Ailesini siyanürle öldüren gencin ifadesinin her satırı dehşet dolu
İzmir'in Bayraklı ilçesinde, şerbet diye içirdiği siyanürlü sıvıyla anne ve babasını öldüren üniversite öğrencisi Mahmut Can Kalkan ile karışımı zorla içermeye çalıştığı Emir Can Kalkan'ın ifadeleri ortaya çıktı. Mahmut Can Kalkan, "Siyanürü 3 ayrı bardağa ikişer çay kaşığı koyarak karıştırdım. Yapmış olduğum karışımı babamların olduğu odaya götürdüm. Burada masaya bıraktım. Karışımı önce annem...
İzmir'in Bayraklı ilçesinde, şerbet diye içirdiği siyanürlü
sıvıyla anne ve babasını öldüren üniversite öğrencisi Mahmut Can
Kalkan ile karışımı zorla içermeye çalıştığı Emir Can Kalkan'ın
ifadeleri ortaya çıktı. Mahmut Can Kalkan, "Siyanürü 3 ayrı
bardağa ikişer çay kaşığı koyarak karıştırdım. Yapmış olduğum
karışımı babamların olduğu odaya götürdüm. Burada masaya bıraktım.
Karışımı önce annem ve kardeşim Emir Can içti" diyerek
dehşet dolu anları anlattı.
Dokuz Eylül Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü 1.
sınıf öğrencisi Mahmut Can Kalkan, şerbet diye içirdiği siyanürlü
sıvıyla anne ve babasını öldürmüş, aynı sıvıyı kardeşlerine de
zorla içermeye çalışmıştı.
Tüm Türkiye'de şok etkisi oluşturan olayla ilgili Mahmut Can Kalkan
ile karışımı zorla içermeye çalıştığı Emir Can Kalkan'ın ifadeleri
ortaya çıktı. Şizofreni teşhisi konulan zanlının ifadesinin her
satırı kan dondurdu.
"BU ŞAHIS SANKİ BEYNİMİN İÇİNE GİRDİ"
Zanlı ifadesinde, anne ve babasını nasıl öldürdüğü ve siyanürü
nasıl temin ettiğini tek tek anlattı. Yaklaşık 2 yıl önce bir kızla
duygusal birliktelik yaşadığı anlatan Mahmut Can Kalkan,
"Bir süre internet üzerinden ticaret yaptım. Kız
arkadaşımdan ayrıldıktan bir hafta sonra üniversitenin
laboratuvarında sadece benim görebildiğim bir şahısla tanıştım. Bu
şahıs sanki beynimin içine girdi. Kırmızı gözlü, siyah pelerinli ve
mekanik sesli bir şahıstı. İsmini sorduğumda bana 'isim yok'
diyordu. Bu şahıs sadece laboratuvarda ve uyuduğumda geliyordu.
Bana sürekli 'gel beraber deney yapalım, beni baban gönderdi'
diyordu. 'Seninle uyku deneyi yapacağız' diyordu. Daha sonraki
süreçte bu gizemli kişi benden siyanür bulmamı istedi. Siyanür
bulmak için sıkça uğradığım Karşıyaka'daki bir kahvehanede daha
önce uyuşturucu temin ettiğim kişiden 1 kilogram siyanürü 220 lira
karşılığında satın aldım" diye anlattı.
"SİYANÜRÜ KIRMIZI GÖZ VE BABAM İSTEDİĞİ İÇİN
HAZIRLADIM"
Zanlı Kalkan, siyanürü alıp akşama doğru eve gittiğinde siyah
pelerinli şahsı babasıyla evin terasında gördüğünü anlatan Kalkan,
terasta babasıyla bir müddet ders çalıştıklarını söyledi. Kalkan,
"Babam bana, 'Hep beraber uyuyacağız, sen hazırla getir;
ama küçük kardeşine içirme o korkar.' dedikten sonra aşağı indi.
Siyanürü 3 ayrı bardağa ikişer çay kaşığı koyarak karıştırdım.
Yapmış olduğum karışımı babamların olduğu odaya götürdüm. Burada
masaya bıraktım. Karışımı önce annem ve kardeşim Emir Can içti.
Onlar içerken babam bir müddet seyretti ve ardından o da içti. Ben
bu esnada küçük kardeşimi 'korkmasın' diye tuvalete götürdüm.
Kardeşimle tuvalette olduğum sırada annem ve babam, 'Sen ne yaptın'
diye bağırmaya başladı. Annemin bağırması üzerine komşular bize
geldi. Siyanürü kırmızı göz ve babam istediği için hazırladım.
Hatta dün gece nezarette yanıma geldi babamın iyi olduğunu söyledi.
Annem ve babamla aram iyiydi. Hatta geçen Anneler Günü'nde anneme
gül aldım" şeklinde konuştu.
"1,2,3 FONDİP' DEYİNCE BARDAKTAKİLERİ HIZLI BİR ŞEKİLDE
İÇECEKSİNİZ" DEDİ.
Öte yandan, tedavisinin ardından Emir Can Kalkan da ifade verdi.
Kardeş Kalkan, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
"Ağabeyim masa saatini eline aldı bize, '1,2,3 fondip'
deyince bardaktakileri hızlı bir şekilde içeceksiniz.' dedi.
Bardaklar tepside duruyordu. Annem ağabeyime, 'Sen neden
içmiyorsun?' diye sorunca 'Ben zaman tutucuyum' diye cevap verdi.
Ağabeyim '1,2,3' diye saydı annem ve babam bardaktakileri hızlı bir
şekilde içti. Ben içmedim, tükürdüm. O da bana zorla içirmeye
çalıştı. Bardaktaki sıvı üzerime döküldü, bir kısmı sol gözüme
geldi. Annem, ağabeyimin bana karşı bu davranışına hayretle
bakıyordu. Ağabeyim de zehir olduğunu söyledi ve 'Son 10 dakikanız'
dedi. Ardından babam hemen ambulansı aradı ve bize yoğurt yememizi
söyledi. Komşumuzun kapısını çaldım ve hemen eve dönerek elimi
yüzümü yıkadım. Banyodan çıktığımda annem ve babam yerde baygın
yatıyordu. O sırada ağabeyim, küçük kardeşimi alarak yangın
merdivenine gitti. Masadaki bardağın içindeki karışımı bir şişeye
dökerek numune olarak görevlilere verdim."
(İHA)