Bahçeli: Adım Devlet diye ben mi araştırayım
Bahçeli'den Bekir Bozdağ'ın 'herkes FETÖ'cüleri araştırsın' sözüne yanıt geldi: Sahip olduğu delil varsa göndersin, partiden atayım. Adım "Devlet" diye, onu da ben araştırayım?
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "FETÖ'ye karşı herkes kendi
içini temizlesin" diyen Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'a, "MHP'deki
milletvekillerinde toplu iğne başı kadar bulsunlar, yarım saatte
partiden atayım. Adım Devlet diye onu da mı ben araştırayım?"
yanıtını verdi.
Yargı yılı açılışı, YÖK'ün akademik yıl açılışlarını
Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda yapılacak olmasını da değerlendiren
Bahçeli, YÖK'ün açılışına ilişkin kendilerine henüz bir davet
gelmediğini belirtirken, "Ben Saray'ın çok mu meraklısıyım?" diye
sordu.
Cumhuriyet'e konuşan MHP lideri Devlet Bahçeli'nin, gündeme ilişkin
değerlendirmeleri şöyle:
"CİNNET' HALİNE İŞARET EDİYORDU"
İnsanların sokakta olduğu bir saatte ateş açılması bir "cinnet"
haline işaret ediyordu. Böyle bir saatte darbe ile alaşağı etmek
istiyorsanız, bunların mekânları belli, parti binaları belli.
Hiçbir parti binasına taş düşmemiş. Kim varsa sorumlu olan, masum
görünmesine müsaade edilmemesi lazım.
"SARAY'IN ÇOK MU MERAKLISIYIM?"
(Yargı ve akademik yıl açılışların Saray'da yapılması):Yargı
yılının açılışında bize iki davetiye geldi. Biri Rixos Oteli. Biri
Saray'da. Yargının açılışında bulunmak mı önemlidir, onun
yapılacağı yer mi? Bunu Saray'ın bilmem nesinden dolayı farklılığa
düşürmek Türkiye'yi sıkıntıya koyuyor. Benden evvel kim Saray'a
gitmişse, o gün orada yoktu. Ben neden oradaydım? Saray'ın çok mu
meraklısıydım? Bu gibi durumları bazı ortamlarda iyi düşünmek
lazım. Acaba başkanlık sistemine doğru bir kıvrılmanın ön
antrenmanları mı yapılıyor? YÖK'ün akademik yılı açılışının
Saray'da yapılmasına ilişkin bir davetiye de bize gelmedi.
"O GELDİ Mİ BEN KALKARIM"
(Liderler zirvesi): Liderler toplantısında, "Efendim, filan parti
de olması lazım" deniliyor. Ama o parti olmaktan çıkmış, PKK ile iç
içe girmişse, Türkiye'nin bekasına sorun olan bir zihniyetle ben
niye oturacağım? O geldi mi ben kalkarım.
"GİTMİYORSAN DEVLET SENİ GÖTÜRECEK"
(HDP'lilerin zorla ifadeye götürülmesi):Bizi de çağırdılar, biz
gittik. Sen milletvekili değil misin? Senin de dokunulmazlığın
kalkmış, benimki de. Gitmiyorsan, devlet seni götürecek.
"O ZİHNİYETİN FETÖ'DEN FARKI YOK"
(CHP Yenikapı ruhunu bozuyor mu?):Türkiye'nin önceliği artık beka
sorunu olmuştur. Beka sorununu çözebilmek için milli birlik ruhu
gereklidir. Biz AKP ile bu gibi konularda çatışmaya girdik. Kime ne
faydası olacak? Burada MHP'yi haksız yere kimse bilmem neyin
stepnesi, arka tekeri falan zannetmesin. Eğer bu yolu tercih
edenler varsa, o zaman darbe teşebbüsünün sonuç almasından aşırı
derece üzüntü duyup, tekrar onun tazelenmesini isteyen bir zihniyet
vardır. Onun da FETÖ'den farkı yoktur.
"DOSTLUKLAR ERİYOR AMA BİTMİYOR"
(Türkeş'in 15 Temmuz araması üzerine):Eski partilimiz, dava
arkadaşımız Tuğrul (Türkeş) aradı beni. Düşüncemizi almak istiyor.
Biz kendisini merak ettiğimiz gibi o da bizi merak etmiştir. Farklı
siyasi alanlarda olmak, dostlukları eritiyor ama bitirmiyor.
"DELİLİ VARSA GÖNDERSİN PARTİDEN ATARIM, ADIM DEVLET DİYE
ONU DA BEN Mİ ARAŞTIRAYIM?"
(Adalet Bakanı'nın sözleri üzerine):Bizim teşkilat olarak FETÖ ile
ilişkisi vardır diye gönderdiğimiz kimse yok. Yalnız Adalet
Bakanı'nın bir açıklaması vardı. "Herkes temizlesin" diyordu.
Adalet Bakanı içimizdeki FETÖ'cülerle ilgili bir toplu iğne ucu
kadar sahip olduğu delil varsa bana göndersin yarım saatin
içerisinde partiden atayım. Adım "Devlet" diye, onu da ben
araştırayım?
"YÖNTEM SEÇİM OLABİLİR"
(AKP kendisini görmüyor mu?):Kendilerini görüyorlar da yöntem
arıyorlar. Tabii bu yöntem seçim de olabilir. Diyelim ki çok
sayıdan FETÖ'cü milletvekili, bakan veya parti yöneticisi var.
Bunları FETÖ davası kapsamına alıp ayıkladığınız vakit, siyasi
iktidarın 276'nın altına düşmesi hali başka türlü sıkıntılar
yaratır. Böyle bir durum karşısında partiyi tamamen FETÖ'cülükle
suçlayıp, millet huzuruna çıkmak yerine, FETÖ'cülüğü daha ilan
etmeden millet huzuruna çıkıp işte kıştı, yazdı deyip... Hangisini
tercih edeceksiniz?
AFFA YEŞİL IŞIK
(Parti içi muhalefet): Bazı arkadaşlarımız 7 aydan beri MHP'yi çok
aşırı derecede meşgul ettiler. Herhalde onlar da bazı gerçekleri
görmüştür. Nitekim de bazıları gelmektedirler, bazı yanlışlıklar
olduğunu ifade etmektedirler. Artık yapılacak bir şey var, o da
ülkücü iradeye başvurmak. Korsandı, teli tutarak değil de normal
bir sandık içerisinde divan teşekkül etmiş, herkesin konuşma
hakkını aldığı bir ortam olsun. MHP de bunu başaracaktır. 9
Ekim'deki kongre bizim için yeni bir karar değil.
"ECEVİT'İN AĞZINDAN TEK BİR SÖZ DUYMADIM"
(Gülen, Ecevit'i severdi iddiaları):Bülent Ecevit'in ağzından bir
tek kelime dahi duymadım. Herhangi bir konuda bir telkini olduğunu
da görmedim. Bereket versin, bizim bir fotoğrafımız yok.
"BİR FETÖ'CÜ KENDİNİ NASIL SAVUNUYOR GÖRELİM"
(Kılıçdaroğlu'nun davalar yayımlansın talebi üzerine): 27 Mayıs'ta
davalar radyo aracılığıyla yayılanmıştı. Bunda da yayımlanabilir.
Bu saatten sonra Türkiye'de hiç kimse hiçbir şeyi saklama lüksüne
sahip değil. Çıksın bir FETÖ'cü kendisini nasıl savunuyor, hep
beraber görelim.
"ADİL ÖKSÜZ BELKİ DE ÖLDÜ"
Belki öldürülmüş de olabilir. Öbürü kalkıp bir şey söylüyor.
"MİT'in adamı" diyor. Adil Öksüz diyorsunuz. Her şeyi Adil Öksüz
gibi birinin üstüne yıktık. Bulunursa ne olacak? Adam, "Ben bu
işlerle alakam yok, benim şahitlerim var, tarla almaya gitmiştim,
iki tane de tapu senedi hazırlamıştım" dese ne olacak? Kazan'dan da
iki şahit çıkar herhalde.
"YENİDEN ADAYLIĞI YAKIŞIK ALMAZ"
(Oktay Vural'ın yeniden grup başkanvekili olabilme
ihtimali):Herhangi bir kırgınlık yok. Yeniden aday olması yakışık
almaz.