Artık onlara ehliyet verilmeyecek
Vücut kitle indeksi sınıflandırmasında "obez" sayılan kişilerin yeni düzenlemeye göre ehliyet almak ya da yeniletmek için önce uyku laboratuvarında tetkik yaptırması, uyku apnesi sendromu tanısı konulması halinde ise tedavisine başlanması gerekiyor.
Uyku Derneği (UYKUDER) Genel Başkanlığı görevini de yürüten
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
Başkanı Prof. Dr. Mehmet Karadağ, AA muhabirine yaptığı açıklamada,
geçen yıl sonunda "Sürücü Adayları ve Sürücülerde Aranacak sağlık
Şartları ile Muayenelerine Dair Yönetmelik"te bazı hükümlerin
değiştirildiğini hatırlattı.
Yeni düzenlemeye göre, sürücü belgesi alacak ya da yeniletecek
kişilerin, bir pratisyen hekim veya aile hekimine beyanname vermesi
gerektiğini belirten Karadağ, "Bu beyannamede, 'Bende uyku apnesi
sendromu yoktur' diye bir madde de var. Kişi kendisinde bu
rahatsızlığın bulunmadığını belirtmişse ve onu muayene eden hekim
de bu kişide uyku apnesi sendromu bulunmadığını teyit ederse sağlık
raporu almasında sakınca yok" dedi.
Karadağ, dünya genelinde trafik kazalarına yol açan en önemli
nedenlerden birinin uyku apnesi sendromu olduğunu vurguladı.
Uyku apnesinin neden olduğu gündüz aşırı uyku halinin kişilerde
trafikte ya da iş yaşamında kaza yapma riskini büyük ölçüde
artırdığını dile getiren Karadağ, bundan dolayı söz konusu
alanlarda ölümlere varabilen olumsuzlukların önlenmesi için tespit
yapılmasının önemine dikkati çekti.
Kişide bu rahatsızlığın bulunup bulunmadığının belirlenmesinde
kendi beyanının yanı sıra doktor görüşüne de bakıldığını anlatan
Karadağ, şöyle devam etti:
"Bu kapsamda hekimler hastaya, 'Uyurken horluyor musunuz?', 'Gündüz
aşırı uyku haliniz var mı?' ya da 'Sizi uyurken gören kişiler
nefesinizin durduğunu söylüyor mu?' gibi sorular soracak. Biz buna
'tanıklı apne' diyoruz. Horlama, tanıklı apne ya da gündüz aşırı
uyku hali varsa hekim, kişiyi bir uzman hekime gönderecek. Burada
uzman hekim bir uyku laboratuvarında kişiyi yatıracak. Uyku
laboratuvarında yatan kişi 'uyku apnesi sendromu yoktur' raporu
alırsa, bu kişinin ehliyet almasında bir sakınca yok."
"Uyku apnesine yakalanma ihtimali obezlerde
yüksek"
Karadağ, ilgili düzenlemenin hazırlık aşamasında uyku apnesi
sendromunun en sık kimlerde görüldüğü konusunun araştırıldığını
aktardı.
Sonuç olarak bu rahatsızlığın obezlerde yani aşırı kilolu kişilerde
görüldüğünün belirlendiğine değinen Karadağ, şunları kaydetti:
"Tüm obezlerin neredeyse üçte birinde uyku apnesi sendromu
görülüyor. Kişilerin beden kitle indeksi 30'un üzerinde ise obezdir
ancak yasa koyucular gerek uyku laboratuvarlarının sayısının azlığı
gerekse bu riskin obezite arttıkça daha fazla arttığından
esinlenerek beden kitle indeksini 33 olarak değerlendirmişler.
Beden kitle indeksi 33'ün üzerinde olan tüm kişiler, sürücü belgesi
alacaksa ya da belgesini yenileyecekse mutlaka bir uyku
laboratuvarına yatıp polisomnografi yaptırmak zorunda. Bu
hesaplamaya göre 1,70 metre boyunda olan bir kişinin beden kitle
indeksinin 33'ün üzerinde olabilmesi için kilosunun 95 olması
gerekiyor. Yani 1,70 boyundaki bir kişi 95 kilonun üzerindeyse
sürücü belgesi almak ya da yeniletmek için alacağı sağlık raporunda
mutlaka polisomnografi yaptırmak zorunda."
Prof. Dr. Mehmet Karadağ, obezitenin Türkiye'de hızla artan bir
sağlık sorunu olduğunu dile getirdi.
En son 2014 yılında yapılan araştırmada, Türkiye'de 15 yaş üstü
erişkinlerin tümünde yüzde 19,9 oranında obezite sorunu bulunduğunu
söyleyen Karadağ, sürücü belgesi bulunan kişi sayısının ise 25
milyonu aştığı bilgisini verdi.
"Obezler bir an önce uyku laboratuvarına
başvursun"
Karadağ, Türkiye'de uyku laboratuvarı sayısının zamanla artmasına
rağmen yeterli gelmediğini ifade etti.
Sürücü belgesiyle ilgili düzenlemeden dolayı bu merkezlere
ihtiyacın da artacağını vurgulayan Karadağ, "Şu anda bir hasta uyku
laboratuvarına müracaat ettiğinde bekleme süresi 6 aydan 2 yıla
kadar uzamış durumda. O yüzden, sürücü belgesini yenileyecek obez
kişilere, mutlaka bir an önce uyku laboratuvarına başvurarak
polisomnografilerini yaptırmalarını tavsiye ediyorum. Bu çok önemli
çünkü beden kitle indeksi 33'ün üzerinde olanlar polisomnografi ile
uyku apnesi sendromu olmadığını gösterir belge olmadan ehliyet
alamayacak" diye konuştu.
Uyku apnesinin ağır ya da orta derecede çıkmasının yanı sıra gündüz
uyuklama hali tespit edilenlerin tedavi görmeden sürücü belgesi
alamayacağı uyarısında bulunan Karadağ, sözlerini şöyle
tamamladı:
"Bu kişilerin mutlaka maskeyle solunum tedavisi (PAP) cihazlarını
kullandığını ve bu cihazları kullanırken apne-hipopne indeksinin
15'in altına indiğinin gösterilmesi gerekiyor. Bu cihazların
hepsinin bir hafıza kartı var. Bu cihazların içindeki hafıza kartı,
cihaz ne zaman açılmış ve kaç defa kullanılmış ise bize onu
gösteriyor. Biz birinci ve üçüncü ay ile bir yılın sonunda bu
hastaları davet ediyoruz. Dünyadaki standart, bu cihazın bir yıl
içerisinde en azından bin 200 saat kullanılması. Yani kişiler,
cihazı kullandıklarını, apnelerinin kontrol altına alındığını
kanıtlayan kişiler ehliyetlerini alabilecek."