Bakan Albayrak: “Nisan ayından itibaren rahatlama hissedilecek”
İzmir'de iş dünyası ile buluşan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, ekonominin seçimden sonra kötüye gideceği söylemlerine ilişkin, "Nisan ayı ile birlikte rahatlama çok daha güçlü hissedilecek. Enflasyonun düşmesiyle birlikte faizlerin de çok daha sert düştüğünü görünce, çok daha güzel günler Türkiye'yi bekliyor. Bu dönemlerle birlikte Türkiye Allah'ın izniyle geleceğe çok daha sağlam ve...
İzmir'de iş dünyası ile buluşan Hazine ve Maliye Bakanı Berat
Albayrak, ekonominin seçimden sonra kötüye gideceği söylemlerine
ilişkin, "Nisan ayı ile birlikte rahatlama çok daha güçlü
hissedilecek. Enflasyonun düşmesiyle birlikte faizlerin de çok daha
sert düştüğünü görünce, çok daha güzel günler Türkiye'yi bekliyor.
Bu dönemlerle birlikte Türkiye Allah'ın izniyle geleceğe çok daha
sağlam ve emin adımlarla bakacağı döneme giriyor. Türkiye için 2019
bu anlamda 2018'den çok önemli tedbirlerin yapısal dönüşümlerin
rotaya koyulduğu bir yıl olacak. Menfi hayalleri olanların
düşmanlık besleyenlerin tüm o hayallerinin hayal kırıklığına
uğrayacağı dönem olacak. Seçimden sonra kötü olacakmış. Kötü olsa
seçimden önce kötü yapar, Nihat bey kazanmasın diye. Ne yaparlarsa
yapsınlar biz köprüyü geçtik. Türk ekonomisi daha
güçlenecek" dedi.
Çeşitli temaslarda bulunmak üzere İzmir'e gelen Hazine ve Maliye
Bakanı Berat Albayrak, İzmir Ticaret Odası (İZTO), Ege Bölge Sanayi
Odası (EBSO) ve İzmir Ticaret Borsası (İTB) ev sahipliğinde
gerçekleşen "İzmir Odaları ve Borsaları
Toplantısı"na katıldı.
Burada konuşan Bakan Albayrak, "Efendiler sizler doğrudan
milletimizi oluşturan halk sınıfları içinden geliyorsunuz ve onlar
tarafından seçilmiş olarak geliyorsunuz. Bunun için milletimizin
ihtiyaçlarını, üzüntülerini herkesten daha iyi biliyorsunuz. Sizin
söyleyeceğiniz sözler, alınması gerektiğini söylediğiniz önlemler
doğrudan halkın dilinden söylenmiş gibi olur. Zira halkın sesi
hakkın sesidir. Türk tarihi araştırılırsa bütün yükselme ve düşüş
sebeplerinin bir iktisat meselesinden başka bir şey olmadığı
anlaşılır. Zaferler, yenilgiler, yok olmalar bunların tümünün
gerçekleştiği dönemler iktisadi durumlarla ilgilidir. Yeni
Türkiye'mizi hak ettiği yere ulaştırmak için mutlaka ekonomiye
birinci derece önem vermek zorundayız. İşte bu memleketi böyle
cennet haline getirecek olanlar, ekonomik nedenler ve
faaliyetlerdir. Bu millet iktisadi hakimiyetini sağlarsa o kadar
kuvvetli temel üzerinde yükselmeye başlamış olacak ki yerinde
kıpırdayamazlar. İşte düşmanlarımızın gerçek düşmanların bir türlü
rıza göstermedikleri şey budur. Bütün bu sözler bana ait değil,
bunlar Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e ait. Tam 96 yıl önce İzmir
İktisat Kongresi'nde kurduğu bu cümleler bugün yaşadığımız tüm
sürece ışık tutuyor. 96 yıl önce bugün. Öncelikle 96 yıl önce
toplanan ilk İzmir İktisat Kongresini siyasi ve iktisadi
bağımsızlığı ancak birlikte var olacağını gören Mustafa Kemal
Atatürk'ü ve cumhuriyetimizin kurucu kadrosunu bu vesileyle
saygıyla anıyorum. Bu söylenen sözler hepimiz için örnek olacak
basiretli ifadeler yer almaktadır. Zorlu koşullarda
gerçekleştirilen bu kongrede müzakere, işbirliği ve ortak akıldan
vazgeçilmediği görülmektedir. Biz de bugün geçmişi iyi bilerek,
dünden dersler alarak, bugünü iyi okuyarak Türkiye'nin güçlü
geleceğine yürüyoruz" diye konuştu.
Bakan Albayrak, son 16 yılda dünyanın en hızlı büyüyen ülke
olduğunu ifade ederek, karşılaşılan zorlukları aşma noktasında
kararlılıkla topyekun mücadeleye devam ettiklerini, güçlü
sürdürülebilir ve kapsayıcı büyümenin bu manada ilerleyebilmesi
için daha fazla katma değer üreten ekonomik yapıya geçiş ve küresel
değer zincirinde daha yüksek basamaklara çıkabilmek için var
güçleriyle çalıştıklarını söyledi.
"BİZ BU DÖNEMİ YENİDEN DENGELENME İÇİN FIRSAT OLARAK
GÖRÜYORUZ"
Türkiye'nin son aylarda zor bir dönemde geçtiği dile getiren Bakan
Berat Albayrak, "Son 5 yılda süreçleri detaylı
incelediğimizde toplumsal, siyasi ve terör olaylarında hedef hep
ekonomiydi. Tıpkı Gazi Mustafa Kemal'in 96 yıl önce bugün dediği
gibi, ‘Bu milletin iktisadi hakimiyetini sağlamasına rıza
göstermeyenler, ellerinden geleni yaptılar.' Görebilenler için tüm
Türkiye bunu yaşadık ve gördük. Geçtiğimiz yıl Ağustos ayından bu
yana finansal dalgalanmaların ekonomiye etkisini en aza indirgemek
adına güçlü duruş sergiledik. Ekonomide her alanda girdiğimiz
mücadelede kimsenin tahmin edemediği bu süreçte elhamdülillah tüm
zorluklara rağmen çıktık. Ancak ekonomide yerinde ve kararlılıkla
sürdürdüğümüz politikalarla önümüzdeki dönemde atacağımız adımlarla
yaşanan ekonomik sıkıntıların program dönemi içinde aşılacağına
olan inancımız hatta daha evvel aşılacağına inancımız tamdır. Biz
bu dönemi yeniden dengelenme için fırsat olarak görüyoruz.
Disiplinli ve değişim odaklı bir motivasyonla 2021 yılı sonunda
iktisadi faaliyetin tüm sektörlerde artık daha fazla yüksek katma
değerli üretim yapan bir yapıya dönüşeceğini net
söylüyorum" diye konuştu.
"SON 6 AYDA ÇOK GÜÇLÜ KARŞI REFLEKS
GÖSTERDİK"
"Ciddi bir sınav veren Türkiye ekonomisi, taviz vermediği
mali disiplin performansı ve düşük borçluluk oranlarıyla 2018 yılı
Ağustos ayında yaşadığı bu süreci atlatarak dengelenme sürecini
başarılı bir şekilde sürdürmektedir" diyen Albayrak,
"3 tane önemli unsur temmuz, ağustos ayından beri gündeme
getiriyoruz; mali disiplin, enflasyonla mücadele, cari denge.
Türkiye'nin yapısal olarak uluslararası sermaye açısından
Türkiye'de kırılganlık olarak gösterilen bu çağda, son 6 ayda çok
güçlü karşı refleks gösterdik. Bugün geldiğimiz bu süreç,
Türkiye'nin bir daha hiçbir şekilde kırılganlıkla karşı karşıya
kalmaması için çok kararlı adımlar atmaya başladık. Beklediğimizden
de çok daha erken bir toparlanma görüyoruz. Ocak ayı sonu
itibariyle cari açık rakamları belki 20 milyar dolar altına
düşüyor. Cari açıktan cari fazlaya geçiş dönemine hızla Türkiye yol
alıyor. Alınan tüm bu tedbirlerin sonunda finansal yatırım
üzerindeki olumlu etkileri bugün itibariyle Ağustos ayına kıyasla
hepsini geride bıraktık. Sadece ağustostan bugüne kadar yüzde 30'a
yakın iyileşme yaşadık. Türk Lirası dünyadaki bütün gelişmekte olan
ülkelere kıyasla en yüksek kur performansı gösteren para
oldu" şeklinde konuştu.
"EKONOMİDE GÜÇLENME DEVAM EDECEĞİNDEN HİÇ KİMSENİN ŞÜPHESİ
OLMASIN"
Ekonomideki toparlanmanın hızlı şekilde sürdüğüne işaret eden Bakan
Albayrak, "İş dünyası için bu faizlerin daha da düşürülmesi
lazım. Özel bankalarda da gerek mevduat gerek kredi faizlerinde
düşme sürecini takip ediyorsunuz. Türkiye ekonomisi her türlü iç
dış şoka rağmen dayanıklılığı korumaya devam ediyor. Ekonomide
güçlenme devam edeceğinden hiç kimsenin şüphesi olmasın. Çok net
söylüyorum. Dilin kemiği yok. Bir futbol bir ekonomide herkes bir
şey diyor. Şimdi kara kara düşünüyor. Dolar aldık dolar düştü 6'dan
dolarlar aldık 5'lere düştü ne yapacağız diye soruyorlar. Siz
aldığınız dolarları tutmaya devam edin. Fırsatçılar siz daha çok
beklersiniz. Siz tutmaya devam edin bakın ne olacak. Fırsatçılık
göstermez ekonomi. Siz daha çok beklersiniz. Türkiye 2018'de
tarihin en güçlü refleksiyle çok güçlü finansal mimari oluşturmak
için adımlar attı. Türkiye Kalkınma Bankası yasası geçti
yapılanması bitti. Şimdi Ankara'dan İstanbul'a taşınma süreci
başladı, yeri de tuttuk sayılır. Çok zehir gibi dinamik insan
kaynaklarıyla süreç başlıyor. Bugün müthiş bir noktaya
gelecek" dedi.
"BİRİLERİ ÜZÜLECEK AMA BİZ HİÇ SAĞIMIZA SOLUMUZA BAKMADAN
EMİN ADIMLARLA İLERLİYORUZ"
Özel bankaların sıkı bir likidite sürecini başlattığını ifade eden
Bakan Albayrak, sadece son 2 günde kullandırılan kredi rakamının
Ocak ayındaki rakama tekabül edecek kadar ciddi artış olduğunu,
Mart'taki likiditenin daha fazla olacağını belirterek,
"Dolayısıyla ‘Biz biraz bekleyelim Türkiye Nisan'da batar,
Eylül'de batar' diyenlerin, gemiden düşüp boğulduğu, artık
Türkiye'ye inananların yol aldığı sürece giriyoruz. ‘Enflasyon
30-40 olacak, faizler 50-60 olacak, Türkiye bilmem ne olacak.'
Birileri üzülecek ama biz hiç sağımıza solumuza bakmadan emin
adımlarla ilerliyoruz. Özellikle finansal tablosunu güçlendirirken
sanayici, esnaf ve vatandaşımızı ihmal etmiyoruz. Ekonominin dümeni
direksiyonu hem gaz hem fren var. Ama kimse bizden hem gazı
köklemeyi yahut freni köklememeyi beklemesin. Dengeli, hep dengeli,
reel olarak artık gerçekçi ve üretime dayalı kaliteli üzerine
koyarak, kırılganlığa izin vermeyen bir ekonomi stratejisi ile yol
alacağız. Türkiye olarak biz dikkatli ve hazır olmamız lazım. Bu
bir tehdit mi hayır ben bunu fırsat olarak görüyorum. Emin olun
özellikle yeni sistemin de artık tesis olması Cumhurbaşkanlığı
sisteminin önemli etkisi var. Piyasa kurallarını ihmal etmeden
güven içerisinde ilerlemeye devam edeceğiz. Bundan kimsenin şüphesi
olmasın. ‘Şubat'ta olmazsa Nisan'da, Nisan olmazsa Eylül ama erken
kalkan erken yol alır. Dolar aldım, satarsam ne olacak. Sen boş ver
sen üretime bak. Türkiye hiç bu kadar cazip olmadı" diye
konuştu.
"NİSAN AYI İLE BİRLİKTE RAHATLAMA ÇOK DAHA GÜÇLÜ
HİSSEDİLECEK"
Nisan ayı ile birlikte rahatlamanın çok daha güçlü hissedileceğini
belirten Berat Albayrak, "Enflasyonun düşmesiyle birlikte
faizlerin de çok daha sert düştüğünü görünce çok daha güzel günler
Türkiye'yi bekliyor. Bu dönemlerle birlikte Türkiye Allah'ın
izniyle geleceğe çok daha sağlam ve emin adımlarla bakacağı döneme
giriyor. Türkiye için 2019 bu anlamda 2018'den çok önemli
tedbirlerin yapısal dönüşümlerin rotaya koyulduğu bir yıl olacak.
Şimdi Türkiye ekonomisine ilişkin, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün
dediği gibi menfi hayalleri olanların düşmanlık besleyenlerin tüm o
hayallerinin hayal kırıklığına uğrayacağı dönem olacak. Seçimden
sonra kötü olacakmış. Kötü olsa seçimden sonra kötü yapar. Nihat
bey kazanmasın diye. Algı bu toparlanma noktasındaki neticenin
geciktirilmeye çalışılması. Ne yaparlarsa yapsınlar biz köprüyü
geçtik. Neticeler, faizler, ekonomik tüm gelişmeler her geçen gün
çok daha iyiye gidiyor. Türk ekonomisi daha güçlenecek, en ufak
kırılganlık bırakmamız lazım" şeklinde konuştu.
"HİÇ KİMSENİN ENDİŞESİ OLMASIN"
Vergiyi arttırarak, azaltarak değil vergi politikası uygulayarak
hem ödeyen hem toplayan hem kamu hem özel halkın refahının daha da
güçlendiği bir kamunun kazandığı bir sistemin sürecini ortaya
koyacaklarını kaydeden Albayrak, "Hiç kimsenin endişesi
olmasın Türkiye olarak, biz ele ele omuz omuza vererek büyük ve
güçlü Türkiye modelini başaracağız. 1953'den bugüne İzmir'de
Kurtuluş Savaşını vermiş bir millet olarak iktisadi bağımsızlık
nasıl elde edeceğine inanan inançlı, daha az inanır daha az
çalışırsak tarih bunun hesabını sorar. Vazgeçmeyeceğiz daha çok
çalışacağız. Ekonomi programımızın en önemli ayaklarından bir
tanesi malum enflasyonla mücadeledir. Enflasyonun nasıl sonuçlar
doğurduğunu yeni nesil bilmiyor. Eski Türkiye'de enflasyon
hikayeleri vardı. Ay başı maaş alamayanların Türkiye'sinden bugüne
geldiğimizde çok sıkı bir mücadele ortaya koyduk. Ocak ayı bizim
için çok önemli" ifadelerini kullandı.
"BİRİLERİ FIRSATÇILIK YAPTIĞINDA DEVLETİN DEMİR YUMRUĞU
KALKAR"
Son 20 yıldır ilk kez gıda da yaş sebze meyvede tarihi bir
sıçramanın yaşandığını dile getiren Bakan Berat Albayrak, şunları
söyledi:
"Antalya'daki fırtınayı bahane ederek fiyatları
yükselttiler. Hangi fırsatçılık yapan zihniyetle birileri
vatandaşları mağdur etmek pahasına İstanbul'da ve Ankara'da tanzim
satış noktalarını hayata geçirdik. Doğrudan üreticiden tüketiciye
ürün gidecek. Faiz fiyatları olmasaydı. Enflasyon eksi 0.43
çıkardı. Yıllık enflasyon ise 18.85'e düşecekti. Marketler
fiyatları birden düşürdü. Tanzim satışa gelince. İzmir'den de talep
geldi, hemen çalışmalara başladık. İzmir'deki vatandaşlar da bundan
yararlanacak. Birileri fırsatçılık yaptığında devletin demir
yumruğu kalkar. İzmir'de de hazırlık tamamlanırsa bunu vatandaşları
mağdur etmeden hayata geçiririz. Kısa vadeli bu adımların yanında
hal yasası gündemde. Yeni hal yasasıyla gıda izleme sistemiyle
planlama üretimi arttırma seracılık alt yapısını güçlendirecek tüm
projeleri destekleyerek güçlü bir dönüşüm sağlayacağız. Özellikle
bugün fiyatlar düşmeye başladı. Tarımdaki sorunlar hemen çözülmese
de yapısal dönüşümle birlikte önemli bir kısmını geride
bırakacağız. Çok güçlü bir tarımsal alt yapıyla projeler ile ülkeyi
başka bir lige taşıyacağız. Çünkü Türkiye tarımda Avrupa'da
birinci, yaş meyvede ihracatımız ithalatın 7 katı. 3.4 milyar
dolarlık dış ticaret fazlamız var. Sebzede neredeyse 3 katı
ithalatın ihracat var. Türkiye büyüyor, nüfusu büyüyor, üretiyor ve
fazlasını ihraç ediyor. Türkiye 16 senede rüzgar enerjisinde önemli
aşamalar kat etti. Güneş rüzgar jeotermalde inşallah yeni bir
ekonomi hikayesi yazmak için çok güçlü adımlar atıyoruz. 2019 ilk
çeyreğinde ekonomik göstergelerde başlayan tüm olumlu gelişmeler
bunun sonucudur. Herkesle diyalog içinde olacağız. Tüm
paydaşlarımızın aklını kullanarak inşallah Türkiye'yi daha iyi bir
noktaya taşıyacağız."
ZEYBEKCİ 2024 İZMİR HİKAYESİNİ ANLATTI
AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Nihat Zeybekci ise
2024 İzmir hikayesi yazarak bir İzmir haritası ortaya koyduklarını
ifade etti. Tüm Avrupa'nın İzmir üzerinden Türkiye'nin 3'de 2'sine
bağlandığı, Orta Doğu'ya kadar uzanan otoyol ve demiryolunun
tamamlandığı bir İzmir hayal ettiklerini anlatan Zeybekci,
"İstanbul İzmir otoyolunun bittiği, Ankara İzmir hızlı tren
hattının ve önümüzdeki 5 yıl içinde yaklaşık 40 milyon turistin
ağırlanacağı Antalya ve İzmir arasında hızlı trenin bittiği, Çiğli
Havaalanı ile beraber yeni organize sanayi bölgelerinin kurulduğu,
süs bitkilerinden yaş meyve sebzeye kadar süt ürünlerinde marka
oluşturduğu ve markaları dünyaya tanıttığı, Urla Karaburun
bölgesinde yatırım vadisini kurduğu bir 2024 İzmir'i hayal
ediyoruz. Bizler hiçbir şeyin tarafı değiliz. Ama sizler İzmir'in
tarafısınız. İlinizin ve ilçelerinizin tarafısınız. İzmir'in 21.
yüzyıl yolculuğunda taraf olun diyoruz" ifadelerini
kullandı.
"GÜVEN VE İSTİKRARLA ÜSTESİNDEN
GELECEĞİZ"
TOBB Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ise "İzmir
pek çok alanda başarı hikayeleri yazmış bir şehir. İzmir'i
geliştirmeyi sürdürmeliyiz. İzmirli girişimcilerle iftihar
ediyorum. Rehavete kapılmadan bu tempoyu devam ettirmeliyiz.
İnşallah önümüzdeki dönemde hep beraber göreceğiz. Sayın bakanımız
liderliğinde özel sektörü rahatlatan, üzerinizdeki yükleri azaltan
pek çok icraat hayata geçti. Kendisinin vizyon ve dinamizmi ile tüm
sektörleri bir araya gelip ekonomi şurasını da yakında yapacağız.
Böylece sektörlerimize geleceğe yönelik pozitif bakış açısı
kazandırmış olacağız. Sıkıntılarımız yok değil var. Ama şunu
aklımızda hep tutalım; Türk iş dünyası olarak karşımıza çıkartılan
her engele rağmen neler yapabileceğimiz, üretken olduğumuzu
geçmişte pek çok defa ispat ettik. Özel sektör devlet eliyle pek
çok sıkıntıyı aştığımızı gördük. Tüm kazanımların temelinde güven
ve istikrar yatmaktadır. Güven ve istikrarı muhafaza ederek
önümüzdeki dönemde tüm sıkıntıların üstünde geleceğiz. Daha çok
çalışmaya ve üretmeye devam edeceğiz" dedi.
"TÜRKİYE, DÜNYAYA ÖRNEK TEŞKİL EDEN BAŞARI HİKAYESİ
YAZDI"
İzmir Ticaret Borsası (İTB) Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli
ise Türkiye'nin son 16 yılda dünyaya örnek teşkil eden bir başarı
hikayesi yazdığını ifade etti. Türkiye'de birçok tarım ürünü için
piyasa derinliğinin sağlanması ve belirli kurallar çerçevesinde
sağlıklı fiyat oluşumu konularında geçmişten bu yana sıkıntılar
olduğunu dile getiren Kestelli, "Tarımsal üretim, ne yazık
ki iklim, çevre ve saklama koşullarından doğrudan etkilenen bir
sektör. Bu nedenle, tarımsal malların fiyatları, arz miktarına
bağlı olarak dalgalanma göstermekte ve fiyatta yaşanan bu
değişimler risk algısını arttırmaktadır. Tabi, bunun yanı sıra
spekülatif ve manipülatif müdahaleler de eklenince piyasalarda ürün
arzı ve fiyatlarda dalgalanma kaçınılmaz olmaktadır. Bizler,
ticaret borsaları olarak tarımsal ürün piyasalarında
sürdürülebilir, istikrarlı ve derinlikli fiyat yapısının tesis
edilmesinde, rekabetçi piyasa oluşumunda ve fiyat enformasyonu
sağlanmasında daha etkin bir rol oynayabileceğimize
inanıyoruz" dedi.
Kestelli, kırmızı et ve zeytinyağı gibi ürünlerin perakende
ticaretinde KDV oranının yüzde 1'e düşürülmesini, tekstil ve
konfeksiyon sanayinin hammaddesi olan mahlıç pamuğun toptan
ticaretinde uygulanan KDV'nin de yüzde 1'e indirilmesi ya da peşin
tevkifat uygulamasının kaldırılmasını talep etti.
"BANKACILIK SİSTEMİ İŞLEMEDEN PİYASALAR
AÇILMAZ"
Ege Bölge Sanayi Odası (EBSO) Başkanı Ender Yorgancılar da proaktif
çalışmaları ile finansmana erişimde kısa dönemde kolaylıklar
sağlandığını ancak sürdürülebilirlik adına bazı talepleri
olduklarını belirterek, "Bankacılık sistemi işlemeden
piyasalar açılmaz. Bu sadece kamu bankaları ile başarılamaz.
Eximbank'ın, ihracatçıya TL cinsinden de kredi desteği sağlaması,
yerli makine ve teçhizat yatırımlarında, kredi veya leasing
finansman modeli için yüzde 50 faiz desteği verilmesi, ömrünü
tamamlamış makineler için veya teknolojisini yükseltmek isteyenler
için de otomotivdeki hurda teşviki benzeri desteğin sağlanması,
sorunlu olmayan firmalara da zorlaştırılan kredi imkanlarının
esnetilmesi, yüksek enflasyon döneminde çıkan peşin verginin
kaldırılması, sabit fiyatlı ihaleler için uygulanan 3 yıllık
sürenin tek yıla indirilmesi, imalatçı ihracatının sermaye ihracat
şirketlerine mecbur bırakılmaması, imalatçı firmaların da ihracatçı
firmaların aldığı oranda KDV iadelerini alabilmeleri son derece
önemli. 6473 Sayılı KDV Kanunu'nun 32. Maddesinde yapılan
düzenlemeyle ilgili uygulama yönetmeliğinin de bir an evvel
çıkartılması, kamuya iş yapan firmaların kamu alacaklarında ödeme
süreleri oldukça uzamıştır. Birikmiş KDV alacakları da
malumlarınız. O nedenle; alacakların hazine bonosu olarak ödenmesi
ve bankalar tarafından teminat olarak kabul edilmesi veya kamu
alacaklarının vergi ve SGK yükümlülüklerinden mahsup edilmesi ya da
en azından KDV alacağı olan firmalara, bankalarda açılacak kredi
limitlerinin arttırılması, kredi borçlarında vadelerin uzatılması
gibi kolaylıklar sağlanması piyasaları
hareketlendirecektir" diye konuştu.
ÖZGENER ÜYELERİN TALEPLERİNİ SIRALADI
İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener ise oda üyeleri olarak
beklentilerine ilişkin görüş ve önerilerini ayrıntılı bir dosya
olarak Bakan Albayrak'a arz edeceklerini ifade ederek, bazı
taleplerini ileterek şunları söyledi:
"Üyelerimizin en büyük sıkıntısı ucuz finansmana erişim.
Bizim önerimiz en azından yerli malı üreten, ülkemiz ekonomisine
katkı sağlayan, ihracat yapan üyelerimize tanınan kredi faiz
oranlarının mümkün olduğunca aşağıya çekilmesinin uygun olacağını
düşünüyoruz. Özel sektörün kamudan alacaklarının belirli bir takvim
içinde nakden ödeme planına bağlanmasını, nakden ödenemeyen kısım
için devlet tahvili, alacak temliki, kredi garantisi sağlanmasını,
birikmiş KDV'lerin belirli bir takvimde ödenmesini, geçici vergi
uygulamasının kaldırılmasını gerektiği kanaatindeyiz. İş dünyamızın
katma değerli ve nitelikli üretim ihtiyaçları da dikkate alınarak
KGF'nin Eximbank'a yönelik kefalet limitinin yükseltilmesi
gerektiği düşüncesindeyiz. Kamu alacakları nedeniyle yapılan haciz
işlemlerinde bloke tutarının borç tutarıyla sınırlandırılmasını
istiyoruz. Üyelerimizin düşük meblağlarda kamu borcu olsa bile,
uygulamada bloke tutarı banka hesaplarındaki varlıklarının tümünü
kapsayabiliyor. Bu nedenle, haciz işlemlerinde bloke tutarının
sadece borç tutarıyla sınırlandırılması konusunda çalışma
yapılmasının yararlı olacağına inanıyoruz. KDV sisteminin gözden
geçirilmesinin ve Türkiye şartlarına uygun yeni bir tüketim vergisi
modeli ile ikame edilmesinin birçok sektörümüzün sorunlarını
çözeceğini düşünüyoruz. Girdi-çıktı ve toptan-perakende ile
sektörler içerisindeki KDV oranlarındaki farklılıkların giderilmesi
büyük önem taşıyor. Enerji giderlerinin sürdürülebilir hale gelmesi
için doğalgaz ve elektrikten alınan KDV oranının yüzde 18'den yüzde
8'e düşürülmesi yönünde düzenleme yapılması gerektiğine inanıyoruz.
Ayrıca tarım ve ticaret sektöründe elektrik tüketiminden alınan
yüzde 2'lik TRT payının kaldırılması da sektörlerin maliyetlerinin
azaltılması konusunda katkı sağlayacağını
düşünüyoruz."
Kaya İzmir Termal Otel'de gerçekleşen toplantıya Hazine ve Maliye
Bakanı Berat Albayrak'ın yanı sıra İzmir Valisi Erol Ayyıldız,
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu,
İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, EBSO Yönetim Kurulu
Başkanı Ender Yorgancılar, İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu
Kestelli, Ege İhracatçı Birlikleri Yönetim Kurulu Başkanı Jak
Eskinazi, Deniz Ticaret Odası Başkanı Yusuf Öztürk, AK Parti İl
Başkanı Aydın Şengül, AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan
adayı Nihat Zeybekci, milletvekilleri ve iş dünyası temsilcileri
katıldı.
(İHA)