, din ve diyaneti kılıf yapan katiller,
hepsinden önemlisi de bunlara kol-kanat geren sözde dost görümlü
hasım ülkeler, Türkiye'nin kuyusunu kazmak için her fırsattan
istifade etme hevesindedir. Türklüğe karşı yeni bir haçlı
operasyonu tertip edilmiş, silahlanan, bombaları kuşanan insan
kasapları devreye girmişlerdir. FETÖ, IŞİD, PKK, PYD-YPG, DHKP-C
isimli Türk ve Türkiye düşmanı örgütler aynı kirli ve karanlık
merkezlerden yönlendirilip kontrol edilirken, hem Ortadoğu'nun hem
de Türkiye'nin parçalanarak yeniden dizayn projesinde maşa işlevi
görmektedirler. Emperyalizm coğrafyamızdaki tüm hesaplarını asırlık
çıkarları doğrultusunda güncellemiştir. 15 Temmuz'da Türkiye'nin iç
savaşa savrulması, ardından içine doğru kıvrılarak çökmesi net
olarak planlanmıştır. 15 Temmuz'da kardeşin kardeşe kast etmesinin
iklim ve vasatı oluşturulmak istenmiştir. Pensilvanya'dan
yağdırılan ölüm ve yıkım emirleriyle Ankara'nın düşürülmesi,
Türkiye'nin imhası kurgulanmıştır. Hizmet ve himmet şifreleriyle
Türk devletinin hücrelerine kadar sızıp işgal hareketi başlatan
FETÖ, bugüne kadar Türkiye'yi uçurumdan aşağı itmek ve yok etmek
için adice, alçakça faaliyette bulunmuştur ve bunu yıllar içinde
sayısız işbirlikçinin katılımıyla yapmıştır. Türk devleti
kaybettiği denge ve düzene mutlaka kavuşmalı, bu nedenle meşru
müdafaa ve refleksini hukuk sınırları içerisinde kalarak sonuna
kadar göstermelidir. Türkiye baştan ayağa temizlenmelidir.
Teröristler saklandıkları her delikten çıkarılıp adalete teslim
edilmelidir. Hainler yaptıklarının bedeli misliyle ödemelidir.
Devlet ebed müddet anlayış ve kavrayışıyla zulme ortak olan,
hıyanete destek veren, çanak tutan, kıyısından köşesinden içinde
bulunan kim varsa hak ettiği cezaya çarptırılmalıdır. Bu
yapılıyorken mağduriyetlerin önü de alınmalı, suçsuz ve günahsız
insanlarımızın hak ve hukuklarına azami saygı
gösterilmelidir."
"TSK'NIN IRAK'IN BAŞİKA KAMPINDA BULUNMASI MEŞRU OLDUĞU
KADAR ÜLKE VE BÖLGE GÜVENLİĞİ AÇISINDAN DA
ZORUNLULUKTUR"
Türkiye'nin sınır güvenliğini ve milli varlığını koruma ve kollama
görevini ne pahasına olursa olsun yerine getirme mecburiyetinde
olduğunu kaydeden Bahçeli, "Bu maksatla kahraman Türk
Silahlı Kuvvetlerinin terörizmle mücadele etmek için komşu
coğrafyalardaki mevcudiyetinden rahatsızlık duyulması en hafif
tabirle pervasızlık ve art niyetliliktir. Ülkemize doğrudan tehdit
doğuran sınırlarımıza yakın veya mücavir bölgelerde uluslararası
hukuktan kaynaklanan haklarımızı kullanmamız hiçbir ülkenin zoruna
gitmemelidir. Bu itibarla TSK'nın Irak'ın Başika Kampında bulunması
meşru olduğu kadar ülke ve bölge güvenliği açısından da
zorunluluktur. Komşu ülke Irak'ın, topraklarında terör örgütleri
cirit atıp birçok ülkenin askeri varlığı konuşlanmışken, Türkiye'ye
işgalci muamelesi yapması, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne
müracaatta bulunması tek kelimeyle hezeyan ve akıl tutulmasıdır.
ABD'nin ikircikli ve sarsak tutumu ise bir başka açmaz, bir diğer
izah ve kabulü mümkün olmayan sorundur. Türkiye Cumhuriyeti sınır
ötesinden kaynaklanan her türlü mütecaviz saldırı ve şirret
hesaplara karşı gereken tedbirleri yerinde ve zamanında almakla
mükelleftir. Bundan gocunan ülkelerin öncelikle kendi niyet ve
politikalarını gözden geçirmeleri, insanlığın ve tarihin doğru
yerinde durmaları şarttır. Milliyetçi Hareket Partisi Türkiye'nin
tarihi hak ve çıkarlarını zedelemek, zayıf düşürmek, tartışmaya
açmak isteyen iç ve dış odakların tam karşı cephesindedir. Bu
duruşumuz asla bozulmayacaktır. Çünkü Milliyetçi Hareket Partisi
gerçek manada millidir, ahlaklıdır, tutarlıdır, sevdalısı olduğu
vatanı ve milleti için her fedakarlığı yapmaya hazırdır. ‘Önce
ülkem ve milletim, sonra partim ve ben' ilkemizin gayesi de buna
hizmettir. Partimiz demokrasinin erdemlerine bağlanmış, milletinin
kararlarına güvenmiş, Türkiye'nin küresel ve bölgesel zeminde lider
ve süper güce ulaşmış bir ülke olacağına inanmış milliyetçi ruh,
milli ve imanlı iradedir. Bizim yegane dayanağımız aziz Türk
milletidir. Şu gerçek görülmelidir ki, Milliyetçi Hareket
Partisi'nin belirlediği yüksek ülkülere ulaşması ülkemizin tek
ümidi, tek çıkışıdır. Türkiye'nin arzulanan şekilde derlenip
toparlanmasının tek seçeneği milletimizin tamamına hitap eden,
herkesi bir ve kardeş gören Milliyetçi Hareket Partisi'nin başarı
ve iktidarıdır. Bu nedenle partimiz çok güçlü şekilde Türkiye'nin
yönetimine, milli huzur ve iç barış ortamının teminine taliptir.
Partimizin demokratik süreçleri teker teker aşarak, taze kan
takviyesi yaparak ve yenilenmeyi sağlayarak ülkemizin kaderine yön
vereceğini samimiyetle ifade etmek isterim"
değerlendirmesinde bulundu.
MHP'nin 12. Olağan Büyük Kurultayının 18 Mart 2018'de yapılacağını
anlatan Bahçeli, kurultaya götürecek parti kongre takviminin 9
Ekim'den itibaren işlemeye başladığını kaydederek,
"Milliyetçi Hareket Partisi'nin 47 yıllık birikimi,
asırları aşan fikriyatı, vatan ve millet sevgisiyle yoğrulmuş
siyasi yapısı iktidar olmaya ve Türkiye'nin kötü talihini
değiştirmeye yetecektir" dedi.
GENELGEDE 12 MADDELİK HÜKÜM VAR
Tüm teşkilat yöneticilerinin ve mensuplarının belirtilen genelge
hükümlerine harfiyen dikkat ve riayet etmesini vurgulayan Bahçeli,
partililerin uyması gereken hususları şöyle sıraladı:
"1- Başkanlık Divanımızın 18 Mart 2018 tarihinde almış
olduğu tavsiye kararı, ardından Merkez Yönetim Kurulumuzun 10 Ocak
2016'da bu tavsiye kararı onaylamasıyla 12. Olağan Büyük
Kurultayımızın 18 Mart 2016'da yapılması kararlaştırılmıştır. Yine
Merkez Yönetim Kurulumuzun mezkur tarihte aldığı kararla; büyük
kurultayımıza hazırlık süreci çerçevesinde ilçe kongrelerimiz 9
Ekim 2016'da başlayıp 30 Nisan 2017'de tamamlanacak; il
kongrelerimiz 4 Haziran 2017'de başlayıp 5 Kasım 2017'de
sonuçlandırılacaktır. Tüm teşkilatlarımız kongrelerini bu tarihlere
uygun şekilde planlayacak ve gereğini eksiksiz ifa edecektir.
2- Milliyetçi Hareket Partisi 1 Kasım 2015'den sonra çok şiddetli
ve benzerlerine çok az rastlanmış kara bir dönem yaşamıştır.
Partimizi boyunduruk altına almak, önünü kesmek, sinsi senaryolara
müzahir ve müsait hale getirmek için olağanüstü operasyon süreci
aylarca sürdürülmüştür. Milliyetçi Hareket Partisi üzerinde hesap
yapan çevreler 15 Temmuz'dan sonra geri çekilmiş veya duraksamış
gibi görünseler de, buldukları ilk fırsatta tekrar, bir kez daha
şanslarını deneyeceklerdir. Bu nedenle önümüzdeki ilçe ve il kongre
süreçlerinde partimizin içine sızmaya, tabandan tavana yuvalanmaya
çalışan ve Milliyetçi-Ülkücü Hareketin haysiyet ve hassasiyetlerini
taşımayanlara karşı gereken dikkat ve uyanıklık tam olarak
gösterilecektir. Ve bunların parti yönetimlerine nüfuz etme
mücadelelerine izin verilmeyecektir.
3- İlçe ve il kongrelerinin demokratik teamüller dahilinde,
karşılıklı saygı ve hoşgörü sınırları içerisinde sürdürülmesi ve
rekabete kucak açması için herkes üzerine düşeni yapacak, hizip ve
çatlakların doğmasına, kavga ve huzursuzlukların oluşmasına asla
fırsat verilmeyecektir.
4- Milliyetçi Hareket Partisi'nin büyümesini çekemeyenlerin bitmek
bilmeyen oyunları, millet nezdinde artan itibar ve teveccühünü
kıskananların varlığı her zamankinden çoktur ve bunların yeni
senaryoları beklenmelidir. Sosyal medya ve diğer platformlarda
partimizi ve yöneticilerini hedef alan karalama kampanyalarına,
iftira ve asılsız haberlere kulak asılmayacak, hatta konuyla ilgili
hukuki yollara anında başvurulacaktır.
5- Kongrelerimizde FETÖ ve diğer suç örgütleriyle herhangi bir
irtibatı, iltisakı ve illiyet bağı tespit edilenler kesinlikle
ayıklanacak, partimizle ilişikleri kesilecektir.
6- Akıl, sabır, sağduyu ve büyük bir metanetle üzerimizde hesap
yapanların oyunları boşa çıkarılacak, teşkilatlarımıza ve kongre
salonlarına girenler ve çıkanlar takip edilecek, şüpheli simalarla
ilgili vakit kaybetmeksizin güvenlik güçleri bilgilendirilecek,
disiplin ve olgunluk içinde demokrasi şölenimizin icra edilmesi
sağlanacaktır.
7- Elbette yapılacak kongreler kutlu davamıza gönül vermiş
arkadaşlarımın demokratik bir yarışı olacaktır. Kongrelerin
neticesi ne olursa olsun; küskünlüğe ve gruplaşmalara asla ortam
verilmemesi gerekmektedir. Bizim açımızdan taşınan görevin fazilet
ve sorumluluğu, elden ele değişerek ve pekişerek gelecek nesillere
intikal ettirilecektir.
Kongrelerin demokratik ikliminde öne çıkan değerli dava
arkadaşlarım, kazanan yâda kaybeden tasnifine tevessül etmeden
herkesi kucaklayacak ve hep birlikte Milliyetçi Hareket Partisi'nin
başarısı için çaba göstereceklerdir. Teşkilatta birlik, sahada
birlik, söylemde birlik ve ülküde birlik için herkes üzerine düşen
vazifeyi azami derecede yerine getirecektir.
8- İçinden geçtiğimiz nazik dönemde hiçbir çatışmanın tarafı ve
muhatabı olunmayacak, saldırı ve provokasyonlar karşısında
soğukkanlı ve hukuka bağlı hareket edilecektir.
9- Kongrelerdeki üslubun, kamuya açık olarak dile getirilen
görüşlerin ve yapılan yorumların mutlaka parti politikalarına uygun
olması ve bunun dışına çıkılmamasına özen gösterilecek, önem
verilecektir.
10- Genel Merkez yazılı basın açıklamaları, TBMM Grup Toplantı
konuşmaları, genelgeler, diğer konuşma ve beyanatlar titizlikle
takip edilecek ve siyasi görüşlerin sınırı bu alanlara bağlı
kalacaktır.
11- Partimizi, "12. Olağan Büyük Kurultay"ına
götürecek il ve ilçe kongrelerinde, belirlenmiş görsel ve
söylemlerin dışında herhangi bir propaganda materyali
kullanılmayacaktır.
12- Ülkücü görünerek, kimliğimizi kullanarak bizi zayıflatmaya
çalışan riyakarlara, çıkarcılara ve münafıklara mutlak surette
dikkat edilecek; internet medyası üzerinden; dergi, dernek, vakıf,
oluşum, platform vasıtalarıyla partimizi hedef alan yayınlara geçit
ve ödün verilmeyecektir. İnanıyorum ki, 18 Mart 2018 tarihinde
gerçekleştireceğimiz 12. Olağan Büyük Kurultayı iktidarla
taçlanacaktır.
Vatanımızın her hanesine ulaşarak, her insanıyla buluşarak ve
herkesi eşit ve Cenab-ı Allah'ın bir emaneti görerek tavizsiz
yürüyüşümüzü sürdüreceğiz. Milletin yanından, Hakk'ın yolundan
ayrılmayacağız. Türk milletinin birliğini koruması, çetrefilleşen
ekonomik sorunlarının temelinden halledilmesi, milli mirasın
sahiplenilmesi için Milliyetçi Hareket Partisi büyük bir heves ve
arzuyla tarihi mücadelesine devam edecektir. Engeller ne kadar
fazla olursa olsun, başaracağımızdan ve mutlaka iktidara
ulaşacağımızdan hiç kimse şüphe etmemelidir. Milliyetçi Hareket
Partisi; üzerinde oynanan oyunların farkında ve şuurunda olarak,
kötü niyetlilere, ihanet taraftarlarına, Türk milletini ayırmaya
yeltenen simsarlara hiçbir şart altında müsamaha göstermeyecek ve
kararlı duruşunu sonuna kadar muhafaza edecektir. Bu duygu ve
düşüncelerle tüm teşkilat mensuplarımıza yapacakları çalışmalarında
şimdiden üstün başarılar diliyorum. Kongrelerimizin, demokrasinin
kökleşmesi ve kurumsallaşması için bir vesile olmasını temenni
ediyorum. Unutmayınız ki, Cenab-ı Allah vatan uğruna, millet
yararına yapacağımız gayretleri karşılıksız bırakmayacak ve bizleri
de inşallah mahcup etmeyecektir. Yolunuz, bahtınız ve alınınız açık
olsun. Cenab-ı Allah yar ve yardımcınız olsun".