Ankara'da bomba kulis: Mevcut belediyeleri de kaybedebiliriz
24 Haziran'da yapılan cumhurbaşkanlığı ve milletvekili genel seçimleri sonrası olağanüstü kurultay tartışmaları yaşanan CHP'de, 2019'da yapılacak yerel seçimlerde mevcut belediyeleri dahi kaybetme olasılıklarının dillendirildiği ileri sürüldü.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından duyurulması
beklenen yeni Merkez Yönetim Kurulu'nda (MYK) hangi isimlerin yer
alacağına dair kulisler hız kazandı.
Cumhuriyet'ten İklim Öngel'in haberine göre Kılıçdaroğlu 'nun yeni
MYK'da parti içi tansiyonu düşürmek için 'denge' gözeteceği, bu
nedenle seçimli olağanüstü kurultay için imza verenlere de yer
vererek o kanatta bir kırılma yaratılabileceği belirtiliyor.
Kısa süre kalan seçimler nedeniyle yerel yönetimlerde başarı
kazandıracak, örgütten gelen isimlere yer verilmesi de
gündemde.
17 olan genel başkan yardımcılığı sayısının 12'ye düşürülmesinin
planlandığı belirtilirken, yerel seçimlerde belediye başkanlığı
isteyenlerin, yeni MYK'da olmayacağı konuşuluyor.
Kulislerde yeni MYK'da görev verilebilecek isimler arasında,
Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı için Oğuz Kaan
Salıcı'nın adı öne çıkıyor. Hukuk İşleri için Haluk Pekşen, Eğitim
Politikaları için Yıldırım Kaya isimleri dillendirilirken, Yüksel
Taşkın, Yunus Emre, Gökhan Zeybek, Orhan Sarıbal yeni MYK'de adı
geçenler arasında. Bülent Tezcan'ın alanının değiştirilip
kendisinin kalabileceği ifade edilirken, Gamze Akkuş İlgezdi, Faik
Öztrak, Ünal Çeviköz gibi mevcut MYK'de yer alan isimlerin yeni
MYK'de da olabileceği belirtiliyor.
'YEREL SEÇİMLER ZORDA'
İsimler netleşmese de kulislerde yeni MYK'yi oldukça zor bir
dönemin beklediğinin altı çiziliyor. Parti içi tartışmalarla seçim
değerlendirilmesi dahi yapılamayan ve yerel seçimlere odaklanamayan
CHP'de yerel seçim senaryoları iç açıcı değil. Kulislerde parti içi
karışıklığın ancak Ankara veya İstanbul gibi birçok büyükşehrin
alınması durumunda bitebileceği belirtilirken, mevcut belediyeleri
dahi kaybetme olasılıkları dillendiriliyor. Bu karanlık tablonun en
büyük nedeni olarak da, 24 Haziran için umudu yükseltilen seçmene
beklediğinin verilmediği gibi, seçim sonrası sürecin de kötü
yönetilmiş olması gösteriliyor. CHP seçmenin partiye olan güvenini
yitirdiği konuşuluyor.