Bakan Uraloğlu yanıtladı: Gebze'deki bina 'metro' yüzünden mi çöktü?
Gebze'de çöken binayla ilgili olarak 'çökmeye metro mu neden oldu' sorusunu yanıtlayan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, olayın sonuçlarını görmeden konuya ilişkin önyargıda bulunmayı doğru bulmadığını söyledi.
Gebze'de yedi katlı bir binanın çökmesine 'metro'nun neden
olduğu iddialarına yanıt veren Ulaştırma ve Altyapı Bakanı
Abdulkadir Uraloğlu, "Metro inşaatı biteli iki yıl oldu. Şu
anda metroda hiçbir deformasyon yok. Dolayısıyla bir
sonucunu görelim, sonucuna göre bakanlık olarak da neyi yapmamız
gerekir, kararını vereceğiz" dedi.
İncelemelerin sonucunu görmek gerekiyor
vurgusu
Aynı aileden 4 kişinin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan 7 katlı
binanın çökmesine metronun neden olduğu iddialarına ilişkin konuşan
Uraloğlu, olayın sonuçlarını görmeden konuya ilişkin önyargıda
bulunmayı doğru bulmadığını dile getirdi. Bakan Uraloğlu şu
ifadeleri kullandı:
Biz özellikle bu başlatılan inceleme ve soruşturmanın sonucuna
etki eder düşüncesiyle kamuoyuna bilgi paylaşmıyoruz. Niye? Orada
savcılık zaten bir soruşturma başlattı. Çevre, Şehircilik ve İklim
Değişikliği Bakanlığımız, AFAD inceleme başlattı, biz de başlattık.
Dolayısıyla bunun sonucunu görmek lazım. Sonucunu görmeden
birilerini itham etmek, hele hele 4 insanımızın öldüğü yerde
birilerini itham etmek gerçekten... Gazeteci olduğu düşünülen bazı
kişilerin bu konuda ithamları var, ben bunları dikkate
almıyorum."
Eski bir dere yatağı var
Çökmenin yaşandığı bölgede belirli riskler olduğunu söyleyen
Uraloğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Eski bir dere yatağı söz konusu, yeraltı su seviyesine belli
şekillerde müdahale edilmiş olunması söz konusu, elbette deprem
riskleri söz konusu, mutlaka metro inşaatının olmuş olması. Bunlar
risklerdir, ama şunu söylemekte fayda var, metro inşaatı biteli iki
yıl oldu. Şu anda metroda hiçbir deformasyon yok. Dolayısıyla bir
sonucunu görelim, sonucuna göre bakanlık olarak da neyi yapmamız
gerekir, kararını vereceğiz. Ama süreci çok yakından takip
ediyoruz, bilmenizi isterim. Kamuoyunu da yanlış bilgilendirmeyelim
ve yönlendirmeyelim."