“Anne-çocuk ilişkisinde 24 saate ihtiyaç yok”
Anne-çocuk ilişkisinde geçirilen zamanın niceliğine değil niteliğine bakmak gerektiğini belirten Uzman Psikolog Zeynep Melis Suveren, "Eşler arasında görev dağılımını dengede tutarak çalışırken de çocuğunuzla doyurucu ve nitelikli zaman geçirmek mümkün" dedi.
Anne-çocuk ilişkisinde geçirilen zamanın niceliğine değil
niteliğine bakmak gerektiğini belirten Uzman Psikolog Zeynep Melis
Suveren, "Eşler arasında görev dağılımını dengede tutarak
çalışırken de çocuğunuzla doyurucu ve nitelikli zaman geçirmek
mümkün" dedi.
Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Aile ve Sosyal Politikalar
Bakanlığı işbirliğiyle İstanbul, Ankara ve İzmir'de
gerçekleştirdiği araştırmaya göre 0-5 yaş aralığındaki çocukların
gündüz bakımını yüzde 86 oranında anneler üstleniyor. Doğum sonrası
çalışma hayatına geri dönen annelerin yardımına ise ya anneanneler
veya babaanneler gibi aile büyükleri ya da bakıcılar yetişiyor.
Uygun koşullar sağlandığı ve özellikle eş desteği alındığı sürece
annelerin endişelenmesi gereken bir durum olmadığını belirten
Psikolog Zeynep Melis Suveren, "Kendinizi ayna gibi
düşünürseniz siz mutlu olursanız çevrenize de mutluluk verirsiniz.
Bu nedenle öncelikle annenin mutlu olması, çalıştığı işten keyif
alması çok önemli. Ayrıca babalar nasıl çalışıyorsa anneler de
çalışır gerçeğini asla unutmayın ve bu durumu içinizde
normalleştirin. Çocuğunuzla ayrı kaldığınız zamanları da daha sonra
telafi etmeliyim düşüncesiyle değerlendirmeyin. Önemli olan
geçirdiğiniz zamanın kalitesidir. Örneğin çocuğunuzla aynı evin
içinde 24 saat birlikte olup bir yandan sürekli televizyon izleyip,
bir yandan da sürekli ev işleriyle uğraşırsanız birlikte geçirilen
vaktin pek bir anlamı kalmıyor. Ona tamamen konsantre olduğunuz bir
yarım saat amaçsızca geçirilen bir 3 saatten çok daha kıymetli.
Çocuğunuzla ne kadar sağlıklı bir ilişki kurarsanız ve onunla ne
kadar verimli bir zaman geçirirseniz bağlarınız da o kadar kuvvetli
olacaktır" dedi.
"ÇOCUĞUNUZA KARŞI DÜRÜST OLUN"
"İşten eve geldikten sonra ilk olarak çocuğunuzla
ilgilenin" tavsiyesinde bulunan Suveren şunları
söyledi:
"Eve adım attığınız anda çocuğunuza ya da çocuklarınıza
sarılın ve öncelikle duygusal olarak doyurmaya çalışın. Elbette her
yaş grubunun farklı ihtiyaçları var. Bunları belirleyerek de
özellikle hafta sonları için çeşitli aktiviteler gerçekleştirin.
Neye ilgisi varsa ona teşvik etmeye çalışın. Ayrıca sabah işe
giderken de sağlıklı ayrılmak çok önemli. Çocuğunuza karşı dürüst
olun ve ona işe gittiğinizi anlatın, el sallayarak evden çıkın.
Belli bir saatte de evde olmaya özen gösterin. Böylece ona eve geri
döneceğinize dair güven verebilirsiniz. Anne ve babası evde yokken
kaygı taşıyıp taşımadığına da çok dikkat edin. Siz yokken
hırçınlaşıyorsa veya hiçbir şeye konsantre olamıyorsa yolunda
gitmeyen bir durum olabilir. Bu durumda altında yatan sebepleri
bulmaya çalışın."
BAKIMI EN ÇOK ANNEANNELER VE BABAANNELER ÜSTLENİYOR
TÜİK tarafından Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı işbirliğiyle
2016 yılında Aile Yapısı Araştırması yürütüldü. Araştırma sonucunda
hanedeki 0-5 yaş aralığındaki çocukların gündüz bakımını yüzde 86
ile annelerin üstlendiği görüldü. Gündüz bakım işini anneden sonra
yüzde 7,4 ile en fazla anneanne veya babaanne üstlendi. Bakımın
kreşte veya anaokulunda sağlanma oranı yüzde 2,8 iken, bakıcı
tarafından yerine getirilme oranı yüzde 1,5 oldu.
(İHA)