Babacan’dan Bank Asya açıklaması
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Bank Asya'nın TMSF'ye devredilmesiyle ilgili 'Siyasi bir şey olsa 1,5 sene niye beklensin" dedi.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Bank Asya'nın TMSF'ye
devredilmesiyle ilgili 'Siyasi bir şey olsa 1,5 sene niye
beklensin" dedi.
Ali Babacan, Kanal 7'de gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Başbakan Yardımcısı Babacan, alınan karara, mali bünye, ortaklık ve
yönetim yapısı ile faaliyetlerde yaşanan sorunların gerekçe
gösterildiğini kaydetti.
Babacan, konuyla ilgili şunları söyledi: "Bu, yaklaşık 1,5
milyon kişinin orada parası var, onların hakları ilerde riske
girebilir demek. Bir de mali sistemin güven ve istikrarı açısından
bir miktar risk oluşturabilir diye kanaat var. Bu sadece bir
kurulun, BDDK'nın kararı değil, bunun arkasında teknik çalışmalar,
raporlar vardır. Çok sağlam bir denetim raporu olmadan kurul bu tür
kararları almıyor. Bankanın temettü hariç ortaklık haklarıyla
yönetim ve denetimi TMSF'ye devrediliyor. Banka canlı bir banka
olmaya devam ediyor, banka kapanmıyor. Sadece ortaklık haklarını,
sahiplik haklarını artık fiilen TMSF kullanmaya başlıyor. Bunu da
kısmen veya tamamen devri, satışı veya birleştirilmesi amacıyla
yapıyor. Banka faaliyetine devam edecek ama TMSF burada ortaklık
yapısı daha sağlam bir şekle gelsin diye devir, satış ya da
birleştirme gibi opsiyonlara bakacak. Kararın dışında çok yorum
yapmak doğru değil".
Babacan, kararın siyasi olup olmadığı sorusuna şu cevabı verdi:
"Siyasi bir şey olsa 1,5 sene niye beklensin de bugün
yapılsın? Siyasi bir şey olsa herhalde çok önceden bütün bunlar
yapılır geçilirdi. Yapılan işlemin mutlaka hukuk zemininde
yürümesi, bankacılık temayüllerine uygun olması gerekiyor. Hem BDDK
hem de TMSF bunlara dikkat eden kuruluşlarımız. O konuda herhangi
bir farklı düşünce doğru olmaz" .
Babacan, "BDDK hakim ortaklarla ilgili bilgi istedi, bu
bilgilerin bir kısmı geldi, bir kısmı gelmedi. Düşünün ki bir
bankanın sahibi, hakim ortağı kim diye sorduğunuzda bilgilerin
yarısının gelip yarısının gelmemesi doğru bir şey değil. Bu,
BDDK'nın bir kararıdır. Siyasi bir bakış açısı olsa 'paralel
yapıyla' mücadele son 1,5 yılın önemli en önemli gündemlerinden
birisidir. Eğer farklı bir şey olsa çok daha erken aşamada, çok
daha farklı kararlar çıkardı. Bu kararların mümkün olduğunca tam
incelenerek, konuyu anlayarak, raporlar oluşturarak ve sağlam bir
hukuk zemininde alınması gerekiyor. Zannediyorum ki BDDK bu işin
hukuk zeminini güçlü şekilde oluşturmuştur" diye
konuştu.
Babacan, 'Böyle bir kararın kendisine sorulup sorulmadığı'
sorusuna, "BDDK, TMSF bağımsız. Kanunları tamamen bağımsız
çalışmalarını gerektiriyor. Çok önemli gelişmeler hakkında kuşkusuz
bize dönem dönem bilgi verirler. Biz derken bu kimdir? Bunlar çok
kısıtlı sayıda kişilerdir. Bu konularla direkt ilgili hükümet üyesi
ki bu durumda benim, BDDK, TMSF benimle ilgili kuruluşlar. Bir
ülkenin hükümet başkanına, devlet başkanına da kritik şeylerde
kamuoyundan bir süre önce kuşkusuz haber verilir. Bu sadece
Türkiye'de değil, dünyanın her yerinde öyledir" cevabını
verdi.
(İHA)