Avrupalı ’kabin’e ihtiyaç duymuyor
Türkiye'de metrobüs şoförüne yönelik şemsiyeli saldırının ardından otobüs ve metrobüs gibi toplu taşıma araçlarında kabin uygulamasına geçilmesi tartışılırken, Kosova, Almanya, Fransa ve Yunanistan'da şoför için kabin bulunmuyor. Macaristan'daysa şoförler kabinlerle korunuyor.
Türkiye'de metrobüs şoförüne yönelik şemsiyeli saldırının
ardından otobüs ve metrobüs gibi toplu taşıma araçlarında kabin
uygulamasına geçilmesi tartışılırken, Kosova, Almanya, Fransa ve
Yunanistan'da şoför için kabin bulunmuyor. Macaristan'daysa
şoförler kabinlerle korunuyor.
16 yıl önce savaştan çıkmış olan Kosova'da şehir içi ulaşım
gelişmişlik açısından henüz gereken seviyeye ulaşmış değil. Başkent
Priştine'de kamu ve özel şirketlerin otobüsleriyle gerçekleşen
şehir içi ulaşım, Avrupa standartlarının çok uzağında. Dolayısıyla
vatandaşlara verilen hizmetlerde kalitenin düşük olduğu
gözleniyor.
Priştine'de 4 numaralı hatta çalışan otobüs şoförü Nuha Beka da,
"Güvenliğimiz yok. Asabi yolculardan ya da herhangi bir
saldırgandan koruyacak tedbirler alınmış değil. Ama
korkmuyoruz" dedi. Priştine'de artan araç sayısı nedeniyle
zaman zaman trafiğin çok yavaş ilerlemesine rağmen, durumun genel
olarak kötü olmadığını belirten Nuha Beka, şehir içi seferlerde en
önemli unsurun şoför, bilet kesen muavin ve yolcular arasındaki
ilişki ve karşılıklı saygının olduğunu belirtiyor. Beka
"Ciddi sayılacak bir saldırı olmadı. Ben ve diğer
meslektaşlarım yolcu tarafından saldırıya maruz kalmadık. Ama bunun
olmayacağının garantisi de yok. Şimdiye kadar sorun yaşanmaması,
gelecekte yaşanmayacağı anlamına gelmez. Bu nedenle tabi ki
güvenlik tedbiri alınmalı. Bu konuda Avrupa standartları
uygulanmalı. Ancak Kosova'da otobüsler eski. Yolcularla teması
engelleyecek kabinlerin yapılması mümkün değil"
ifadelerini kullandı.
Vatandaşlar da verilen hizmetin pek de kaliteli olmamasına rağmen
durumdan şikayetçi değiller. Vatandaşlar, otobüs şoförü ile bilet
kesen muavin ve yolcular arasında saygıya dayalı ilişki içinde
olduklarını belirtiyor. Priştineli Bedri Lutfiu, "Şimdiye
kadar herhangi bir sorun yaşamadık. Eşim ve ben düzenli olarak
otobüsü kullanıyoruz. Güvenlik konusunda daha iyi çözümler
düşünülebilir. Fakat, bunun maddi dayanağı olması gerekir"
şeklinde konuştu.
MACAR ŞOFÖRLERE ÖZEL KABİN
Macaristan'daki toplu taşıma araçlarının şoförleri ise koruma
kabinleriyle her türlü yolcu saldırısına karşı korunuyor. 24 yıllık
otobüs şoförü Bela Bodi, başkent Budapeşte'deki toplu taşıma
araçlarında hizmet veren şoförlerin yaklaşık 5 yıldan bu yana
yolculardan gelebilecek her türlü agresifliklere ve saldırıya karşı
korunduğunu söyledi. Hiç kaza yapmadığını belirten Bodi, kendisine
karşı da şimdiye dek hiçbir yolcudan saldırı gelmediğini, ancak
bazı arkadaşlarının sinirli yolcular tarafından dövüldüğünü bu
nedenle Budapeşte Toplu Taşıma Kurumu'nun şoförlere yapılan
saldırıları engellemek için araçlara şoför koruma kabinleri
konulduğunu söyledi.
İstanbul'da bir yolcunun metrobüs şoförüne şemsiyeyle vurması
sonucu bayılıp kaza yapması nedeniyle yolcuların yaralandığı
saldırı haberi televizyondan öğrendiğini söyleyen Bodi, yaşananlar
için üzgün olduğunu, İstanbul'daki toplu taşıma yetkililerinin
şoför koruma kabini yaparak bu gibi talihsizliklerin önüne
geçilebileceğini söyledi. Havanın sıcak olması nedeniyle otobüsün
klimasını çalıştırmadığını söyleyen Bela Bodi, şoför koruma kabinin
kapısını açtığını, normal de koruma kabininin kapısının kapalı
olduğunu kaydetti.
YUNANİSTAN'DA DA ŞOFÖRLER TEHLİKEDE
Yunanistan'daki otobüsler de Türkiye'deki otobüslerden farklı
değil. Her gün yüzlerce insanın tercih ettiği toplu taşıma
araçlarını kullanan şoförler, yolcuların olası saldırılarına karşı
savunmasız kalıyor. Şoför ile yolcular arasında herhangi bir
tartışma dahi yaşanmasa da şoförler olası saldırılara karşı güvende
değil. Otobüse, yolcuların bindiği kapıdan giriş yapan Yunan
şoförleri yolculardan ayıran herhangi bir kabin ya da paravan
bulunmuyor. Şoförlerin bulunduğu alan yalnızca yarım bir kapıyla
yolcuların bulunduğu alandan ayrılıyor.
FRANSA'DA ŞOFÖRLER KABİNE KARŞI
Son dönemlerde terör saldırılarıyla mücadele eden Fransa'da da
şoförler güvende değil. Günlük ulaşımı sağlayan otobüslerde,
şoförleri, araç içinde olası saldırılardan koruyacak herhangi bir
önlem bulunmuyor. Türkiye'deki gibi Fransa'da da şoförler ile
yolcuları birbirinden yalnızca yarım bir kapı ayırıyor. Şoförün
yolcularla iletişimi sınırlandıran ya da engelleyen herhangi bir
kabin, paravan ya da cam kapı yer almıyor. Özellikle Paris'in
banliyölerinde sık sık tacize uğrayan otobüs, metro ve tramvay gibi
toplu taşıma araçlarını kullanan şoförler bağlı bulundukları
sendikalar kanalıyla can güvenliklerinin bulunmadığımı ileri
sürerek greve gidiyor. Yetkililer ise şoför ile otobüs içinde bilet
kontrolü yapan muavinlerini güvenliğini sağlamak için muavin
sayısını 2 veya 3'e çıkarıyor. Hatta, metro ve banliyö trenlerinde
görevlilerin yanına bir de sivil polis veriliyor. Fransa isminin
açıklanmasını istemeyen şoförler, bazı semtlerde daha fazla sözlü
ve fiziksel saldırı olduğunu ifade ederek, metro ve trenlerde
olduğu gibi otobüslere de kabin yapılmasına karşı olduklarını ifade
ediyor. Yolcuların bilgi almak isteyebileceğini belirten şoförler,
otobüslere kabin yapıldığı zaman diyaloğun kesileceğini, bazı sözlü
ya da fiziksel saldırı nedeniyle insani ilişkilerin bir kenara
bırakılacağını savunuyor. Şoförler, "Kişi bize saldırmayı
ve bizimle münakaşa etmeyi kafasına koyduysa, son durağa kadar
gelip ve ben inince sokakta da benzer saldırıda bulunabilir. Biz
diyalogdan yanayız" dedi.
ALMANYA'DA DA ŞOFÖRE ÖNLEM YOK
Almanya'da da yolcular genellikle aylık veya haftalık kartlara
sahip, bileti olmayanlar ise otobüse ön kapıdan biner ve şoförden
biletini alıyor. Bileti olanlar da arka kapıdan da otobüse
binebiliyor. Şoförün bulunduğu alanda ise herhangi bir koruma
özelliği bulunmuyor. Şoförün, yolcu ile tartışması sonucu bağlı
bulunduğu şirkete çalışmayacağını bildirmesiyle yerine yedek bir
şoför gönderiliyor. Almanya'da 16 yıldır otobüs şoförlüğü yapan Ali
Osman Arslan, herhangi bir fiziki şiddete maruz kalmadığı
belirterek, "Biz yolcu ile tartışmayız. Bizim vazifemiz
yolcuların ve trafikteki diğer araçların can güvenliğini
sağlamaktır. Herhangi bir saldırı anında hemen fren yaparak
aracımızı durdururuz. Dörtlüleri yakar ayağımızın altındaki imdat
düğmesine basar ve polisi haberdar ederiz. Kısa bir zamanda polis
gelir ve saldırganla ilgilenir. Şoförün vazifesi yolcularla
tartışmak değildir. Herhangi bir olumsuzlukta önce ikaz ederiz.
İkazımız dikkate alınmıyorsa biz de yetkilileri haberdar
ederiz" dedi.
(İHA)