'Osmanlı yetimine nasıl sahip çıkardı'
Deniz Feneri Derneği Ankara Şubesi’nde "Osmanlı Yetimine Nasıl Sahip Çıkardı?" konulu bir program organize edildi.
Deniz Feneri Derneği Ankara Şube Koordinatörü Hamit Kunt'un,
derneğin Orta Doğu, Balkanlar, Afrika ve Türk Cumhuriyetleri'nde
yapılan yardımlarının anlatıldığı sunum ile başlayan programda
Osmanlı Haftası sebebiyle, Osmanlı Derneği kurucusu Saffet Atak'ın
konuşması, yetimler tiyatrosu ve şiir dinletisi sunuldu.
Osmanlı Derneği kurucusu Saffet Atak yaptığı konuşmada Osmanlı
medeniyetinin yetimler, öksüzler ve yaşlılar kurmuş olduğu vakıflar
kültüründen söz etti.
Osmanlı zamanında sokaklarda kalan çocuklar yoktu.
"Osmanlı'nın iyi tanıtılması için 7 yürekli kadın bu derneği
kurduk. Çıkış noktamız Osmanlıdaki ahilik teşkilatı. Anadolu kadını
1290'lı yıllar da öyle teşkilatlanmış ki devletin temelini atmış
diyebiliriz. Üretime ağırlık vermişler, dokuma tezgâhları
kurmuşlar, para kazanarak yetim, öksüz, yolda kalmışlar ve
yaşlıların hayatlarını idame ettirmişler. Eğitim ocakları açmışlar,
burada güzel konuşmadan, davranış biçimlerine, hatta yürümeye kadar
zarafet dersleri almışlar ve vermişler. Ürettiklerinin büyük bir
kısmını yetim öksüz ve yaşlılar için kullanmışlar. Osmanlı
zamanında sokaklarda kalan çocuklar yoktu. Çünkü o dönemde bu
çocukları alan bakan insanlar vardı. Aileye ve insana önem
veriliyordu. Osmanlıda yetim ve öksüzlerin korunması önce mahallede
başlamış. Mahalle kültüründe imam mahallenin her türlü sorunu ile
ilgilenirdi, daha sonra vakıflar kuruldu, düşünün ki göçmen
kuşların konaklayacakları yerleri düşünen bir medeniyetiz. Müslüman
ve Hristiyan ayrımı yapılmayan yetim ve öksüzlerin barındığı
Darüşşafaka kurulduğu, Darülacezenin açıldığı, tarih boyunca yetim
ve öksüze kıymet veren, hakkını koruyan bir medeniyetiz. Çünkü
onlar bize emanettir.
"Biz Osmanlının yetim ve öksüzleriyiz"
Balkanlarda nereye giderseniz şunu duyarsınız "Biz Osmanlının yetim
ve öksüzleriyiz". Şiarımız "Ya hizmet ederim ya da hizmet edene
hizmet ederim" olmalı. Biz uzanan el olmak zorundayız. Nereye
giderseniz gidin Osmanlının bir çivisini kıymetli tutan insanlar
görürsünüz. "Hoş geldin Türkiye kokusu" diyen insanlar var. Çünkü
biz tüm çaresizlere sahip çıkan bir medeniyettik. Neden bu
kültürümüzü hala devam ettirmeyelim. Vakfın açılımında her daim
ayakta tutmak vardır. Deniz Feneri güzel işler yaptığı için
eleştiriliyor, yıpratılmasaydınız üzülmeniz gerekirdi" dedi.
Saffet hanımın konuşmasının ardından temsili olarak "Osmanlı'da
kılıç kuşanma merasimi" yapıldı.
Deniz Feneri Derneği Ankara Şube Koordinatörü Hamit Kunt ise "Deniz
Feneri Derneğinin ‘Bir Yetim Büyütüyorum' projesinin önemine
değindi. Ayda 100 TL ile bir yıl boyunca bir yetimin
sahiplenileceğini Deniz Feneri Derneğinin bu görevi başarılı
şekilde yerine getirdiğini" ifade etti.