HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş El Pais gazetesine özel bir röportaj verdi
DHA DIŞ HABER -
DHA DIŞ HABER -
“Asıl amaç IŞİD'e karsı operasyon yapıyoruz bahanesi ile PKK'yi yok
etmek”
“Doğru olan Türkiye'nin PKK ile birlikte İslam Devletine karşı
ortak mücadele etmesiydi”
“Biz açık olarak PKK'nin yaptıklarının doğru olmadığını
savunuyoruz. Ancak PKK ile IŞİD'in aynı kefeye konulması görüşüne
de karşıyız”
“IŞİD insanlık dışı bir terör örgütüdür. PKK ise son 6 aya kadar
devlet ile masaya oturan ve pazarlık yapan bir organizasyondu”
“Barış süreci bir kriz yaşıyor. Ancak öldü demememiz gerekir”
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş İspanya'nın El Pais
gazetesine özel bir röportaj verdi. Demirtaş gazetenin IŞİD ve PKK
ile ilgili sorularını yanıtladı. Demirtaş'ın sorulara verdiği
yanıtlar şöyle:
El PAİS: Devletin IŞİD'e karşı verdiği mücadeleyi nasıl
değerlendiriyorsunuz?
DEMİRTAŞ: IŞİD'i destekliyor yönündeki suçlamaları temizlemeye
yönelik sahte bir girişim. Asıl amaç IŞİD'e karsı operasyon
yapıyoruz bahanesi ile PKK'yi yok etmek.
EL PAİS: PKK'ya karşı verilen bu operasyon IŞİD'i nasıl
etkileyecek?
DEMİRTAŞ: Bu IŞİD'i daha da güçlü yapacak. Doğru olan Türkiye'nin
PKK ile birlikte İslam Devletine karşı ortak mücadele etmesiydi.
Ancak bu olasılık gün geçtikçe ortadan kalkıyor.
EL PAİS: Devlet sizi IŞİD'in yaptıklarını terör olarak nitelerken
PKK terörünü kınamamakla suçluyor. PKK'nın saldırıları terör eylemi
değil mi?
DEMİRTAŞ: Biz açık olarak PKK'nin yaptıklarının doğru olmadığını
savunuyoruz. Bazı hareketlerini onaylamıyoruz ve derhal son
vermelerini istiyoruz. Ancak PKK ile IŞİD'i aynı kefeye konulması
görüşüne de karşıyız. Hükümetin amacıda bu. IŞİD insanlık dışı bir
terör örgütüdür. PKK ise son 6 aya kadar devlet ile masaya oturan
ve pazarlık yapan bir organizasyondu. Bu ikisine aynı demek çok
yanlış. Birde IŞİD'e karşı en büyük direnci Kürt savaşçıları
gösterdi.
EL PAİS: Bu son iki haftada artan şiddet sizce barış sürecini
bitirdi mi?
DEMİRTAŞ: Hayır. Barış süreci bir kriz yaşıyor. Ancak öldü
demememiz gerekir. Bazı engellerle karşılaştığı aşikar. Bu sureci
yürütenlere krizi aşması için destek vermemiz gerekir. Tüm
tarafların tekrar masaya oturup görüşmelere başlaması için baskı
yapmalıyız.
EL PAİS: Hükümet tekrar görüşmelerin başlaması için PKK'dan
silahları bırakıp ülkeyi terk etmesini şart koşuyor. Sizce bu
mümkün mü?
DEMİRTAŞ: Keşke bu böyle olsaydı. Başbakan Ahmet Davutoğlu bile
böyle bir çağrının yapılmasının işe yaramayacağını düşünüyor. Bunun
işlerlik kazanması için öncelikle inanması gerekir. Örneğin PKK'nın
ateşkes ilan etmesi ve Türkiye'nin de operasyonlara son vermesi
daha gerçekçi olurdu. Daha sonra masaya tekrar oturulurdu. Daha
sonra da silahlı mücadelenin terkedilmesi gelirdi. Bizimde çağrımız
bu.
EL PAİS: Birkaç hafta öncesine kadar bu silahlı mücadele sanki
başarılmıştı?
DEMİRTAŞ: Biz ve hükümet Dolmabahçe anlaşmasını imzaladıktan sonra
28 Şubat da bizden, onlardan ve gözlemcilerden oluşan bir heyet
Abdullah Öcalan ile görüşme yapacaktı. Bu toplantı sonrası Öcalan
PKK'ya silahları bırakma çağrısında bulunacaktı. Mart ayının
ortalarında ise hükümet değişim ve silahsızlanmayı içeren bir
kongre düzenleyip 10 maddelik barış reformunu açıklayacaktı. Ancak
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yapılan kamuoyu yoklamalarında
oy kaybettiğini ve bu durumun siyasi geleceğini tehlikeye
koyacağını görünce 180 derecelik bir değişim göstererek milliyetçi
bir tavır göstermeye başladı.
EL PAİS: Ama PKK Temmuz'un başında ateşkesi ihlal eden taraf
oldu?
DEMİRTAŞ: Biz başlangıçta bunun yanlış ve tekrar silahlı mücadeleye
dönmenin hata olduğunu savunduk. Bunun için ateşkes ilan edilmesini
istedik. Hem PKK hem de hükümet silahlı mücadeleye tekrar dönmenin
halka zarar verdiğini bilmek zorundadır.
EL PAİS: Öcalan ateşkesin sona ermesi konusunda ne düşünüyor?
DEMİRTAŞ: Bilmiyoruz. Son dört aydır kimse onu ziyaret etmedi.
Avukatlarına ve ailesine bile ziyaret yasağı getirildi. Strasburg
mahkemesi Türkiye'yi bu konuda uyardı. Hükümet bize PKK'ya
silahları bırakması için ikna edene kadar onu ziyaret
edemeyeceğimizi söyledi. Bazen de İmralı'ya giden teknenin arıza
yaptığını söylüyorlar.
EL PAİS: Öcalan ile konuşsaydınız ortam sakinleşir miydi?
DEMİRTAŞ: Tabii ki evet. Öcalan barış sürecini destekleyen çok
etkili bir lider. Onunla bağlantıyı keserek stratejik bir yol
izliyor. Tansiyonu artırarak HDP'yi bölgede zayıflatmak ve
yapılacak yeni bir seçimlerde iyi bir sonuç almayı
planlıyorlar.
EL PAİS: Siz her ne kadar PKK ile HDP arasında bir bağ olmadığını
savunsanız bile devreye girip PKK'yı ikna edip şiddeti bırakma
tavsiyesinde bulunmanız mümkün değil mi?
DEMİRTAŞ: İnanın çaba sarf ediyoruz. Ancak bu çok kolay değil.
Bunun için çok büyük halk desteğine ihtiyacımız var. Sadece bizim
değil diğer partilerinde desteği şart. Şayet halkın barış için sesi
yükselir ise bizde Kandil'e bir heyet gönderir şiddeti terk
etmelerini isteyebiliriz. Şuanda bu mümkün görünmüyor çünkü oralar
sürekli bombalanıyor.
EL PAİS: Bask Bölgesi ve Kuzey İrlanda deneyimleri bizi gösteriyor
ki sivil hareket güçlü olduğunda askeri hareketlilik çözüm olmaktan
çıkıyor.
DEMİRTAŞ: Bizde buna çalışıyoruz. Türkiye ne kadar demokratikleşse
silahlar o kadar önemini yetirecektir. Buna çaba sarf edenleri
desteklememiz gerekiyor. Ama hükümet bunun tam tersini yapıyor
engeller oluşturuyor. Bize saldıranları yargılamıyorlar. Bu durum
silahların güçlenmesine yarıyor. Yapmaları gereken siyasetin yolunu
açmak ve silahların susmasını sağlamak. Siyaset silahın önüne
geçmeli.
EL PAİS: Şiddetin tekrar dönmesi ile elde ettiğiniz halk desteğini
kaybedeceğinize inanıyor musunuz?