22.5 milyon Suriyelinin yarısından fazlası muhtaç
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Maalesef bugün 22.5 milyon Suriyeli'den yaklaşık 12.5 milyon kardeşimiz, insani yardıma muhtaç hale gelmiştir" dedi.
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Maalesef bugün
22.5 milyon Suriyeli'den yaklaşık 12.5 milyon kardeşimiz, insani
yardıma muhtaç hale gelmiştir" dedi.
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, Suriye Koordinasyon Toplantısı
öncesinde Suriyeli sığınmacılar hakkında yapılan çalışmalarla
ilgili bilgi verdi. Kurtulmuş, en son Suriye Koordinasyon
Toplantısı'nın 14 Ocak 2015 tarihinde yapıldığını hatırlatarak,
"Bu konuyla ilgili görevlendirildikten sonra üçüncü
koordinasyon toplantımızı gerçekleştirmiş olacağız. Suriye'den
gelen mülteciler, sığınmacılar konusunda bundan sonra yapılacak
olan kalıcı hizmetler bir kere daha gözden geçirilecek ve ümit
ediyorum ki faaliyetlerimiz daha da ciddi bir koordinasyon altında
yürütülecektir" diye konuştu. Japonya'da 12-16 Mart
tarihleri arasında yapılan ‘BM Dünya Afet Risklerini Azaltma'
toplantısında AFAD olarak fevkalade önemli bir çalışmaya imza
attıklarını ifade eden Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"Bu toplantı sırasında sadece insanların karşılaştığı doğal
afetler değil aynı zamanda insan eliyle ortaya çıkan afetlerden
günümüzde yaşadığımız en önemlilerinden birisi olan Suriye'deki
durumun gözden geçirilmesi, Suriye'deki meselenin sadece Suriyeli
sığınmacılar çerçevesinde ele alınmasının ötesinde Suriye'nin
kalıcı siyasi bir çözüme kavuşturulması için uluslararası camianın
dikkatini çekmek, bu süreçlerde uluslararası camianın çözüm üretme
konusundaki kararlılığını arttırmak bakımından da hem genel kurulda
hem başkanlık ettiğim bakanlar yuvarlak masa toplantısında
Türkiye'nin görüşlerini ifade etme imkanını bulduk. Bu çerçevede
bütün BM yetkilileri tarafından ve ayrıca dünyadaki farklı
ülkelerin üst düzey yöneticileri tarafından Suriye konusunda
Türkiye'nin göstermiş olduğu faaliyetlerin, özveri taşıyan
çalışmaların takdirle izlendiğini, takip edildiğini bir kere daha
görmekten büyük memnuniyet duyduk. Bu vesileyle Suriyeli
sığınmacılara karşı gösterilen olağanüstü gayretlerin gerçekten
uluslararası bir karşılığı olduğunu ve bunun Türkiye'nin özellikle
bu süreç içerisinde ciddi şekilde takdir edilen bir ülke haline
gelmesine vesile olduğunu ifade etmek isterim."
"MAALESEF BUGÜN 22.5 MİLYON SURİYELİ'NİN YAKLAŞIK 12.5
MİLYON KARDEŞİMİZ İNSANİ YARDIMA MUHTAÇ HALE
GELMİŞTİR"
Suriye'deki kriz başlamadan önce yaklaşık 22.5 milyon nüfusa sahip
olan bir Suriye olduğunu anlatan Kurtulmuş, "Maalesef bugün
22.5 milyon Suriyeli'nin yaklaşık 12.5 milyon kardeşimiz insani
yardıma muhtaç hale gelmiştir. Bu 12.5 milyonun içerisinde 7.5
milyon insan Suriye içerisinde evlerini terk etmek durumunda
kalmış, 3.2 milyon Suriyeli ise kendi ülkelerini hayatta kalabilmek
için terk etmek mecburiyetinde, başka ülkelere sığınmak
mecburiyetinde kalmıştır. Bu 3.2 milyon Suriyeli'nin yaklaşık 2
milyonu Türkiye sınırları içerisinde misafir edilmektedir. 2 milyon
Suriyeli'nin yaklaşık 270 bin civarındaki Suriyeli sığınmacı
AFAD'ın hazırlamış olduğu 25 barınma merkezinde yaşamakta ve
onların her türlü imkanı temin edilmeye çalışılmaktadır. Türkiye
sadece bir kamp organizasyonu olarak Suriye meselesini görmüyor.
Kamp organizasyonunun dışında şehir merkezlerinde yaşayan yaklaşık
1 milyon 700 bin Suriyeli ile ilgili olarak çok farklı alanlarda
Türkiye'nin yaptığı hizmetleri hem Türkiye kamuoyu yakinen takip
ediyor, hem dünya kamuoyu yakinen takip ediyor"
ifadelerini kullandı.
"YAPILAN YARDIMLAR YAKLAŞIK 5.6 MİLYAR AMERİKAN DOLARI
SEVİYELERİNE ULAŞMIŞTIR"
Suriyeliler ile ilgili son rakamları paylaşmak istediğini kaydeden
Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"Biz Suriye'den gelen sığınmacılara karşı açık kapı
politikasını sürdürdük. Sürdürmeye devam edeceğiz. Bu konuda
yapılan yardımlar hem devlet kuruluşlarımızın yapmış olduğu
yardımlar, hem sivil toplum kuruluşlarımızın yapmış olduğu
yardımların miktarı yaklaşık 5.6 milyar Amerikan doları
seviyelerine ulaşmıştır. Bu çerçevede küresel insani yardım 2014
raporunda Türkiye Gayri Safi Milli Hasılası'nın binde 21'ini insani
yardımlara harcayan bir ülke olarak dünyanın bir numaralı ülkesi en
cömert ülkesi konumuna yükselmiştir. Ancak Türkiye'nin ortaya
koymuş olduğu bu olağanüstü gayretler ve kardeşçe yaklaşımlara
rağmen uluslar arası camianın bu 5.6 milyar dolarlık yardımın
içerisindeki payı sadece 300 milyon dolar seviyesindedir. Bunun
söylediğimiz zaman birileri belki bundan alınıyorlar ama biz bunu
söylemeye devam edeceğiz. Bu sadece Türkiye'nin bir komşu olarak
bir kardeş olarak Suriye halkına karşı vazifesi değil, aynı zamanda
bütün uluslar arası camianın da Suriye'nin yardımına koşmak
vazifesidir diye düşünüyor ve bunu her uluslar arası platformda
dile getirmeye gayret ediyoruz. Sığınmacılar Türkiye geçsinler
onların Türkiye'ye geçmesine ‘evet' ama Türkiye'den Avrupa
ülkelerine Batı ülkelerine ‘hayır' şeklindeki bir yaklaşımı da
insani bir yaklaşım olarak kabul etmek mümkün değildir. Ümit ederiz
ki en kısa zamanda Suriye'de barış sağlanır. Irak'ta siyasi
istikrar sağlanır bir daha hiçbir komşu ülkenin vatandaşı ne kendi
ülkesinin içerisinde, ne de kendi ülkesini terk ederek mülteci
durumuna düşmezler."
"13 CİVARINDA GÜVENLİ GEÇİŞ NOKTASI TESPİT EDİLMİŞ VE BU
GÜVENLİ GEÇİŞ NOKTALARINDAN TÜRKİYE'YE GEÇİŞLERİN SAĞLANMASI
GÖZETİM ALTINDA SÜRDÜRÜLMÜŞTÜR"
"Açık kapı politikasıyla ilgili olarak çalışmalarımız
çerçevesinde 13 civarında güvenli geçiş noktası tespit edilmiş ve
bu güvenli geçiş noktalarından Türkiye'ye geçişlerin sağlanması
gözetim altında sürdürülmüştür" diyen Kurtulmuş,
"Bu güvenli geçiş noktaları bizim için özellikle bundan
sonra Allah korusun İdlip'de, Halep'te yeni durumların ortaya
çıkması çerçevesinde de fevkalade önemli bir husustur. Sağlık
hizmetleri konusunda geçtiğimiz toplantılarda aldığımız kararlar
uyarınca sağlık hizmetlerinin finansman ve koordinasyonu
halledilmiş global sağlık bütçesi TBMM'ye sunulmak üzere Plan Bütçe
Komisyonu'na gönderilmiş, komisyondan geçmiştir. Suriyeli
öğrencilerin eğitim alabilmeleri ve eğitimlerinin en üst düzeyde
karşılanabilmesi için Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 2014
yılında yayımlanan yabancılara yönelik eğitim-öğretim hizmetleri
genelgesiyle Suriyelilere verilecek eğitim öğretim hizmetlerinde
standart oluşturulmuş, önümüzdeki dönemde Suriyeliler'in
kendilerine ilişkin bir müfredat çerçevesinde eğitim alması konusu
üzerinde çalışmalar yapılmıştır" dedi.
Sığınmacılara Türkçe eğitimi verilen kurs sayılarında artışların
sağlandığını söyleyen Kurtulmuş, "AFAD'ın öncülüğünde 12.
sınıfa kadar Suriyeli çocuklara MEB'in desteğinde ciddi şekilde
eğitim verilmiştir. İki rakamı hatırlatmak isterim, geçici barınma
merkezlerinde 71 bin öğrenci eğitim-öğretim faaliyetlerini
sürdürmektedir. MEB'in denetiminde ise 180'nin üzerinde eğitim
merkezinde 88 bin Suriyeli eğitim-öğretim hizmeti verilmektedir.
Suriye uyruklu vatandaşlardan üniversite çağındaki öğrencilerin
Türkiye'deki üniversitelere denklikleriyle ilgili olarak çalışmalar
YÖK tarafından sürdürülmüş, 7 üniversitede geçici öğrenci olarak
eğitim almaları, özel öğrenci statülerinde eğitim almaları
sağlanmıştır" şeklinde konuştu.
Suriyeli sığınmacıların iş gücü analizinin hazırlanmasıyla ilgili
bilgi veren Kurtulmuş, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, TÜİK,
AFAD, Dünya Bankası öncülüğünde çalışmanın sonlandırılacağını ve
Suriyeli sığınmacıların iş gücü analizinin ortaya konulacağını
anlattı. Suriyeli sığınmacılara destek olacak STK'ların
akreditasyon ve sertifikasyon işlemlerinin tamamlanmasıyla ilgili
Kurtulmuş, bu işlemlerinin en kısa zamanda sonuçlanacağını ümit
ettiklerini ifade etti.
"SURİYELİLER'İN HEMEN HEMEN TAMAMI KAYIT ALTINA ALINMIŞ,
TEK TEK KİM OLDUKLARI TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ TARAFINDAN
BİLİNİR HALE GETİRİLMİŞTİR"
Kurtulmuş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu Suriye sığınmacılarla ilgili faaliyet gösteren bu
STK'ların, üniversitelerin, araştırma merkezlerinin bu konuyla
ilgili kurum ve kuruluşların biraraya gelerek bir koordinasyon
toplantısı yapması ve bu koordinasyon toplantılarının vilayetler,
valilikler başkanlığında sürdürülmesi AFAD'ın il müdürlüklerinin de
sekretaryasında bunun gerçekleştirilmesi önemli bir karar. Bunu son
2 aydır gerçekleştiriyoruz. Suriye'den gelen araçların Türkiye'ye
alınması bununla ilgili akreditasyon çalışmasının mevzuat
düzenlemesi gerçekleştirilerek yapılmasıydı. Bu konuyla ilgili
çalışmalar tamamlandı. Mayıs ayı içerisinde Suriye'den gelecek
araçların bu anlamda kayıt altına alınması sağlanmış olacaktır.
Nüfus ve Göç İdaresi Genel Müdürlüğümüz biyometrik kayıtlar
meselesinde büyük mesafe kat etmiş hemen hemen Türkiye'deki
Suriyeli sığınmacıların tamamı kayıt altına alınmıştır. Geçtiğimiz
aylarda yapılan çok sıkı çalışmalar sonucu bugün Türkiye'deki
Suriyelilerin hemen hemen tamamı kayıt altına alınmış, tek tek kim
oldukları Türkiye Cumhuriyeti Devleti tarafından bilinir hale
getirilmiştir."
(İHA)