Yeni sistemde açık uçlu soru olacak mı ?
Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, liseye girişte uygulanacak yeni sistemde açık uçlu soru sorulmayacağını açıkladı.
Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, liseye girişte uygulanacak
yeni sistemde açık uçlu soru sorulmayacağını açıkladı.
Milli Eğitim Bakanı Yılmaz, katıldığı bir televizyon programında
liseye girişte uygulanacak yeni sistemle ilgili açıklamalarda
bulundu. Toplam özel okullara giden öğrenci sayısının yüzde 7
oranında olduğunu bildiren Yılmaz, OECD ülkelerinde bu oranın yüzde
15 olduğunu kaydetti. 18'inci Milli Eğitim Şurası'nda özel okula
giden öğrencilerin yüzde 25 olması tavsiye edildiğini hatırlatan
Yılmaz, "Bizim hedefimiz de önce bu oranı yüzde 15'e
çıkarmak, mümkünse yüzde 25'e yükseltmek. Dolayısıyla özel okula
yönlendirme söz konusu değil. Herkes sanıyor ki, özel okullar kamu
okullarından daha iyi. Böyle bir veri yoktur" ifadelerini
kullandı.
Ortaokulda şu anda kayıtlarının adrese dayalı sistem olduğunu
belirten Yılmaz, "Ortaokula kaydederken bir aileden
'Taşınacağım, evladımı şu okula kaydettirmek için.' Bunu hiç
duydunuz mu? İstisnai birkaç tane vardır. Yer değiştirenler
herhalde yüzde 1'i bulmaz. Kesinlikle bu iddialar doğru değil.
Okula yakın ev satılıktır, kiralıktır. Bunlar sosyal medyada gündem
oluşturur. Ancak gerçek hayatın gündemiyle, sosyal medyanınki aynı
değildir" değerlendirmesinde bulundu.
"AÇIK UÇLU SORU OLMAYACAK"
Daha önce açık uçlu sorunun daha doğru olacağını ifade ettiklerini
hatırlatan Yılmaz, "Açık uçlu soru olmayacak. Ancak
toplumda şöyle bir algı var, bunun değerlendirmesini objektif
olarak yapabilmek mümkün değil. Dolayısıyla yeni bir tartışmaya yol
açmamak için açık uçlu soru sormamayı kararlaştırdık. PISA
Direktörü birçok şey söyledi. "Açık uçlu sorular olmalı,
öğrenciler sorulara kendi bakış açısıyla cevap verebilsin
diye" dedi. Eğitimin ölçme sistemi açık uçluyu gerektirir.
Ancak tartışmalara yol açmamak için açık uçlu sormayacağız. Biz
aslında MEB olarak açık uçlu sorulara hazırdık, öğretmenlerimiz ve
değerlediricilerimizi bu doğrultuda eğitmiştik"
açıklamasında bulundu.
Yılmaz, özel okullara giden 300 binden fazla öğrenciye destek
verdiklerini belirterek, "Bu hem devletin üzerindeki eğitim
yükünü alıyor hem özel okullara destek oluyor hem de özel okulların
boş kontenjanını da dolduruyor. Önümüzdeki dönem özel okulların
kontenjanları dolduğunda bizim okullarımızda açık kalır diye
düşünüyoruz. Sadece geçen yıl bin 777 tane özel okul
açıldı" şeklinde konuştu.
Liselere yerleştirmelerde okul başarı notunun dikkate
alınmayacağına dikkat çeken Bakan Yılmaz, "Güzel sanatlar,
spor liseleri eskiden olduğu gibi öğrencileri kendileri ölçerek
alacak. 81 güzel sanatlar lisesi var. Toplam öğrenci sayısı 14 bin
743. 93 tane sosyal bilimler lisesi var. 36 bin 780 öğrenci sosyal
bilimler lisesinde okuyor. Bu yıl kaç kişi girecek spor lisesine? 5
bin 490 öğrencimiz spor lisesine gidebilir. 9 bin 60 öğrencimiz
sosyal bilimlere gidebilir. 33 bin 810 öğrencimiz de fen lisesine
gidebilir" dedi.
"SINAV ÜCRETSİZ OLACAK"
Sahte adres kayıtlarının çok önemli olmayacağını düşündüklerini
kaydeden Yılmaz, "Bu sadece sosyal medyada var ama
vatandaşın gündeminde yoktur. İkametgah değiştiyse okul da
değişecek. Bu sınava girerken hiçbir ücret almayacağız. Sınav
ücretsiz olacak" açıklamasında bulundu.
Yılmaz, özel okulların kendi sınavlarını yapabileceğini ancak bu
dönem MEB'in sınav sonuçlarını değerlendirmeyi esas alarak bir
yerleştirme yapacaklarını belirttiklerini ifade etti.
"20 BİN ÖĞRETMEN ATAMASI İÇİN ŞUBAT'TA DUYURUYA
ÇIKACAĞIZ"
20 bin öğretmen atamak için Şubat'ta duyuruya çıkacaklarını
bildiren Yılmaz, "Engelli öğretmenlerle ilgili bizden
önceki dönemde bin 500 engelli öğretmen atanabilmişken, bizim
dönemimizde bunun 4 katı kadar atandı. En son Başbakanımız
Öğretmenler Günü'nde Çankaya Köşkü'ndeki konuşmasında 500'e yakın
engelli öğretmenin atamasının yapılacağını duyurdu. Biz de
çalışmamızı yapıyoruz" dedi.
Medya okuryazarlığı seçmeli ders olarak olduğunu belirten Yılmaz,
21'inci yüzyılın becerileri arasında medya okuryazarlığının da
olduğunu, sorgulayan bir nesil istediklerini, onun medyada da
yapılmasını istediklerini kaydetti.
"MÜFREDATIMIZDA KODLAMA EĞİTİMİ VAR"
Aziz Sancar'ın kodlama ile ilgili açıklamasını değerlendiren
Yılmaz, şunları kaydetti:
"Aziz Sancar'a sağlıklı, uzun ömürler diliyorum. Bu
coğrafyanın yetiştirdiği en milli değerlerdendir. Türkiye'de çok
iyi bir eğitim aldım dedi. İlkokulu, ortaokulu, liseyi Savur'da
okudum dedi. Bu toprakların insanı üzerine bilgi koyarak, Nobel
aldı. Anıtkabir'e hediye etti. Onun söylemiş olduğu kodlama
eğitimini biz başlattık. Daha önceden seçmeli ders vardı, şimdi
ortaokuldan sonra kodlama eğitimi var. Müfredatımızda kodlama
eğitimi var. Bunun için öğrencilerimiz robot yarışmasına
giriyor."
Eğitim fakültelerinden mezun olup da din kültürü ve ahlak bilgisi
dersi verecek bir bölümün olmadığını söyleyen Yılmaz,
"Danıştay bunu görse bilse... Danıştay kararı diyor ki,
ilahiyat fakültelerinden mezun olanlar din kültürü ve ahlak bilgisi
öğretmeni olamaz. Niçin? Bizim bir öğretmenimiz atanamadığı
dönemde, ilahiyat fakültelerinden gelen öğretmenler atanıyor,
diyor. Biz şimdi bunu kaldırmak için bir yasal düzenlemeyle de
gereğini yapacağız. Danıştay'ın yaptığı kesinlikle yanlış
uygulamaydı. Bunu düzeltebilmenin yolu bir yasa çıkarmak. Şu anda
eğitim fakültelerinde din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenliği
yok. Olsaydı olabilirdi. Davayı açanlar oradan mezun. Ancak daha
sonra o bölüm kapatıldı. Bu öğretmenleri yetiştirme görevi ilahiyat
fakültelerine verildi. Bu davayı açan kimse de şu an bizim
öğretmenimiz" diye konuştu.
"MÜLAKAT KESİNLİKLE GEREKLİ"
Mülakatla ilgili itirazlara ilişkin Bakan Yılmaz, şöyle
konuştu:
"Mülakat kesinlikle gerekli. 50 puan alan ile 100 puan
alanı yarıştırmıyoruz ki. O kotaya girenlerin hepsi başarılıdır.
Hepsi birbirine yakın. Ancak buna rağmen biz bir önceki dönemde çok
büyük bir itiraz çıkmadı. Öğretmeler sınava girmeden önce bir
güvenlik soruşturmasına tabi tutuluyor. Bunların kamuda
görevlendirilmesinde sakınca var mı diyoruz. Onlar eleniyor.
Mülakat kesinlikle olacak. Hiç kimse kendisinde eksikliği görmüyor.
Güvenlik soruşturmasını geçtikten sonra yazılı puanını dikkate
alarak mülakat yapılıyor."
Sözleşmeli öğretmenlikle, kadrolu öğretmen arasında hiç fark
olmadığını belirten Yılmaz, "Ücretli öğretmenlerin mağdur
olduğuna ben de inanıyorum. Şimdi şöyle bir kanuni değişiklik
yapacağız. Biz de 5 yıl ücretli öğretmenlik yaparak, öğretmenlik
tecrübesini kazanmış kimselere, üç katı kontenjana girme şartı
olmadan mülakata alma hakkını vereceğiz. Bir imtiyaz tanıyacağız.
Bu da onların kaybını giderecektir" ifadelerini
kullandı.
"ÖRNEK SORULAR ARALIK AYINDA YAYINLANACAK"
"Örnek sorular Aralık ayında yayınlanacak" diyen
Yılmaz, "Bakanlığımızın 8'inci sınıf ders kitapları ana
çerçeve olmak üzere, 90 soru 135 dakika tek oturumluk sınav
yapacağız. Vatandaşlarımızın gönülleri ferah olsun. Bu gelen sistem
bundan önceki gelen sistemlerden daha iyi olacaktır"
şeklinde konuştu. FATİH Projesiyle ilgili Yılmaz, şunları
kaydetti:
"FATİH Projesi kapsamında Milli Eğitim Bakanlığına teslim
edilecek bilgisayarlar veya akıllı tahtalar veya bunun parçaları
her türlü vergiden istisna getirildi. Biz ihaleye çıkacağız. Yeni
bir sistemle 10 yıllık hizmet alacağız. 10 yıllık hizmet
alacağımızda internet servis sağlayıcıları bunlara diyoruz ki
akıllı tahtaları da siz internet bağlantısını da siz, bunların
bakım onarımını da siz yapın. Bir hizmet sözleşmesi alacağız.
Arkadaşlarımız teknik görüşmelere başladılar. Önümüzdeki bir yıl
içerisinde alacağımız mesafe geçmiş 6 yılda alınan mesafeye denk
olacak şekilde evlatlarımıza 4.G sim kartı da olan bilgisayarı da
vereceğiz. Ortaokul 1'e gidenlere vereceğiz, lise 1'e gidenlere
vereceğiz. O bilgisayar 4 yıl kendinde kalacak."
(Pelin Üzek Kılıç / İHA)