Ak Parti’li seçmenden oy bekliyor
Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu AK Partili seçmenlerden de oy beklediğini söyleyerek, "Biz 12 partiden olduğu gibi AK Parti'den de bu desteği bekliyoruz. Onlar bizim kardeşimizdir" dedi.
Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu AK Partili seçmenlerden
de oy beklediğini söyleyerek, "Biz 12 partiden olduğu gibi
AK Parti'den de bu desteği bekliyoruz. Onlar bizim
kardeşimizdir" dedi.
Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, seçim çalışmaları
kapsamında Sivas'ta Fidan Yazıoğlu Kültür Merkezi'nde vatandaşlarla
buluştu. İhsanoğlu, yaptığı konuşmada, Sivas'a geldiklerinde iki
manzara görüp yaşadıklarını söyleyerek, "Bir köye gittik
ayran içtik ve köylülerle beraber olduk. Mazotun pahalılığını,
borçların yükünü, mahsulün az olduğunu, alımların başlamadığını
öğrendik. Yüzde 70'i çiftçilikle geçinen Sivas'ta bu reva değildir.
Türkiye'yi borç sarmış, insanlar artık orta direk olmaktan
çıkmıştır. Hükümetin buna çare bulması lazım ben inşallah
seçildiğim anda ilk başa alacağım konulardan birisi bu borç ve
vergi meselesidir. Uzmanları, hükümeti, sivil toplum kuruluşlarını
davet ederek buna bir çare bulmamız lazım. Aksi takdirde orta sınıf
ortadan kaybolacaktır" dedi.
Sivas'taki ikinci manzaranın Madımak'a gidip oraya karanfil koyarak
hayatını kaybedenlerin ruhuna Fatiha okumak olduğunu söyleyen
İhsanoğlu şöyle devam etti:
"Orada yalnız değildim benim yanımda bana destek veren
bütün partilerin hemen hepsinin temsilcisi vardı. CHP, MHP, BBP,
gibi bütün partiler vardı. Türkiye artık bugün perdenin etrafında
değil, bir bayrağın etrafında toplanmıştır ve o bayrak Türk
bayrağıdır. Milletin adayı herkesin adayıdır. Tek partinin adayı
milletin adayı olamaz. Yeni Türkiye budur birliğini, beraberliğini
arayan Türkiye budur. Sen şusun busun, Sünnisin, Alevisin, Türksün,
Kürtsün diyen Türkiye istemiyoruz biz. Hepimiz bir ve beraberiz.
Kanun ve anayasa karşısında hepimiz eşitiz. O elim hadisede 30'dan
fazla insanımızı kaybettik. Ama 3 gün sonra aynı karanlık eller bir
kez Erzincan'da üzücü bir hadiseye neden oldu. Orada da canlarımızı
yitirdik. Türkiye'yi bölmek isteyenler var, buna alet olmayalım.
Bakın Suriye'de, Irak'ta ne oldu? Bu ülkelerdeki çeşitli etnik
gruplar yakın zamana kadar beraber yaşıyordu. Onlar da dostluk
içinde yaşıyordu. Bazı kara emelli, kara eller araya giriyorlar.
Biz bunlara müsaade etmeyeceğiz. Türkiye'yi hiçbir zaman Suriye,
Irak yapmayacağız. O yüzden 10 Ağustos'taki oyunuz çok
önemli."
"BU SEÇİM TÜRKİYE'DE DEMOKRASİNİN ÖNÜNÜ
AÇACAKTIR"
Türkiye'de bulunan 13 partinin en sağdan en sola kadar,
milliyetçisi, muhafazakarı, merkez partisi, solcusu, sosyal
demokratı, herkesin kendisini desteklediğini söyleyen İhsanoğlu,
şunları söyledi:
"Bu alay edilecek bir şey mi? Milletle mi alay ediyorsunuz.
Size oy veren vatanperver ve sizin nimetinizden nimetperver olacak.
Ama size oy vermeyen vatan düşmanı, hain olacak. Böyle siyaset olur
mu? Bu ülkede yaşayan herkes, aslı vasfı ne olursa olsun, dini,
mezhebi, meşrebi, ne olursa olsun Türk milletinin ferdidir,
vatandaşıdır, kanunlar karşısında eşittir ve bu devlet ona aynı
hizmetleri eşit şekilde vermesi lazım, ayrım yapmaması lazım. Oyunu
ister A ister B partisine versin 3'üncü dünya ülkelerinin ismini
burada zikretmek istemiyorum. Çok ayıp olur, Türkiye bu noktaya
gidiyor dersek. İşte borçlarımızın hali biz oraya mı gitmek
istiyoruz yoksa Avrupa'ya mı? Bizim hedefimiz Atatürk'ün kurduğu
hedeftir. Muasır medeniyet seviyesine ulaşmaktır. Muasır medeniyet
artık sırf Avrupa'da değil. Latin Amerika'da, Asya'da da var.
Bizden çok geride olan, zamanında bizim kurtarmak için gittiğimiz
Güney Kore o gün bir köydü 81'de oraya gittim. O günkü Güney
Kore'nin başkenti, o dönemki Anadolu'nun en orta halli fakir
kasabaları kadardı. Şimdi milli gelirde 20 bin doları geçtiler. Biz
halen 10 bin dolardayız. O on bin dolar da adil şekilde dağılsa.
Yunanistan 30, İspanya 30 bin dolar. Yunanistan'da 2-3 sene önce
ekonomi dibe vurmuştu. İspanya duman olmuştu. Halen 4-5 senedir
bizde milli gelir 10 binin üzerine çıkmadı. Çünkü o şeklen 10 bin
dolar. 10 bin doların büyük kısmını şişko kediler yiyor zaten. Bu
seçim Türkiye'de demokrasinin önünü açacaktır."
"BEN HAYATIMI FİLİSTİN DAVASINA ADADIM"
Hayatını Filistin davasına adadığını kaydeden İhsanoğlu, İsrail
taraftarı olmadığı söyleyerek, "Ben Filistin'in BM'ye
girmesi için çalışmış bir insanım. Ben Hamas ile Fetih arasındaki
kavgayı ilk durduran, ilk ateşkesi sağlayan insanım. Sayın Abbas
adına da beyanat uydurdular dediler ki 'Yok öyle bir şey.' Sayın
Cumhurbaşkanı Abbas ile 19 Aralık 2006'da saat 10.00'da metni kabul
ettik. 12.00'de bütün dünyaya ilan ettik. Ben bunu söylediğimde
'Hayır siz yapmadınız, yok öyle bir şey'. Şimdi yine bir şey
uydurmuşlar. 'BM'de Filistin kabul edildiği gün siz neredeydiniz?'
Alp dağlarında kayak yapıyormuşum. Böyle saçma şey olur mu? BM'nin
kabul edilmesinden önce UNESCO'da kabul yaptık. UNESCO'da çalıştım.
Bazı fireler vardı. Birkaç ülkeden bizim üyemiz olan, olmayan bazı
ülkelerde fireler vardı. Bunların olmaması için biz dedik ki 'Bu
ülkelere Cumhurbaşkanları, bakanlarını gönderelim, ikna edelim,
vazgeçmesinler'. Ben bunun için uğraştım. Ben bunları sağlarken,
bir zatı muhterem o gün toplantıya denk geldi. Orada bir zatı
muhterem gidiyor, BM salonu, Filistin heyeti başka tarafta, Türk
heyeti en sonlarda oturuyor. Karar için oylama yapıldı. Çok parlak
şekilde bizim sağladığımız oylarla oturum başkanı ilan etti,
Filistin BM gözlemci üyesi oldu diye. Orada durmuş bekliyorlardı.
Alkış kopunca, koşarak aşağı inip Abbas'ı kucaklıyor. Neden, ilk
fotoğrafta o çıksın diye. Bu fotoğraf her yerde tebessüm konusu
oldu başka bir şey değil. Gerisini siz anlayın. Şimdi birileri
diyor ki 'Siz Alp dağlarında kayak yapıyordunuz, keyif
çatıyordunuz. Sayın bakanımız BM'de Filistin'i savunuyordu'. Bunun
aksini iddia edenlerin ortaya delil koyması lazım. Ben söylediğimin
deliline sahibim. Benim Alp dağlarında kayak yaptığımı söyleyenler
bunu delille ilan etsinler veya özür dilesinler" diye
konuştu.
İhsanoğlu, şunları söyledi:
"Vesayet sistemi nedir? Askeri, bürokratik vesayeti
kaldıracağız. Peki 12 senedir devleti kim idare ediyor? 7 senedir
Çankaya'da Türk devletin Cumhurbaşkanı'nı kim seçti, hangi
partiden? Böyle bir iddia olur mu? Cumhurbaşkanı başka bir partiden
gelir, asker veya sivil olur. Anayasa Mahkemesi Başkanı olur. O
zaman dersin ki, 'Bu vesayet sistemi.' Ama sizin adamınız
partinizin kurucusu. Sayın Cumhurbaşkanımız hakkında bir şey
söylemek istemiyorum. Hem Sayın Cumhurbaşkanımıza hem Başbakan'a o
makamları işgal ettiği için saygı duyuyorum. Benim aile terbiyem
bunu gerektirir. Vesayet nedir. Efendim 12 Eylül'ün getirdiği
kanunlar. Onların hepsini kaldırıp, değiştirdiniz. YÖK, RTÜK
kanunu, Seçim Kanunu ve Sendikalar Kanunu kaldı. O partiye oy
verenlere saygılıyız ama siz o oyları kendi şahsi emelleriniz,
şahsi propagandanız, kendi şahsi gücünüzü artırmak için
kullanamazsınız. Kendi arzunuzla bunu yapamazsınız. Millet bunu
kabul etmedi. Meclis de bunu kabul etmedi. Siz mevcut Anayasa'ya
göre seçileceksiniz. Seçilecek kişi mevcut Anayasanın hükümlerine
göre devleti idare edecek. Milletin adı yüzde 100 dür, 76
milyondur. Seçilen Cumhurbaşkanı 76 milyonun hepsinin temsilcisi
olmalı. Hepsinin birlik ve beraberliğinin temsilcisi olmalı. Böyle
olmadığı takdirde bu gemi su alır. Biz bu geminin su almasını hiç
istemeyiz. Bu fırtınalı günlerde Türkiye'nin selametle rotasını
çizmeli, biz istiyoruz ki Türkiye istikrar içerisinde
büyüsün."
"Şimdi garip garip insanlar ülkemizde cihad namazı
kılıyorlar. Ne demek cihad, kime karşı cihad cihadın manasını
bilmiyor bunlar" diyen İhsanoğlu şunları söyledi:
"Peygamber Efendimiz, müşrikleri def ettikten sonra sahabe
kirama diyor ki 'Biz küçük cihaddan zafer çıktık diyor, şimdi asıl
büyük cihada yönelmemiz lazım' diyor. Sahabe diyor ki 'Ey Allah'ın
resulü büyük cihad nedir?' Diyor ki 'Büyük cihad, nefse karşı
mücadeledir' diyor. Birçok ülkede bazı gruplar var. Terörist
caniler, hep cihad adını kullanıyor. Bunların hepsi İslam'ın
düşmanıdır. En büyük düşmanıdır bunlar. Biz maalesef bunlarla
uğraşmayı bıraktık. Sabahtan akşama kadar Gazze diye dövünüyoruz.
İyi de Gazze için ne yapıyoruz. Bunu bırakıp yardım edelim, ama
bütün kapılar kapalı bize. 'Başkanlar telefona çıkmıyor' diyorlar.
Türkiye bu noktaya çıkacak ülke mi? Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı
dost, müttefik bir ülkenin başkanı ile konuşmak istediğinde karşı
taraf bundan kaçınıyorsa bunu düşünmek lazım. Türkiye'nin bunlardan
kurtulması lazım Türkiye'nin Türkler ile Türkmenler ile meşgul
olması lazım. Varsa yoksa İsrail'i kınıyoruz."
AK Partili seçmenlerden de oy beklediğini söyleyen İhsanoğlu,
"10 Ağustos'taki seçimler parti seçimi değil, mebus seçimi,
belediye seçimi değil. Burada bulunan herkes 30 Mart'ta istediği
partiye oy vermiştir. Ben de öyle yaptım. Ama bu seçimde 3 tane
aday bir sandalye var. Başka yok. Biz 12 partiden olduğu gibi AK
Parti'den de bu desteği bekliyoruz. Onlar bizim kardeşimizdir.
Siyasi tercihi öyle kullanmıştır, saygı duyarız. Kardeşlerimize
sesleniyorum, siz partinizi de korumak istiyorsanız, ülkenin de
öfkeli ellere düşmemesini istemiyorsanız. Siz devletin başında,
serinkanlı, dünyanın tanıdığı sevdiği, saygı duyduğu, komşularının,
batının tanıdığı bir adam o adam sizin gibi muhafazakar,
milliyetçi, demokrat, dindar, Türkiye Cumhuriyeti'nin
Anayasası'ndaki niteliklerine sahip, milli birlik ve bütünlüğe
sahip bir adam. Hem size hem bize yakın. Ama sizden yana bizim,
bizden yana sizin aleyhinizde olmayacak bir adam. Gelin bunu
seçiniz. Yine siz kendi partinizi de koruyun. Siz de partinin
dağılmasını istemiyorsanız, bunu tercih edin. Ben bu yolun başında,
teklif geldiği anda çok seçkin arkadaşlarıma danıştım. Ak Parti
kurucuları arasında, çünkü bana da kuruculuk teklifi gelmişti
teşekkür ettim. Gündelik siyasette olmak istemedim. Ak Parti'nin
kurucuları bana 'Lütfen kabul ediniz, memleketin size sizin
tecrübenize, sizin gibi sakin bir insana ihtiyacı var. Türkiye'yi
rahatlatacak, gerginliği giderecek ve herkesi kucaklayacak insana
ihtiyaç var lütfen kabul edin' dediler ve ben böyle yola çıktım,
kabul ettim. Ben bize oy verecekler arasında AK Partili
kardeşlerimiz olduğuna da inanıyorum." ifadelerini
kullandı.
(İHA)