Almanya'da tepki toplayan olay: İslamofobi raporu kaldırıldı

Almanya İçişleri Bakanlığı, 9 kişilik "Müslüman Düşmanlığı Bağımsız Uzman Grubu'na" hazırlattığı "Müslüman düşmanlığına" ilişkin raporu, Berlin-Brandenburg Yüksek İdari Mahkemesinin kararından sonra internet sayfasından kaldırdı.

Ülke basınındaki haberlere göre, Almanya İçişleri Bakanlığının Berlin-Brandenburg Yüksek İdari Mahkemesine gönderdiği mektupta, söz konusu uzman raporunun internetten kaldırıldığı ve ellerinde bulunan basılı nüshalarının da imha edileceği belirtildi.

Bakanlığın rapor konusunda bundan sonra nasıl hareket edileceğini inceleyeceği ve raporun gelecekte ne şekilde ve nasıl yayımlanacağının "Müslüman Düşmanlığı Bağımsız Uzman Grubu’na" bağlı olduğu ifade edildi.

Bakanlığın bundan sonra raporu "resmi bir açıklama olarak kabul edilebilecek" şekilde yayımlamayacağı kaydedildi.

RAPOR GEÇEN YIL HAZİRAN'DA YAYIMLANMIŞTI

Gazeteci Henryk M. Broder, raporda isminin geçtiği ve buradaki değerlendirmede itibarının zedelendiği gerekçesiyle dava açmıştı.

Yüksek İdari Mahkemenin 31 Ocak’ta verdiği kararda, raporun yayımlanmasıyla Border’ın kişisel haklarının ihlal edildiği belirtilerek, raporda yer aldığı gibi Border hakkında değerlendirme yapılabileceği ancak Bakanlığın bunun kendi "resmi tutumu" olmadığını açıkça belirtmesi gerektiği ifade edilmişti.

"Müslüman Düşmanlığı-Almanya Bilançosu" başlığını taşıyan rapor, "Müslüman Düşmanlığı Bağımsız Uzman Grubu" tarafından 2023 Haziran'da Almanya İçişleri Bakanlığı binasında düzenlenen basın toplantısında tanıtılmıştı.

"DÜŞMANLIK, TOPLUMDA MARJİNAL BİR DURUM DEĞİL"

Raporda, Müslüman düşmanlığının, toplumda marjinal bir durum değil, Alman halkının büyük bir bölümünde yaygın olduğunun ve yıllardan beri yüksek seviyede kaldığının görüldüğü belirtilmişti.

Müslümanların yoğun şekilde sosyal ayrımcılığa maruz kaldığı aktarılan raporda, bunların eğitim, istihdam ve konut piyasası ile medya ve siyaset alanlarında da yaşandığı vurgulanmıştı.

Müslüman Düşmanlığı Bağımsız Uzman Grubu, 2019'da meydana gelen Hanau kentindeki ırkçı saldırıdan sonra 2020’de dönemin İçişleri Bakanı Horst Seehofer tarafından oluşturulmuş ve Haziran 2023’te hazırladığı raporu kamuoyuyla paylaşmıştı.

Bakanlık, raporun hazırlanmasını 1,5 milyon avroyla desteklemişti.