SPK Eski Başkanı Prof. Dr. Doğan Cansızlar: “MB faiz kullanımı konusunda serbest bırakılmalı”
PİYASADAKİ dalgalanmaları değerlendiren Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Eski Başkanı ve Atılım Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğan Cansızlar alınacak önlemlerden en önemlisini, “Merkez Bankası (MB) faiz kullanımı konusunda serbest bırakılmalı, koşullara göre faizi arttırıp, eksiltebilmeli” şeklinde açıkladı.
PİYASADAKİ dalgalanmaları değerlendiren Sermaye Piyasası Kurulu
(SPK) Eski Başkanı ve Atılım Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr.
Doğan Cansızlar alınacak önlemlerden en önemlisini, “Merkez Bankası
(MB) faiz kullanımı konusunda serbest bırakılmalı, koşullara göre
faizi arttırıp, eksiltebilmeli” şeklinde açıkladı.
Cansızlar, kısa vadede yapılması gerekenleri sıralarken siyasete
düşen görevlere de değindi. İlk olarak siyasilerin hem ulusal hem
de uluslararası alanda tartışmalarını biraz daha yumuşatmaları
gerektiğini söyleyen Cansızlar, dışarıya verilecek mesajlar
konusunda da çok daha dikkatli olunması gerektiğinin altını çizdi.
MB'nin, para politikası araçlarının en önemlisi olan faiz
enstrümanının kullanımı konusunda serbest bırakılması ve
Türkiye'ye, güven duyulmasını sağlayacak tedbirlerin alınmasının
oldukça önemli olduğunu ifade eden Cansızlar, dış finansmana
ihtiyacı olan bir ülke olarak bu tür önlemlerin alınması
gerektiğini aksi halde bu günlerin aranır hale geleceğini dile
getirdi.
MEKSİKA VE TÜRKİYE EN FAZLA ETKİLENEN ÜLKELER ARASINDA
Doların farklı sebeplerle dünyada değer kazandığını ancak Türkiye
gibi gelişmekte olan ülkelerin paralarında dolara karşı bir
erozyonun olduğunu belirten Cansızlar, “Bu durumdan olumsuz yönde
en fazla etkilenen para birimleri arasında Türkiye ve Meksika da
var. Ülkemizde, dolarda yaşanan hareketliliğin sebepleri ise hem
içte yaşanan huzursuzluklar, terör eylemleri, başkanlıkla ilgili
yapılması öngörülen referandum, AB ile olan gelişmeler hem de
dünyadaki küresel gelişmeler olarak gösterilebilir” dedi.
Böyle bir zemin varken bu durumdan yararlanmak isteyenler olacağını
ifade eden Cansızlar sözlerine şöyle devam etti:
“Çünkü Türkiye ekonomisi iki ayrı paralı ekonomi sayılır. Bir yanda
Türk Lirası cinsinden piyasalarda ülkemizde işlem yapılırken bir
yandan da döviz üzerinden büyük ölçüde de dolar üzerinden işlemler
yapılıyor. Kendi basmadığımız parayı sermayenin serbest olduğu bir
ortamda kontrol etmemiz mümkün değil. Yani bu şu demek, Amerikan
Merkez Bankası parayı basıyor ve para tüm dünyaya dağılıyor.
Sermayenin de serbest dolaşımı olduğuna göre, özellikle 1980
sonrasında alınan ve geliştirilen tedbirler neticesinde bu anlamda
serbestçe Türkiye'ye giriş çıkış yapan doların aslında kontrol
edilmesi mümkün değil.”
“ESAS OLAN MB'NİN MÜDAHALESİDİR”
Bir yandan MB'nin piyasaya döviz satması diğer yandan vatandaşların
gönüllü olarak kendi dövizlerini piyasaya vermelerini olumlu
bulduğunu söyleyen Cansızlar şunları söyledi:
“Ancak bu, uzun vadede kontrolü sağlamaz. Burada esas olan MB
müdahalesidir. MB de müdahale ederken rezervlerinin azalmasına
zemin oluşturacak dövizi piyasaya satmaktan çekinmeli. Çünkü MB'nin
net 30 milyar dolar civarında kullanılabilir döviz rezervi var ve
eğer spekülatif ataklar yükselirse bu yetmeyebilir. MB olarak
birkaç kez döviz satabilirsiniz ama spekülatörler MB'nin bu
hareketlerini deneyebilir ve daha da fazla talep yaratılabilir.
Dolayısıyla burada bana göre en etkili yöntem faiz faktörüdür. MB
faiz politikasını kullanarak dövizdeki ateşin düşmesini kısa vadede
engelleyebilir.”