Yeni Cumhurbaşkanlığı kabinesi'nden 'Ekonomi Eylem Planı' geliyor
Yeni Cumhurbaşkanlığı Kabinesi ile belirlenen ekonomi yönetimi, gelecek 5 yılda "enflasyonla mücadele" ve "toplumsal refah" konularının yanı sıra sürdürülebilir büyümeden cari açığın azaltılmasına ve yatırımların artırılmasına kadar çeşitli adımlara odaklanacak.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı
Cumhurbaşkanlığı Kabinesi'ndeki yeni ekonomi yönetimi hızla iş başı
yaptı.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanı Alparslan Bayraktar, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet
Fatih Kacır, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim
Yumaklı, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Ulaştırma ve
Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu koordineli çalışmayla seçim
öncesi ana hatlarıyla çizilen ekonomi politikalarını
uygulayacak.
Hedef toplumsal refahı yükseltme
Şimşek'in, Bakanlık görevini devraldığı törende verdiği
ilk mesajlar da izlenecek stratejinin işaretleri olarak
değerlendirildi.
Toplumsal refahı yükseltme hedefine ulaşmada şeffaflık, tutarlılık, öngörülebilirlik ve uluslararası normlara uygunluğun temel ilkeleri olacağını belirten Şimşek, küresel zorlukların, jeopolitik gerginliklerin arttığı bir konjonktürde kurumsal kalite ve kapasitenin güçlendirilerek, makro-finansal istikrarı önceliklendireceklerini söyledi.
Şimşek, vakit kaybetmeden Orta Vadeli Program çalışmalarına başlayacakları bilgisini verdi.
AK Parti'nin seçim öncesi açıklanan "Türkiye Yüzyılı İçin Doğru
Adımlar" başlıklı beyannamesi ile 2023-2025 yıllarına ilişkin Orta
Vadeli Program da gelecek döneme ilişkin izlenecek ekonomi
politikasındaki öncelikleri ve ana başlıkları içeren rehber
niteliğini taşıyor. Bu kapsamda, hedeflere ulaşmak için
kullanılacak enstrümanlar, hayata geçirilecek projeler ve takip
edilecek yol haritasının yeni ekonomi yönetimi tarafından hızla
detaylı olarak şekillendirilmesi bekleniyor.
Hazine ve Maliye Bakanlığı başta olmak üzere yeni ekonomi
yönetiminin ajandasında, öncelikle enflasyonla mücadele, sermaye
piyasalarının ve yatırım ikliminin güçlendirilmesi ile cari açığın
azaltılmasına yönelik adımların bulunacağı belirtiliyor.
İstikrarlı ve güçlü ekonomi, öngörülebilir, şeffaf ve etkili politikalar setinin kararlı bir siyasi iradeyle hayata geçirilmesi için 5 yılın yol haritası niteliğinde "Ekonomi Eylem Planı" uygulamaya alınacak.
Yeni dönemin öncelikli başlığı enflasyonla mücadele olacak.
Bunun yanı sıra fiyat artışlarına karşı dar gelirliler başta olmak
üzere asgari ücretliler, memurlar, kamu işçileri ve emeklilerin
gelirleri artırılarak, söz konusu mücadele sırasında toplumsal
refahın korunması hedefleniyor.
Orta vadede enflasyonun 2023 yıl sonu için yüzde 25'lerin altına,
Orta Vadeli Program'daki hedefler doğrultusunda 2025 yıl sonuna
kadar yeniden tek haneli rakamlara düşürülmesi için bütüncül bir
anlayış içinde ekonomi politikalarının araçlarının kullanılması
bekleniyor.
Söz konusu hedef doğrultusunda tarımsal üretim, verimlilik ve lojistik planlaması güçlendirilerek gıda fiyatlarındaki oynaklığın önüne geçilmesi için çalışılacak. Enerjide dışa bağımlılığı azaltıcı politikalara paralel olarak hane halklarına yansıyan enerji maliyetlerinde düşüşü sağlayıcı bir yaklaşım sergilenecek.
Gelir düzeyi düşük bireylerin harcama kompozisyonu içinde önemli yer tutan kira harcamalarındaki fahiş artışın önüne geçilmesi, bunun için sosyal konut projelerine devam edilmesi politikalar arasında yer alacak.
"Sürdürülebilir büyüme" yeni ekonomi yönetiminin de öncelikli
hedeflerinden biri olacak. Bu kapsamda, 2024-2028 döneminde yıllık
ortalama yüzde 5,5 seviyesinde büyüme ile 2028 yıl sonunda 1,5
trilyon dolar milli gelir büyüklüğüne ve 16 bin dolarlık kişi başı
gelir düzeyine ulaşma hedefiyle adımların atılması
öngörülüyor.
KİT'ler yeniden yapılandırılarak halka arza
hazırlanacak
İş dünyasının talebi olan toplam faktör verimliliği artışını
sürekli kılacak yapısal reformlar da hayata geçirilecek.
Kamu ve özel sektör yatırımlarının önü açılarak, üretim
kapasitesinin artması ve verimlilik bazlı büyüme hedefleniyor.
İstihdamdaki güçlü artışla işsizlik oranının kademeli olarak
gerilemesi sağlanacak. 2028'e kadar ilave 6 milyona yakın
istihdamla toplam istihdamın 36 milyona çıkarılması, işsizlik
oranının yüzde 7’nin altına indirilmesi hedefi doğrultusunda
çalışmalar yürütülecek.
Cari açık düşürülerek döviz talebinin ithal fiyatlar üzerindeki baskısının azaltılması için tedbirler alınacak. Türk lirası cinsi tasarrufları artıracak finansal enstrümanlar geliştirilerek desteklenecek. Fiyat istikrarına yönelik yatırım, istihdam, üretim, ihracat hedefleri doğrultusunda reel sektöre uygun maliyetlerle selektif kredi uygulamaları sürdürülecek.
"Asrın felaketi" olarak nitelendirilen Kahramanmaraş merkezli depremler ve bunun gerektirdiği yeni harcamalar da dikkate alınarak, kamu maliyesinde verimliliği ve tasarrufu artıracak kapsamlı bir programın devreye alınması planlanıyor.
Teşvik ve destekler sadeleştirilerek, yeniden yapılandırılacak. Tek Hazine Kurumlar Hesabı uygulaması daha da genişletilerek Hazine nakit rezervi güçlendirilecek. Vergi sisteminde dijital dönüşümü destekleyecek ve çevre dostu yeşil vergilemeyi esas alan bir sistem oluşturulacak, vergi politikaları, büyüme ve sosyal adalet olmak üzere iki temel eksende yürütülecek. Gençlerin, kadınların ve dezavantajlı grupların iş gücüne katılımını ve girişimciliği teşvik eden vergi politikaları önceliklendirilecek, selektif ve hedef odaklı vergi teşvikleri devam ettirilecek. Mevcut vergiler, Avrupa Birliği Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması ve iklim değişikliği konusunda uluslararası alandaki gelişmeler de dikkate alınarak, karbon salınımı daha az olandan daha az vergi alacak şekilde gözden geçirilerek düzenlenecek.
Özelleştirme kapsam ve programında bulunan taşınmaz portföyü, klasik özelleştirme yöntemleri dışında sermaye piyasası araçları kullanarak değerlendirilecek, kamuya ait taşınmazlar ile altyapı tesislerinin gelirleri yatırımcı vatandaşlarla paylaşılacak.
Bu kapsamda, sermaye piyasası araçları özelleştirme
uygulamalarında ön plana çıkacak, kamu sermayeli işletmeler yeniden
yapılandırarak kurumsal yönetişim ilkeleri çerçevesinde halka arza
hazır hale getirilecek.
Bürokrasiyi azaltmak ve yatırım sürecinde karşılaşılan sorunlara
hızlı çözümler üretmek amacıyla özel kesim yatırımlarının
korunmasına yönelik yeni bir sistem hayata geçirilecek. Özel kesim
yatırımlarını kolaylaştırma ve hızlandırmaya yönelik
"Yatırım Uyuşmazlığı Kurumu" oluşturulacak.
Katılım finans alanı güçlendirilecek, bu çerçevede müstakil bir
Katılım Finans Kanunu hazırlanarak, çeşitli kanunlar altında
düzenlenen katılım finans sektörü tek bir çatı altında toplanacak
ve katılım finans altında yer alan tüm sektörlere yönelik
uluslararası standartlarda Merkezi Danışma Kurulu hayata
geçirilecek. "Katılım finans derecelendirmesi" sistemi hayata
geçirilecek.
Finansal sektörün kurumsal altyapısı derinleştirilecek. Bu
kapsamda, finansal sektörün boyutuna, karmaşıklığına ve gelişimine
uygun "denetleyici teknolojiler" odaklı yeni denetim uygulama ve
yöntemleri uygulamaya alınacak.
Finansal dönüşümde teknoloji ve çevre kilit rol
oynayacak
Sürdürülebilir finansman imkanlarının geliştirilmesini teminen
çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) piyasalarına katılım hız
kazanacak.
Bu kapsamda Kalkınma ve Yatırım Bankası ile Eximbank, uluslararası
en iyi uygulama örnekleri dikkate alınarak güçlü bir kurumsal
reform sürecine tabi tutulacak.
Avrupa Yeşil Mutabakatı'na uyum kapsamında yeşil bankacılık
uygulamalarının geliştirilmesi için strateji oluşturma, kurumsal
yapılanma, risk yönetimi, raporlama ve kamuoyunu bilgilendirici
yayın faaliyetleri yürütülecek.
Yatırımcıların korunmasını ve sermaye piyasasının gelişimini ön
planda tutacak şekilde, manipülatif ve piyasa bozucu nitelikteki
işlemlerin önüne geçilmesi için teknolojik altyapı
güçlendirilecek.
Bankacılıktaki risk merkezi benzeri bir yapıyla yatırımcıların
risklerinin bütüncül bir şekilde takip edilmesi ve sektör
paydaşlarıyla paylaşılabilmesini teminen Yatırımcı Risk Takip
Sistemi hayata geçirilecek.
Siyasi ve ekonomik istikrar, öngörülebilirlik ve yatırımcı dostu
politikalarla yüksek teknolojili ve daha üretken alanlarda doğrudan
yabancı yatırımı artırılacak, iş ve yatırım ortamı
iyileştirilecek.