6 bin taş plak ve 135 gramofonda saklı mazi
Gramofon ve taş plak koleksiyoneri Raif Kara, elinde bulunan 6 bin civarı taş plak ve 135 gramofon ile maziyi günümüze taşıyor. Kara'nın koleksiyonunda tanınmış birçok sanatçının ilk taş plak kayıtlarının yanı sıra İstiklal Marşı'na ait üç farklı bestenin kayıtları da yer alıyor.
Gramofon ve taş plak koleksiyoneri Raif Kara, elinde bulunan 6
bin civarı taş plak ve 135 gramofon ile maziyi günümüze taşıyor.
Kara'nın koleksiyonunda tanınmış birçok sanatçının ilk taş plak
kayıtlarının yanı sıra İstiklal Marşı'na ait üç farklı bestenin
kayıtları da yer alıyor.
Gramofon ve taş plak koleksiyoneri Raif Kara, koleksiyon sürecinin
nasıl geliştiğini İHA muhabirine anlattı. Kara, çocukluk döneminden
itibaren eski olan her türlü eşyaya karşı bir meraka sahip olduğunu
belirterek, "Bir gün eski bir eşya yerine bir gramofon
aldım. Gramofonun diğer tüm eski eşyalardan farklı olduğunu beş
duyu ile birlikte ruha da hitap ettiğini gördüm. Sonrasında bir
gramofon, bir gramofon daha derken günümüze geldiğimizde 135
gramofon, 6 binden fazla taş plak ile koleksiyonerlik
yapıyorum" dedi.
İlk edindiği gramofonun çanta tipi gramofon olduğunu söyleyen Kara,
gramofonu aldığı zaman 22 yaşında olduğunu ve kullanma
inceliklerini henüz bilmediğini kaydederek, "Maalesef
katletmiştim. Onun verdiği etki ile bir tane, bir tane derken 135'e
geldik" diye konuştu.
"İSTİKLAL MARŞI PLAKLARI TARTIŞMASIZ EN
KIYMETLİSİ"
Kara, koleksiyonda yer alan en nadide sayılabilecek gramofon ve
plak içinse, "Gramofonların hemen hepsi Türkiye'de ikinci
bir eşi olmayan gramofonlar. Hepsi çalışır durumda, hepsi de
orijinal. Dolayısıyla gramofonlar içinde şu diye ayırmak zor ama
bir tane çok çok kıymetli olan var. 1912 yıllında İngiltere'de
Osmanlı Sarayı için özel olarak yaptırılmış, altın kaplama bir
gramofon var. O bana göre hem maddi hem de manevi anlamda en
kıymetlisi. Plaklara geldiğimiz zaman ise İstiklal Marşı plakları
tartışmasız en kıymetlisi. İstiklal Marşımızın toplamda 14 tane
bestesi var. Bende 3 ayrı bestesinin toplamda 23 tane plağı var.
Yani aynı plaktan birden fazla olmak kaydı ile 23 plak
var" dedi.
Kara, İstiklal Marşı'na ait üç farklı besteyi seslendiren Hafız
Burhan, Hanende İbrahim ve Ali Rıfat Çağatay'ın plaklarının
koleksiyonda yer aldığını söyledi.
TÜRK MİLLETİNİN İLK SES KAYITLARI
Koleksiyonda dikkat çeken bir detay ise Kara'nın ifadesi ile
"Türk milletine ait ilk ses kayıtları" oldu. Kara,
elinde bulunan bu nadide eserin hikayesini ise, "Bunlar
kayıtları 1890 yılında yapılmış olan bal mumu kovan plaklar. Bal
mumu kovan plak demek dünyada ses tarihi 1877'de başlıyor.
Osmanlı'ya gelmesi 1890'larda. Bu da 1890'larda yapılmış Türk
milletinin ilk ses kayıtlarının plağı" sözleriyle
anlattı.
Kara, bal mumundan yapılmış plakları 20 senedir muhafaza ettiğini
kaydederek, her birinin tek bir kopya olduğuna dikkat çekti.
Plakların tırnakla üzeri çizilmesi halinde veya yüksek sıcaklıkta
zarar gördüğünü, bu yüzden 22 derece ve 135 derece nemde
korunduğunu söyleyen Kara, bal mumu plakların eline ulaşma
hikayesini de şöyle anlattı:
"Bunların bana ulaşması çok ilginç. İstanbul'dan bir eskici
arkadaş aradı tarif etti böyle bir şeyi. Görmeden mümkün değil
anlamak, bir anlamda da kumar oynamış olduk. Bayağı yüksek bir
paraya bunları aldım. Geldiklerinde bir baktık ki hayal ettiğimiz
şeylermiş, çok mutlu olduk."
Bal kovan mumu plaklarının 25 sefer dinlenebildiğini söyleyen Kara,
bu sebeple plakları dinlemeye kıyamadığını, lazerle okumayı
sağlayacak bir sistem geliştirilene kadar da dinlemeyi
düşünmediğini söyledi.
350 BİN ADET GRAMOFON İĞNESİ
Kara'nın koleksiyonu içerisinde gramofon ve taş plakların yanı sıra
gramofon iğneleri de yer alıyor. Koleksiyonunda yaklaşık 350 bin
adet gramofon iğnesi bulunan Kara, "Gramofonlarda plakları
çalabilmesi için iğne olması gerekiyor. Pikaplarda bir iğne ile 10
bin plak dinleyebilirsiniz ama gramofonlarda her plak için bir iğne
değiştirmek gerekiyor. Bende ne olur ne olmaz diye biraz fazla
almışım. 350 bin tane gramofon iğnesi var" şeklinde
konuştu.
Kara, koleksiyona çok fazla talep ve alıcı olduğunu ancak hiçbir
zaman satmayı düşünmediğini ifade ederek, "Zaman zaman
‘bize satar mısınız' diyenler, satmamı isteyen kişiler oluyor. Ama
ben tabii ki bunu satmayı düşünmüyorum. Allah sattırmasın"
dedi.
"MÜZE ÇATISI ALTINDA İLERİYE TAŞINMASI İÇİN ÇALIŞMALARIM
VAR"
Birçok nadide eserin bulunduğu koleksiyonla ileriye dönük
gerçekleştirmek istediği projeleri anlatan Kara, "Bu çok
kıymetli bir koleksiyon. Türk milletinin ilk ses kayıtları dahil
çok çok kıymetli sanatçıların beste ve güftelerinin yer aldığı
zengin bir koleksiyon. Özellikle plaklar için söylüyorum.
Gramofonlarda birçoğu bende olan ve pırıl pırıl olan gramofonlar.
Dolayısıyla bunun bir müze çatısı altında ileriye taşınması için
çalışmalarım var" açıklamasında bulundu.
Kara'nın koleksiyonunda 4 adet çocuk gramofonu ve bunlara ait 30
civarında taş plak ile Deniz Kızı Eftelya, Münir Nurettin Selçuk,
Hafız Burhan, Safiye Ayla, Müzeyyen Senar, Hamiyet Yüceses, Zeki
Müren, Abdullah Yüce, Erol Büyükburç, Adnan Pekak, Nesrin Sipahi,
Ayten Gencer gibi tanınmış pek çok sanatçının doldurduğu ilk taş
plaklar yer alıyor. Ayrıca Atatürk'ün sesinden 10. Yıl Nutku plağı,
İstiklal Marşı'nın farklı bestelerinden taş plaklar, Hafız
Sadettin'in sesinden Türkçe ezan taş plağı da koleksiyonda
bulunuyor.
(Benan Özben - Burak Altun/İHA)