Sudan'da hükümet feshedildi!
Sudan Cumhurbaşkanı Ömer el-Beşir, hükümetin feshedildiğini ve ülkede 1 yıl süreyle olağanüstü hal ilan edildiğini açıkladı.
Sudan Cumhurbaşkanı Ömer el-Beşir, başkent Hartum'daki
Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda devlet televizyonundan canlı yayınlanan
konuşmasında, ulusal uzlaşı hükümetinin ve 18 eyaletteki yerel
hükümetlerin de feshedildiğini, ülkede bir yıl süreyle OHAL ilan
edildiğini söyledi.
BEŞİR TÜM SİYASİ PARTİLERE DİYALOG ÇAĞRISI
YAPTI
Sudan Devlet Başkanı, ordunun ülke ve halkın hamisi olacağını
vurgulayarak, alınan kararları bizzat takip edeceğini belirtti.
Beşir, tüm siyasi partiler, silahlı gruplar ve gençlere diyalog
çağrısı yaptı.
BEŞİR KİMDİR, NE ZAMANDIR İKTİDARDA?
Sudan Cumhurbaşkanı, Mareşal Ömer Hasan Ahmed el-Beşir 1 Ocak
1944'te başkent Hartum'un kuzeyindeki Nil Nehri eyaletine bağlı
Şendi kentinde doğdu.
Mısır, Malezya ve Pakistan'da askeri eğitimler aldı. 1973'te,
Mısır'ın Suriye ile birlikte İsrail'e saldırdığı savaşta Mısır
ordusunda görev yaptı. 1975'te Birleşik Arap Emirlikleri'nde
ataşelik yaptı.1981'de Sudan'a dönerek askeri görevlerini
sürdürdü.
1989'da tuğgeneral rütbesiyle görev yaptığı Sudan ordusu kansız bir
darbeyle hükümeti devirdi. Geçiş dönemi için kurulan yürütme ve
yasama organı Ulusal Kurtuluş Devrimi Komutanlığı Konseyinin
başkanı oldu. 16 Ekim 1993'te kendini cumhurbaşkanı olarak atadı.
Beşir, 1996, 2001, 2010 ve 2015'teki cumhurbaşkanlığı seçimlerinden
zaferle ayrıldı. Aralık ayında mecliste yapılan oylamada Beşir'in
5. kez adaylığının yolu açıldı.
SUDAN'DA GÖSTERİLER NEDEN BAŞLADI?
Hartum yönetimi, 2003'te patlak veren Darfur Krizi ve 2011'de Güney
Sudan'ın ayrılması sonrası karşı karşıya kaldığı ekonomik krizle
baş etmeye çalışıyor.
Sudan'ın kuzeyindeki kentlerde ekmek fiyatlarındaki artış, un,
akaryakıt sıkıntısı ve kamu hizmetlerindeki yetersizlikler
gerekçesiyle protestolar başladı. Enflasyon, gösteriler öncesi
yüzde 70'lere yükseldi, bazı uzmanlara göre bu oran yüzde 140'ları
buldu.
Fitilini ekonomik krizin ateşlediği gösteriler, hızla başkent
Hartum ve ülke genelinde rejim karşıtlığına dönüştü.
Önemli ölçekte döviz sıkıntısının yaşandığı ülkede yerel para
birimindeki devalüasyon devam ediyor. Önlemlere rağmen akaryakıt
sıkıntısı çözülebilmiş değil. Muhalifler, sıkıntıların kaynağı
olarak gördükleri Beşir'in ve hükümetin istifasını istiyor.
YAKIT, NAKİT, VE UN SIKINTISININ ARKASINDA YATAN SEBEPLER
NELER?
Güney Sudan ayrılmadan önce 2011 yılında bir Amerikan doları
yaklaşık 2 cüneyh iken, bugünlerde karaborsada 75 cüneyh
seviyelerinde seyrediyor. Bölünmenin ardından petrol kaynaklarının
yaklaşık yüzde 70'i Güney Sudan'da kaldı.
Hükümet, ekonomik kriz sebebiyle un ve akaryakıttaki devlet
desteğini kaldırınca ekmek 50 kuruştan yer yer 3 cüneyhe yükseldi.
Kıtlık nedeniyle fırın ve istasyonlarda uzun kuyrukların oluşması
halkın tepkisini çekti. Ekmek fiyatı 1 cüneyhe indirildi ancak,
yakıt sıkıntısı tam olarak çözülebilmiş değil. Hükümetin sağladığı
sübvansiyonlar artık bu pahalılığı örtmeye yetmiyor.
Bankamatikler ve akaryakıt istasyonları önünde halen uzun
kuyruklarlar oluşuyor. Ekmek fiyatlarının artmasına devletin
IMF'nin tavsiyesiyle sübvansiyonları kaldırması ve buğday
ithalatını durdurması yol açtı.
MUHALEFETİN VE GÖSTERİCİLERİN TALEBİ NEDİR?
Muhalefet partileri ve silahlı isyancılar kitlesel protestoları
destekledi ve yaşananları "Ömer el-Beşir'in yıllardır ülkeyi kötü
yönetmesine verilen doğal bir tepki" olarak niteledi.
Göstericiler, daha çok özgürlük, kaynakların adil paylaştırılması,
yakıt ve nakit sıkıntısının çözülmesi ve yaklaşık 30 yıldır
iktidardaki Beşir'in görevi bırakmasını istiyor. Protestocular
artık yeni bir yüz görmek istediklerini, ekonomik ve siyasi açıdan
yanlış yönetildiklerini savundukları hükümet ve rejim yıkılana
kadar eylemlerinin süreceğini belirtiyor.
Muhalifler, "Özgürlük ve Değişim Bildirgesi" adıyla yayınladıkları
bildirgede hedeflerini, "Rejimi devirmek, kurumlarını tasfiye etmek
ve yolsuzlukla mücadele" olarak sıraladı. Bildirgede ayrıca, görev
süresi 4 yıl olan bir geçiş hükümeti kurulması ve bu dönemin
sonunda Sudan'ın nasıl yönetileceğinin belirleneceği ulusal bir
anayasa konferansı yapılmasını hedefliyor.
SUDAN'DAKİ GELİŞMELERE DİĞER ÜLKELERİN YAKLAŞIMI
NASIL?
Katar, Bahreyn, Mısır, Çad ve Türkiye'den Sudan yönetimine destek
açıklamaları geldi. ABD yönetimi ülke genelinde eylem yapan
protestocuların tutuklanması ve şiddete maruz kalmasından endişe
duyduğunu açıkladı.
ABD Başkanı Donald Trump'ın ulusal güvenlik danışmanlarından Cyril
Sartor, Sudan'a dışarıdan çözüm dayatılmayacağını ancak Hartum
hükümetinin de vatandaşlarının barışçıl ifade hakkına saygı duyması
gerektiğini belirtti. Sartor, göstericilerin de barışçıl çizgide
kalması gerektiğini vurguladı.
Sudan Federal Yönetim Bakanı Hamid Mümtaz, ülkede aralıktan bu yana
Cumhurbaşkanı Ömer el-Beşir'in istifası talebiyle gösterilerin
düzenlendiği bu siyasi ortamda, Türkiye'nin Sudan'ın istikrar
çabalarına verdiği desteği sürdürdüğünü belirtti. Mümtaz,
Türkiye'deki 4 günlük resmi temaslarının ardından ülkesine
dönüşünde Sudan resmi haber ajansına yaptığı açıklamada, "Türkiye,
Sudan'daki istikrar çabalarına verdiği desteği şu siyasi süreçte de
sürdürüyor." ifadesini kullandı.
ASKER VE POLİSİN TAVRI NASIL?
Sudan ordusu ve polisi gösterilerin başından beri Beşir'e tam
bağlılığını açıkladı.
Asayişi bozan ve fitne çıkaranlara fırsat verilmeyeceği, seçimler
dışında yönetimi değiştirmenin mümkün olmadığı vurgulandı. Şu ana
kadar iki kurumdan da herhangi bir çatlak ses çıkmadı.
GÖSTERİLERİN BİLANÇOSU VE ÜLKEDE SON DURUM
NASIL?
İlk haftalara göre sıklığı azalmasına karşın gösteriler yer yer
devam ediyor. Bununla beraber ülke genelinde güvenlik ve günlük
hayatı etkileyen bir durum söz konusu değil.
Gösterilerde şu ana kadar hükümete göre 32, Uluslararası Af
Örgütüne göre 51 kişi yaşamını yitirdi. Muhalif kaynaklar ise
gösterilerde gazetecilerin, siyasilerin ve çeşitli meslek
gruplarından aktivistler ve kadınların da yer aldığı yüzlerce
kişinin gözaltına alındığını iddia ediyor.