Şeftali hasadı başladı
Örtü altında Türkiye'nin ilk şeftalisinin üretildiği Mersin'de, hasat başladı.
Örtü altında Türkiye'nin ilk şeftalisinin üretildiği Mersin'de,
hasat başladı.
Türkiye'de örtü altı nektarin üretiminde öncü illerden olan
Mersin'de, ilk hasat yapılmaya başlandı. Çiftçiler, merkez Akdeniz
ilçesine bağlı Kazanlı Mahallesi'nde bulunan seralarda yapılan ilk
hasattan memnun kaldı. Ancak ilk hasat olmasına karşın fiyatların
düşük olmasından dert yanan çiftçiler, hak ettikleri parayı
kazanamadıklarını ifade etti.
Şeftali üretimiyle ilgili İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine
konuşan Mersin Ziraat Odası Başkanı Cengiz Gökçel, Kazanlı
bölgesinin yaş sebze ve meyve üretiminde önemli bir yer olduğunu
söyledi. Bu bölgede daha önce çok miktarda örtü altı sebzenin
üretildiğini kaydeden Gökçel, "Ancak maalesef o üretimde
çiftçilerimiz yeterince gelir elde edemeyince kendilerine başka
alternatifler aramaya başladılar. Bu noktada da nektarinin örtü
altında yetiştirilebildiğini tespit edildi. Bundan sonra örtü
altında biberin, patlıcanın, domatesin, salatalığın yetiştiği
bölgede artık şeftali, kayısı, erik ve muz gibi meyveler
yetiştirilmeye başlandı. Geçtiğimiz yıllarda buranın avantajı
vardı. Akdeniz havzasında bulunan, aynı iklim kuşağına sahip
bölgelerde ilk hasat Nisan ayının ortalarına doğru Mersin'de, bu
bölgede yapıldığı için geçtiğimiz yıllarda burası çok ön plana
çıkmıştı. Çünkü ilk hasat burada başlıyordu. Bu da çiftçimize bir
gelir olarak avantaj sağlıyordu. Ancak son zamanlarda gerek
üretimin artması gerekse içinde bulunduğumuz ekonomik koşullardan
dolayı maalesef geçen senede bu yılda örtü altında ve açıkta bu
ürünü yetiştiren çiftçilerimiz hak ettiği geliri elde
edemedi" diye konuştu.
"BU ARAZİLER SEBZE ÜRETİMİNDE MUTLAKA
TUTULMALI"
Çiftçilerin artık bu çeşitlerden de uzaklaşıp, başka çeşitlere
yöneleceğini kaydeden Gökçel, "Dolayısıyla bu döngü böyle
devam edip gidiyor. Ancak bu nereye kadar devam edecek onu
bilmiyorum. Yaklaşık 150 bin dekar araziye tekabül eden bu bölgede
ülkede en az üretim yapıldığı dönemde örtü altında sebze üretiminin
en fazla üretildiği bölge burası. Burada çiftçilerimiz sebze
üretiminden para kazanamadıkları için bu tür çeşitlere
yöneliyorlar. Bu toprakları bu şekilde başka çeşitlere biz
kaydırıyoruz. Böyle giderse gelecekle alakalı sıkıntı
yaşayacağımızı düşünüyorum. Yetkilileri uyarıyoruz. Bu araziler
sebze üretimde mutlaka tutulmalı. Bu meyve ürünleri her yerde
olabilir ancak biz gerçekten ülke insanının sebzeye en fazla
ihtiyaç duyduğu mevsimde bu bölgelerde üretim yapamazsak bir zaman
gelir ithal etmek zorunda kalırız. Bu da hem ülkeyi zora sokar hem
de tüketicilerin pahalı fiyata bu ürünleri tüketmesine neden olur.
Bu da hiç kimsenin isteyeceği bir durum değildir. Nektarin
üreticisine bu sezonun hayırlı ve uğurlu olmasını
diliyorum" şeklinde konuştu.
"4-5 LİRA ARASINDA SATILIYOR"
Nektarinin geçtiğimiz yıla göre daha ucuz olduğunu vurgulayan
Gökçel, "Örtü altında rekoltede fazla olmuyor. Dolayısıyla
fiyatlar yüksel olmalı ki bu kadar masrafı, bu kadar emeği
karşılasın. Maalesef fiyatlar bu durumda değil. Şu anda 4 ile 5
lira arasında fiyatlar değişiyor. Burada yeni hasadı başlandı,
siftah. Önceki yıllarda bu 13-14 lira gibi bir ortalama ile
satılıyordu. Şimdi o rakamlara bakınca, bugünkü rakam üreticimizi
kurtarması mümkün görünmüyor. İnşallah çiftçilerimiz hak ettiğini
elde eder. Çünkü Türkiye'de şeftali üretiminde Mersin, önde gelen
illerden bir tanesi. Biz sıfır deniz rakımından bin 500 rakımdaki
yayla bölgelerine kadar bu ürünleri yetiştiriyoruz. Buranın
avantajı örtü altında bu ürünler Nisan ayının ortalarında hasat
ediliyor. Aslında bu çok büyük bir avantaj. Tabi neye göre avantaj.
Eğer hak ettiği karşılığındaki fiyatı bulursa avantaj. Bu sene o
fiyatı bulamadık. Yukarıdaki şeftalilerdeki sıkıntı da şu. Oralarda
da üretilen şeftali özellikle meyve suyu sektöründe çok
kullanılıyor. Maalesef orada da son senelerde sıkıntımız meyve suyu
sektörü ucuz fiyat vermesi o üreticileri de mağdur ediyor"
ifadelerini kullandı.
Şeftali üreticisi Kenan Yıldırım ise bölgenin en büyük nektarin
üreticilerinden biri olduğunun altını çizerek, "2000'li
yılların başında alternatif üretim olarak bunu programa almıştık.
Biz o yıllarda çok ciddi paralar kazandık, emeğimizin karşılığını
alabiliyorduk ta ki 2011 yılında başlayan Suriye iş savaşına kadar.
Hem Suriye'ye yapmış olduğumuz ihracatı engellediği gibi Suriye'nin
içinden geçen transit yolları da kullanamaz hale geldiğimizden
dolayı o bölgelerdeki ülkelere de ürün ihraç edemez olduk. 2012
yılında da İran'la yaşadığımız sıkıntılardan dolayı oraya da
ihracatımız kesildi ve bir tek Rusya pazarına kaldık. Rusya ile de
uçak krizi ortaya çıkınca ciddi bir sıkıntı yaşadık. Şu anda da
ürettiğimiz ürünlerin karşılığını bir türlü alamıyoruz"
dedi.
(İHA)