4’lü Zirve sonrası ortak bildiri
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Almanya Başbakanı Angela Merkel'in İstanbul'da gerçekleştirdiği Dörtlü Suriye Zirvesi'nin ardından ortak bildiri yayınlandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı
Vladimir Putin, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Almanya
Başbakanı Angela Merkel'in İstanbul'da gerçekleştirdiği Dörtlü
Suriye Zirvesi'nin ardından ortak bildiri yayınlandı.
Türkiye'nin ev sahipliğinde Vahdettin Köşkü'nde Cumhurbaşkanı Recep
Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Fransa
Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Almanya Başbakanı Angela Merkel'in
katılımıyla gerçekleşen Dörtlü Suriye Zirvesi sonrasında ortak
bildiri yayınlandı.
Yayınlanan bildirinin tam metni şöyle:
"Suriye ihtilafına dair son gelişmeleri ele almışlar ve
Suriye ihtilafından kaynaklanan bölgesel ve küresel güvenlik ile
istikrara yönelik risk ve tehditler karşısındaki ortak kaygılarını
ifade etmişlerdir.
Suriye Arap Cumhuriyeti'nin egemenliği, bağımsızlığı, birliği ve
toprak bütünlüğü ile Birleşmiş Milletler şartının amaç ve
ilkelerine olan kuvvetli taahhütlerini teyit etmişlerdir.
Süregiden ihtilafa askeri çözüm getirilemeyeceğine ve ihtilafın
yalnızca BM Güvenlik Konseyi'nin 2254 sayılı kararıyla uyumlu
olarak müzakere edilmiş bir siyasi süreç yoluyla sona
erdirilebileceğine dair güçlü inançlarının altını çizmişler ve bu
çerçevede, Suriye ihtilafına muteber ve sürdürülebilir çözüm
bulunmasına katkı sağlamayı amaçlayan tüm uluslararası girişimler
arasında eş güdümün artırılmasının önemini vurgulamışlardır.
BM Güvenlik Konseyi tarafından terörist olarak tanımlanan DEAŞ,
Nusra Cephesi ile El Kaide veya DEAŞ'la bağlantılı tüm diğer
bireyler, gruplar, teşebbüsler, oluşumlar ve diğer terörist
grupların tamamen ortadan kaldırılması amacıyla terörle mücadelede
kararlılıklarını teyit etmişlerdir.
Suriye'nin egemenliği ve toprak bütünlüğü ile komşu ülkelerin
ulusal güvenliğine zarar vermeyi amaçlayan ayrılıkçı gündemleri
reddetme kararlılıklarını ifade etmişlerdir.
Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu tarafından 17 Eylül 2018
tarihinde Soçi'de imzalanan İdlip Gerginliği Azaltma Bölgesindeki
Durumun İstikrarlaştırılmasına İlişkin Muhtıra'yı memnuniyetle
karşılamışlardır.
Ağır silahların ve radikal grupların Muhtıra uyarınca tesis edilen
silahtan arındırılmış bölgeden çekilmesinde sağlanan ilerlemeyi
takdir etmişlerdir.
Teröre karşı mücadeleye devam etme gerekliliğinin altını çizerken,
Muhtıra'da öngörülen etkili önlemlerin tam olarak uygulanması ve
tüm ilgili tarafların Muhtıra hükümlerine riayet etmesi suretiyle
sağlanacak kalıcı bir ateşkesin önemini vurgulamışlardır.
Suriye'de herhangi bir tarafça kimyasal silah kullanılmasına azami
surette karşı olduklarını teyit etmişler ve tüm taraflara kimyasal
silahların geliştirilmesinin, üretiminin, stoklanmasının ve
kullanımının yasaklanması ve bunların imhası ile ilgili sözleşmeye
tam riayet etmeleri çağrısında bulunmuşlardır.
BM'nin kolaylaştırıcılığında ve Suriyelilerin öncülük ve
sahipliğinde yürütülecek kapsayıcı bir siyasi sürece desteklerini
ifade etmişler ve Suriyeli taraflara bu sürece aktif katılım
sağlama çağrısında bulunmuşlardır.
BM gözetiminde, en yüksek uluslararası şeffaflık ile hesap
verilebilirlik standartlarına uygun olarak, diaspora mensupları da
dahil seçime katılma hakkına sahip tüm Suriyelilerin katılımıyla
düzenlenecek serbest ve adil seçimlerin zeminini oluşturmak üzere
Suriye'de anayasal reformu gerçekleştirecek Anayasa Komitesi'nin
Cenevre'de kurulması ve erken bir zamanda, şartları gözeterek, bu
yıl sonu itibariyle toplanması çağrısında bulunmuşlardır.
Siyasi sürecin sürdürülmesine ve ateşkesin kalıcı olmasına katkı
sağlanmasını teminen güven artırıcı önlemlerin uygulanmasının
önemini vurgulamışlar ve ilgili Çalışma Grubu tarafından BM ile
Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) uzmanlarının katılımıyla
çalışmalar yürütülen,zorla alıkonulanlar/kaçırılanların serbest
bırakılması, cenazelerin teslimi ve kayıp şahısların tespiti
konularına desteklerini beyan etmişlerdir.
İnsani yardım kuruluşlarına Suriye genelinde hızlı, güvenli ve
kesintisiz erişim sağlanması ile Suriye halkının acılarının
hafifletilmesi için ihtiyaç duyan herkese acil insani yardım
ulaştırılması gereksiniminin altını çizmişler ve bu çerçevede,
Suriye'ye yapılan yardımı artırmaları için başta Birleşmiş
Milletler ve bağlı insani kuruluşları olmak üzere, uluslararası
topluma çağrıda bulunmuşlardır.
Başta Türkiye, Lübnan ve Ürdün olmak üzere, ev sahibi ülkelerle
dayanışma içinde olduklarını teyit etmişler ve mültecilerin
Suriye'ye güvenli ve gönüllü şekilde, uluslararası hukuka uygun
koşullarda geri dönmelerine bağlı olduklarını
hatırlatmışlardır.
Mültecilerin ve ülke içinde yerlerinden edilmiş kişilerin Suriye'de
ikamet ettikleri asıl yerlere güvenli ve gönüllü olarak geri
dönüşleri için gerekli şartların tüm ülke genelinde oluşturulması
ihtiyacına işaret etmişler,geri dönenlerin silahlı çatışma, siyasi
baskı veya keyfi tutuklamalardan korunması ve su, elektrik, sağlık
ve sosyal hizmetler dahil olmak üzere insani altyapı gereksiniminin
altını çizmişler ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek
Komiserliği (BMMYK) ile diğer uluslararası uzmanlık kuruluşları da
dahil olmak üzere ilgili tüm taraflar arasındaki eş güdüm
ihtiyacını vurgulamışlardır.
Suriye'de barış ile istikrar için gerekli koşulların tesisini,
siyasi bir çözümün teşvikini ve bu bağlamda uluslararası oydaşmanın
güçlendirilmesini teminen birlikte çalışma taahhütlerini ifade
etmişlerdir.
Fransa Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu Devlet Başkanları ile
Almanya Federal Cumhuriyeti Şansölyesi, İstanbul'daki Dörtlü
Zirve'ye ev sahipliği yapmalarından ötürü Türkiye Cumhuriyeti
Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a içten teşekkürlerini
sunmuşlardır."
(Mustafa Esen/İHA)